Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Şükrü Genç, Emir Sarıgül ve Hayri İnönü Hakkında İddianame Hazırlandı: DHKP-C’ye Belediyeler Üzerinden Finansman İddiası”

Yayımlandı

üzerinde

açıklaması

İstanbul’da DHKP-C terör örgütüne belediye ihaleleri üzerinden finansman sağlandığı iddiasıyla eski başkanlar Şükrü Genç, Emir Sarıgül ve Hayri İnönü’nün de aralarında olduğu 25 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı. Detaylar, deliller ve dava süreci için tıklayın.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturmada, DHKP-C terör örgütüne belediye ihaleleri üzerinden finansman sağlandığı iddiaları üzerine hazırlanan iddianame, 28 Nisan 2025 itibarıyla 25 şüpheli için tamamlandı . Aralarında eski Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve eski Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Emir Sarıgül’ün de bulunduğu 25 kişi, “terörizme finansman sağlamak” suçlamasıyla 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak . Soruşturmada, 2014–2016 yılları arasında DHKP-C bünyesindeki sözde kurumların ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan İKOM adlı yapı üzerinden finansal destek talepleri gerçekleştirildiği belirlendi .

Detaylar

Soruşturmanın başlangıcı ve kapsamı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, belediyelere yönelik terör soruşturmasını DHKP-C’ye finansman sağlandığı iddiasıyla 2024 son çeyreğinde başlattı  Soruşturma, Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyeleri ihaleleri üzerinden örgüte kaynak aktarıldığı şüphesiyle yürütüldü . AA’nın aktardığı ifadelere göre, örgüt içinde faaliyet yürüten bir şüphelinin etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifade, soruşturmanın temelini oluşturdu .

Suçlamalar ve sanıklar

25 şüpheli hakkında düzenlenen iddianamede, “terörizme finansman sağlamak” suçlaması yer aldı . Sanık listesinde eski Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve eski Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Emir Sarıgül bulunuyor . Diğer 22 şüpheli ise İKOM içinde farklı görevlerde yer alan üyeler ile belediye personelinden oluşuyor

İddianamenin hazırlanma süreci

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda toplanan deliller, finansal belgeler ve şüpheli beyanları bir araya getirilerek iddianame kaleme alındı . Sonuca ilişkin karar, 28 Nisan 2025 tarihinde ilgili mahkemeye teslim edildi .

İddianamenin içeriği ve dayanaklar

İKOM yapılanması

Soruşturmada, DHKP-C’ye bağlı sözde kurumların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla İKOM adı verilen bir yapının kurulduğu tespit edildi . Bu yapı üzerinden örgüte yönlendirilmek üzere mali kaynak talepleri ve fon transferleri gerçekleştirildiği iddia ediliyor .

Görüşmeler ve finansal talepler

2014–2016 yılları arasında Doğan K. ve Yunus B. adlı şüphelilerin, Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyeleri ile görüşerek finansal destek talebinde bulundukları belirlendi . İddianamede, bu görüşmelerin tutanakları ve ilgili iletişim kayıtları delil olarak sunuldu .

Deliller ve ifadeler

Soruşturma kapsamında elde edilen banka kayıtları, ihale dokümanları ve şüpheli beyanları iddianamenin temelini oluşturuyor . Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir sanığın ifadesi, örgütün finansman yapısına dair kritik bilgileri içeriyor .

Olası sonuçlar ve etkileri

DHKP-C’ye finansman sağlamak suçlaması, Türk Ceza Kanunu’nda ağır yaptırımları öngörüyor. Mahkemenin vereceği karar, siyasi arenada ve yerel yönetimlerde güven bunalımına yol açabilir . Ayrıca, benzer soruşturmaların önünü açarak, belediye ihalelerinde daha sıkı denetim mekanizmalarının gündeme gelmesi bekleniyor

Gündem

Hipersonik güç savaşı: Rusya Zirkon füzesini ATEŞLEDİ

Yayımlandı

üzerinde

FATİHDOGANMEDYA — 14 Eylül 2025, 11:47 (TSİ) · Okuma süresi: 4 dakika

Rusya, Belarus ile birlikte düzenlenen “Zapad” (Batı) ortak askeri tatbikatı kapsamında Kuzey Filosu unsurlarından 3M22 Zirkon (Tsirkon) hipersonik seyir füzesini Barents Denizi’ndeki bir hedefe doğru fırlattığını açıkladı. Savunma Bakanlığı tarafından yayımlanan görüntülerde gemiden dikey fırlatma şeklinde çıkan Zirkon’un hedefi “doğrudan isabet” ile imha ettiği bildirildi.


Olayın detayları

Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, tatbikat kapsamında Kuzey Filosu’na ait Admiral Golovko firkateyninden ateşlenen Zirkon, planlanan rotasını izleyerek Barents Denizi’ndeki hedefi vurdu. Bakanlık, “gerçek zamanlı objektif izleme verilerine göre hedefin doğrudan isabetle imha edildiğini” duyurdu ve tatbikatın Su-34 taarruz uçakları ile entegre yürütüldüğünü belirtti.

Bu hamle, Moskova ile Minsk’in tatbikatın savunmaya yönelik olduğunu tekrarladığı bir dönemde geldi; buna karşın NATO, bölgedeki hareketliliğe karşı “Eastern Sentry” adıyla izleme adımları başlattı.


Zirkon nedir? Teknik profil ve kapasite

Zirkon (3M22, Tsirkon) Rus yapımı bir hipersonik seyir füzesidir. Resmî ve analist kaynaklar Zirkon’un:

  • Hız: Maksimumta Mach 6–9 aralığında hareket ettiği (Rus iddiaları Mach 9’a kadar),

  • Menzil: Farklı kaynaklarda 400–1.000+ km aralığı (Rus açıklamaları 1.000 km’ye yakın menzil iddia ediyor),

  • Yük: Tahmini savaş başlığı kütlesi 300–400 kg civarı,

  • Platformlar: Gemi, denizaltı (Yasen/Yasen-M sınıfı denizaltılardan fırlatma) ve kara konuşlu varyantlar üzerinde çalışıldığı şeklinde raporlanmıştır.

Bu özellikler Zirkon’u klasik seyir füzelerine kıyasla çok daha zor tespit ve imha edilebilir hale getiriyor; yüksek hızı ve manevra kabiliyeti hava savunma sistemleri için zorluk oluşturuyor. Ancak bağımsız doğrulama ve gerçek işletme performansı konusunda analizlerde farklı görüşler bulunuyor.


Neden şimdi? Stratejik bağlam

Rusya’nın Zirkon fırlatması, Zapad-2025 tatbikatının bir parçası olarak gerçekleşti. Moskova, tatbikatın amacı olarak komuta-kontrol yeteneklerini iyileştirmeyi ve savunma koordinasyonunu geliştirmeyi gösteriyor. Ancak bölgedeki bu tür hipersonik gösteriler, hem askeri caydırıcılığı pekiştirme hem de uluslararası izleyicilere teknoloji ve taarruz kabiliyetini sergileme amacı taşıyor. NATO ve bölge aktörleri bu hareketleri yakından izliyor.

Ayrıca Rusya daha önce Yasen-M sınıfı denizaltıların Zirkon ile donatılacağını açıklamış, Mart 2025’te yeni bir Yasen-M denizaltısının (Perm) suya indirilmesi sırasında Zirkon entegrasyonuna vurgu yapılmıştı; bu da deniz platformlarından konuşlandırılmış Zirkon kapasitesinin güçlendiğine işaret ediyor. Reuters


Geçmiş kullanım ve savunma yetenekleri

Zirkon ile ilgili tartışmalarda hem sahadaki kullanıma ilişkin iddialar hem de hava savunma sistemlerinin performansı ele alınıyor. Ukrayna tarafı, daha önce Zirkon kullanıldığı iddialarında bulunmuş; 2024’te Kiev yönetimi Rusya’nın Zirkon füzeleriyle saldırılar düzenlediğini açıklamıştı. Bu tür iddialar ve karşı-analizler, füzenin gerçek dünya etkinliğine dair tartışmaları canlı tutuyor.

Batılı uzmanlar, hipersonik hız ve manevra kabiliyetinin savunma sistemleri için zorluk oluşturduğunu kabul etmekle birlikte, füzenin terminal fazda hız düşüşü ve tespit-edilebilirlik gibi zayıf noktalarının da olduğu görüşünde. Bu alandaki yetenekler ve karşı tedbirler, önümüzdeki yıllarda savunma teknolojileri yarışının ana başlıklarından biri olacak.


Analiz — Ne değişir?

  • Bölgesel güvenlik: Böyle adımlar Baltık, Kuzey ve Karadeniz havzalarında gerginliği artırabilir; tatbikatlar sırasında operasyonel provokasyon riski yükselir

  • Askerî denge: Denizden ve denizaltılardan ateşlenebilen hipersonik füzelerin yaygınlaşması, deniz ve kıyı savunmalarını yeniden şekillendirme ihtiyacı doğurur.

  • Diplomasi ve caydırıcılık: Böyle gösteriler, iç politikada güç sergileme ve dışarıya gözdağı verme unsuru taşıyor; karşılıklı gerilimler diplomatik kanallar üzerinden yönetilmeli.


Sonuç: Rusya’nın bugün açıkladığı Zirkon fırlatması, teknolojik gösteri ve tatbikat bağlamında değerlendirilmeli. Füzenin saha performansı, muhtemel kullanımı ve bunun getireceği stratejik sonuçlar önümüzdeki dönemde askeri analiz ve diplomatik gündemin üst sıralarında kalmaya devam edecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 14 Eylül 2025, Pazar
Saat: ~10:20
Okuma Süresi: ~2 dakika

Özet

Suçla mücadelede uluslararası sınırları aşan bir operasyon olarak öne çıkan bu gelişme, Türkiye’nin adalet ve güvenlik açısından kaçak suçluların yurt dışındayken dahi takibinin sürdüğünü göstermektedir. Ayrıca, kamu kurumlarının iş birliği ve uluslararası platformlarla kurulan koordinasyonların operasyonel başarıyı artırdığı görülmektedir.


Kırmızı Bültenle Aranan 6 Kişi Yakalandı – Ayrıntılı Haber

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, uluslararası iş birliği çerçevesinde kırmızı bültenle aranan 6 ve ulusal seviyede aranan 2 olmak üzere toplam 8 kişinin yurt dışından yakalanarak Türkiye’ye iadesine ilişkin bilgilendirme yaptı.


Kimler, Nerelerde, Hangi Suçlarla?

Aşağıda yakalananların isimleri (baş harfleriyle), suçları, yakalandıkları ülkeler ve iade durumları yer alıyor:

Kişi Suç Yakalandığı Ülke Durum
M.A. Kasten Yaralama & Resmi Belgede Sahtecilik; E.Y. Organize Suç Örgütü üyesi Gürcistan İade edildi
E.S. Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Gürcistan İade edildi
A.K. Kasten Öldürme Gürcistan İade edildi
İ.C. Kasten Öldürme Azerbaycan İade edild
Ş.S. Bilişim Sistemleri, Banka veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık Almanya İade edildi
H.K. Taksirle Ölüme ve Yaralanmaya Neden Olma Avusturya İade edildi
M.B. Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İhraç Etmeye Teşebbüs (ulusal seviyede aranan) Kuzey Makedonya İade edild
A.A.D. Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama (ulusal seviyede aranan) İrlanda İade edildi

Operasyon Detayları & Açıklamalar

  • Bakan Yerlikaya, zulüm veya hukuk dışı davranış gözetmeden yurt dışına kaçan suçluların peşinin bırakılmayacağını vurguladı.

  • Yapılan operasyonların Interpol-Europol, istihbarat birimleri, KOM, Narkotik, Siber Suçlar, Asayiş gibi birçok birimin koordinasyonuyla gerçekleştiği kaydedildi.

  • İade işlemlerinin yürürlükteki uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde tamamlandığı açıklandı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Erdoğan, Kudüs Rum Ortodoks Patriği Giannopoulos’u kabul etti

Yayımlandı

üzerinde

Recep Tayyip Erdoğan, Rum Ortodoks Patriği Theofilos Giannopoulos ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’ndeki kabulde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran ile Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Patrik Giannopoulos, kabul sonunda hediyeleşti.

NE KONUŞULDU? 

Kabulde İsrail’in Gazze’deki saldırganlığı ve ağırlaşan insani durum ele alındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabulde İsrail’in Kudüs’teki tasarruflarının Kudüs’ün tarihi statüsüne ve kutsiyetine zarar vermeyi amaçladığını, Müslüman, Hristiyan ve Yahudi toplumunun bir arada yaşama geleneğini açıkça tehdit eden bu durumun kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Erdoğan, soykırımcı Netanyahu’nun en son Katar’a saldırarak barış yanlısı olmadığını ortaya koyduğunu, İsrail’in cami ve kilise ayrımı yapmadan saldırılarını sürdürdüğünü, İsrail işgali altındaki topraklarda Hristiyan ve Müslüman mirasının korunması için yakın temas içinde bulunmayı temenni ettiklerini belirtti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar