Gündem
İmralı’nın “Silah bırakın” çağrısı | Özgür Özel: Süreci parlamento zemininde takip ediyoruz

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde haftalık grup toplantısını gerçekleştirdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin bir konuşma yaptı.
Özel, iktidara sahipsiz sokak hayvanlarına ilişkin yasada düzenleme yapma çağrısında bulundu.
“GELİN ŞU YASAYI DÜZELTELİM”
Konya’da yaşamını yitiren Rana bebeği anımsatan Özel, “Anayasa Mahkemesi’nin iptal etmesini beklemeyin. Gelin yeniden hem hayvanseverleri, hayvan hakları derneğini, veteriner hekimlerini çağıralım şu Meclis’te şu yasayı düzeltelim” dedi.
İMRALI’NIN SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISI
CHP lideri Özel, konuşmasında İmralı’daki terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın PKK’ya yaptığı “Silah bırakın.” çağrısı da vardı.
Süreci parlamento zemininde takip etmeyi sürdüreceklerini ifade eden Özel, “Kimse bizden ne terörün bitmesinin önünde engel olmamızı beklesin, ne de başkasının planına ait olmamızı beklesin.” şeklinde konuştu.
SURİYE’DE İMZALANAN ANLAŞMA
Özel, grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Özel’e Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile Ferhad Abdi Şahin arasında imzalanan ve Suriye topraklarının birliğini vurgulayan anlaşma da soruldu.
Konuyu ihtiyatlı iyimserlikle takip ettiklerini ifade eden Özel, “Esas olan kanın durmasıdır.” dedi.
CHP lideri Özgür Özel’in konuşmasından satır başları şöyle:
SAHİPSİZ SOKAK HAYVANLARI
“Konya’da 2 yaşında Rana bebek sokak köpeklerinin saldırısıyla feci şekilde can verdi. Bugün de sabah Erzurum’da 10 yaşında Muratımız saldırıya maruz kaldı. O da yaralı.
Normalde bu iki olay CHP’li belediyelerde olsa ve bir şey söylemeye kalksak siyasetin girdabı içerisinde savrulur gider. Belediye hangi belediye olursa olsun, bu yasa yürürlükte olduktan sonra ve bu şekilde uygulandıktan sonra bu tip durumların olması kaçınılmaz.
Bu yasanın sokaktaki popülasyonu artıracağını söyledik. Saldırgan ırkların tespitinin imkansızlaşacağını söyledik. Götürdükleri ilk yasa al, götü, öldürdü. Kalbi olan kimse razı gelmeyeceği için ‘öldür’ kısmını kaldırdılar. Bu yasa al, götür ve ne yaparsan yap dediği için hem de bu kadar büyük ekonomik kriz varken, hayvan barınağı lazımken bunun da önünde engel. Yeni kısırlaştırma için köpekler toplanamıyor ve sokaktaki popülasyon artıyor.
Bu yasa ne hayvana ne insana sağlık, huzur verecek bir yasa değildir. Anayasa Mahkemesi’nin iptal etmesini beklemeyin. Gelin yeniden hem hayvanseverleri, hayvan hakları derneğini, veteriner hekimlerini çağıralım şu Meclis’te şu yasayı düzeltelim.
KARTALKAYA YANGIN FACİASI
Bugün 49’uncu gün. Hala bilirkişi raporu yok. Heyete ‘korsan’ dendi, görevlendirme kağıdı ve yazıkları raporu gösterdik. Adalet Bakanı’nın bilgisi ve Bolu’daki talimatlandırdığı kişiler eliyle bir rapor korsanca adaletten kaçırılmış, yerine başka bir raporun ikame edilmesi de geçen 49 gün boyunca mümkün olmamıştır. Ortadan kalkan raporun işlerine gelmediği için reddedenler, ne diyecekler hep beraber göreceğiz.
BRÜKSEL ZİYARETİ VE AB İLE İLİŞKİLER
Avrupa Parlamentosu’nda sosyalistler ve demokratlar grubu tarafından davet edildik. Yaptığımız konuşma büyük bir dikkatle takip edildi. Suriye’den, Gazze’ye, Gazze’den Rusya ile Ukrayna arasında süren savaşa kadar tüm meseleleri konuştuk. Çok yerinde önerilerde bulunduğumuz ifade edildi.
Ana mesaj Türkiye ile AB’nin ilişkilerinin iki tarafın da çıkarına olduğu. Onlara şunu hatırlattım; ‘Demiyor musunuz; keşke NATO’nun ikinci en büyük ordusu tam üyemiz olsun.’ Türkiye’nin kriterleri yerine getirmediği bir noktada tam üye olmasını kimse bekleyemez. Hatanın büyüğü Türkiye’nin değil, 22 yıldır Türkiye’yi yöneten hükümetin.
AB de hata yaptı. Onları da anımsattık. Dedik ki; ‘Türkiye’yi çağdaş dünyanın dışına itmeyin. Türkiye’yi Trump’a, Putin’e itmeyin. Dışişleri Bakanı’nı Paris’e davet etmediniz yanlıştı, Londra’ya davet edildi doğru’ dedim.
SAĞLIKTA ŞİDDET
Türkiye’de sağlık çalışanları hak ettikleri değeri görmüyor. 70 binden fazla sağlık çalışanı şiddet mağduru olmuş. Sağlıkçılar pandemide, depremde cansiperane çalıştılar. Son beş yılda 15 bini aşkın hekim, yurt dışına gitti. Giden uzman gitsin, asistanla devam ederim diyen anlayış, yetişmiş 15 bin gencimizi Avrupa ülkelerini kaybettik. Hadi devam et bakalım asistanlarla. Ülkemizde hekim yetersiz. 14 Mart’ta aile hekimleri bir kez daha iş bırakma eylemi yapacaklar. Bu bir çığlık. Bu çığlığın duyulması lazım.
TÜİK’E ELEŞTİRİ
TÜİK enflasyonu açıkladı. ‘Bu rakam doğru mudur’ diye soruyorlar. Türkiye’nin yüzde 85’i açıklanandan dafa fazladır diyor. AK Partililerin yüzde 68’i, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranına inanmıyor. Tayyip bey yaptır bir anket, TÜİK’in açıkladığı enflasyona inanan var mı görelim.
ÖZER HAKKINDAKİ İDDİANAME
Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer, 20 Şubat’a kadar iddianame bekledi. 300 kişiye dört günde iddianame yazmakla ünlü savcı, bir kişinin iddianamesini dört ayda zor bitirdi. 20 Şubat’ta iddianame çıktı, mahkeme günü vermişler 23 Mayıs’a… Allah’tan korkun.
BELEDİYELERE YÖNELİK SORUŞTURMALAR
Belediye başkanlarımızı abuk subuk iddialarla içeride tutmaya devam ediyorlar. Beykoz Belediye Başkanımız, yoksula yardım için alınan peynirin hesabını veriyor. ‘Hoş geldin bebek’ paketi yüzünden soru soruyorlar, tutuklama yapıyorlar. 67 bin lira para hareketi bulmuşlar… Alaattin Köseler demiş ki; ‘Almadım.’ Bir bakmışlar, giden para değil, gelen para.
SURİYE’DE YAŞANANLAR
Suriye’de oluşturulan yalancı baharın havası dağıldığında, saldırıların tekrar başladığına şahitlik ettik. Lazkiye ve çevresindeki Aleviler hedef oldular. Aslında bugünlerin geleceği, Hatay’daki akrabalarının aylardır endişelerinden, onların kanaat önderilerinin seslerini duyurmaya çalışmalarından belliydi.
Türkiye, adım adım gelen bir katliama ağlayan yurttaşlarının sesini duymadı maalesef. Gölge bakanları görevlendirdik. ‘İyiye gidecek’ dediler, yapılması gereken doğruyu yapmadılar. Neydi o doğru? Suriye’yi gerçekten temsil eden bir geçiş hükümetinin kurulması gerekiyordu. Yapılması gerekenleri yapmadıkları için orada bir büyük katliam yaşandı.
Önce rakamları söylemediler. Sonra videolara eski videolar dediler. Ama en sonunda ortaya çıktı; ‘Uyardık, soruşturma açtı’ diyorlar. Esad’ın yaptıklarını doğrudan bir gruba, Arap Alevlerine yüklemek, onları şeytanlaştırmak hangi vicdanın eseridir?
“GELECEĞE DÖNÜK TERÖR ÖRGÜTÜ İCAT EDİYORLAR”
DEM Parti’nin heyetini genel merkezimizde ağırladık. Kürt meselesinde tarihsel tutarlılığa sahip bir parti olarak, tutumundan herkesin emin olduğu bir siyasi parti CHP’dir. Kürt sorunu, demokratikleşmeyle çözülmelidir. Bu Meclis’in çatısı altında çözülmelidir. Hem Alevilerin, hem Kürtlerin, hem de ifade özgürlüğüne ilişkin tüm sorunlarını çözecek bir demokratikleşme paketine ihtiyaç olduğunu söylüyoruz.
Bir yandan belediyelere kayyum atayacaksın, hem de sonra bir başka taraftan bir başka açılım yapacaksın. ‘PKK’lıları belediyelere dolduracak’ diyorlardı, şimdi PKK terör örgütü olmaktan çıkacak anlaşılan, geleceğe dönük terör örgütü icat ediyorlar.
“KURTULMUŞ’UN SÖZLERİNDEN MEMNUNİYET DUYDUM”
Sayın Kurtulmuş’a bir çağrıda bulunmuştum. ‘Gelin tüm partileri, Türkiye’nin tüm sorunlarını çözecek, önünü açacak ve Türkiye’nin zenginleşmesini de sağlayacak demokrasi yürüyüşünü başlatalım.’ Günü gelince devreye gireceğini ve bu konuda adımlar atacağını söylediği ifadelerinden memnuniyet duyduğumu söylemek isterim.
“SÜRECİ PARLAMENTO ZEMİNİNDE TAKİP EDİYORUZ”
Kişisel pazarlıklar olur mu, al-ver işleri yaparlar mı, oradan birileri kanar, kandırılır mı? Bunların hepsi bir yana; bu millet gerçek, sivil, demokratik bir anayasa yapma yetkisi verene kadar, mevcut anayasaya bile uymayanlarla anayasa masasına oturmayız. Biz süreci parlamento zemininde takip etmeye devam ediyoruz. Kimse bizden ne terörün bitmesinin önünde engel olmamızı beklesin, ne de başkasının planına ait olmamızı beklesin.
İstanbul’u kazanana, kendisini dört kez yenene, bir kez daha bu şansı vermemek için onu kuşatmaya çalışan, onu kuşatmak için suçsuz insanlara terör yaftası sürmeye çalışan ve kendi belediyelerindeki akılamaz yolsuzluklar ağı bir yana, kir tutmaz CHP’ye elindeki kiri bulaştırmaya çalışan anlayışa inat; biz sinmedik, susmadık. 23 Mart Türkiye’nin baharıdır.”
Gündem
Sındırgı’ya Konteyner Kent Kuruldu — AFAD 100 Yaşam Konteynerini Hızla Yerleştirdi
Sındırgı’ya Konteyner Kent Kuruldu — AFAD 100 Yaşam Konteynerini Hızla Yerleştirdi
Tarih: 29 Ekim 2025
Saat: 09:30
Okuma süresi: 3 dakika
Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 27 Ekim’de meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından, AFAD tarafından yaklaşık 10 dönümlük bir alana ilk etapta 100 yaşam konteyneri kurularak konteyner kent oluşturuldu. İhtiyaç halinde 50 konteynerin daha yolda olduğu ve sayının artırılabileceği bildirildi.

Haber Detayı
Balıkesir Sındırgı merkezli deprem sonrası yürütülen acil müdahale çalışmaları kapsamında AFAD ekipleri, Yağcıbedir Mahallesi Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi civarındaki yaklaşık 10 dönümlük alana öncelikli barınma amacıyla konteyner kent kurdu. İlk kurulumda 100 konteyner yerleştirildi; 50 adet konteynerin daha sevk edildiği, ihtiyaç halinde sayı arttırılabileceği yetkililerce aktarıldı.
AFAD Başkanı Ali Hamza Pehlivan, sahada yaptığı açıklamada konteyner kurulumunun hızla sürdüğünü, geçici barınma ihtiyaçlarının en kısa sürede karşılanacağını belirtti. Pehlivan, sevk ve kurulum süreçlerinin mesai gözetmeksizin devam ettiğini vurguladı
Resmi kurumların yaptığı ilk açıklamalara göre depremde can kaybı yaşanmazken, bazı binalarda ağır hasar ve yıkılma meydana geldi; dört binanın yıkıldığı bilgisi paylaşıldı. Yetkililer, hafif yaralanan vatandaşların hastanelerde tedavi edilip taburcu edildiğini; ihtiyaç sahiplerine kira ve taşınma yardımının da sunulabileceğini duyurdu.
AFAD ve ilgili kurumlar ayrıca battaniye, beslenme desteği ve saha sağlık hizmetleri gibi temel ihtiyaç desteğini devreye aldı; Balıkesir Valiliği koordinasyonunda hasar tespit çalışmaları titizlikle sürüyor. AFAD tarafından bölgeye ulaştırılan malzeme ve kaynak dağılımının hızlı tutulduğu bildirildi.
Konteyner Kentin Özellikleri ve Saha Organizasyonu
-
Alan: Yaklaşık 10 dönümlük merkez saha.
-
İlk etap: 100 yaşam konteyneri kuruldu; 50 konteyner daha yolda.
-
Amaç: Geçici barınma, aile bazlı yerleşim ve acil ihtiyaçların (beslenme, sağlık, hijyen) karşılanması.
-
Koordinasyon: AFAD, İçişleri Bakanlığı, Balıkesir Valiliği ve diğer ilgili kurumlar tarafından koordine ediliyor.
Vatandaşlara Yönelik Bilgilendirme
Yetkililer, konteyner kent dışında kalacak vatandaşlar için geçici ağırlama (okul pansiyonları, misafirhaneler vb.) seçeneklerinin de açık tutulduğunu; afet mağdurlarının başvuru ve yardım süreçleri hakkında yerel yönetimler tarafından bilgilendirme yapıldığını bildirdi. Afetzedeler için yapılan yardım ve başvuru kanalları il ve ilçe merkezlerinden duyuruluyor.
Yetkililerin Mesajı ve İzlenecek Adımlar
AFAD yetkilileri, artçı sarsıntılara karşı dikkatli olunması, hasarlı binalara girilmemesi ve resmi kurumların yönlendirmelerine uyulması çağrısında bulundu. Önümüzdeki günlerde ilave konteyner sevki, altyapı düzenlemeleri ve aile yerleştirmeleri yapılacak; kalıcı konut çalışmaları planlandıkça kamuoyu bilgilendirilecek.
Gündem
Arktik Bölgesi’nde “İmkansız” Sanılan Bakteriler Keşfedildi — Küresel Ölçekte Etkileri Olabilir
Arktik Bölgesi’nde “İmkansız” Sanılan Bakteriler Keşfedildi — Küresel Ölçekte Etkileri Olabilir
Yayın: 29 Ekim 2025 · Saat: O2:00 (TSİ)
Okuma süresi: 2 dakika 23 saniye
Kaynak: FatihDoğanMedya Haber Merkezi
Bilim insanları, Arktik deniz buzunun altında ve donmuş toprak (permafrost) ortamlarında daha önce “yaşama elverişsiz” kabul edilen koşullarda aktif olarak bulunan mikroorganizmalar keşfetti. Özellikle azot bağlayıcı (nitrogen-fiksasyon yapan) bakterilerin buz altı ortamlarında etkin olduklarının tespit edilmesi, kutup ekosistemleriyle sınırlı kalmayıp küresel iklim ve deniz besin zincirleri üzerinde beklenmedik etkiler yaratabileceğine işaret ediyor.

Keşif ne diyor — kısa özet
Araştırmacılar, Arktik deniz buzunun hem kenar bölgelerinde hem de merkezindeki karanlık, soğuk ve besin açısından fakir sularda nitrojen fiksasyonu aktivitesi olduğunu gösteren veriler elde etti. Bu, azot bağlama yeteneğinin yalnızca sıcak, ışıklı yüzey sularına özgü olmadığı; bazı mikropların düşük sıcaklık ve düşük enerji koşullarında da işlevsel hale gelebildiği anlamına geliyor. Bu bulgu, Arktik’teki biyolojik süreçlerin beklenenden daha karmaşık olduğunu ortaya koyuyor.
Neden önemli?
-
Besin ağları: Azot bağlayıcı bakteriler, ammonyum üretimiyle fitoplanktonu ve su bitkilerini besleyebilir; bunun sonucunda yerel birincil üretim, dolayısıyla balıkçılık ve üst düzey deniz organizmaları etkilenebilir.
-
İklim modelleri: Arktik’teki biyokimyasal akımlar hâlihazırda iklim projeksiyonlarında belirsizlik yaratan bir alan. Yeni bulunan azot akımları, okyanus-atmosfer etkileşimlerini ve dolayısıyla modellenen sonuçları değiştirebilir; modelleyicilerin bu verileri entegre etmesi gerekiyor.
-
Permafrost riski: Donmuş topraklardan binlerce yıllık mikroorganizmaların “uyanması” olgusu da ayrı bir konu; bu mikroorganizmaların karbondioksit ve metan gibi sera gazı emisyonlarını artırma potansiyeli ile modern bakteri topluluklarıyla gen alışverişi riski bilim çevrelerinde tartışılıyor.
Uzmanların uyarıları
Uzmanlar, bulgunun hem ekolojik hem de iklimsel açıdan önemli olduğunu ancak “doğrudan felaket” anlamına gelmediğini vurguluyor. Örneğin artan azot, bazı deniz bölgelerinde üretkenliği artırarak kısa vadede ekosistem hizmetlerini destekleyebilir; ancak uzun vadede ekosistem dengesini, tür kompozisyonunu ve karbondioksit/metan döngülerini değiştirebilir. Ayrıca permafrosttan gelen mikropların antibiyotik direnci veya patojenite açısından taşıdığı riskler de araştırılıyor—bu yüzden kapsamlı genetik dizileme ve laboratuvar testleri şart.
Bilim insanları şimdi ne yapıyor?
Araştırma ekipleri, bölgeden daha geniş ve sistematik örnekleme, ileri genomik analizler ve kontrollü laboratuvar deneyleri ile hangi mikroorganizmaların aktif olduğunu, hangi genlerin azot bağlamadan sorumlu olduğunu ve ısınma/sulama senaryolarında nasıl tepki vereceklerini ortaya koymayı planlıyor. Ayrıca iklim modelleyicileriyle veri paylaşımı artıyor; amaç bu biyolojik süreçlerin küresel modellerde doğru şekilde temsil edilmesi.
Kısa değerlendirme
Arktik’te “imkansız” kabul edilen yaşam formlarının keşfi, kutup ekolojisi hakkındaki anlayışımızı derinleştirirken küresel etkiler konusunda yeni soru işaretleri de doğuruyor. Bu alandaki gelişmeler, iklim değişikliği, deniz kaynakları yönetimi ve halk sağlığı perspektiflerinden takip edilmeli; bilimsel topluluk hızla daha fazla veri üretiyor ve uluslararası iş birliği artıyor.
Gündem
Dalgaların yükselmesiyle mağarada mahsur kalan 2 SUP’çı AFAD ve itfaiye tarafından 6 saatte kurtarıldı
Dalgaların yükselmesiyle mağarada mahsur kalan 2 SUP’çı AFAD ve itfaiye tarafından 6 saatte kurtarıldı
Tarih: 29 Ekim 2025
Saat: 16:20 (yerel saat)
Okuma süresi: 2 dakika
Antalya — Antalya açıklarında SUP (stand up paddle) yapan iki kişi, akşam saatlerinde aniden yükselen dalgalar ve şiddetli yağış nedeniyle falezlerdeki bir mağaraya sığındı. Yaklaşık 6 saat mağarada mahsur kalan ikili, AFAD ve itfaiye ekiplerinin ortaklaşa yürüttüğü halatlı kurtarma sistemi ile güvenli şekilde kıyıya çıkarıldı.
Olayın gelişimi
SUP ile denize açılan iki kişi, bölgede beklenenden hızlı kötüleşen hava koşuları ve yükselen dalgalar nedeniyle falezlerdeki küçük bir mağaraya sığındı. İhbarın alınmasının ardından AFAD ve itfaiye ekipleri ile sahil güvenlik birimleri bölgeye sevk edildi. Ekiplerin incelemesi sonucunda mağaranın deniz seviyesinin etkisiyle daraldığı tespit edildi; kara erişiminin riskli olması nedeniyle halat sistemi kurulmasına karar verildi.
Kurtarma operasyonu
Kara ve deniz unsurlarının koordineli çalışmasıyla mağara önüne güvenli bir çalışma hattı kuruldu. İtfaiye ekipleri falez üzerinde güvenlik ağı ve iniş hattı oluştururken, AFAD ekipleri halatlı sistemle mahsur kalan iki kişiyi tek tek tahliye etti. Operasyon boyunca can kaybı veya ciddi yaralanma bildirilmeyen iki kişi, sağlık kontrolü için olay yerindeki 112 ekiplerine teslim edildi.

Yetkililerin açıklamaları
Yetkililer, ani hava değişimlerine karşı denizde yapılan sporların risk taşıdığını vurguladı. AFAD ve itfaiye kaynakları, bölgedeki rüzgâr ve dalga koşullarının kısa sürede tehlikeli seviyelere ulaşabildiğini, bu tür durumlarda kıyıya yakın kalmanın ve acil durum ekiplerine derhal haber verilmesinin hayati önem taşıdığını belirtti.
Mağdurun sağlık durumu ve sonraki adımlar
Kurtarılan iki kişi, hafif hipotermi ve yorgunluk belirtisi göstermesi nedeniyle ilk müdahalenin ardından kontrol amaçlı sağlık tesisine sevk edildi. Olayla ilgili soruşturma ve bölgesel risk değerlendirmesi çalışmaları yerel yetkililer tarafından sürdürülecek.
Okuyucu için kısa güvenlik notları
-
Hava raporlarını kontrol etmeden denize açılmayın.
-
Rüzgâr ve dalga beklenenden hızlı değişiyorsa hızla kıyıya dönün.
-
Açık denizde kişisel can kurtarma ekipmanları (can yeleği, işaret fişeği, telsiz/telefon) taşıyın.
-
Tehlike anında 112 veya yerel sahil güvenlik hatlarını arayın.
-
Teknoloji1 hafta önceNASA astrofizikçisinden yeni teori: Uzaylılar “sıkıcı” olabilir
-
Teknoloji7 gün önceOpenAI, ChatGPT tarayıcısını tanıttı: Mac kullanıcılarına özel
-
Ekonomi1 hafta önceCANLI ALTIN FİYATLARI 20 EKİM: Haftanın ilk gününde altın fiyatları ne kadar? (Gram, çeyrek, yarım ve tam altın fiyatı)
-
Teknoloji4 gün önceAB Komisyonu, Meta ve TikTok’u DSA Şeffaflık Yükümlülüklerini İhlal Etmekle Ön İncelemede Buldu
-
Teknoloji1 hafta önceAy’ın karanlık yüzünden şaşırtan keşif: Uzaydan gelen su ve organik izler bulundu
-
Sağlık7 gün önceKALP SAĞLIĞI: Koroner kalp hastalığı için 6 önemli risk faktörü
-
Spor1 hafta önceFenerbahçe 2-1 Fatih Karagümrük — Maç Sonucu ve Detaylı Özet
-
Son Dakika1 hafta önceSON DAKİKA — Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a 12 yıla kadar hapis istemi
