Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Bayramda tatlı olarak ne ikram edilir? Bayram tatlıları ve tarifleri

Yayımlandı

üzerinde

Bayram tatlıları ve tarifleri: Bayram ikramı olarak geleneksel tatlılar

Bayram tatlısı denince akla gelen birçok lezzet var ve her biri bayram sofralarını şenlendiren klasikler arasında. Bayram ikramları dendiğinde ise ilk akla gelen şerbetli ve sütlü tatlılardır. Peki, bayramda ne ikram edilir? Bayram tatlıları ve tariflerini derledik…

Bayramlar, ailelerin bir araya geldiği, dostluk ve paylaşımın zirveye ulaştığı özel günlerdir. Bu günlerde misafirlere yapılan ikramlar da bayram geleneğinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Bayram ikramları dendiğinde ise ilk akla gelen şerbetli ve sütlü tatlılardır. Peki, bayram sofralarının vazgeçilmezi olan bu lezzetlerden hangileri en çok tercih ediliyor?
Bir fırın tepsisi için:1 çay bardağı yoğurt,1 çay bardağı zeytin veya mısır özü yağı,1 çay bardağı süt, 1 yumurta,1 çay kaşığı tuz,1 tatlı kaşığı karbonat veya bir paket kabartma tozu,alabildiği kadar un,2,5 bardağı kavrulmuş ve çekilmiş fındık.Açmak için nişasta.250 gr. Tereyağ veya margarin,Şerbeti için:4 su bardağı şeker,5 su bardağı su,yarım limonEv Baklavası Nasıl Yapılır?Yoğurt, yumurta, süt, tuz ve sıvıyağ el mikseri ile çırpılır. Karbonat ve un ilave edilip yoğrulur, hamur kesinlikle yumuşak ama ele yapışmayan hamur olacak. Hamuru 20-25 dk beklettikten sonra, 60 adet fındık büyüklüğünde parçalar hazırlanır. ilk 15 hamuru çay bardağı büyüklüğünde açıp aralarına bol nişasta serpilip, üst üste konur. Sonra bunu merdane ile fırın tepsisi büyüklüğünde açıp tepsiye serilir. Üzerine bir bardak fındık serpilip, diğer 45 hamuru da 15’er açıp tepsiye sererek üzerine fındık dökülüp bu şekilde açarak tepsiye serilir. Diğer yanda tereyağ veya margarin eritilip, yağ şeffaflaşana kadar kaynatılır, kestiğimiz baklavanın üzerine gezdirip, önceden ısıtılmış fırına verilir. Şerbeti için şeker ve su kaynatılıp, hafif koyulaşınca limonu sıkılır, birkaç taşım sonra kapatılır. Tatlı soğuk, şerbet ılık olacak şekilde baklavanın üzerine dökülerek şerbetin çekmesi sağlanır.
Yumuşacık dokusu ve yoğun şerbetiyle şekerpare, bayramlarda en pratik ve lezzetli tatlılardan biridir. Hamurunun irmikle zenginleştirilmesi, ona kendine has bir lezzet kazandırır.Malzemeler:Hamuru için:125 gr tereyağı (oda sıcaklığında)1 çay bardağı pudra şekeri1 çay bardağı irmik1 adet yumurta1 çay kaşığı kabartma tozu1 paket vanilin2,5 su bardağı unŞerbeti için:3 su bardağı su3 su bardağı toz şekerBirkaç damla limon suyuÜzeri için:Bütün fındık veya bademŞEKERPARE YAPILIŞIŞerbet için su ve şekeri bir tencereye alın. Orta ateşte kaynamaya bırakın. Kaynadıktan sonra 5 dakika daha kaynatın ve birkaç damla limon suyu ekleyip ocaktan alın. Şerbetin soğuması için bir kenara bırakın. Bir karıştırma kabında tereyağı, pudra şekeri ve yumurtayı iyice karıştırın.İrmik, kabartma tozu ve vanilini ekleyin. Unu azar azar ekleyerek yumuşak ama ele yapışmayan bir hamur elde edin.Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın ve hafifçe bastırarak şekil verin.Üzerlerine birer fındık veya badem yerleştirin.Önceden ısıtılmış 180°C fırında üzeri hafif kızarana kadar, yaklaşık 20-25 dakika pişirin. Fırından çıkan sıcak şekerparelerin üzerine soğuk şerbeti dökün.Şerbeti çekmesi için 1-2 saat dinlendirin.
Kadayıf yapılması için önce tepsi altına katı yağ katılmış pekmez sürülür. Bu tereyağı olursa daha makbul ve lezzetli olur. Daha sonra hamurdan yapılmış tel burmanın içine ceviz kırıntısı ile tel kadayıf doldurulup sarıldıktan sonra tepsiye sırasıyla koyulur. Sonra dizilmiş olan çiğ kadayıf üzerine inceltilmiş yağ dökülüp ateşe koyulur.Ateş, tepsi altını komple sararak yanmalıdır. Kadayıfın ateş tarafı pişen yüzü çevrilmeden önce tepsi içindeki yağı bir kaba süzülür. Sonra alt yüzü çevrilir. Diğer tarafı pişirilmeye koyulur. Pişirildikten sonra tepsi içindeki yağ iyice süzülür, ateşten alınıp üzerine, hazırlanmış olan kadayıf şiresi dökülür. Yemeğe hazır duruma getirilir.
Revani, Osmanlı mutfağından günümüze kadar gelen enfes bir tatlıdır. İrmikli yapısıyla hafif ve şerbetli tatlı sevenler için mükemmel bir seçenektir. İşte klasik revani tarifi:Şerbet: 3 su bardağı su ve 3 su bardağı şekeri kaynatın. Yarım limon suyu ekleyip 5 dk daha kaynatın, soğumaya bırakın.Kek: 3 yumurta ve 1 su bardağı şekeri çırpın. 1 su bardağı yoğurt, 1 çay bardağı sıvı yağ, 1 su bardağı irmik, 1 su bardağı un, 1 paket kabartma tozu ve vanilin ekleyip karıştırın.Pişirme: Karışımı yağlanmış tepsiye dökün, 180°C’de 30-35 dk pişirin.Şerbetleme: Sıcak kekin üzerine ılık şerbeti dökün.Servis: Hindistan cevizi veya Antep fıstığı ile süsleyin.
Malzemeler:1 litre süt1 su bardağı toz şeker2 yemek kaşığı un1 yemek kaşığı nişasta1 paket vanilinYapılışı:Süt, şeker, un ve nişastayı bir tencerede karıştırın.Orta ateşte sürekli karıştırarak kıvam alana kadar pişirin.Ocaktan aldıktan sonra vanilini ekleyip karıştırın.Servis:Karışımı kaselere dökün ve soğumaya bırakın.Soğuduktan sonra üzerini dilerseniz tarçın veya cevizle süsleyebilirsiniz.
Malzemeler:
1 litre yağlı süt1/2 su bardağı kırık pirinçarzuya göre toz şekerYapılışı:Önce sütümüzü tencereye alıp ateşe koyuyoruz,Süt aynamaya başlayınca içerisine yıkadığımız pirinci atıyoruz,Eğer evde kırık pirinç yok ise pirinci çok az blendırdan geçirebilirsiniz,Pirinç piştikten sonra damak tadınıza göre toz şeker ekleyebilirsiniz, (ben 1 su bardağı kullandım),Devamlı karıştırın,Şeker eridikten sonra tadına bakın şekeri istediğiniz kıvamda olmuşsa kaselere paylaştırın,Sütlaç oda sıcaklığına geldikten sonra buzdolabına kaldırabilirisiniz.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Yayımlandı

üzerinde

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Bilim insanları, tedaviye dirençli meme kanserlerinin büyümesini durdurabilen yeni bir antikor geliştirdi.

Uzmanlara göre bu buluş, hastalığın en agresif türlerinden bazılarını tedavi etme potansiyeline sahip ve hastalar için yeni bir umut anlamına geliyor.
Mirror’da yer alan haberde, söz konusu antikorun mevcut tedavilere artık yanıt vermeyen hastalar ve tedavi seçenekleri sınırlı olan üçlü negatif (triple-negative) meme kanseri hastaları için önemli bir ilerleme olarak görüldüğü kaydedildi. Yeni geliştirilen antikor, tümör hücrelerine doğrudan saldırmakla kalmıyor, vücudun kendi bağışıklık sistemini de devreye sokuyor.
Cancer Research dergisinde yayımlanan çalışmada, laboratuvar deneyleri ve hayvan modelleriyle yapılan testlerde, modifiye edilmiş antikorun bağışıklık hücrelerine mevcut tedavilere kıyasla çok daha güçlü biçimde bağlandığı görüldü. Bu sayede, tümörün içinde zaten bulunan bağışıklık hücreleri aktif hale geldi ve tümörlerin büyümesi sınırlandı.
Prof. Sophia Karagiannis, eğer çalışmalar başarılı olursa bu yaklaşımın doğrudan bağışıklık sistemini uyararak tedaviye dirençli kanserlerdeki önemli bir ihtiyacı karşılayabileceğini belirtti.
Dr. Simon Vincent ise “Bu umut verici erken dönem araştırma, Birleşik Krallık’ta her yıl üçlü negatif meme kanseri tanısı alan 8 binden fazla kadın için daha etkili tedavilerin yolunu açabilir” ifadelerini kullandı.
Bilim insanları, bu yeni tedavinin yalnızca meme kanseri değil, yumurtalık ve endometriyal kanser gibi diğer kanser türlerinde de etkili olabileceğini, çünkü hedeflenen antikor reseptörlerinden birinin bu kanserlerde de bulunduğunu aktarıyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “geleneksel kortej” coşkusu

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, geleneksel kortej geçişiyle başladı. Türk sineması ve televizyon dünyasının sevilen isimleri, festivalle özdeşleşen kortejde Antalyalıları selamladı.

Türkiye’nin köklü sinema etkinliklerinden Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl ‘Kalpten’ temasıyla sinemaseverlerle 62’nci yılında buluştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 104 filmin yer aldığı festivalin geleneksel korteji, gösterimlerin yapıldığı Antalya Kültür Merkezi (AKM) önünden saat 15.30’da başladı.
Kortej, üstü açık araçlarla AKM önünden Sakıp Sabancı Bulvarı, 100’üncü Yıl Caddesi, Güllük ve Cumhuriyet caddelerini takiben Atatürk Caddesi’nden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin eski hizmet binası önüne kadar 5 kilometre boyunca devam etti.
Ünlü sanatçıların vatandaşları selamladığı korteje, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, onur ödülü sahibi sinema sanatçıları Serap Aksoy ve Settar Tanrıöğen ile Yüksel Arıcı, Mahmut Cevher, Kaan Çakır, Mehmet Kurtuluş, Korhan Yurtsever, Ezel Akay, Yosi Mizrahi, Elvin Köse katıldı.
Büyükşehir Belediyesi’nin bando takımı ve dans ve gösteri ekiplerinin da eşik ettiği kortejde sanatçılar vatandaşlara çiçek attı.
Korteje yoğun ilgi gösteren vatandaşlar sanatçılarla fotoğraf çekti.
Park içerisinde korteje katılan yabancı akrobasi grubu tarafından gösteri düzenlendi.
Kortejde sanatçıları görmek için caddede bekleyenlerden Mehmet Varsak, ailesiyle korteji izlemeye geldiklerini ve sanatçıları görmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.
Sibel Karaarslan ise “Sinema müzikleriyle büyüdük. Benim için Altın Portakal, bu müzikler, sanatçılar, geçmişimiz, günümüz ve nesilden nesile aktarılan çok güzel etkinlik” dedi.
Tuğçe Nazlı, “Bizi sevindiren heyecanlandıran bir etkinlik. Sinema geleneğimiz. Yıllarca devam etmesini diliyorum. Kızımla geldim. Küçük yaşta öğrenmesini istedim. Bu etkinlik bizim kültürümüz, bu kültürü yaşatmak istoruyuz “diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesince bu yıl 62’ncisi düzenlenen festivalde gerçekleştirilecek Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda 12 film “Altın Portakal”ı kazanmak için yarışacak.
Festival, 2 Kasım’da sona erecek.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “Gelin Takımı 2” filminin galası yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

Bu yıl 62’ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında “Gelin Takımı 2” filmi seyirciyle buluştu.

Festivalin basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda, Doğa Can Anafarta’nın yönettiği “Gelin Takımı 2″nin gösteriminin ardından film ekibi seyirci karşısına çıktı. Gösterimin ardından, yönetmen Anafarta, oyuncular Ecem Erkek, Nilperi Şahinkaya ve Baran Bölükbaşı ile yapımcı Emre Oskay’ın katıldığı söyleşi gerçekleştirildi. Baran Bölükbaşı, oyunculuk eğitimini Antalya’da aldığını belirterek, bu yüzden filmi bu kentte seyirciyle izlemenin keyifli olduğunu ifade etti. Ecem Erkek de sette beş kadın olarak tartışmadan, sorun yaşamadan, güzel çekim süreci geçirdiklerini dile getirerek, her yaş grubundaki kadının aynı şekilde gülüp, eğlenebileceğini anlattı. Oyuncu Nilperi Şahinkaya ise filmdeki karakteri “Deniz” ile ilgili gelen soruları yanıtlayıp, karakterle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapımcı Emre Oskay da ilk profesyonel sinema tecrübesinde Derviş Zaim ile “Gölgeler ve Suretler” filminin yapımcılığını üstlendiğini anımsatarak, her filmin farklı bir yolculuğunun olduğunu kaydetti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar