Sağlık
Elektronik sigarada gizli tehlike. Bir tanesi bile hasta eder

Artık çok küçük yaşlarda çocukların kullandığını bile duyuyoruz, görüyoruz. Hatta bunları sigaradan daha masummuş gibi bir havayla kullananlar da var. Peki siz bize anlatır mısınız elektronik sigaralar nasıl etkiliyor sağlığı? İçeriğinde ne var?
ELEKTRONİK SİGARA NEDİR?
Prof. Dr. Özlü: Elektronik sigara dediğimiz aslında nikotin buharı salan aygıtlar. Maalesef son zamanlarda özellikle gençlerin sıklıkla tercih ettiği bir alışkanlık haline gelmeye başladı. Biliyorsunuz 18 yaşın altına tütün ürünlerinin satılması bütün dünyada yaygın olarak yasak. Dolayısıyla gençler bu nikotin bağımlılığından korunuyordu. Genel itibarıyla 20 yaşın üzerinde çok nikotin bağımlığı gelişmiyor. Genelde sigara içenleri sorguladığımız zaman bunların 20 yaşından önce nikotin bağımlılığı geliştirdiği ortaya çıkıyor. Bu açıdan 18 yaş sınırının faydasını görüyorduk. Fakat maalesef e-sigaralar daha erken yaşlarda nikotin bağımlılığı oluşturarak daha sonra da sigara içme yönünde bir bağlantıyla bu süreci devam ettiren atlama taşı rolü üstlendi.
ELEKTRONİK SİGARA ZARARLI MI?
E-sigaraların masum olduğu tamamıyla bir yalan. Bu konuda yapılmış çok çalışma var. Yayınlar devam ediyor. En çok bilinen ve çok sayıda kişinin öldüğü de bilinen evali dediğimiz akut akciğer hasarı oluşturuyor. Bir sigarayla da oluşabiliyor. Bu durumla ilgili çok sayıda vaka da bildirilmiş. Bunun dışında da uzun vadede kalp damar sistemi, akciğerler ve vücutta yaşayan hücreler üzerine olumsuz etkileri olduğu yönünde veriler giderek artıyor. Bu e-sigara dediğimiz cihazlar da tek tip cihazlar değil. Bunların çok farklı türleri var. Nikotin içerenlerinin yanında içermeyenleri de var, tütün içerenleri var, bir çok katlı maddesi var, aroma vericiler var. Gençlerin başlamasını sağlamak için çeşitli tat ve kokularla tatlandırılıyor ve içine ilave edilen bu maddelerin de aynen sigara olan maddeler gibi kanserojen etkisi olduğunu ya da canlı hücreler üzerinde hasar verici özelliği olan maddeler olduğunu biliyoruz. E-sigaraların uzun vadedeki etkileri de yeni çalışmalarla ortaya çıkacak. Hatta pasif etkileri bile çalışılmış durumda. Kendisi e-sigara kullanmasa bile buharına maruz kalan kişilerde de etkilenmelerin olduğu yönünde çalışmalar var.
Kullananlar nikotini buhar olarak alıyorlar, peki sigarayla arada nasıl bir fark oluyor?
Prof. Dr. Özlü: Sigarada tütünün yanması sonrasında duman oluşuyor. Buradaysa tütün yok, nikotin var ve nikotinin içinde tat verici çeşitli kimyasallar ekleniyor. Bazılarında tütün de var ama o ısıtılıyor. Bunun yayıgınlaşmasının sebebi tütün sektörünün daralması. Sigarayla ortaya çıkan sağlık sorunlarının çok yaygınlaşması ve bu daralan pazarı nasıl canlandırabiliriz düşüncesiyle e-sigaralar üretiliyor. Aslında e-sigaraları üreten tütün firmaları değil ama üretimden hemen sonra tütün firmaları sahiplenmiş durumdalar. E-sigaralar sigara içilmeyen ortamlarda kullanılarak nikotin sağlamaya devam ediyor. Gençlerin nikotin bağımlılığını artırarak sigara kullanımını artırmak için, hem de sigara kullananların sigara içilmeyen ortamlarda yasağı delerek nikotin bağımlılığının devamını sağlama rolüne sahip e-sigaralar.
Sigarayı bırakmaya çalışanların da e-sigaraya döndüğünü görüyoruz, ama herhalde bu da yanlışı devam ettirmek gibi öyle değil mi?
ELEKTRONİK SİGARA SİGARAYI BIRAKTIRIR MI?
Prof. Dr. Özlü: E-sigaraların sigarayı bırakmak için kullanıması doğru değil. Nikotini kullanan bıraktırma tedavileri var ama onlar sadece tedavi amacıyla üretilmiş, dozajı belli, kullanım prosedürü belirlenmiş ve bir hekim kontrolünde belirli bir süre için geçici olarak kullanılan ilaçlar. Oysa e-sigaralar bir kere ilaç değil. Sabit bir dozu yok, sabit bir cinsi yok. Piyasada satılan elektronik sigaraların nikotin düzeyi birbirinden o kadar farklı ki. İçinde kullanılan kimsayalların dozu belli değil, yan etklileri belli değil, kişi içtiği zaman ne kadar içeceği belli değil. Gerçek hayatta bunları kullananların sigaraya devam etme yönünde eğilim gösterdiği görülmüş.
ABD’de yapılan bir araştırmada, elektronik sigara kullanan ergenlik çağındaki gençler, insan sağlığına zararlı metallerden kurşun ve uranyuma maruz kalma riski konusunda uyarıldı. Bu metallerin vücuda etkisi ne?
Prof. Dr. Özlü: Biliyorsunuz kurşun akut zehirlenme de yapabilir, kronik birikim ve ona bağlı zehirlenme de yapabilir. Uranyum zaten radyoaktif bir madde. Ama sadece bu iki maddeyle de sınırlı değil. Nitrozaminler var, biyoaktif dediğiniz biyolojik ortamda hücre hasarına yol açan pek çok madde var. Bunlarla ilgili yapılmış çok sayıda çalışma var. Tek doz maruz kalmada bile kalp atışını hızlandırdığı, damar kasını kastığı, tansiyonu yükselttiği, nabız sayısını artırdığı, kalp ritmini artırdığı ve akciğer fonksiyonlarını, beyin foksiyonlarını olumsuz etkilediği yönünde, hatta depresyon gibi ruhsal sonuçlara gitmeye başladığı yönünde çalışmalar var.
Elektronik sigara kullananların akciğerlerinde su topluyor deniliyor. Direkt olarak akciğerde nasıl bir etki bırakıyor?
ELEKTRONİK SİGARA NASIL ZARAR VERİYOR?
Prof. Dr. Özlü: E-sigara kullananlarda e-sigaraların içinde yer alan bazı maddelere tepkisel olarak geliştiği tahmin edilen bir akut hasar tablosu var ve ciddi bir şekilde akciğerde ödeme yol açıyor dediğiniz gibi ve ciddi bir solunum tablosuna yol açıyor ve bu hasar bazen de ölüme kadar gidebiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre her yıl 8 milyondan fazla kişi ”tütün salgını” sonucu hayatını kaybediyor. Bu ölümlerin 1,2 milyonu pasif içicilikten kaynaklanıyor. WHO, tütün salgınını dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük halk sağlığı tehditlerinden biri olarak görüyor.
Prof. Dr. Özlü: Bir de dediğiniz durum var, bizim dual kullanım dediğimiz. Sigara ve e-sigaranın birlikte kullanımı. Maalesef bu da giderek yaygınlaşıyor. E-sigaralarda yer alan nikotin düzeyi aslında normal sigaralardan bulunan nikotin düzeyinden daha yüksek. Bu dual kullanımda etkilerin daha da potansiyalize olduğu yönünde bilgiler uyarılar var.
Sağlık
Sağlık Bakanı Memişoğlu BM Genel Kurulu’na hitap edecek

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu çalışmalarına katılacak ve Genel Kurul’a hitap edecek.
Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Bakan Memişoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD’ye gitti.
Memişoğlu, 25 Eylül’de gerçekleştirilecek BM oturumunda, küresel sağlık gündeminin en önemli başlıklarından “bulaşıcı olmayan hastalıklar” konusunda Türkiye‘yi temsilen hitapta bulunacak.
Türkiye’nin koruyucu sağlık yaklaşımını, aile hekimliği uygulamalarını, erken tanı ve tarama programlarını, bağımlılıkla mücadelede yürüttüğü çalışmaları aktaracak olan Memişoğlu, “Sağlıklı Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde hayata geçirilen projelerle, vatandaşların daha sağlıklı bir geleceğe kavuşmasını hedeflediklerini ifade edecek ve Türkiye’nin sağlık alanındaki tecrübelerini uluslararası platformda paylaşacak.
Sağlık
Isparta’nın “Barbie Teyzesi” pembe evine mahkum kaldı: Yürüyemez hale geldiğini gözyaşları içinde anlattı

Pembe rengine tutkusunu çocukluğundan beri yaşadığını belirten Sakine Akkul, “O zamanlar yokluk içindeydik. Bayramlarda babam hepimize yeni kıyafet almak için alışverişe giderdi. Ben her zaman, ‘baba ne alırsan al, pembe olsun’ derdim. Babam ‘başka renk olmaz mı’ diye sorduğunda da ‘hayır, olmaz. Pembe almazsan giymem’ diye diretirdim. Babam da Isparta’yı alt üst eder, mutlaka pembe bir şey bulur ve gönlümü almak için getirirdi. O aldıklarını kucağıma alıp onlarla uyur, ‘sabah olsa da giysem’ diye heyecanla beklerdim” şeklinde konuştu.
Sağlık
Sancaktepe’de “erken doğum” iddiası: Özel hastanedeki kadın doğum uzmanı Dr. P.Ç. hakkında soruşturma başlatıldı
Tarih.Saat: 20 Eylül 2025, 17:00 (İstanbul)
Okuma süresi: 3 dakika
Haber kaynağı: FATİHDOGANMEDYA — ÖZEL HABER
İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde faaliyet gösteren bir özel hastanede görevli kadın doğum uzmanı Dr. P.Ç. hakkında, bazı hastaların bilgisi dışında vajinal yoldan ilaç uygulanarak erken doğuma (32–36. haftalarda) yönlendirildikleri iddiaları gündeme geldi. Gelen şikâyetler sonrası Sağlık Bakanlığı İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ekiplerinin hastanede inceleme başlattığı, kadın doğum servisi/poliklinik ve doğumhanenin geçici olarak kapatıldığı bildirildi.
İddiaların detayları
-
Haber kaynaklarında yer alan iddialara göre, Dr. P.Ç.’nin muayene sırasında bazı hastalara bilgileri dışında vajinal yoldan ilaç uyguladığı ve bunun bir bölümde doğumların zamanından önce başlamasına yol açtığı öne sürüldü. Bu iddialar üzerine ihbarların yapıldığı ve soruşturma başlatıldığı belirtildi.
-
Bazı haberlerde, 2015–2025 döneminde hastanede gerçekleşen yaklaşık 8 bin doğumun bir kısmının 32–36. haftalarda gerçekleştiği iddia edildi. Bu sayılar iddia olarak aktarılmakta; resmi teyit için soruşturma sonuçları bekleniyor.
Sağlık Bakanlığı ve hastane tarafı
-
Haberlerde Sağlık Bakanlığı İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ekiplerinin hasta dosyaları ve tıbbi kayıtları incelemeye aldığı; inceleme kapsamında personel ifadelerinin alındığı ve idari soruşturma başlatıldığı belirtildi. Ayrıca bazı yayınlar kadın doğum servisi ve doğumhanenin süresiz kapatıldığını aktarıyor. Resmi açıklamalar henüz kapsamlı biçimde yayımlanmadı.
Not: Şu anda (haber kaynaklarında bildirilen) süreç iddia/şikâyet aşamasındadır; soruşturma devam ettiği için suç isnadı resmî mahkeme kararlarıyla teyit edilmeden kesin hüküm verilmemelidir.
İddia edilen ilaca ilişkin tıbbi not (Cytotec / misoprostol iddiası)
Bazı haberlerde uygulandığı öne sürülen Cytotec (misoprostol) gibi prostaglandin içerikli ilaçların vajinal kullanımının doğum indüksiyonu açısından dikkat gerektirdiği; uygun olmayan kullanımın anne ve bebek için ciddi riskler taşıyabileceği uzman kaynaklarda yer alır. Bunlar arasında uterin hiperstimülasyon, uterin rüptür riski ve fetusa/anneye bağlı komplikasyonlar sayılmaktadır. (Bu bilgiler, iddianın doğru olması hâlindeki potansiyel tıbbi riskleri açıklamaya yöneliktir — iddianın doğruluğu soruşturma sonucunda belirlenecektir.)
Hukuki/idarî süreç
Haberlerde, soruşturma kapsamında idari süreçler başlatıldığı ve bazı yayınların savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu aktardığı görülüyor. Resmî adım ve kararların varlığı ile kapsamı ancak ilgili kurumların (İl Sağlık Müdürlüğü, savcılık, hastane yönetimi) yapacağı açıklamalarla netleşecektir.
Kimlik, mahremiyet ve kaynak kullanımı
-
Haberde adı geçen hekim Dr. P.Ç. biçiminde kısaltma ile yer almaktadır; medyada kullanılan ismin tam hâli ve kişisel bilgiler haber kaynaklarında farklı biçimlerde aktarılmış olabilir. Bu haber, kamuya yansıyan iddiaları tarafsız biçimde aktarmayı amaçlamaktadır; suç isnadı ve cezai sorumluluk tespiti resmî soruşturma/savcılık süreci ile kesinleşir.
Ne yapıldı / ne bekleniyor?
-
İlgili haberlerde Sağlık Bakanlığı ekiplerinin inceleme yaptıkları, hasta kayıtlarını inceledikleri ve personel ifadeleri aldıkları bildiriliyor. Resmî kurum açıklamaları ve savcılığın tutanağı beklenmektedir; bu belgeler kamuya açıklandığında iddiaların kapsamı ve sonuçları netleşecektir.
-
Spor1 hafta önce
Fenerbahçe 1-0 Trabzonspor — En-Nesyri ile kazandılar
-
Ekonomi6 gün önce
Borsa İstanbul’da manipülasyon operasyonu: Investco Holding’in 14 yetkilisine gözaltı
-
Magazin6 gün önce
Şarkı sözleri infial yaratmıştı! 5 rock grubu üyesi tutuklandı
-
Teknoloji1 hafta önce
Yapay zeka şirketlerine davalar başladı
-
Magazin7 gün önce
Ufuk Özkan’dan “intihar girişiminde bulundu” iddiasına yanıt geldi
-
Teknoloji1 hafta önce
Akıllı telefonlarda yeni dönem: eSIM devrimi nedir?
-
Magazin6 gün önce
Tarık Akan 9. Ölüm Yıldönümü — Türk Sineması Ustası Anılıyor
-
Son Dakika7 gün önce
Can Holding soruşturmasında yeni gelişme: Kenan Tekdağ adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı