Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

“Çalışanlara Rolex dağıtırdı” iddiası gündemde — Serkan Balbal’ın ifadesi İBB iddianamesinde yer aldı mı?

Yayımlandı

üzerinde

“Çalışanlara Rolex dağıtırdı” iddiası gündemde — Serkan Balbal’ın ifadesi İBB iddianamesinde yer aldı mı?

12 Kasım 2025 — 20:30 | Okuma süresi: 3 dk

: Çocuklar Duymasın dizisindeki “Dar Gömlek Tolga” rolüyle tanınan Serkan Balbal’ın adı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkındaki geniş kapsamlı iddianameyle birlikte gündeme geldi. Bazı internet haberleri ve paylaşımlar “çalışanlara Rolex dağıtırdı” şeklinde bir iddiayı dolaşıma soksa da, bu özel ifadenin iddianame metninde ya da güvenilir ana akım haber kuruluşlarının ilk haberlerinde doğrulanmadığı görülüyor. İddianameye ve aktarılan ifade tutanaklarına dair ilk bilgiler Cumhuriyet’te yayımlanan köşe yazısı ve soruşturmayı haberleştiren diğer gazeteler tarafından gündeme getirildi.


Ne söylendi? Neler ortaya çıktı?

Gazeteci Barış Terkoğlu’nun köşe yazısı ve iddianameyi özetleyen diğer haberler, Serkan Balbal’ın soruşturma kapsamında gözaltına alındığını, yaklaşık 50 gün tutuklu kaldığını ve sonrasında “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlanarak tahliye edildiğini aktarıyor. Bu haberlerde Balbal’ın, soruşturmanın öne çıkan isimlerinden Murat Kapki ile ilişkili olduğu ve bazı mali hareketlerde “kasaya yakın” rol üstlendiği iddia ediliyor.

İBB iddianamesi, çok sayıda şüphelinin, tutuklunun ve “etkin pişmanlık”la ifade verenlerin yer aldığı geniş bir dosya olarak kamuoyuna yansıdı; iddianamenin kapsamı, şüpheli sayısı ve dosyadaki detaylar farklı haber kuruluşları tarafından ayrıntılı şekilde aktarıldı.


“Rolex dağıtırdı” iddiası ne durumda?

Sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde dolaşıma giren “çalışanlara Rolex dağıtırdı” başlığı takip dikkat çekti. Ancak yaptığımız taramada bu ifadeyi doğrudan iddianame metninden veya güvenilir ana haber kaynaklarının birinci el haberlerinden teyit eden bir alıntı bulunmadı. Bu tip iddialar halihazırda iddia düzeyindedir ve kesin bir kanıt veya doğrudan alıntı gösterilmeden haber ironik/yalnızca iddia biçiminde aktarılmalıdır. Okuyucuya şeffaflık açısından şunu belirtmek gerekiyor: iddianame ve ifade tutanakları çok sayıda sayfa ve tanık içeriyor; dolaşıma giren bazı ayrıntılar henüz bağımsız kaynaklarca doğrulanmamış olabilir.


Hukuki çerçeve ve gazetecilik notu

İddianame resmi bir adli belge olmakla birlikte, içeriğinin kamuoyuna yansıması sırasında aktarma hataları, özetlemeler veya yorumlar eklenebiliyor. Basına yansıyan “itirafçı” ifadeleri ve tanık beyanları iddianame kaynaklı olabilir; fakat çarpıcı ifadelerin (ör. “Rolex dağıtmak” gibi) kesinleşmesi için ya iddianame metninden doğrudan alıntı ya da mahkeme kayıtlarına dayanan güvenilir haber referansı gereklidir. Bu nedenle haberde yer alan iddiaları “iddia” olarak sunuyoruz; kesin hüküm mahkeme süreci ve resmi belgelerin açıklanmasıyla konulacaktır.


Sonuç — Ne izlemeli?

  1. İddianamenin tamamı ve ilgili ifade tutanakları mahkeme kayıtlarına geçtiğinde, medyanın doğrudan alıntıları ve resmi belgeleri takip etmek en güvenilir yol olacaktır.

  2. Şu an için Serkan Balbal’ın iddianame kapsamındaki adı, tutuklanma ve “etkin pişmanlık” iddiaları çeşitli haber kaynaklarında yer almakta; fakat “Rolex dağıtma” gibi çarpıcı iddialar bağımsız, güvenilir kaynaklarla teyit edilmeden haberleştirilmemelidir

Politika

İstanbul Başsavcılığı’ndan Yargıtay’a bildirim: “Sandık verileri” iddiası CHP hakkında gönderildi

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul Başsavcılığı’ndan Yargıtay’a bildirim: “Sandık verileri” iddiası CHP hakkında gönderildi

FatihDoganMedya — 11 Kasım 2025, 16:40 (TSİ) · Okuma süresi: 3 dakika

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB iddianamesine eklenen tespitler doğrultusunda seçim sandığı verilerinin usulsüz şekilde yayıldığı iddiasını içeren hususları Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirdi. Başsavcılık, bildirimde bulunulduğunu doğrularken “kapatmaya yönelik doğrudan talep” ifadeleri konusunda açıklama yaptı. Dosyada CHP’ye ilişkin teknik ve kişisel veri iddiaları ile parti çalışanlarına yönelik işlem adımları yer alıyor.


Haberin ayrıntıları

Ne oldu?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bugün kamuoyuna yansıyan İBB iddianamesinde, “seçim sandık verilerinin Cumhuriyet Halk Partisi tüzel kişiliğinden usulsüz yayıldığı” yönünde tespitlere yer verildi ve bu tespitler gereği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirimde bulunuldu. İddianamede yer alan değerlendirmeler, Anayasa’nın 68–69. maddeleri ve ilgili siyasi partiler mevzuatı çerçevesinde değerlendirileceği belirtildi.

Savcılığın açıklaması ne diyor?
Başsavcılık metninde, iddianameye ilişkin vurguların ardından “Cumhuriyet Halk Partisi’nin kapatılmasına yönelik bildirimde bulunulmamıştır; iddianamede de açıkça belirtildiği gibi Siyasi Partiler Kanunu gereği bildirimde bulunulmuştur” şeklinde bir ifadenin yer aldığı aktarıldı. Bu ayrım, bazı haber kanallarında çıkan “kapatma talebi” haberlerine ilişkin bir düzeltme/ayıklama niteliği taşıyor.

İddiaların dayanağı ne?
Savcılık iddianamesinde, USOM ve bilirkişi incelemeleri gibi teknik raporlara atıf yapılarak, belirli veri setlerinin (İBB “Hanem” uygulamasına ilişkin veriler ve sandık bilgileri) kişisel verilerle eşleştirilerek üçüncü şahıslara aktarıldığı iddia edildi. İddianame metninde bu veri hareketliliğinin tarihçesi ve dosyada yer alan iletişim kayıtlarına dair bulgular özetlendi. İddianamede ayrıca dosyanın kapsamının binlerce sayfaya ulaştığı, bazı kaynaklarda yaklaşık 3.900 sayfa olarak aktarıldığı ifade edil

CHP tarafı ve tepkiler
CHP cephesinden gelen ilk tepkilerde, parti yönetimi ve sözcüler, soruşturmanın hukuki ve siyasi yönlerine dikkat çekerek iddialara itiraz etti; Genel Merkez’den yapılan açıklamalarda parti organlarının konuya ilişkin değerlendirmeleri ve hukukî savunma süreçlerine hazırlık yapıldığı belirtildi. Parti lideri ve yetkilileri ayrıca “siyasi operasyon” iddialarını gündeme taşıdı.

Gözaltı ve soruşturma adımları
Soruşturma kapsamında CHP’de görev yapan bilgi işlem sorumlusu başta olmak üzere bazı kişiler hakkında gözaltı, adli işlemler ve sevkler yapıldığı basına yansıdı. Savcılık belgelerinde, söz konusu kişilerle ilgili teknik tespitler ve veri paylaşımına ilişkin bulguların yer aldığı, bazı şüphelilerin tutuklama talepleriyle adliye sevk edildiği bildirildi.


Hukuki çerçeve — kısa notlar

Anayasa 68–69: Siyasi partiler ve üyelik, siyasal faaliyetlerin çerçevesi.

  • Siyasi Partiler Kanunu (ilgili düzenlemeler): Partilerin uyması gereken usul ve yaptırımlar; bildirimin Yargıtay’a iletilmesi bu kanun çerçevesinde değerlendiriliyor.


Ne takip edilmeli?

  1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın alacağı işlem — bildirimler incelemesini takiben Yargıtay’ın nasıl bir yol izleyeceği (resmî soruşturma/savcılık süreci başlatılması veya reddi) haberin seyrini belirleyecek.

  2. İddianameye ek teknik raporlar ve bilirkişi sonuçları — veri kaynaklı iddiaların teknik ayrıntıları hukuki sürecin kilit noktası olacak

  3. CHP’nin hukuki savunması ve itirazları — parti avukatları ve yetkililerinin sunacağı deliller, dosyanın yönünü değiştirebilir.

Okumaya Devam Et

Politika

Çocuklar Duymasın’ın “Dar Gömlek”i Serkan Balbal İBB soruşturmasında itirafçı oldu iddiası — “Murat Kapki’nin gizli kasası” tartışması yeniden alevlendi

Yayımlandı

üzerinde

Çocuklar Duymasın’ın “Dar Gömlek”i Serkan Balbal İBB soruşturmasında itirafçı oldu iddiası — “Murat Kapki’nin gizli kasası” tartışması yeniden alevlendi

Tarih: 06 Kasım 2025 · Saat: 14:30 (İstanbul) · Okuma süresi: ~3 dakika
Haber / FatihDoganMedya

Gazeteci köşe yazıları ve yerel medyada yer alan haberlere göre, “Çocuklar Duymasın” dizisinde “Dar Gömlek Tolga” rolüyle tanınan oyuncu Serkan Balbal, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) merkezli yolsuzluk soruşturması dosyasında savcılığın yönelttiği iddialar kapsamında “itirafçı” (etkin pişmanlık) olarak ifade verip tahliye edildiği öne sürülüyor. Habelerde Balbal’ın soruşturmanın kilit isimlerinden gösterilen iş insanı Murat Kapki ile para trafiğinde adı geçtiği ve Kapki’ye ait olduğu iddia edilen “gizli kasa” iddialarına ilişkin kayıtların dosyada yer aldığı belirtiliyor.


Olayın arka planı: İBB soruşturması ve Murat Kapki iddiaları

Haziran ayında başlayan ve çeşitli şüphelilerin tutuklandığı İBB’ye yönelik soruşturmada, dosyada adı geçen iş insanı Murat Kapki ile ilgili çok sayıda iddia basına yansıdı. Soruşturma kapsamında bazı şüphelilerin “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlanarak ifadeler verdiği, ifadelerde Kapki’ye ait olduğu iddia edilen nakit akışları, gayrimenkul devirleri ve gizli kasalara dair detayların yer aldığı aktarılıyor. Bu iddialara ilişkin resmi soruşturma süreci ve deliller savcılık tarafından değerlendirilmekte.


Serkan Balbal’ın adı neden geçti?

Basına yansıyan yazılarda ve dava tutanaklarına atıf yapan haberlerde, Balbal’ın bazı gayrimenkul devirleri ve kapalı para transferleri bağlamında dosyada adı geçen kişiler arasında gösterildiği; Murat Kapki’ye ilişkin bazı nakit ve mal hareketlerinde aracılık rolüyle anıldığı belirtiliyor. Bazı kaynaklar Balbal’ın 50 gün tutuklu kaldığını ve daha sonra “etkin pişmanlık” kapsamında ifade vererek tahliye edildiğini iddia ediyor. Bu bilgiler gazeteci köşe yazıları ve haber ajanslarının yayımladığı soruşturma özetlerine dayanıyor.


Hukuki durum ve resmi açıklamalar

Resmi adli makamların dosya içeriği ve savcılık işlemleri hâlen soruşturma kapsamında olduğundan; basına yansıyan iddialar savcılık tarafından resmî olarak değerlendirilmekte. Haber kaynaklarının aktardığı tutanak ve köşe yazıları soruşturma ayrıntılarını aktarıyor; fakat hâlihazırda ilgili kişilerden (Balbal, Kapki veya avukatları) kamuoyuna yansımış resmi bir açıklamanın geniş ölçüde yayımlandığına dair haberlerde net bir ortak görüş yok. Soruşturmanın ilerleyen safhalarında mahkeme kararları ve savcılık açıklamaları konuyu netleştirebilir


Neler bekleniyor?

  • Dosyada etkin pişmanlık ile ifade veren şüphelilerin ifadeleri savcılığın çalışma dosyasının önemli parçalarını oluşturuyor; soruşturmanın bundan sonraki aşamasında iddiaların delilleriyle birlikte kamuoyuna daha fazla belgeyle yansıması beklenebilir.

  • Hem Balbal hem de adı geçen diğer şüphelere ilişkin hukuki süreçler (iddianame hazırlığı, kovuşturma, duruşmalar) takip edilmeli; iddiaların somut delillerle desteklenip desteklenmediği mahkeme sürecinde ortaya çıkacak.


Not — Kaynak gösterimi

Bu haber metni, soruşturma ve duruşma tutanaklarına dair köşe yazıları ile çeşitli haber kuruluşlarında bugün (06 Kasım 2025) yayımlanan haberlerin derlenmesiyle hazırlanmıştır. Idialar kaynaklarda yer alan açıklamalara dayanmakta olup, hukuki süreç sonuçlanana kadar “iddia” niteliğini korumaktadır. Başlıca kullanılmış haber kaynakları: Sözcü, Cumhuriyet (Barış Terkoğlu köşe yazısı), Anadolu Ajansı, Yeni Şafak ve Mynet haberleri.

Okumaya Devam Et

Politika

Bahçeli: “Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi hayırlara vesile olacaktır”

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 04.11.2025
Saat: 12:15 
Okuma süresi: 3 dakika

MHP Lideri Devlet Bahçeli, TBMM grup toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının kesinleşmesi halinde Selahattin Demirtaş’ın tahliyesinin Türkiye için hayırlı olacağını söyledi. AİHM kararı, Demirtaş’ın avukatlarının tahliye başvurusunu tetikledi; sürecin hukuki ve siyasi yansımaları tartışılıyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısı sonrası gazetecilerin yönelttiği soruya verdiği yanıtta Selahattin Demirtaş ile ilgili olarak “Hukuki yollardan sonuca ulaşmıştır. Tahliyesi Türkiye için hayırlara vesile olacaktır” ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) daha önce verdiği hak ihlali kararının kesinleşmesine ilişkin gelişmelerin ardından geldi. AİHM, Demirtaş hakkında verdiği ihlal kararının ardından Türkiye’nin itirazını reddetti ve kararın kesinleşmesi yönünde adımlar atıldı; mahkeme kararında, Demirtaş’ın tahliyesinin gerektiği belirtildi.

Selahattin Demirtaş, 2016 yılından bu yana çeşitli davalar ve mahkeme süreçleri nedeniyle cezaevinde bulunuyor. Demirtaş hakkında verilen mahkûmiyet kararları ve AİHM süreçleri uzun süredir ulusal ve uluslararası alanda tartışma konusu oluyordu; AİHM daha önce Türkiye aleyhine Demirtaş’la ilgili hak ihlali kararları vermişti.

AİHM kararının kesinleşmesinin ardından Demirtaş’ın avukatları tahliye başvurusunda bulundu. Avukatların başvurusu yerel yargı süreçleri ve cezaevindeki işlemler doğrultusunda değerlendirilecek; hukuki süreç tamamlandığında tahliye kararıyla ilgili son adımlar atılabilecek.

Siyasi cephede ise Bahçeli’nin açıklaması önemli yankı uyandırdı. MHP liderinin, daha önce PKK ile ilgili sürece dair yapılması önerilen hamleler ve TBMM’de oluşturulan “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” bağlamında İmralı ile ilişkili adımlara açık olduğunu belirtmesi, tahliye tartışmasını farklı bir politik zemine taşıdı. Bahçeli’nin “MHP bu heyette yer almaya hazırdır” söylemi de süreçteki siyasi işaretleri güçlendiriyor.


Hukuki Süreç ve Olası Gelişmeler

  • AİHM kararı: Kararın kesinleşmesi, iç hukukta tahliye başvurularının önünü açtı. Yerel mahkemeler ve cezaevi idaresi prosedürleri takip edilecek.

  • Avukat başvurusu: Demirtaş’ın avukatları gerekli başvuruları yapmış durumda; kararın nasıl uygulanacağı hukuki değerlendirmelere bağlı.

  • Siyasi yansımalar: Tahliye olasılığı, hükümet-muhalefet ve Cumhur İttifakı içindeki dengeler açısından önemli siyasi sonuçlar doğurabilir; Bahçeli’nin desteği bu açıdan dikkat çekici.


Kimler Ne Dedi? (Kısa Notlar)

  • Devlet Bahçeli (MHP): “Tahliyesi hayırlara vesile olacaktır.

  • Demirtaş’ın avukatları: AİHM kararının kesinleşmesi sonrası tahliye başvurusu yapıldı; hukuki sürecin takipçisi olacaklarını belirttiler.


Sonuç ve Değerlendirme

AİHM’in Demirtaş kararının kesinleşmesiyle başlayan süreç hem hukuk hem siyaset alanında belirleyici bir dönemeç oluşturdu. Bahçeli’nin “hayırlı olur” ifadesi, konunun Türkiye siyasetinde beklenmedik bir uzlaşı veya pragmatik adım ihtimalini gündeme getirdi. Hukuki işlemler tamamlandıkça önümüzdeki günlerde tahliye başvuruları ve karar mekanizmaları netlik kazanacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar