Gündem
Türk Escobar soruşturması tamam: Uyuşturucuyu ihracat gibi gösterdiler, paraları paravan şirketle akladılar
Türk Escobar olarak tanınan uyuşturucu baronu Ürfi Çetinkaya’nın liderliğini yaptığı uluslararası uyuşturucu çetesine yönelik soruşturma tamamlandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 147 kişi şüpheli sıfatıyla yer aldı.
ÜRFİ ÇETİNKAYA: KAÇAKÇILIKTAN, SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERLİĞİNE
Hazırlanan iddianamede, Çetinkaya’nın 1970’li yıllarda sigara kaçakçılığı, 1980’li yıllarda silah, mermi ve gümrük kaçakçılığı, 1990’lı yıllarda ise uyuşturucu kaçakçılığı suçlarından tanındığı, uyuşturucu madde imal ve ticareti, kara para aklama, adam öldürme, yaralama ve tehdit gibi olayların şüphelisi olarak yer aldığı ancak yaptırdığı okul ve sağlık ocağı gibi kurumlarla hayırsever iş insanı görüntüsü vermeye çalıştığı anlatıldı.
İddianamede; Çetinkaya ailesi ve şirketlerinin kara para aklama faaliyetlerine yönelik incelemeler yapılmış olmasına rağmen, açılan davaların zamanaşımına uğradığının belirlendiği anlatıldı.

YÜZLERCE FARKLI İŞLEMLE PARA TRANSFERİ
Söz konusu şirketlerin faaliyetlerine devam ettiği belirtilerek, bu kapsamda Çetinkaya ailesi tarafından yönetilen şirketlerce suçtan elde edilen gelirlerin yüzlerce farklı işlemle para transferi ve dönüştürme faaliyeti gerçekleştiği belirtildi.
“UYUŞTURUCU GELİRİ İHRACAT GİBİ GÖSTERİLDİ”
Ailenin, çalışanları veya güvendikleri kişiler üzerine malvarlığı edinerek şirketler kurdukları, ödemeleri çalışanlarına ait hesaplar üzerinden gerçekleştirdikleri, el konulan şirketlerde çalışanlarını görünürde ortak, yönetim kurulu üyesi, kayyum veya tasfiye memuru olarak atadıkları, uyuşturucu gelirlerinin ihracat geliri gibi gösterilerek veya döviz büroları ve kuyumcular üzerinden Türkiye‘ye getirdiği ifade edildi.
Ayrıca Malta’da ve Türkiye’de denizcilik şirketleri kurularak, şirketlerin uyuşturucu ticareti yapma amacıyla kullanılmış olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphelerin bulunduğu kaydedildi.

ABİ, AMCA, ŞEF VE DAYI DİYORLARDI
Suç örgütü şüphelilerinin faaliyetlerinin yalnızca uyuşturucu ticareti ve kara para aklama ile sınırlı olmadığının aktarıldığı iddianamede, özellikle uyuşturucu ticareti suçunun, toplum sağlığını doğrudan tehdit ederek bireylerin fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini zayıflattığı, böylece sosyal yapının temel dinamiklerini olumsuz yönde etkilediği belirtildi.
Örgüt yöneticileri ve üyelerinin talimatlarını doğrudan veya dolaylı olarak Ürfi Çetinkaya’dan aldığı, örgüt içi iletişimde kendisinden abi, amca, şef ve dayı gibi unvanlarla bahsedildiği ifade edildi.
KURYELİK YÖNTEMLERİ GELİŞTİRDİLER
Örgütün işleyişinde, uyuşturucu madde ticareti ve suç gelirlerinin aklanması olmak üzere iki temel faaliyet alanının belirginleştiğinin belirtildiği iddianamede, uluslararası bağlantılara sahip olan örgütün, sevkiyat sürecinde gizlilik ve güvenliği sağlamak adına kriptolu iletişim araçlarını ve çeşitli kuryelik yöntemlerini kullandığı belirlendi.
PARAVAN ŞİRKETLER VE OFF-SHORE MERKEZLER
Örgüt üyelerinin diğer kısmının ise, suçtan elde edilen gelirlerin ekonomik sisteme entegre edilmesi faaliyetlerini yürüttüğü, bu süreçte paravan şirketler, uluslararası banka hesapları ve off-shore merkezler gibi araçlar kullanılarak suç gelirlerinin meşru bir görünüme kavuşturulmasının hedeflendiği, özellikle, faaliyetlerin sistematik bir şekilde yürütülmesinin, örgütün finansal kaynaklarının sürekliliğini sağladığı ve örgütü ekonomik açıdan güçlü bir yapıya dönüştürdüğü ifade edildi.
Hazırlanan iddianamede Ürfi Çetinkaya, Ali Korman Erbacıoğlu, Sinan Köroğlu, Şahin Sekman ve Rojdi Tekin isimli şüphelilerin suç örgütünü sistematik bir şekilde talimatlarla yönettikleri anlatıldı.

“TÜRKİYE’YE NAKİL SÜRECİNİ YÖNETTİLER”
Özellikle bu kişilerin, uyuşturucu ticareti ve suç gelirlerinin aklanması eylemlerinde kilit bir rol oynadıkları, örgüt üyelerine düzenli olarak talimatlar vererek hem uyuşturucu sevkiyatlarını ve dağıtım ağının işleyişini organize ettikleri belirtildi.
Şüphelilerin uyuşturucu ticaretinden elde edilen gelirlerin yurt dışından Türkiye‘ye nakline ilişkin süreci yönettikleri, suç örgütü üyelerinin liderlerden aldıkları talimatlarla uyuşturucu sevkiyatlarını organize ettikleri, uyuşturucunun dağıtımını sağlayan ağları yönetmekle birlikte suç gelirlerinin yurt dışına aktarılması ve ülke içine entegre edilmesi süreçlerini de yönlendirdiklerinin tespit edildiği belirtildi.
HANGİ CEZALAR İSTENDİ?
Hazırlanan iddianamede, örgütü yönettikleri iddia edilen şüpheliler Ali Korman Erbacıoğlu, Şahin Sekman, Sinan Köroğlu ve Rojdi Tekin’in suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama ve İspanya, Bulgaristan ile Bodrum’da yakalanmasından dolayı üç kez uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçlarından toplamda 190’ar yıldan 292’şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Diğer şüphelilerin ise değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması istendi.
BAZI ŞİRKETLERİN FAALİYET İZNİNİN İPTALİ İSTENDİ
İddianamede ayrıca, 30 şüphelinin sahibi veya ortağı olduğu tespit edilen ve suçtan elde edilen gelirlerle doğrudan bağlantılı olduğu öne sürülen şirketlerine idari para cezası verilmesine, ayrıca söz konusu şirketlerin ayrı ayrı faaliyet izinleri iptaline karar verilmesi istendi.
Öte yandan iddianamede, tutuklu bulunduğu cezaevinde ölen Ürfi Çetinkaya’nın da arasında bulunduğu dört kişi hakkında malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kaynağını gizlemek, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, gözaltına alınan veya tutuklunun kaçmasına imkan sağlama, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, ruhsatsız silah bulundurma, suçluyu kayırma, uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etme suçlarından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi.
Gündem
12 yaşındaki Zeynep Süt’ün şüpheli ölümü: “Ön otopside iç kanama” detayı — Yeni Narin Güran vakası mı?
FATİHDOGANMEDYA HABER 19 :35
AÇIKLAMA : Mardin’in Derik ilçesinde 12 yaşındaki Zeynep Süt’ün cansız bedeni battaniyeye sarılı halde babasının otomobilinde bulundu. Ön otopside iç kanama tespit edildiği; battaniyede çok sayıda parmak izi olduğu, dosyanın ‘şüpheli ölüm’ olarak kayda geçtiği bildiriliyor. Olay, Narin Güran davasını akıllara getirdi
Olayın kısa özeti
-
Olay, Mardin — Derik ilçesi, Akçay Mahallesi’nde meydana geldi. 12 yaşındaki Zeynep Süt’ün kayalıklardan dere yatağına düştüğü ihbarı üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi.
-
Ailenin ifadesine göre, Zeynep hayvanlarını otlattıktan sonra kayalıklara gitti; aile eve dönünce kızlarının olmadığını fark etti ve arama sonucunda cansız beden bulundu. Cenaze, battaniyeye sarılı şekilde babasının aracının arka koltuğunda tespit edildi.
-
İlk (ön) otopside iç kanama tespit edildiği, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldığı bildirildi. Kesin ölüm nedeni, Adli Tıp’taki inceleme sonuçlarıyla netleşecek.
Olay yerinden dikkat çeken ayrıntılar
-
Bazı haberler, battaniyede çok sayıda parmak izi bulunduğunu ve jandarmanın bu izleri incelemeye aldığını aktarıyor; dosya “şüpheli ölüm” kapsamında yürütülüyor.
-
Bölge sakinlerinin ve köylülerin aktardığı bilgiler haberlerde yer alıyor; sosyal medyada ve yerel çevrede olayın aydınlatılması çağrıları yapıldı. Jandarma ve savcılık soruşturması sürüyor.
Narin Güran benzetmesi: Neden konuşuluyor?
Türkiye’de geçen yıl çok geniş yankı uyandıran Narin Güran dosyası, küçük bir çocuğun şüpheli ölümü ve cesedinin bulunma biçimi nedeniyle uzun süredir gündemde. Narin’in cesedinin bir çuval içinde bulunması ve soruşturmadaki belirsizlikler medya ve kamuoyunda tartışma yaratmıştı. Zeynep Süt vakasında da “çocuğun cesedinin battaniyeye sarılı olarak araçta bulunması” ve belirsiz otopsi bulguları nedeniyle insanlar benzer endişeleri dillendiriyor. Ancak şu aşamada iki dosya arasında bağlantı olduğuna dair resmi bir açıklama yok; sadece benzer toplumsal tepki ve soru işaretleri görülüyor.
Resmi süreç — Ne bekleniyor?
-
Adli Tıp raporu: Kesin ölüm nedenini ve olası dış müdahale izlerini belirleyecek rapor bekleniyor.
-
Parmak izi ve delil incelemeleri: Battaniye ve araç içindeki bulgular, adli ekiplerce değerlendiriliyor.
-
Görgü tanıkları ve aile ifadeleri: Jandarma ifadelere başvurdu; soruşturma sürüyor. Basına yansıyan bilgiler resmi süreç tamamlanmadan kesin kanaat ifade etmeye elverişli değil.
Neler doğru, neler kesin değil?
-
Kesin / doğrulanmış: Zeynep Süt’ün cansız bedeninin Mardin — Derik’te bulunduğu; cenazenin otopsi için hastaneye kaldırıldığı; dosyanın şüpheli ölüm olarak açıldığı haber ajansları ve yerel kaynaklarca bildirildi.
-
Henüz kesinleşmedi: Ölümün nasıl gerçekleştiği (düşme mi, dış müdahale mi), olayla ilgili olası üçüncü şahısların rolü veya kast olup olmadığı — tüm bunlar Adli Tıp raporu ve jandarmanın soruşturmasının sonuçlarıyla netleşecek
-
Sonuç
Zeynep Süt’ün ölümü, aile ve köy çevresinde derin üzüntü ve soru işareti bıraktı. Ön otopsi raporunda iç kanama tespit edildiği, battaniyede parmak izleri olduğu ve cesedin aracın arka koltuğunda bulunduğu haberleri soru işaretlerini artırıyor. Narin Güran vakasıyla yapılan karşılaştırmalar, toplumun benzer trajedilerdeki hassasiyetini gösteriyor; ancak şu aşamada iki olay arasında doğrudan bir bağlantı olduğuna dair bir resmi açıklama yok. Soruşturma ve Adli Tıp sonuçları kamuoyuna yansıtıldıkça haberimiz güncellenecektir.
Gündem
SON DAKİKA: Muhittin Böcek’in oğlu Mustafa Gökhan Böcek tutuklandı
FATİHDOĞANMEDYA (ÖZEL HABER) — Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü rüşvet soruşturması kapsamında yurt dışından Türkiye’ye dönüşü sırasında Antalya Havalimanı’nda gözaltına alınan Muhittin Böcek’in oğlu Mustafa Gökhan (Gökhan) Böcek, savcılık işlemlerinin ardından nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi ve tutuklandı.
Kısa Özet
-
Olay: Mustafa Gökhan Böcek, Antalya Havalimanı’nda gözaltına alındı; adliyeye sevk edildi ve tutuklandı.
-
Soruşturma konusu: Antalya’daki “rüşvet” ve irtikap iddiaları çerçevesinde yürütülen soruşturma.
-
Arka plan: Dosyada daha önce gözaltına alınan ve tutuklanan isimler ile para transferi ve faturalar üzerinden yürütülen iddialar yer alıyor. Bazı haberlere göre soruşturmada talep edildiği iddia edilen rakamlar ve usulsüz ödemeler iddiaları bulunuyor.
Olayın ayrıntıları
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, yurt dışından (Viyana olduğu bildirildi) Türkiye’ye gelen Mustafa Gökhan Böcek, Antalya Havalimanı’nda emniyet ekipleri tarafından hakkında verilen gözaltı kararına istinaden yakalandı. Emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edilen Böcek, nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarıldı ve tutuklanma kararı verildi.
Mahkeme süreci
Savcılık sorgusunun tamamlanmasının ardından nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarılan şüpheli hakkında tutuklama kararı verildi. Haberlere göre soruşturmada tanık ifadeleri, belgeler ve para trafiğine dair tespitler değerlendirildi.
Soruşturmanın kapsamı
Soruşturma, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve bazı ihaleler/ödemeler üzerinden yürütülen “rüşvet” iddialarını kapsıyor. İddialara göre, dosyada para talepleri, fatura gösterilerek yapılan ödemeler ve aracılık faaliyetleri üzerinde duruluyor; bazı haberlerde 2024 yerel seçimleri öncesi talep edildiği iddia edilen meblağlar gibi detaylar da yer alıyor. Ancak bu iddialar henüz mahkeme kararıyla sabitlenmiş değildir; soruşturma ve soruşturma dosyasındaki iddialar yargılama süreciyle netleşecektir.
Arka plan — Önceki gelişmeler
-
Dosyada daha önceden gözaltına alınan ve tutuklanan isimler olduğu; 5 Temmuz’da (haberlere göre) bazı şüpheliler hakkında işlemler yapıldığı belirtilmişti. Soruşturma kapsamında daha önce bir kısım kişiler hakkında yakalama ve gözaltı işlemleri yürütülmüştü.
Resmi açıklama / Avukat beyanı
Bu haberin hazırlandığı saat itibarıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan veya şüphelinin avukatından resmi yazılı bir açıklama medyaya yansımışsa detaylar güncellenecektir. (Kaynak haber ajansları ve yerel gazeteler tarafımızca taranmıştır.
Ne olacak? (İleri süreç)
-
Tutuklama kararına itiraz mekanizmaları bulunuyor; avukatlar tarafından sulh ceza hakimliğine ve gerektiğinde bir üst mahkemeye itiraz edilebilecek.
-
Soruşturma dosyası derinleştikçe yeni gözaltılar, ek deliller ve bilirkişi incelemeleri gündeme gelebilir.
-
Yargılama aşaması başlamadan iddialar kesin hüküm sayılmaz; hukuki süreç ilerledikçe mahkeme kararları belirleyici olacaktır.
Gündem
Villanın bahçesinden ceset çıktı: “Tanınmaz haldeydi”

“CESET TANINMAZ HALDEYDİ”
Sabah erken saatlerden itibaren polisin bölgede çalışma yaptığını anlatan görgü tanığı Erdal Doğan, “İnşaatın arka tarafına odaklanan ekipler cesedi buldular. Ceset, bir erkeğe aitti. Olay yerinde gerekli incelemeyi yapan ekipler, cesedi götürdüler.” dedi.
Cesedin tanınmaz halde olduğunu anlatan Doğan, “Bu inşaatı kendileri yapıyordu. Aralarında bir anlaşmazlık vardı galiba. Öldürülen kişi bildiğim kadarıyla Afganistan uyrukluydu. Ceset buraya gömüleli iki üç ay olmuş tahminen.” dedi.
-
Ekonomi1 hafta önce
Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır pazarda tartıştı — 36.000 TL’lik ayakkabı iddiası sosyal medyayı salladı
-
Teknoloji1 hafta önce
Dolandırıcıların tuzağına düşmeyin! Sakın “Evet” DEMEYİN
-
Son Dakika1 hafta önce
SON DAKİKA: Grok Hesabı “Gazze Soykırımı” İfadesi Nedeniyle Askıya Alındı, Daha Sonra Geri Açıldı
-
Gündem4 gün önce
MSB işçi alımı kura sonuçları sorgulama ekranı 2025: MSB 3097 işçi alımı sonuçları isim listesi yayımlandı mı?
-
Magazin3 gün önce
SON DAKİKA —“Jrokez” lakaplı yayıncı Oğuzhan Dalgakıran balkondan düştü — Olayla ilgili inceleme başlatıldı
-
Teknoloji3 gün önce
76 yaşındaki adam yapay zekâya aşık oldu, buluşmaya gitti — randevu ölümle bitti
-
Gündem1 hafta önce
Torrevieja’da Şok İnfaz: Daltonlar’ın Sosyal Medya Sorumlusu Caner Koçer, Casperlar İddiası ve “Kanal Tıkama” Tartışması
-
Gündem3 gün önce
Isparta’da Dehşet: Baba Kalça Ağrısıyla Gittiği Hastanede Cinsel Saldırı Sonucunu Öğrendi