Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet Hastanesi’nde Dehşet: Doktor ve Güvenlik Görevlisine Bıçaklı Saldırı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
30 Temmuz 2025 akşamı Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde psikolojik sorunları olduğu belirtilen bir kişinin düzenlediği bıçaklı saldırıda doktor ve güvenlik görevlisi yaralandı. Şüpheli kısa sürede yakalandı ve adli işlem başlatıldı.

Olayın Genel Görünümü

30 Temmuz 2025 günü saat 18.00 sularında, Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesindeki Balıklıgöl Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne giren İbrahim Halil K. isimli şüpheli, öncelikle girişte görevli güvenlik görevlisi Harun Polat’a, ardından doktor İsmail Aydoğdu’ya bıçaklı saldırıda bulundu. Olay anı hastanenin güvenlik kameralarına yansıdı.

Saldırının Seyri

İddialara göre psikolojik sorunları bulunduğu belirtilen İbrahim Halil K., elindeki bıçakla önce güvenlik görevlisi Harun Polat’ı boğazından yaraladı. Güvenlik görevlisinin yardım çağrısı üzerine acil serviste görevli doktor İsmail Aydoğdu da şüpheli tarafından karın bölgesinden bıçaklandı. Saldırganın hastane içerisinde kısa süreli kaosa yol açtığı öğrenildi.

Yaralıların Tedavi Süreci

Yaralanan Harun Polat ve Dr. İsmail Aydoğdu’ya ilk müdahale Balıklıgöl Devlet Hastanesi’nde yapıldıktan sonra, ağır yaralı güvenlik görevlisi ile doktor, Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilerek tedavi altına alındı. Polat’ın sağlık durumunun kritik olduğu, Aydoğdu’nun ise genel durumunun stabil seyrettiği bildirildi.

Şüphelinin Yakalanması ve Adli Süreç

Olay yerine sevk edilen polis ekipleri, güvenlik görevlileri ile iş birliğiyle saldırganı etkisiz hale getirerek suç aleti bıçakla birlikte kısa sürede gözaltına aldı. Şüpheli İ.H.K. hakkında adli ve idari soruşturma başlatıldı.

Resmi Açıklamalar

Şanlıurfa Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada; “Bugün saat 18.00 sıralarında Balıklıgöl Devlet Hastanesi Acil Servisinde bir şahıs önce özel güvenlik görevlimize, daha sonra da bir doktorumuza saldırıp kesici aletle yaralamıştır. Emniyet Müdürlüğümüz tarafından yapılan çalışma sonucunda şüpheli çok kısa sürede yakalanmış, adli ve idari inceleme başlatılmıştır.” denildi. Sağlık Müdürlüğü de kentteki tüm sağlık camiasına geçmiş olsun dileklerini iletti.

Yetkililerin ve Milletvekili Ziyareti

Olayın ardından AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Hikmet Başak, yaralı doktor ve güvenlik görevlisini tedavi gördükleri Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti. Milletvekili Başak, “Hastanelerimizde sağlık çalışanlarımıza ve güvenlik görevlilerimize yönelik şiddeti kınıyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.” açıklamasında bulundu.

Gündem

Kazada yaralanan ehliyetsiz sürücüye 36 bin 454 TL ceza — Serik (Antalya)

Yayımlandı

üzerinde

Kazada yaralanan ehliyetsiz sürücüye 36 bin 454 TL ceza — Serik (Antalya)

Tarih: 03 Kasım 2025
Saat: 20:45 (güncelleme)
Okuma süresi: 2 dakika

Antalya’nın Serik ilçesinde D-400 karayolu üzerindeki Kadıoğlu/Genpa kavşağında iki otomobilin çarpışması sonucu 1 kişi yaralandı. Kazada yaralanan sürücünün ehliyetsiz olduğu tespit edilirken, yaralı sürücü ile araç sahibi hakkında toplam 36.454 TL idari para cezası uygulandı.


Olayın detayları

Kaza, D-400 karayolu Kadıoğlu Kavşağı civarında meydana geldi. İddialara göre D.G. yönetimindeki 07 AVA 924 plakalı otomobil ile A.K. idaresindeki 07 AHD 244 plakalı hafif ticari araç çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle D.G. yaralanarak sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye kaldırıldı.

Polis ve jandarma ekipleri olay yerinde inceleme yaparken, yapılan sorgulamada yaralanan sürücünün (D.G.) ehliyetsiz olduğu belirlendi. Bu gerekçe ile yaralı sürücüye ve araç sahibi hakkında trafik idari işlemleri uygulandı.


Uygulanan cezalar ve süreç

Resmi işlemler çerçevesinde, ehliyetsiz olduğu belirlenen sürücü ile araç sahibi hakkında toplam 36.454 TL tutarında idari para cezası kesildi. Kaza ile ilgili soruşturma devam ediyor; trafik birimleri hasar tespiti ve olayın oluş şekline ilişkin rapor hazırlıyor


Uzman uyarısı ve yol güvenliği

Trafik kazalarıyla ilgili uzmanlar, ehliyetsiz araç kullanımının hem sürücü hem de üçüncü şahıslar için ciddi risk oluşturduğunu tekrar hatırlatıyor. Belgelenmemiş sürüşlerin hem cezai hem tazminat açısından yol açacağı sonuçlar göz önünde bulundurulmalı; sürücülere ve araç sahiplerine yasal yükümlülüklere uymaları tavsiye ediliyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Sudan’da kıtlık iki yeni bölgeye YAYILDI: El-Fasher ve Kadugli’de IPC “Famine” sınıflaması

Yayımlandı

üzerinde

Sudan’da kıtlık iki yeni bölgeye YAYILDI: El-Fasher ve Kadugli’de IPC “Famine” sınıflaması

Tarih: 03 Kasım 2025
Saat: 20:00 (TSİ)
Okuma süresi: ~4 dakika
Yayın: FatihDoganMedya

Uluslararası Açlık Krizi otoritesi IPC (Integrated Food Security Phase Classification) tarafından yapılan son değerlendirmeye göre Sudan’da kıtlık (IPC Faz 5) iki yeni alana yayıldı: Kuzey Darfur’daki El-Fasher kenti ve Güney Kordofan’daki Kadugli kasabası. Durumun temel nedeni yoğunlaştırılmış çatışma, kuşatma taktikleri ve insani yardım erişiminin engellenmesi olarak gösteriliyor.

Ne oldu ve nerede?

IPC’nin Eylül 2025 analizini ve Famine Review Committee (FRC) incelemesini temel alan değerlendirme, El-Fasher (Kuzey Darfur) ve Kadugli (Güney Kordofan) için “Famine / IPC Phase 5” sınıflamasını doğruladı veya benzer şekilde teyit etti. Bu iki yerleşim, kuşatma ve ciddi insani erişim kısıtları nedeniyle yiyecek, su ve sağlık hizmetlerinden yoksun bırakıldı.

Kaç kişi etkileniyor?

IPC raporu ve saha verileri, ülke genelinde 21 milyondan fazla insanın akut gıda güvensizliği (IPC Faz 3 ve üstü) yaşadığını; kıtlık koşullarına itilenlerin (faz 5 tarafında) sayılarını ise yüzbinlerle ifade ettiğini belirtiyor. Bazı uluslararası haber ajansları ve analizler Eylül verilerine dayandırarak kıtlık sınırına itilenlerin yaklaşık 375.000 civarında olduğunu ve ek olarak milyonlarca kişinin (milyonlarca kişi daha) kriz riski altında bulunduğunu aktarıyor.

Neden bu noktaya gelindi?

Analistler ve IPC raporu çatışmayı birincil sebep olarak gösteriyor: Nisan 2023’ten bu yana devam eden Sudan ordusu ile paramiliter Rapid Support Forces (RSF) arasındaki çatışma, bölgelerde kuşatmalara, pazarların çökmesine ve lojistik hatların kopmasına yol açtı. El-Fasher’in uzun süre kuşatma altında kalması, kentin etrafına setler örülerek giriş-çıkışların engellenmesi ve kent içinde temel hizmetlerin yok edilmesi gibi uygulamalar kıtlığı tetikledi. Ayrıca El-Fasher ele geçirilirken ve sonrasında bildiren kaynaklar sivillere yönelik ağır hak ihlalleri ve kitlesel şiddet iddiaları aktarıyor.

İnsani yardım ve finansman durumu

Dünya Gıda Programı (WFP) ve diğer yardım aktörleri büyük ölçekli yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtiyor; WFP’nin aylık yardım hedefleri için yüz milyonlarca dolarlık kaynak talebi var. Küresel yardım planları kritik derecede eksik finanse edildi — 2025 insani yardım planları önemli oranda yetersiz kaldı ve bu, sahada yardımın ulaşamamasına neden oluyor. Ayrıca çatışma bölgelerine güvenli ve düzenli erişim kısıtları, insani aktörlerin müdahalesini engelliyor.

Sahada gözlemler ve öncelikli riskler

  • El-Fasher ve Kadugli’de temel sağlık hizmetleri, su ve sanitasyon çökmüş durumda; bu da açlıkla birlikte hastalık ve çocuk malnütrisyonu riskini artırıyor.

  • IPC FRC, çatışma devam ettiği sürece kıtlığın genişleyebileceği ve yeni alanların “Famine” sınıflamasına girebileceği uyarısında bulunuyor.

  • Görgü ve haber raporları, El-Fasher’den kaçanların bir kısmının çevre kamplarda toplandığını ancak yardımın yeterli olmadığını aktarıyor.

Uluslararası tepki ve talepler

Birleşmiş Milletler, IPC ve diğer uluslararası aktörler taraflar üzerinde insani koridorların açılması, kuşatmaların sona erdirilmesi ve sivillerin korunması için baskı yapıyor. Aynı zamanda acil finansman çağrıları sürüyor; uzmanlar, sadece yardım göndermekle yetinilmemesi, çatışmanın siyasi çözümü ve güvenli koridorların sağlanmasının hayati olduğunu vurguluyor.

Sonuç — ne yapılmalı?

IPC FRC’nin raporu ve saha bulguları açık: bu bir “insan yapımı” felaket ve hem hızlı acil yardım hem de çatışmayı sonlandıracak diplomatik adımlar gerekli. Finansman artırılmalı, insani erişim güvence altına alınmalı ve uluslararası toplum taraflara baskı uygulamalıdır; aksi takdirde kıtlık daha geniş alanlara yayılabilir ve ölümler artabilir

Okumaya Devam Et

Gündem

Eğitim bir lüks değil, bir can simididir” — UNICEF İcra Direktörü’nden acil çağrı

Yayımlandı

üzerinde

FatihDoğanMedya / Haber Servisi
Tarih: 03 Kasım 2025 • Saat: 14:30 (GMT+3) • Okuma süresi: 4 dakika

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, eğitim yatırımlarının kesilmesinin çocukları okulsuz bırakacağını vurguladı; “Eğitim bir lüks değil, bir can simididir” sözleriyle uluslararası toplumdan acil destek çağrısı yaptı. Haberimiz UNICEF raporları ve yetkilinin son açıklamalarına dayanıyor.


UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, eğitim hizmetlerinin kesilmesinin ve insani krizlerde eğitimin geri planda bırakılmasının çocuklar için yıkıcı sonuçları olduğunu vurgulayarak, “Eğitim bir lüks değil, bir can simididir” ifadelerini kullandı. Russell’ın bu çıkışı, özellikle çatışma bölgelerinde okulların yeniden açılması ve eğitim altyapısının acil onarımı çağrısıyla birlikte gündeme geldi.

Russell, Gazze başta olmak üzere çatışma ve insani krizlerden etkilenen bölgelerde eğitim çalışmalarının —sadece öğrenim değil— aynı zamanda beslenme, psikososyal destek, koruyucu hizmetler ve sağlık erişimi sağladığını, bu nedenlerle eğitimin “hayat kurtaran” bir hizmet haline geldiğini belirtti. UNICEF kaynakları, uzun süreli okul kapatmalarının bir kuşağı kaybetme riski taşıdığına dikkat çekiyor.

UNICEF’in yayınladığı son analizler, küresel eğitim finansmanındaki düşüşün ciddi sonuçlara yol açabileceğini gösteriyor. Kuruma göre küresel düzeyde yapılacak finansman kesintileri, önümüzdeki yıllarda milyonlarca çocuğun eğitimden kopmasına neden olabilir; UNICEF doğrudan öngörülerde bulunarak acil kaynak ihtarlarında bulundu. Russell da bu çerçevede bağışçılara ve hükümetlere daha fazla kaynak akışı çağrısı yaptı.

Neden kritik?

  • Okullar yalnızca derslerin verildiği yerler değildir: Kriz durumlarında okul binaları çocukların güvenliğini, düzenli beslenme ve sağlık taramalarını sağlayan merkezlere dönüşür. Bu işlevlerin ortadan kalkması çocukların hem kısa vadeli hayatta kalmasını hem de uzun vadeli kalkınma şansını baltalar.

  • Finansman açıkları artarken kriz bölgelerinde eğitim programları zaten kırılgan durumda; kısa vadeli bütçe kesintileri kalıcı öğrenme kayıplarına yol açabilir. UNICEF, özellikle kız çocuklarının eğitime erişimindeki gerilemeyi “köklü bir insan hakkı ihlali” olarak tanımlıyor.

Russell, hem insani hem de kalkınma perspektifinden eğitime yatırım yapılmasının geri dönüşünün yüksek olduğunu; bu yatırımların çocukların psikososyal rehabilitasyonuna, toplumların yeniden inşasına ve ekonomik toparlanmaya doğrudan katkı sağladığını belirtti. UNICEF’in 2025-2030 dönemine ilişkin stratejik planında dijital eğitim ve kapsayıcı uygulamalar da öncelikler arasında yer alıyor; kurum, krizler sırasında ders dışı desteklerin sürdürülmesi için yeni yaklaşımlar öneriyor.

UNICEF’in çağrısı ve olası etkiler:

  • Uluslararası bağışçıların ve devletlerin acil eğitim fonlarını koruması/artan yatırımlar yapması.

  • Kriz bölgelerinde okulların yeniden açılmasını hızlandıracak lojistik ve koruma önlemlerinin alınması.

  • Kız çocukları ve dezavantajlı gruplar için özel erişim programlarının güçlendirilmesi.

Uzman değerlendirmesi: Eğitim politikaları uzmanları, okulların kapalı kaldığı süre uzadıkça öğrenme kayıplarının telafisinin daha maliyetli ve zor olduğunu; erken müdahale ile hem psikososyal desteğin hem de öğrenme fırsatlarının korunmasının mümkün olduğunu söylüyor. Bu nedenle Russell’ın “can simidi” benzetmesi, hem insani hem de ekonomik gerçekliği özetliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar