Gündem
Kadıköy Davasında Yeni Safha: Minguzzi Ailesini Tehdit Edenlere Savcılıktan 7 Yıl Hapis Talebi
Açıklaması
İstanbul Kadıköy’de yaşanan Mattia Ahmet Minguzzi cinayeti sonrası ailesini hedef alan beş sanığa “tehdit” ve “suçluyu övme” suçlarından savcılık tarafından 7 yıla kadar hapis cezası istendi.
Özet
İstanbul Kadıköy’de 24 Ocak 2025’te pazardan dönerken düzenlenen bıçaklı saldırıda ağır yaralanan 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi, 17 günlük yaşam mücadelesinin ardından 9 Şubat 2025’te hayatını kaybetmişti Olayın ardından tutuklanan iki sanık “çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan 18–24 yıl hapisle yargılanırken, şimdi de ailesini tehdit eden beş kişi hakkında yeni iddianame hazırlandı . Savcılık, bu beş şüpheli için “tehdit” ve “suçluyu övme” suçlarından 7 yıla kadar hapis cezası talep etti .
Olayın Geçmişi
-
Saldırı Anı: 24 Ocak 2025’te Kadıköy Hasanpaşa Mahallesi pazarında kaykay malzemesi almak isteyen Minguzzi, B.B. adlı saldırganın bıçağıyla ağır yaralanmış, U.B. ise yüzüne ve vücuduna tekme atmıştı
-
Hayatını Kaybetmesi: 17 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra 9 Şubat 2025’te yaşamını yitirmiştir .
-
Birinci Dava: B.B. ve U.B. hakkında “çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan 18 ila 24 yıl hapis istemiyle çocuk ağır ceza mahkemesinde yargılama devam ediyor .
İddianamenin Detayları
-
Şüpheliler ve Suçlamalar: Aileyi tehdit eden beş şüpheliye, “birden fazla kişi ile birlikte silahla tehdit” ve “suçluyu övme” suçlamaları yöneltildi
-
Ceza Talebi: Savcılık, her bir sanık için azami 7 yıla kadar hapis cezası talep ett
-
Delil ve İddia: Tehdit mesajlarının sosyal medya ve mesajlaşma uygulamaları üzerinden gönderildiği, mesajlarda faillerin eylemleri övüldüğü ve aile üzerinde baskı kurulmaya çalışıldığı belirtildi .
Hukuki Süreç ve Uzman Görüşleri
-
İddianamenin Kabulü: Hazırlanan iddianame, Asliye Ceza Mahkemesi’nce usulüne uygun bulunarak kabul edildi .
-
Müdahil Avukat Görüşü: Minguzzi ailesinin avukatı, “Tehditin, travmayı derinleştiren bir suç unsuru olduğunu ve cezaların caydırıcı olması gerektiğini” vurguladı .
-
Uzman Analizi: Ceza hukuku uzmanları, “Birden fazla kişiyle işlenen tehdit suçunda verilecek cezanın üst sınırına yaklaşılması gerektiğini, aile kurumunun korunmasının önemine dikkat çektiğini” belirtiyor .
Toplumsal Yankı ve Beklentiler
-
Kamuoyu Tepkisi: Sosyal medyada #Adaletİstiyoruz etiketiyle paylaşımlar yapılırken, toplumun özellikle çocuk suçlarına ve aile baskılarına yönelik hassasiyeti ön plana çıktı.
-
Medya Takibi: Birçok ulusal kanal ve gazete davayı yakından izliyor; sonraki duruşmanın 20 Haziran 2025’te Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüleceği açıklandı.
Sonuç
Savcılığın, aileyi hedef alan tehditleri cezalandırma yönündeki kararlılığı, hem çocuk hakları hem de aile güvenliği açısından emsal niteliği taşıyor. Dava sürecinin hızlı ve adil yürütülmesi, benzer olaylar karşısında toplumsal güveni güçlendirecek ve mağdur ailelerin korunmasına katkı sağlayacaktır.
Yayın Tarihi: 13 Mayıs 2025
Gündem
Yenidoğan Çetesi davasında 5. duruşma: Yarın avukat beyanları dinlenecek

İstanbul’da bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 19’u tutuklu 57 sanığın yargılandığı davanın duruşması, sanık avukatlarının beyanlarının alınmasına devam edilmek üzere yarına ertelendi.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince, adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmada, bazı sanıkların ve sanık avukatlarının beyanları alındı.
Bazı tutuklu sanıklar, savunmalarına ekleyecek bir husus olmadığını belirterek, tahliyelerini istedi.
Sanık avukatı Burak Mengü, bir örgütün olabilmesi için hiyerarşik yapının bulunması gerektiğini ifade etti.
Müvekkilinin hemşire olduğunu söyleyen Mengü, bir hastanede hemşirenin doktorun dediğini yapmama gibi bir lüksü olmadığını, böyle bir ortamda örgütten bahsedilemeyeceğini savundu.
Avukat Mengü savunması sırasında üye hakime yönelik “Kürsüde bulunan şahıs.” ifadesini kullandı.
Bu duruma tepki gösteren üye hakim, Mengü’ye, “Reddi hakim talebinde bulundunuz, reddedildi. Devamında halen şahsım üzerine ithamlarda bulunuyorsunuz. Yargılamaya katılan hakim olarak, sürekli şahsımı ve makamımı hedef alan sözleriniz konusunda size uyarıda bulunuyorum. Bunu devam ettirmeyin.” dedi.
Avukat Mengü de “Kimseyi hedef almadım, sizi hedef alacak bir şey söylemedim. Talebimiz, Sağlık Bakanlığı tarafından bu olayın derinleştirilmesidir.” diye yanıt verdi.
Duruşmada, tutuklu sanık Fırat Sarı’nın avukatı Aydın Mantar da savunma yaptığı sırada savcıyla tartışma yaşadı.
Mantar’ın kendisine yönelik sözleri üzerine savcı, “Beni uyaramazsın, şov yapma.” diyerek tepki gösterdi.
Mantar, “Bu davada bebek ölümlerine ilişkin artık somut olarak elle tutulur taraf kalmadı. İlk günden itibaren adil yargılanmamızın engellendiğinden bahsediyoruz. Dosyadaki tüm sanıkların tahliyesini talep ediyoruz.” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının beyanlarının alınmasına devam edilmek üzere duruşmayı yarın saat 10.00’a erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor.
Sanıklarca hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK’dan yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.
Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildirilen iddianamede, karın büyük kısmının sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor.
Esas amacın, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en fazla kazancın elde edilmesi olduğu iddianamede yer alıyor.
İSTENEN CEZALAR
İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” suçlarından 10 kez, “resmi belgede sahtecilik” suçundan da 11 kez uygulanmak üzere toplam 177 yıl 6’şar aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Sanık Gıyasettin Mert Özdemir’in ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. 8’i kadın 44 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.
Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş, bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti.
Öte yandan Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklanmıştı.
Bu arada, davanın sanıklarından İlker Gönen, Antalya’da tutuklu bulunduğu cezaevinde 1 Şubat’ta intihar etmişti.
13 SANIKLI İDDİANAME ANA DOSYAYLA BİRLEŞTİRİLDİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca Yenidoğan Çetesi’ne yönelik Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının fezlekesi doğrultusunda hazırlanan 57 sayfalık iddianamede ise 13 kişi “şüpheli”, Sosyal Güvenlik Kurumu “suçtan zarar gören” olarak yer alıyor.
Firari hemşire Serenay Şenkalaycı’nın iki dosyada da şüpheli olarak yer aldığı iddianame, Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması devam eden ana dosyayla birleştirilmişti.
Öte yandan mahkeme başkanı, cumhuriyet savcısını tehdit eden sanık Mustafa Kemal Zengin’in dosyasını ayırmış, davadaki sanık sayısı 57 olmuştu.
Gündem
Yargıtay’dan Melih Gökçek’e Şok! “Lojman Davası” Kaybedildi, Evi Tahliye Edilecek
Açıklaması
Eski ABB Başkanı Melih Gökçek, Dikmen’deki lüks lojman davasını Yargıtay’da kaybetti. “Satış yazısında kendi imzam var” gerekçesiyle alınan karar, Gökçek’in ikamet ettiği konuttan tahliyesini zorunlu kılıyor. Kararın ayrıntıları, sürecin perde arkası ve hukuki sonuçları bu makalede.
Giriş
1 Temmuz 2025 tarihinde Yargıtay, eski Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Melih Gökçek’in Dikmen’deki lüks lojman hakkında açılan “usulsüz satış” davasında kesin kararını verdi. Kararda, Gökçek’in belediyeden satın aldığını açıkladığı taşınmazla ilgili satış yazısında kendi imzasının bulunduğu vurgulanarak davanın lehine sonuçlanmadığı belirtildi .
Davanın Arka Planı
-
Satın Alma Süreci
2017 yılında ABB Başkanı olarak görevdeyken, Gökçek’in eşi Nevin Gökçek ve avukatları Fatih Atalay, Salih Çelen adına Dikmen’deki dubleks konutların ihalesi düzenlendi. Kanun, belediye başkanları ve yakınlarının görevden ayrıldıktan sonra üç yıl içinde bu tür ihalelere katılamayacağını açıkça hükme bağlıyor. Buna rağmen işlem gerçekleştirildi . -
Mansur Yavaş’ın Müdahil Olması
Görev değişiminin ardından ABB Başkanı Mansur Yavaş, usulsüz satın almayı tespit ederek dava açtı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, taşınmazların belediye adına tesciline ve Gökçek’in konutu iki ay içinde boşaltmasına hükmetti.
Yargıtay Kararının Gerekçesi
-
“Satış Yazısında Kendi İmzam Var”
Gökçek’in bugünkü açıklamasına göre, Yargıtay’ın kararında satış yazısındaki imzanın gerçeği yansıttığı, usulsüzlük tespitinin kesinleştiği vurgulandı . -
Tahliye Zorunluluğu
Kararın kesinleşmesiyle birlikte belediye, satılan bedeli Gökçek’e iade edecek; eski başkan ise iki ay içinde ikamet ettiği lojmanı boşaltacak.
Hukuki ve Siyasi Etkileri
-
Belediye Kaynaklarının Kullanımı
Yargıtay kararı, kamu kaynaklarının usulsüz kullanımına yönelik yargı denetiminin işleyeceğini gösteriyor. -
Siyasi Tartışma
Mansur Yavaş ve AKP kulvarı arasında devam eden tartışma, “belediye menfaati” ve “hukuka uyum” vurgularıyla yeni bir boyut kazandı.
Gündem
Cehaletle Yükselen Alevler: “Üzerinde Kene Var” Deyip Yaktığı Yastık Ormanı Küle Çevirdi
Açıklaması
Manisa Turgutlu’da, “Üzerinde kene var” diyerek yaktığı yastığı bahçeye atan Özcan Taşhan’ın kıvılcımı, 120 dönümlük tarım arazisi ve ormanı küle çevirdi.
Olayın Özeti
1 Temmuz 2025 akşamı saat 21:00 sıralarında Manisa’nın Turgutlu ilçesi Osmancık Mahallesi Cennet Deresi mevkisindeki bir bağ evinde yaşayan Özcan Taşhan, yastığındaki “kene” paniğiyle yastığı ateşe verip bahçeye attı. Kuru otların tutuşması sonucu kıvılcım tarım arazisinde ve hızla ormana sıçradı .
Müdahale ve Zarar Durumu
-
Yangın ihbarı sonrası İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı 5 arazöz, 2 su ikmal aracı ile Manisa Büyükşehir ve Turgutlu itfaiye ekipleri sevk edildi.
-
Rüzgârın etkisiyle hızla yayılan alevler, karadan yaklaşık 2 saat süren müdahale sonunda kontrol altına alındı .
-
Yangın, toplamda 120 dönümlük tarım arazisi ve ormanlık alanın zarar görmesine yol açtı .
Hukuki Süreç ve Sorumluluk
-
Olayın ardından jandarma soruşturma başlattı ve Taşhan’ın yangına bilerek neden olduğu tespit edildi.
-
Gözaltına alınan Özcan Taşhan, “Üzerinde kene gördüm, yakıp bahçeye attım” şeklindeki ifadesine dayanılarak “yangın çıkarma” suçlamasıyla tutuklandı
Toplumsal Sonuç ve Uzman Uyarısı
-
Cehaletin Bedeli: Basit bir yanlış bilgi ve ihmalkarlık, yüzlerce dönümlük alanın yok olmasına neden oldu.
-
Orman Yangınlarıyla Mücadele: Kişisel tedbirsizlikler, ekiplerin gayretini de boşa çıkarıyor; uzmanlar, kuru otlarda yakıcı faaliyetlerden kaçınılmasını vurguluyor.
-
Hukuki Sorumluluk: Orman yangınlarına sebebiyet verenler ağır para ve hapis cezalarıyla karşılaşabilir.
-
Gündem1 hafta önce
Manisa Akhisar’da Anne Dehşeti: Tartıştığı Kızını Boğarak Öldürdü
-
Gündem1 hafta önce
İsrail-İran Savaşı Bilançosu: Ölenler, Yaralılar ve Hasar Gören Bölgeler
-
Sağlık1 hafta önce
Şişli’de Meme Dolgusu Kabusu: 42 Yaşındaki Hayriye Civil, Diş Hekimi Skandalı Sonucu İki Göğsünü Kaybetti
-
Gündem1 hafta önce
Darıca Belediyesi’ni Sarsan Vaka: Zabıta Personeli İntihar Etti, Seken Kurşun Başkan Bıyık’ı Yaraladı
-
Gündem21 saat önce
Görkemli Aşiret Düğünü Van’da Tarihe Geçti: 2 Gün, 9.000 Kişiye İkram, 2 Kg Altın ve 6,5 Milyon ₺ Nakitle Unutulmaz Merasim
-
Sağlık12 saat önce
Çinli Doktorlardan Tarihi Adım: 5.000 km Uzaklıktaki Hastaya İlk Uydu Destekli Ameliyat Başarıyla Gerçekleşti
-
Gündem1 hafta önce
İran’dan Şok Hamle: Al Udeid ABD Hava Üssü’ne “Büyük Fetih Müjdesi” Füze Saldırısı
-
Gündem1 hafta önce
Erdoğan, Lahey’deki NATO Zirvesi’nde Stratejik Hamlelerini Belirledi