Politika
“İBB Yolsuzluk Soruşturmasında Şok İfade: Ahmet Çiçek’ten ‘Sahte Fatura, Bavulla Para, Kurultay Telefonu’ İtirafı”
Açıklaması:
“İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında etkin pişmanlık kapsamındaki ifadesiyle gündeme gelen Ahmet Çiçek, Murat Kapki’nin firmalarına sahte fatura kestiğini, bavullarla para taşıdığını ve iPhone 16 Pro Max dağıtıldığını itiraf etti.”
Özet
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasında, Neva Organizasyon Şirketi sahibi Ahmet Çiçek’in etkin pişmanlık (hafifletici sebep) kapsamında verdiği ifadesi kamuoyuna yansıdı. 6 Mayıs 2025’te İstanbul Başsavcılığı’nda ifade veren Çiçek, “Murat Kapki” kod adlı bürokratın talebi üzerine Kapki Medya ve BFK isimli şirketlere sahte fatura kestiğini, bavullarla nakit para taşıdığını ve ofiste büyük bir kasa bulunduğunu anlattı. Ayrıca 7 adet iPhone 16 Pro Max ile “kurultay telefonu” adı altında ödeme aldığını iddia etti. Savcılık süreci sonrası İstanbul Sulh Ceza Hakimliği Çiçek’i tahliye etti.
Soruşturmanın Arka Planı
2019’daki yerel seçimlerin ardından İBB kaynaklı reklam alanı kiralanması ve işlerin alınması noktasında yolsuzluk iddiaları üzerine başlatılan soruşturma, 6 Mayıs 2025’teki ilk operasyonla kamuoyuna yansıdı. Operasyonda aralarında İBB personeli ve taşeron firmalarla bağlantılı isimlerin de bulunduğu 25’den fazla şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerden biri olan Ahmet Çiçek, soruşturmanın ilerleyen aşamalarında etkin pişmanlıktan faydalanmak için savcılığa başvurdu.
Ahmet Çiçek ve “Etkin Pişmanlık” Kapsamı
Ahmet Çiçek, soruşturma kapsamında tutuklanan ve Neva Organizasyon’un sahibi olarak tanınan isimlerden biri. 6 Mayıs 2025 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim olduğu ifade tutanağında, “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlanmak istediğini belirtti. Bu kapsamda verdiği ifade, soruşturmanın seyrini değiştirebilecek nitelikte bilgiler içeriyordu.
Sahte Faturalar ve Rüşvet Ağı
Çiçek’in savcılıktaki ifadesine göre, İBB başkan danışmanı ve MEDYA AŞ Yönetim Kurulu Başkanı olduğu öne sürülen Murat Ongun’un aracı Murat Kapki’den gelen talep üzerine, yüzde 6 komisyon karşılığında sahte faturalar düzenledi. Bu faturaları, Kapki Medya ve BFK adlı şirketler adına kestiğini ve söz konusu belgeleri savcılığa sunduğunu belirtti.
-
Firmalar: Kapki Medya, BFK
-
Komisyon Oranı: %6
-
Amaç: İBB’den reklam ve iş alımı için kaynak yaratmak
Para Bavulları ve Ofisteki Kasa
Ahmet Çiçek ifadesinde, Murat Kapki’nin Ferko Plaza’daki 21. kattaki ofisinde düzenli olarak bavulla nakit para transferi yaptığını anlattı. Ayrıca ofiste “çok büyük bir kasa” bulunduğunu ve içinin yüksek meblağlı paralarla dolu olduğunu iddia etti. Bu açıklama, soruşturmada somut delil arayışını tetikledi.
“Kurultay Telefonları” İddiası
Çiçek, Murat Kapki’nin kendisine 7 adet iPhone 16 Pro Max teslim ettiğini ileri sürdü. Telefonların “CHP kurultayı için delegelere dağıtılacağı” söylendiğini, ancak modelin o tarihte piyasada olmadığına dikkat çekti. Bu durum, ifade metnindeki tarihsel çelişkiyi gündeme getirdi; zira söz konusu model, 9 Eylül 2024’te tanıtılmış ve 13 Eylül 2024’te satışa sunulmuştu.
Hukuki Süreç ve Tahliye
Ahmet Çiçek’in etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadenin ardından İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, kendisini tahliye etti. Tahliye kararının gerekçesinde, etkin pişmanlık hükümlerinin soruşturmanın seyrine katkı sağlaması ve delillere ilişkin yeni bilgilere ulaşılması gösterildi. Soruşturmanın diğer şüphelileri hakkında ise adli kontrol ve tutuklama kararları devam ediyor.
Gelecek Süreç ve Beklentiler
Soruşturmanın bir sonraki aşamasında, Çiçek’in gösterdiği adres ve ofisteki kasa delil incelemesine alınacak. Ayrıca Kapki Medya ve BFK firmalarının mali kayıtlarının detaylı denetimi, taşeron ilişkileri ve faturaların akışına dair bilirkişi raporları bekleniyor. İBB yönetimi ve CHP cephesi ise sürecin politika boyutuna dair açıklamalar yapmayı sürdürüyor.
Politika
Hamas, Sinvar’ın cesedini istiyor — Gazze görüşmelerinde 3. GÜN
Hamas, Sinvar’ın cesedini istiyor — Gazze görüşmelerinde 3. GÜN
Yayın: 8 Ekim 2025, 10:30 (TSİ) • Okuma süresi: ~3 dakika
Özet: Mısır arabuluculuğunda süren ateşkes/uzlaşma görüşmelerinin üçüncü gününde Hamas, İsrail’den öldürülen liderleri Yahya ve Mohammed Sinwar’ın “cesetlerinin iadesi” talebini masaya koydu. Talepler, görüşmelerin gidişatını etkileyebilecek hassas pazarlık maddelerinden biri olarak öne çıkıyor.
Ana Haber
Mısır’ın gözetiminde devam eden Gazze’ye ilişkin müzakerelerin üçüncü gününde Hamas heyeti, İsrail’den Yahya Sinwar ve kardeşi Mohammed Sinwar’a ait olduğu belirtilen cesetlerin geri verilmesini talep etti. Hamas’ın bu talebi, uzlaşı paketindeki ana pazarlık konularından biri haline geldi.
Görüşmeler, tarafların kalıcı bir ateşkes, İsrail’in Gazze’den çekilmesi ve Gazze’nin yeniden inşası konularında hâlen büyük anlaşmazlıklar yaşadığı bir zeminde sürüyor. Müzakerelere ilişkin genel çerçeve ve katılımcıların değerlendirmeleri, sürecin kırılgan olduğunu ve ilerlemenin sınırlı kalabileceğini gösteriyor.
Sinwar’ın akıbeti ve iddialar
İsrail ordusu, geçen yıl içinde Yahya Sinwar’ın öldürüldüğünü ve cesedinin ele geçirildiğini duyurmuştu; bu iddialar hem İsrail kaynaklarında hem de dünya basınında geniş şekilde yer aldı. Hamas ise liderlerinin kaderine ilişkin zaman zaman çelişkili açıklamalar yapmıştı; şimdi salt “ceset iadesi” talebi müzakere masasının kritik unsurlarından biri oldu
İsrail’in tavrı ve müzakere dinamikleri
Geçmişte benzer talepler İsrail tarafından genellikle reddedildi veya koşullara bağlandı; taraflar arasında “ceset/mahsup” takası, insanî boyutu olan ancak siyasal açıdan son derece hassas bir konu. Hamas’ın talepleri, karşı tarafın tavrına göre ya pazarlık kozuna dönüşebilir ya da görüşmelerde tıkanmaya yol açabilir.
Ne anlama gelebilir?
-
Sembolik ve psikolojik önemi yüksek: Liderlerin naaşlarının iadesi hem Hamas hem de Gazze içindeki kamuoyu için sembolik anlam taşıyor; bu durum pazarlık gücünü artırabilir.
-
Takas zemini zayıf: İsrail daha önce benzer talepleri şartlara bağladığı veya reddettiği için doğrudan çözüm olasılığı sınırlı. Görüşmelerdeki diğer başlıklarla (ateşkes süresi, geri çekilme, yeniden inşa denetimi vs.) bağlantılı olarak ele alınması bekleniyor.
Son durum ve takip
Müzakereler üçüncü gününde kritik ve kırılgan bir noktada bulunuyor. Tarafların açıklamaları ve Mısır’dan gelen arabuluculuk çabaları sürecin yönünü belirleyecek. Görüşmelerin sonucuna ilişkin net bir mutabakatın sağlanıp sağlanmayacağı henüz belirsiz.
Politika
Türkiye, Beyaz Saray’da Halkbank için 100 Milyon Dolarlık Uzlaşma Teklifi Sundu
Türkiye, Beyaz Saray’da Halkbank için 100 Milyon Dolarlık Uzlaşma
Tarih: 8 Ekim 2025 • Saat: 14:30 (TRT) • Okuma süresi: 3 dakika
REUTERS
Türkiye, geçen ay Beyaz Saray’da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan–ABD Başkanı Donald Trump görüşmesi sırasında, ABD’deki Halkbank davasını çözmek amacıyla bankanın suçlamaları kabul etmemesi koşuluyla yaklaşık 100 milyon dolar tutarında bir uzlaşma önerisi sundu. Reuters kaynaklı habere göre teklif, iki lider arasındaki görüşmede gündeme geldi.
Görüşmenin içeriği: 100 milyon dolarlık öneri
Görüşmeye dair kaynaklara göre Ankara, Halkbank’ın ABD’de açılan soruşturmada suçunu kabul etmemesi (non-admission of guilt) koşuluyla yaklaşık 100 milyon dolarlık bir ödeme teklif etti. Teklifin amacı, uzun süredir süregelen davanın mali ve siyasi yükünü hafifletmek ve iki ülke ilişkilerinde tıkanıklığı azaltmaktı. Bu bilginin kaynağı Reuters raporudur
Davanın arka planı ve hukuki durum
Halkbank, ABD’de İran yaptırımlarını delmek, dolandırıcılık ve kara para aklama iddialarıyla karşı karşıya; banka suçlamaları reddediyor. ABD Yüksek Mahkemesi’nin bankanın temyiz talebini reddetmesinin ardından dava ceza mahkemesine taşınma yolunda ilerliyor; bu durum uzlaşma arayışlarını Ankara için daha acil hâle getirdi. Hukuki sürecin son durumu ve Yüksek Mahkeme kararıyla ilgili analizler Financial Times tarafından da gündeme getirildi.
Ekonomik yansımalar ve piyasa tepkisi
Gelişmelerin kamuoyuna yansımasının ardından Halkbank hisselerinde ve yatırımcı algısında dalgalanmalar görüldü; örneğin borsa tepkileri ve banka hisselerindeki gerileme haberleri takip edildi. Uzlaşma teklifinin boyutu, benzer uluslararası yaptırım/dava çözümlerinde uygulanan ceza ve uzlaşma örnekleriyle karşılaştırıldığında sınırlı kalabilir; ancak siyasi kazanımlar açısından Ankara için öncelik, bankanın suçlamaları kabul etmemesi talebini sağlamaktır. Piyasa tepkileri hakkında güncel gözlemler için haber kaynakları izlendi.
Ankara’nın önceliği: Suçu kabul etmeme (non-admission)
Türk yetkililer için Halkbank’ın “suçu kabul etmemesi” koşulu diplomatik açıdan kritik. Reuters kaynaklı haberde, bu koşulun Ankara’nın müzakerelerde ısrar ettiği ana unsur olduğu belirtiliyor. Erdoğan yönetimi için bir kamu bankasının ABD’de cezai yaptırıma maruz kalması hem ekonomik hem de siyasi maliyet oluşturuyor; bu yüzden dava ile ilgili diplomatik çözüm arayışları öne çıkıyor.
Ne olacak? Olası senaryolar
-
Uzlaşma sağlanırsa: Anlaşma bedeli 100 milyon dolar civarında ya da daha yüksek bir meblağ olabilir; bankanın ceza veya itiraf koşulları pazarlık konusu olacaktır.
-
Uzlaşma olmazsa: Dava ceza mahkemesine taşınacak ve olası para cezaları, sigorta ve itibar kaybı Halkbank ve Türk kamu finansmanı üzerinde daha büyük etki yaratabilir.
Uzman yorumu (kısa)
Hukuk ve dış politika uzmanları, teklifin hem sembolik hem de pratik bir araç olduğunu; sembolik olarak Ankara’nın “suçu kabul ettirmeyecek” duruşunu korurken pratikte davanın maliyetini sınırlamaya yönelik bir adım olduğunu belirtiyor. Ancak ABD iç hukuku ve siyasetindeki belirsizlikler uzlaşma olasılığını karmaşıklaştırıyor.
Sonuç: Reuters’in aktardığı bilgiye göre Türkiye’nin Beyaz Saray’da sunduğu 100 milyon dolarlık uzlaşma teklifi, Halkbank davasını siyasi ve mali açıdan sınırlı bir çözümle sonuçlandırma çabasının parçası olarak okunuyor. Ancak ABD Yüksek Mahkemesi’nin davayı ilerletme kararı ve olası cezai süreçler, çözümün kolay olmayacağını gösteriyor.
Politika
Papa Leo, Kasım ayında ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye ve Lübnan’da gerçekleştirecek
Papa Leo, Kasım ayında ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye ve Lübnan’da gerçekleştirecek
-
Yayın Tarihi: 8 Ekim 2025
-
Yayın Saati: 14:30 (Europe/Istanbul)
-
Okuma Süresi: 4 dakika (≈760 kelime, ort. 200 wpm)
Vatikan’ın resmi duyurusuna göre Papa Leo XIV, pontifikal görevinin ilk yurtdışı ziyaretini bu yıl 27 Kasım – 2 Aralık 2025 tarihleri arasında gerçekleştirecek; ziyaret Türkiye (27–30 Kasım) ve ardından Lübnan’ı (30 Kasım–2 Aralık) kapsayacak. Bu ziyaret Papa Leo’nun ilk apostolik yolculuğu niteliğinde.
Ziyaretin Türkiye ayağı sırasında Papa Leo’nun programı arasında, İznik (antik Nicaea) ziyaretinin ve Ortodoks Patrik I. Bartholomeos ile bir araya gelmenin öne çıktığı; bunun 1.700. yılını anılan Nicaea Konsili’ne atıfla ekümenik ve diyalogsel bir sembol olacağı bildirildi. Papa’nın Türkiye programının ayrıca yerel Hristiyan topluluklarıyla buluşmalar, ibadetler ve dinler-arası diyaloga yönelik görüşmeleri içereceği aktarılıyor.
Lübnan ayağı ise Papa’nın bölgedeki Hristiyan topluluklarına destek ve barış çağrısı yapacağı ziyaretlerin merkezinde yer alacak. Programda Beyrut’taki 2020 liman patlamasının anılması ve Lübnan’ın sosyal-ekonomik krizine dikkat çekilmesi planlanıyor; Vatikan, Papa Leo’nun Orta Doğu’daki barış ve umudun vurgulanması niyetinde olduğunu belirtti.
Papa Leo XIV’un bu yolculuğu, yeni papal dönemin dış politikasına ışık tutacak nitelikte görülüyor. Vatikan sözcüleri yaptığı açıklamada, ziyaretlerin “Hristiyan topluluklarının durumuna dikkat çekmek, dinler-arası ilişkileri güçlendirmek ve bölgesel barış mesajı vermek” amacı taşıdığını vurguladı. Ziyaret, Papa Leo’nun papalık mesajını uluslararası alana taşımak için sembolik ve diplomatik açıdan önemli bir ilk adım sayılıyor.
Türkiye’deki önemli temaslar arasında: İznik’te anma töreni, İstanbul’daki dini liderlerle görüşmeler, yerel Katolik cemaatlerle buluşma ve kamuoyuna açık ayinler yer alacak. Lübnan programı ise Beyrut merkezli anma etkinlikleri, Hristiyan liderlerle görüşmeler ve yoksulluk/ekonomik krize dikkat çeken ziyaretleri kapsayacak şekilde planlanıyor. Programın detayları ve resmi saatleri Vatikan ile ev sahibi ülke yetkilileri arasında yapılacak son düzenlemelerin ardından netleşecek.
Vatikan ve ilgili yerel makamlar ziyaretin lojistiği, güvenliği ve diplomatik ayrıntıları üzerinde çalışıyor; ziyaret süresince Papa’nın yapacağı konuşma ve duaların içeriği, ziyaret tarihlerine yakın dönemlerde yayınlanacak resmi metinlerle duyurulacak. Bu ziyaret, Papa Francis döneminde planlanan ama sağlık/lojistik nedenlerle gerçekleşmeyen bazı programların takipçisi niteliğinde de değerlendiriliyor.
-
Gündem4 gün önce
“Cehennem Necati” Lakaplı Necati Arabacı Türkiye’de Gözaltına Alındı — Son Durum / FATİHDOGANMEDYA
-
Gündem4 gün önce
Ünlü isimlere şafak baskını: Sanatçı ve ünlülerin kan örnekleri alınacak
-
Sanat1 hafta önce
32’nci Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali sona erdi
-
Ekonomi1 hafta önce
İstanbul’da 6 Ekim 2025 (Pazartesi) toplu ulaşım ücretsiz — İETT ve Metro İstanbul duyurdu
-
Teknoloji5 gün önce
Qualcomm İngiltere’de 647 Milyon Dolarlık Davayla Mücadele Ediyor: “No licence, no chips” İddiası Mahkemede
-
Magazin5 gün önce
Afife Tiyatro Ödülleri’nde Tamer Karadağlı Protestosu — FatihDoğanMedya
-
Ekonomi5 gün önce
İstanbul Metrolarında Yeni Kural: Büyük Valiz Yasak, Fazla Valize “Ek 1 Yolculuk” Ücreti
-
Teknoloji1 hafta önce
Haydut gezegen saniyede 6.6 milyar ton büyüyor