Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

Hamas, Sinvar’ın cesedini istiyor — Gazze görüşmelerinde 3. GÜN

Yayımlandı

üzerinde

Hamas, Sinvar’ın cesedini istiyor — Gazze görüşmelerinde 3. GÜN

Yayın: 8 Ekim 2025, 10:30 (TSİ) • Okuma süresi: ~3 dakika

Özet: Mısır arabuluculuğunda süren ateşkes/uzlaşma görüşmelerinin üçüncü gününde Hamas, İsrail’den öldürülen liderleri Yahya ve Mohammed Sinwar’ın “cesetlerinin iadesi” talebini masaya koydu. Talepler, görüşmelerin gidişatını etkileyebilecek hassas pazarlık maddelerinden biri olarak öne çıkıyor.


Ana Haber

Mısır’ın gözetiminde devam eden Gazze’ye ilişkin müzakerelerin üçüncü gününde Hamas heyeti, İsrail’den Yahya Sinwar ve kardeşi Mohammed Sinwar’a ait olduğu belirtilen cesetlerin geri verilmesini talep etti. Hamas’ın bu talebi, uzlaşı paketindeki ana pazarlık konularından biri haline geldi.

Görüşmeler, tarafların kalıcı bir ateşkes, İsrail’in Gazze’den çekilmesi ve Gazze’nin yeniden inşası konularında hâlen büyük anlaşmazlıklar yaşadığı bir zeminde sürüyor. Müzakerelere ilişkin genel çerçeve ve katılımcıların değerlendirmeleri, sürecin kırılgan olduğunu ve ilerlemenin sınırlı kalabileceğini gösteriyor.

Sinwar’ın akıbeti ve iddialar

İsrail ordusu, geçen yıl içinde Yahya Sinwar’ın öldürüldüğünü ve cesedinin ele geçirildiğini duyurmuştu; bu iddialar hem İsrail kaynaklarında hem de dünya basınında geniş şekilde yer aldı. Hamas ise liderlerinin kaderine ilişkin zaman zaman çelişkili açıklamalar yapmıştı; şimdi salt “ceset iadesi” talebi müzakere masasının kritik unsurlarından biri oldu

İsrail’in tavrı ve müzakere dinamikleri

Geçmişte benzer talepler İsrail tarafından genellikle reddedildi veya koşullara bağlandı; taraflar arasında “ceset/mahsup” takası, insanî boyutu olan ancak siyasal açıdan son derece hassas bir konu. Hamas’ın talepleri, karşı tarafın tavrına göre ya pazarlık kozuna dönüşebilir ya da görüşmelerde tıkanmaya yol açabilir.

Ne anlama gelebilir?

  • Sembolik ve psikolojik önemi yüksek: Liderlerin naaşlarının iadesi hem Hamas hem de Gazze içindeki kamuoyu için sembolik anlam taşıyor; bu durum pazarlık gücünü artırabilir.

  • Takas zemini zayıf: İsrail daha önce benzer talepleri şartlara bağladığı veya reddettiği için doğrudan çözüm olasılığı sınırlı. Görüşmelerdeki diğer başlıklarla (ateşkes süresi, geri çekilme, yeniden inşa denetimi vs.) bağlantılı olarak ele alınması bekleniyor.


Son durum ve takip

Müzakereler üçüncü gününde kritik ve kırılgan bir noktada bulunuyor. Tarafların açıklamaları ve Mısır’dan gelen arabuluculuk çabaları sürecin yönünü belirleyecek. Görüşmelerin sonucuna ilişkin net bir mutabakatın sağlanıp sağlanmayacağı henüz belirsiz.

Politika

Terör örgütü PKK’nın lideri Karayılan’dan,chp’ye: “İmralı’ya heyet göndermemek zarar verir” 

Yayımlandı

üzerinde

Terör örgütü PKK’nın lideri Karayılan’dan,chp’ye : “İmralı’ya heyet göndermemek zarar verir”

– Tarih: 23 Kasım 2025
– Saat: 23:30 GMT+03:00
– Okuma süresi: 4 dakika

kaynak: sözcü

PKK’nin sözde lideri Murat Karayılan, TBMM komisyonunun İmralı Adası ziyaretine CHP’nin heyet göndermeme kararı sonrası muhalefete sert uyarıda bulundu. Karayılan kararın hatalı olduğunu belirterek “Bu hatadan dönmezlerse zarar görürler” dedi. CHP ise ziyaretin demokrasi ve çözüm sürecine katkısını sorgulayarak heyete katılmama gerekçesini açıkladı

 

PKK’nin önde gelen isimlerinden Murat Karayılan, TBMM Milli Kardeşlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı Adası’na düzenleyeceği ziyaret için CHP’nin heyet göndermeme kararına tepki gösterdi. Karayılan, CHP’nin Abdullah Öcalan’ı ziyaret etme kararına destek vermemesini “hata” olarak nitelendirip uyarıda bulundu

TBMM’de kurulan Milli Kardeşlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı ziyareti planlandı. Komisyonda yapılan oylama sonucu CHP milletvekillerinin heyete katılmama kararı aldı; AKP, MHP ve DEM Parti temsilcilerinin ise ziyarete üye göndereceği bildirildi

 

 

 

Okumaya Devam Et

Politika

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın G20 Liderler Zirvesi’nde Diplomasi Trafiği

Yayımlandı

üzerinde

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın G20 Liderler Zirvesi’nde Diplomasi Trafiği — Johannesburg’da “Adil Borç Yeniden Yapılandırması” Vurgusu

FatihDoganMedya | 22 Kasım 2025 — 14:30 (TSİ)
Okuma süresi: 4 dakika

Özet: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 22–23 Kasım 2025 tarihlerinde Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde düzenlenen G20 Liderler Zirvesi’ne katıldı. Karşılama töreninin ardından zirve oturumlarına katılan Erdoğan, gelişmekte olan ülkelere yönelik adil borç yeniden yapılandırması, sürdürülebilir tedarik zincirleri ve kapsayıcı ekonomik büyüme çağrısı yaptı. Türk heyeti çok sayıda ikili görüşme gerçekleştirmeyi hedefliyor; resmi fotoğraflar arasında bölgesel liderlerle samimi görüntüler yer aldı.


Zirveden öne çıkan başlıklar

  • Resmi geliş: Erdoğan, Johannesburg Expo Centre’da gerçekleşen karşılama törenine katıldı; ev sahibi Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa tarafından karşılandı

  • Zirvenin teması: G20 Başkanlığı’nın 2025 sloganı “Solidarity, Equality, Sustainability” — zirve ikili görüşmeler ve küresel ekonomik gündem odaklı gerçekleşiyor.

  • Erdoğan’ın mesajı: Küresel ekonomik toparlanma için daha derin uluslararası iş birliği, adil borç yeniden yapılandırması ve gelişmekte olan ülkelere özel destek çağrısı.

  • Diplomasi trafiği: Türk heyeti — Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Hazine-Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de bulunduğu heyetle — zirve süresince bir dizi ikili görüşme yapmayı planlıyor; Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan fotoğraflar bazı ikili görüşmeleri doğruluyor.


Johannesburg’deki ana temaslar — Detaylı Aktarım

1) Karşılama ve açılış hareketliliği

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Johannesburg’a inişinin ardından düzenlenen resmi karşılama törenine katıldı. Ev sahibi lider Cyril Ramaphosa ile selamlaşma ve hatıra fotoğrafı zirvenin ilk dakikalarında kayda geçti. Türkiye heyetinde dış politika ve ekonomi kurmayları yer aldı.

2) Zirve konuşması: “Adil yeniden yapılandırma” çağrısı

Erdoğan, küresel borç yükünün düşük gelirli ülkeleri krize sürüklediğini vurgulayarak, borç yeniden yapılandırma süreçlerinde adalet, şeffaflık ve eşit muamele ilkelerinin benimsenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca sürdürülebilir tedarik zincirleri ve kalkınma finansmanında yeni modellerin önemine dikkat çekti. Bu mesaj zirve katılımcıları arasında geniş yankı buldu.

3) İkili görüşme takvimi ve hedefleri

Resmi açıklamalara göre Erdoğan, Ramaphosa’nın yanı sıra zirve süresince diğer liderlerle ekonomik iş birliği, bölgesel güvenlik ve ticaret konularını görüşecek. Cumhurbaşkanlığı tarafından paylaşılan karelerde Erdoğan’ın bazı bölgesel liderlerle samimi görüşmeler yaptığı görülüyor — bu, Türkiye’nin Afrika ve çevresiyle diplomatik temaslarını güçlendirme çabasının görsel kanıtı olarak değerlendiriliyor.


Analiz: Türkiye için stratejik öncelikler

  1. Afrika açılımının pekişmesi: Zirvenin Afrika’da düzenlenmesi, Türkiye için kıta ile ilişki tazeleme ve yatırım-enerji-ticaret bağlarını derinleştirme fırsatı sunuyor.

  2. Finansman gündemi: Erdoğan’ın adil borç yeniden yapılandırması vurgusu, Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler lehine çok taraflı finansman reformlarına destek verdiğini gösteriyor — hem diplomatik hem ekonomik alanda etkinlik arayışı.

  3. Вölgesel güvenlik ve çok taraflılık: G20 deklarasyonları ve lider buluşmaları, Türkiye’nin küresel meselelerde aktif rol alma stratejisini destekleyecek çok taraflı kararların şekillendirilmesinde önem taşıyor.


Ne bekliyoruz? (Kısa takvim)

  • 22 Kasım (bugün): Açılış oturumları, karşılama töreni, ilk ikili görüşmeler

  • 23 Kasım: Son oturumlar, G20 liderler deklarasyonu ve liderlerin dönüş süreçleri. Zirve sonuç bildirgesi kamuoyuna sunulacak.

Okumaya Devam Et

Politika

Hatimoğulları: “Cumhuriyet’in kurucu partisinin adaya gitmekten imtina etmesi bizler tarafından üzüntüyle karşılanmıştır”

Yayımlandı

üzerinde

Hatimoğulları: “Cumhuriyet’in kurucu partisinin adaya gitmekten imtina etmesi bizler tarafından üzüntüyle karşılanmıştır”

FatihDoganMedya — Haber / 22 Kasım 2025, 15:10 (İstanbul) · Okuma süresi: 3 dk

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Diyarbakır’da düzenlenen “Barış ve Demokratik Toplum Sürecinde Nöro-Çeşitliler ve Eşit Yurttaşlık” çalıştayında, TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı Adası’na heyet gönderme kararını “tarihi” olarak değerlendirdi ve Cumhuriyet’in kurucu partisinin (CHP) heyete katılmama kararını üzüntüyle karşıladıklarını açıkladı.

Hatimoğulları’nın mesajı — Ne dedi?

Hatimoğulları, konuşmasında şu noktaları vurguladı: Meclis komisyonunun İmralı ziyaret kararının barış sürecinde bir kırılma noktası olabileceği, bu kararın oy çokluğuyla alınmış olduğu ve komisyonun önümüzdeki günlerde Abdullah Öcalan ile görüşme gerçekleştireceği; ancak bazı partilerin (özellikle CHP’nin) heyete katılmaktan kaçınmasının kendileri için üzüntü kaynağı olduğunu belirtti.

“Bu ülkenin, Cumhuriyet’in kurucu partisinin adaya gitmekten imtina etmesi ve bu sürece olan yaklaşımı bizler tarafından üzüntüyle karşılanmıştır.” — Tülay Hatimoğulları.

Arka plan — Neden önemli?

Meclis’te oluşturulan komisyonun İmralı’ya gitme kararı, Kürt sorununun çözümü çerçevesinde önemli siyasi bir adım olarak görülüyor. Bu tür temaslar, tarafların dinlenmesi ve olası bir barış sürecinin ilerletilmesi bakımından sembolik ve pratik sonuçlar doğurabiliyor. Hatimoğulları bu nedenle sürecin konsensüsle, geniş katılımla yürütülmesini savunduğunu belirtti.

Siyasi yankılar ve tartışma

  • CHP cephesi: Haber kaynakları, CHP’nin heyete üye göndermeme veya katılmama kararı aldığını aktarıyor; parti kaynakları bu kararı iç tartışmalar ve prosedür gerekçeleriyle açıklamış olabilir. (CHP tarafının gerekçeleri farklı mecralarda yer almakta.)

  • DEM Parti ve barış vurgusu: Hatimoğulları, sürecin “özgür” ve “kapsayıcı” ilerlemesi gerektiğini; 100 yıllık inkarcı-politika izlerinin geride bırakılmasının hedeflendiğini söyledi.

Ne olacak? (Gündem)

Komisyonun önümüzdeki günlerde gerçekleştireceği İmralı ziyareti planlandığı şekilde ilerlerse, görüşmeler ve sonrasında yapılacak açıklamalar Türkiye kamuoyunda yeni tartışmalar başlatacaktır. Hatimoğulları’nın çağrısı, sürecin geniş tabanlı katılımla yürütülmesi yönünde oldu; bunun uygulanıp uygulanmayacağı önümüzdeki günlerin gelişmelerine bağlı.


Kısa analiz (Editörün notu)

Hatimoğulları’nın çıkışı, barış sürecine mesafeli duran muhalefet unsurlarına yönelik bir uyarı ve aynı zamanda sürece destek veren grupların beklenti ve endişelerini özetliyor. İmralı temasları, hem sembolik hem de somut politika değişikliklerine kapı açması bakımından kırılgan bir denge içeriyor; geniş katılım ve şeffaflık talepleri, sürecin meşruiyeti için belirleyici olacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar