Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Avrupa’daki Elektrik Kesintileri Hakkında Türkiye’den İlk Açıklama: “Aynı Sisteme Bağlıyız”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Enerji Bakanı Bayraktar, İspanya ve Portekiz’deki büyük çaplı kesintilerin Türkiye’yi doğrudan etkilemediğini; ancak ENTSO-E senkron bağlantısı nedeniyle dolaylı risklerin bulunduğunu açıkladı.

Birinci beyanat niteliğindeki açıklamada, İspanya ve Portekiz başta olmak üzere Avrupa’nın batısında 28–29 Nisan 2025 tarihlerinde yaşanan yaygın elektrik kesintilerinin, Türkiye’yi doğrudan etkilemediği; ancak Türkiye’nin Avrupa elektrik şebekesi ile senkron bağlantıda olması nedeniyle dolaylı risklerin bulunduğu vurgulandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada “Şu anda sıkıntıdan etkilenmedik ama bize etkileyebilecek boyutta bir sıkıntı. Çünkü biz de Avrupa’nın sistemine bağlıyız” ifadelerini kullandı. Bu durum, enerji arz güvenliğimizi temin eden uluslararası mekanizmalar ve şebeke entegrasyonu altyapısının önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Olayın Arka Planı

28 Nisan 2025’te İspanya ve Portekiz’de başlayan ve Fransa’nın bazı bölgelerine de yayılan geniş çaplı elektrik kesintileri, şehirlerde ulaşımı durdurdu, kritik altyapı hizmetlerini aksattı ve binlerce kişiyi acil durum sistemlerine bağımlı bıraktı . Kesintinin temel nedenine dair resmi bir açıklama henüz gelmemekle birlikte, rüzgar ve güneş üretiminin yönetilmesindeki dengesizliklerin neden olduğu, Fransa’daki enterkonneksiyon sistemlerinin otomatik koruma mekanizmalarıyla devre dışı kaldığı iddiaları gündeme geldi .

Türkiye’nin Durumu ve Bakanın Açıklaması

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kabine Toplantısı sonrası yaptığı basın açıklamasında şu ana dek Türkiye’de kesintiye dönüşen bir aksaklık yaşanmadığını belirtti  Ancak, Türkiye’nin Avrupa iç elektrik piyasası entegrasyonunu sağlayan ENTSO-E senkron bölgesi ile kalıcı bağlantısının 2015’te tesis edildiğini; dolayısıyla büyük ölçekli bir sistem arızasının enerjide dalgalanma riski taşıdığını hatırlattı . Bayraktar, “Ama bizi etkileyebilecek boyutta bir sıkıntı. Çünkü biz de Avrupa’nın sistemine bağlıyız” ifadeleriyle bu riskin ciddiyetine işaret etti .

Elektrik Şebeke Bağlantısı ve Risk Analizi

Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) verilerine göre, 14 Nisan 2015’te imzalanan Uzun Dönem Anlaşma ve 16 Ocak 2016’da tesis edilen Gözlemci Üyelik ile Türkiye, ENTSO-E CESA senkron bölgesinde güvenlik ve piyasa bütünleşmesine katılıyor . Mevcut kapasiteyle 500 MW ihracat ve 650 MW ithalat yapabilen enterkonneksiyon hatları, olası dengesizliklerin Türkiye’ye doğrudan yansıyabileceği anlamına geliyor . Bu hatların yük akış dengelemesi, sınır ötesi PTDF matrisleri ile yönetiliyor; ani kesintilerde şebeke frekansındaki sapmalar risk oluşturuyor .

Olası Senaryolar ve Önlemler

  1. Geçici Frekans Dalgalanmaları: Ani enerji kayıpları, bölgesel şebeke frekansının hızla düşmesine yol açabilir. Türkiye’de bu durum, jeneratör yük kontrol mekanizmalarıyla yerel dengeleme yoluyla tolere edilebiliyor .

  2. Talep Artışı ve Stres Testleri: Yaz aylarındaki tüketime bağlı pik değerlerinde artış, kesintiden sonraki toparlanma sürecini uzatabilir. TEİAŞ, senkron bölge senaryolarında özellikle İspanya-Portekiz hattı arızalarında stres testleri uyguluyor .

  3. Yedek Enerji Kaynaklarının Devreye Alınması: Doğalgaz santralleri ve regüle kapasiteli hidroelektrik santraller, olası şebeke gerilim düşüşünde hızlı yanıt verecek şekilde hazır tutuluyor. Bunlar, ENTSO-E’nin acil durum müdahale protokollerine entegre edilmiş durumda .

Sonuç

Avrupa’daki kesinti, entegre bir enerji pazarının avantajları kadar risklerini de gösterdi. Türkiye, şu anda kesintiden etkilenmemiş olsa da şebeke senkronizasyonu nedeniyle benzer aksaklıklara karşı hazırlıklı olmalı ve regülasyon, altyapı yatırımı ile uluslararası koordinasyonu güçlendirmelidir. Alparslan Bayraktar’ın açıklaması, enerji arz güvenliği ve entegrasyon politikalarında uluslararası iş birliğinin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Etiler’de Akılalmaz Kentsel Dönüşüm Oyunu: Taşyapı Her Apartmandan Daire Alıp Kat Maliki Oldu

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
İstanbul’un seçkin semti Etiler’de Taşyapı’nın Emrullah Turanlı önderliğinde her apartmandan bir daire satın alarak kat maliki olma stratejisi ve “çürük raporu” tehdidiyle kentsel dönüşüme zorlaması, mahalleliyi “kentsel yıkım” endişesine sürüklüyor.

1. Olayın Özeti

İstanbul Etiler’de Toprakkale Sokak merkezli mahallede, Taşyapı’nın sahibi Emrullah Turanlı’nın “her apartmandan bir daire” satın alarak kat maliki unvanı elde ettiği ve kat maliki sıfatıyla binaları kentsel dönüşüme zorladığı iddia ediliyor . Fiilen 2 binden fazla kişiyi etkileyen sürece mahalle sakinleri “kentsel yıkım” adını veriyo.

2. Her Apartmandan Bir Daire Satın Alma Stratejisi

Taşyapı, mahalledeki 3 bloklu site dahil olmak üzere, her yapının ortak kullanım şartları gereği kat maliki sayılmak için birer daire edindi. Böylece, hem apartman yönetimine hem de kentsel dönüşüm karar sürecine veto ve baskı unsuru ekleyebilecek çoğunluğa yakın konum elde etti .

3. “Çürük Raporu” Tehdidi ve Karot Uygulaması

Firma, daire satın aldığı binalardan karot numunesi aldırarak “çürük yapı” raporu çıkarılacağı tehdidini kullanıyor. Bu rapor, yasal süreçte kentsel dönüşümün zorunlu hale gelmesine zemin hazırlıyor ve maliklere pazarlık baskısı oluşturuyor .

4. Huzurevi Arsasına İnşa Edilen Otel ve Ruhsat Sorunları

Aynı şirket, Toprakkale Sokak’taki huzurevi arsasına 8 katlı bir otel inşa etti ancak uzun süre İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden ruhsat alamadı. 2016’da “ÇED gerekli değildir” kararı çıkarken, otel hâlâ resmi ruhsata kavuşamadı. Ruhsatsız yapıyı kurtarmak için mahalle binalarının yıkımını hedeflediği iddia ediliyor .

5. Mahalle Sakinlerinin Tepkisi

Konuyla ilgili konuşan yurttaşlar, “Bu kentsel dönüşüm değil, kentsel yıkım” diyerek tepkilerini dile getiriyor. “Evlerimizin üzerine çöküyorlar” diyen mahalleli, taviz vermeyenlere “karot aldıracakları” tehdidiyle karşı karşıya bırakıldıklarını vurguluyor

6. Taşyapı Sahibi Turanlı’nın Savunması

Emrullah Turanlı, “Etiler’deki evler dua ile ayakta duruyor” ifadelerini kullanarak binaların depreme dayanıksız olduğunu savundu. Kentsel Dönüşüm Yasası uyarınca mevzuata uygun şekilde hareket ettiklerini ve dönüşümün kaçınılmaz olduğunu belirtti .

7. Hukuki Boyut ve Kat Maliklerinin Hakları

Kentsel Dönüşüm Yasası’na göre riskli yapı tespiti sonrasında çoğunluk kararı aranıyor. Tek bir kat maliki bile dönüşüme karşı çıktığında süreç uzayabiliyor; ancak Taşyapı’nın “bir daire sahipliği” taktiği, hukuki çoğunluk hesaplarında baskı unsuru oluşturuyor. Kat malikleri, toplu iradeyi ve bilgilendirme usullerini inceleyen uzmanlarla harekete geçebilir.

8. Sonuç ve Beklentiler

Etiler’de yaşanan bu “kentsel dönüşüm oyunu”, emlak piyasasında benzeri görülmemiş bir taktik olarak kayda geçti. Hukuki süreçler, bilirkişi raporları ve yerel yönetim kararları, mahallelinin kaderini belirleyecek. Önümüzdeki günlerde mahkemeye taşınacak davalar ve İBB’den gelecek imar denetimleri kritik önem taşıyor.


Yazarın Notu:
Bu makale, Etiler Toprakkale Sokak’taki güncel gelişmeleri ve Taşyapı’nın stratejilerini tüm boyutlarıyla ele alır. Hukuki süreçlere ilişkin ayrıntılar için ilgili yönetmelik ve bilirkişi raporları takip edilmelidir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Manisa Salihli’de Zeytin Bahçesindeki Asırlık Top Mermisi Şoku: “Ölümle Burun Buruna Geldim”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Manisa’nın Salihli ilçesinde zeytin bahçesini sulayan çiftçi Kemal Yıldız, Kurtuluş Savaşı’ndan kaldığı tahmin edilen asırlık top mermisi buldu. Bomba imha ekiplerinin kontrollü patlatma operasyonu detayları ve çiftçinin korku dolu anları.

Olayın Gerçekleştiği Lokasyon ve Zaman

  • Tarih & Saat: 1 Ağustos 2025, yaklaşık 17:30

  • Yer: Manisa’nın Salihli ilçesine bağlı Çukuroba Mahallesi, tren yolu mevkiindeki zeytin bahçesi

İlk Fark Ediliş ve Çiftçinin İfadesi

Zeytinlerini suladığı sırada toprağın yüzeyinde paslı ve metalik bir cisim fark eden çiftçi Kemal Yıldız, önce “taş” sandığı bu nesneyi inceledi. Cismi dikkatle inceleyince bunun eski bir top mermisi olduğunu anlayan Yıldız, “Ölümle burun buruna geldim” sözleriyle yaşadığı paniği dile getirdi .

İhbar ve İlk Müdahale

Yıldız, derhal 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak durumu bildirdi. Kısa süre içerisinde olay yerine gelen Salihli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, zeytinliğin çevresinde geniş çaplı bir güvenlik çemberi oluşturarak bölgeyi vatandaşlara kapattı .

Bomba İmha Uzmanlarının Operasyonu

Manisa İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı bomba imha uzmanları, bölgeye hızlıca intikal ederek:

  1. Mermiyi kontrollü şekilde fünye ile patlatma kararı aldı.

  2. Patlatma öncesi ve sonrası için çevredeki ağaçlık alanı ve mahalle halkını güvenli bölgeye yönlendirdi.

  3. Kontrollü patlatma sonrası kalıntılar emniyet birimlerince muhafaza altına alındı .

Tarihi Arka Plan ve Uzman Görüşleri

  • İlk incelemelere göre, patlamamış top mermisi Kurtuluş Savaşı dönemine ait bir mühimmat parçası olarak değerlendiriliyor.

  • Uzmanlar, bölgedeki eski muharebe hattı haritalarıyla karşılaştırma yaparak kesin dönemi belirlemek için çalışmalarını sürdürüyor .

Çiftçinin Yaşadığı Korku Dolu Anlar

Kemal Yıldız, “Başta taş sandım ama içeriyi açınca merminin içinde fünye olduğunu gördüm. O an ölümün ne kadar yakın olduğunu anladım. Allah korudu.” diyerek yaşadığı dehşeti anlattı .


Sonuç ve Önlemler
Bu tür tarihi mühimmat buluntularında yetkililer, vatandaşları asla müdahale etmemeye ve derhal emniyet birimlerine haber vermeye davet ediyor. Olay, Salihli’de güvenlik protokollerinin ne kadar hızlı işletilebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Trump’tan Rusya’ya Karşı Nükleer Denizaltı Hamlesi: İki Denizaltı Rus Karasuları Yakınına Sevk Ediliyor

Yayımlandı

üzerinde

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’ya yönelik artan gerilimler kâbesinde iki nükleer denizaltının konuşlandırılmasını emretti. Kararlılığın perde arkası, stratejik analiz ve uluslararası yankılar.

Giriş

1 Ağustos 2025 tarihinde ABD Başkanı Donald Trump, eski Rusya Devlet Başkanı Dmitry Medvedev’in “provokatif beyanlarına” karşılık olarak iki nükleer denizaltının Rus karasuları yakınlarına konuşlandırılmasını emretti. Trump, bu hamlenin tamamen “önleyici tedbir” olduğunu vurgularken, gelişme küresel jeopolitiği yeniden şekillendirme potansiyeli taşıyo.


1. Arka Plan: Trump ve Medvedev Arasındaki Restleşme

  • Medvedev’in Uyarısı: Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı olan Dmitry Medvedev, 22 Temmuz 2025’te sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Trump’ın Ukrayna’ya yönelik 8 Ağustos’a kadar ateşkes restine misilleme yapabilecekleri tehdidinde bulundu. Medvedev, Rusya’nın nükleer kapasitesinin hafife alınmaması gerektiğini belirtti .

  • Trump’ın Ultimatomu: Trump, Rusya’nın Ukrayna’da 8 Ağustos’a kadar ateşkese uymaması durumunda hem Rus enerji alıcılarına hem de üçüncü taraflara yaptırım uygulanacağını duyurmuştu .


2. Trump’ın Nükleer Denizaltı Hamlesi

  • Karar ve Gerekçe: Trump, 1 Ağustos sabahı Truth Social üzerinden paylaştığı mesajda, Medvedev’in “aptalca ve kışkırtıcı” açıklamaları üzerine iki denizaltının “uygun bölgelere” sevkini emrettiğini açıkladı. “Sözlerin önemi büyük; istenmeyen sonuçlara yol açabilir” ifadelerini kullandı .

  • Detaylar: Emri verilen denizaltıların hangi filolara bağlı olduğu ve tam rota bilgileri açıklanmadı. Rusya kara sınırlarına yakın bölgeler seçildiği belirtiliyor, ancak operasyonel gizlilik gerekçesiyle tam konum vergilendirilmiyor .


3. Stratejik ve Jeopolitik Analiz

Boyut Değerlendirme
Askeri Gösteri Nükleer denizaltı konuşlandırması, “nükleer seçenek” kabiliyetinin görsel bir teyidi olarak değerlendirilebilir.
Diplomatik Baskı Rusya üzerinde diplomatik baskıyı artırmak, Ukrayna’da ateşkese zorlamak.
Riskler Yanlış anlaşılma, tırmanma riski; Rusya’nın benzer bir hamleyle cevap verme ihtimali.
Uluslararası Algı Müttefiklerin desteği sorgulanabilir; Çin ve NATO üyelerinin reaksiyonlarına bağlı diplomatik dalgalanmalar.

4. Uluslararası Tepkiler

  • Rusya’dan Yanıt: Rusya Dışişleri’nden yapılan ilk açıklamada, “ABD’nin nükleer gösterisine” sert tepki geldi, diyalog çağrısı yapılmadan askeri baskının artırılmasının bölgesel istikrarı zedelediği bildirildi.

  • NATO Müttefikleri: Almanya ve Fransa, önleyici tedbirler yerine “siyasi ve diplomatik çözüm” çağrısında bulundu.

  • Çin ve Diğerleri: Çin Dışişleri, tırmanmanın “bölgesel dengeyi bozacağını” savunarak tarafları itidale davet etti.


5. Sonuç ve İleriye Dönük Beklentiler

Trump’ın nükleer denizaltı hamlesi, yüksek risk içeriyor ve tırmanmayı tetikleyebilecek bir adım olarak görülüyor. Önümüzdeki günlerde:

  1. Ceasefire Görüşmeleri: Rusya’nın ateşkes tekliflerine yanıtı takip edilecek.

  2. Yaptırımların Kapsamı: ABD’nin ikinci dalga yaptırımları 8 Ağustos’a kadar netleşecek.

  3. Askeri Manvralar: Karşılıklı manevraların yoğunluğu artabilir ve güven artırıcı önlemler ihtiyacı doğabilir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar