Gündem
Arnavutköy’de 2 Günlük Bebek Mezarlıkta Bulundu: Üniversite Öğrencisi Anne İfadesi Şoke Etti
Açıklaması:
İstanbul Arnavutköy Asri Mezarlığı’nda 1 Haziran 2025 tarihinde bulunan 2 günlük bebek cesedi olayı tüm Türkiye’yi sarstı. Anne Aynur Ç. (20), “Öldüğünü sandım, babamın mezarına bıraktım” diyerek şoke eden bir ifade verdi. Gözaltına alınan anne ve baba adliyeye sevk edildi. Olayın detayları, hukuki süreç ve toplumsal tepkiler bu makalede.
Olayın Yaşandığı Tarih ve Mekân
Olay, 1 Haziran 2025 Pazar günü öğle saatlerinde İstanbul Arnavutköy Anadolu Mahallesi’ndeki Asri Mezarlığı’nda meydana geldi. Mezarlıkta görevli bir güvenlik görevlisi, rutin kontroller sırasında bir mezarın üzerinde 2 günlük erkek bebek cesedi olduğunu fark etti. Durumun haber alınmasının ardından bölgeye sevk edilen polis ve olay yeri inceleme ekipleri, bebeğin cesedini detaylı şekilde inceledi. Yapılan ilk tespitlerde, vücudunda çizikler olduğu ve göbek bağının hâlâ üzerinde bulunduğu belirlendi
Anne ve Babanın Kimliği, Gözaltı Süreci
Ekiplerin yaptığı araştırmalar sonucu, Arnavutköy Devlet Hastanesi’nde yapılması gereken 24 saatlik doğum gözetim süresini tamamlamadan kaçan ve bebeğini “emzirme bahanesiyle” yanına alarak hastaneden ayrılan üniversite öğrencisi Aynur Ç. (20) olduğu belirlendi. Polis, hastane güvenlik kameralarındaki görüntülerden hareketle Aynur Ç.’yi yakalayarak gözaltına aldı. İddialara göre bebeğin babası olduğu öne sürülen S.A. (24) de aynı bölgede tespit edilerek gözaltına alındı. Şüpheliler, İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi
Anne Aynur Ç.’nin İfadesi
Aynur Ç., polis merkezindeki sorgusunda şu ifadeleri kullandı:
-
“Doğum Sonrası Hastaneden Kaçış”
“Bebeğimi hastanede yasal olarak 24 saat gözetim altında tutmam gerekiyordu. Ancak bebeğim ilk gün emiyordu; sonra emmeyi kesti. Hareket etmeyip ağlamayınca ölmüş olabileceğini düşündüm. ‘Emzirme’ bahanesiyle bebeği yanıma alarak hastaneden çıktım ve evime gittim.” -
“Mezara Bırakma Gerekçesi”
“Babaannemin veya kendime ait manevi bir alan olmadığından, cenaze sonrası kimse fark etmesin diye babamın mezarının bulunduğu Asri Mezarlığı’na götürüp bıraktım. Bebeğin ölü olduğunu zannediyordum.” -
“Aile ve Geçmiş Hayat”
“2018 yılında babamı kaybettim. Ailem köye döndü, ben İstanbul’da bir üniversitenin Türkçe Öğretmenliği bölümüne kaydoldum. Ailemden maddi destek alarak eğitimimi sürdürüyordum. Bir süre sonra S.A. ile tanıştım, ayrıldıktan sonra hamile olduğumu fark ettim. Önce çocuğu aldırmayı düşündüm, sonra doğurup bakabileceğimi sandım.”
Bebeğin Babası S.A.’nın Açıklamaları
Gözaltına alınan S.A. (24) ise ifadesinde, Aynur Ç. ile bir dönem birlikte yaşadıklarını, ancak ayrıldıktan sonra doğumdan haberinin olmadığını ileri sürdü. “Doğum olduğuna dair hiçbir ipucu vermedi. Bebeğin varlığından bihaberdim” dedi. Polisin yaptığı tespitler ve hastane kayıtlarındaki görüntüler, S.A.’nın bebekle ilgili bilgi sahibi olup olmadığının soruşturulmasını gerektiriyor.
Bebeğin Adli Tıptaki İnceleme Süreci
Bebeğin cesedi, Asri Mezarlığı’nda yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Burada yapılan otopsi ve DNA analizleri;
-
Bebeğin Gerçek Doğum Zamanı ve Sağlık Durumu: Vesilesiyle canlı doğup doğmadığı, otopsi raporunda netleştirilecek.
-
Ölüm Sebebi: Göbek bağının kesilme şekli ve vücudundaki çizikler dikkate alınarak “ihmal, kaza veya kasti eylem” kapsamında değerlendirmeler yapılacak.
-
Baba Soy Bağının Tespiti: Yasal işlemlerin sağlıklı şekilde ilerleyebilmesi için DNA karşılaştırmaları hızla tamamlanacak.
Bu inceleme sonuçları, hem S.A. hem de Aynur Ç. için evrakın savcılığa iletilmesini sağlayacak ve cezai sorumluluk boyutunu netleştirecek.
Hukuki Boyut ve Muhtemel Suçlamalar
Olayın kayıtlarına göre;
-
Çocuğun Gözetimsiz Bırakılması ve İhmali: 24 saat hastane kontrolünden çıkartılan bebek, gerekli tıbbi desteği alamadığı için zarar gördüyse “ihmal suretiyle çocuğun zarar görmesi” veya “ölümüne sebebiyet verme” suçlaması gündeme gelebilir.
-
Cenaze Defi Usulsüzlüğü: Türkiye’de cenaze işlemlerinin ve mezara bırakma süreçlerinin belirli kurallara göre yapılması zorunludur. Bebeğin tıbbi olarak ölü ilan edilmeden gömülmesi, “cesede muamelenin usulsüz yapılması” suçunu oluşturabilecektir.
-
Beyan ve İftiraya Yönelik İddialar: S.A.’nın bebeğin babası olmadığına dair iddiası, gerekli DNA raporunun sonucuna göre “babanın çocuğa bakmaması” veya “çocuğun tanınmasını engelleme” gibi ek soruşturmaları gündeme getirebilir.
Savcılık, bu nedenlerle soruşturmayı “çocuğun sağlığına kasten veya taksirle zararı” ve “resmî işlemlere aykırı davranma” başlıkları altında derinleştirdi. Her iki şüpheli de “gözaltı süresinin adliyeye sevkiyle” adli kontrol veya tutuklama kararını bekliyor.
Medyatik Yankılar ve Toplumsal Tepkiler
-
Medyada Geniş Yankı: Olay, Mynet’in “Kahreden haber!..” başlığıyla yayınladığı ilk duyurudan sonra Milliyet, Superhaber ve diğer ulusal haber portallarında manşetlere taşındı. Sosyal medyada #ArnavutköyBebek etiketiyle anılar paylaşıldı
-
Sosyal Medya Tepkileri: Kullanıcılar, “Anne neden yardım istemedi?”, “Hastaneden bebeği kaçırmak nasıl mümkün oldu?”, “Cezalar yetersiz kalacak mı?” gibi sorularla tepkilerini dile getirdi. Bir kısmı “Genç kızın psikolojik durumu nedir?”, “Babasının psikolojik mirası çocuğa yansımış olabilir mi?” yorumları yaptı.
-
Uzman Görüşleri: Çocuk ve ergen psikiyatrisi uzmanları, evlilik dışı hamilelik yaşayan genç kadınların kapalı ve desteksiz bir çevrede kalmasının, özellikle üniversite ortamındaki yalnızlığın risk teşkil ettiğini belirtti. “Özellikle doğum sonrası destek hattı, devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları tarafından üniversitelerde birimler kurulmalı” denildi.
Toplumsal Boyut ve Alınması Gereken Dersler
-
Üniversitelerde Psikososyal Destek İhtiyacı: Genç kadınların hamilelik döneminde ve doğum sonrasında psikolojik danışmanlık hizmetine kolay erişimi, benzer vakaların önüne geçebilir.
-
Hastane Protokollerinin Güçlendirilmesi: “Emzirme bahanesiyle bebek kaçırma” gibi aksiyonlara engel olacak güvenlik protokolleri gözden geçirilmeli; hem güvenlik hem de mahremiyet dengesi korunarak yeni düzenlemeler hayata geçirilmeli.
-
Hukuki Bilinçlendirme: Anne ve babaların doğum, defin ve adli süreçlerle ilgili temel bilgileri edinmesini sağlayacak yerel yönetim seminerleri ile toplumsal cehaletin azaltılması hedeflenmeli.
-
Medya Etiği ve Mahremiyet: Olayın duyurulmasında anne, bebek ve aile bireylerinin kimlik bilgilerinin gizlenmesi kamuoyunun hassasiyetini koruyacaktır. Bu vakada “Aynur Ç.” ifadesi kullanılsa da, toplum vicdanını rahatlatacak “gizlilik zırhı”na dikkat edilmeli.
Sonuç ve Beklenen Gelişmeler
Arnavutköy Asri Mezarlığı’nda 1 Haziran 2025 günü bulunan 2 günlük bebek cesedi vakası, sadece bir ceza soruşturması değil, aynı zamanda sağlık, eğitim ve sosyal destek mekanizmalarının sorgulanmasını da zorunlu kıldı. Şu ana kadar:
-
Aynur Ç. ve S.A. gözaltına alındı; adliyeye sevk edildiler.
-
Bebeğin otopsi ve adli tıp inceleme raporları bekleniyor. Sonuçlar, “canlı doğup doğmadığı” ve “ölüm koşulları” hususunda önemli delil teşkil edecek.
-
Hastane kayıtlarına ilişkin savcılık incelemesi devam etmekte; güvenlik kamerası kayıtları, hem annenin eylemini hem de hastane personelinin prosedürlere uyup uymadığını somutlaştıracak.
-
Toplumun beklentisi, haksızlığa uğramış bu minik canın hakkının hukuk önünde tam anlamıyla korunması ve benzer trajedilerin tekrar yaşanmaması adına önleyici tedbirlerin alınmasıdır.
Gündem
FİLENİN SULTANLARI DÜNYA ŞAMPİYONASI’NDA İKİNCİ OLDU — TÜRKİYE 2-3 İTALYA
Tarih: 7 Eylül 2025 | Maç Başlangıç: 15:30 (TSİ) | Okuma süresi: 3 dakika
Yazar: FatihDoğanMedya
Özet
A Milli Kadın Voleybol Takımımız, Tayland’da düzenlenen 2025 FIVB Kadınlar Dünya Voleybol Şampiyonası finalinde İtalya’ya 3-2 mağlup olarak turnuvayı ikinci sırada tamamladı. Maç beş sette büyük çekişmeye sahne oldu; Filenin Sultanları tarihindeki ilk Dünya Şampiyonası finalini oynamış oldu.
Maç bilgileri (Hızlı bakış)
-
Karşılaşma: Türkiye — İtalya (Final)
-
Tarih: 7 Eylül 2025
-
Saat: 15:30 TSİ (Başlangıç)
-
Salon: Huamark Spor Salonu, Bangkok (ev sahibi şehir).
Sonuç ve set skorları
-
Genel sonuç: İtalya 3 — 2 Türkiye
-
Set skorları: 25-23, 13-25, 26-24, 19-25, 15-8 (beşinci set). Türkiye son sete kadar büyük direnç gösterse de İtalya beşinci seti üstün bitirdi.
Maçın kırılma anları ve kısa analiz
Filenin Sultanları, turnuva boyunca sergilediği disiplinli blok-defans ve Vargas’ın (takımın skorer isimlerinden biri olarak öne çıktı) etkili hücum performansıyla finale yükseldi. Maçta Türkiye, özellikle ikinci ve dördüncü setlerde sert servis ve hızlı hücumlarla maça tutunmayı başardı; ancak son sette İtalya’nın servis baskısı ve rakip hücumlardaki isabeti maçın kaderini belirledi. Türkiye’nin finale yükselmesi ve Vargas’ın yarı finaldeki kilit katkıları turnuvanın en konuşulan hikâyelerinden biri oldu.
İtalya’nın yolu ve kilit oyuncular
İtalya, yarı finalde Brezilya’yı zorlu bir beş set mücadelesinin ardından 3-2 yenerek finale çıktı; bu zorlu yarı final galibiyeti İtalya’nın finaldeki özgüvenini pekiştirdi. Egonu, Sylla ve Danesi gibi isimlerin maç içindeki kritik katkıları, İtalya’yı son setin başında koşullandırdı. beinsports.com.trTürkiye Today
Tarihe not
Bu sonuçla Türkiye, Dünya Şampiyonası tarihinde ilk kez final oynayarak turnuvayı gümüş madalya ile tamamlamış oldu — tarihe geçen bir başarı ve ülke voleybolu için önemli bir dönüm noktası. Milli takımın şampiyonaya kadar gösterdiği istikrarlı performans ve finaldeki mücadele, gelecek turnuvalar için umut verici sinyaller taşıyor.
Hızlı istatistikler (maçtan öne çıkanlar)
-
Maç süresi: Yaklaşık 2+ saat (beş set).
-
Türkiye’nin en yüksek skorer oyuncusu: (Resmi istatistikler için maç raporuna bakınız).
-
Turnuva derecesi: Türkiye — 2. / İtalya — 1.
Gündem
Batman’da korkutan ev yangını

Dağçatı Soğanlı köyünde Bende Akkuş’a ait evde henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı.
Kısa sürede büyüyen alevler evi tamamen sardı.
EV KULLANILAMAZ HALE GELDİ
İhbar üzerine olay yerine sevk edilen itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın kontrol altına alınarak söndürüldü. Yangında can kaybı yaşanmazken, ev kullanılamaz hale geldi.
Yangının çıkış sebebinin belirlenmesi için inceleme başlatıldı.
Gündem
Türk Çetesi İddiası: Viterbo’da “Festival Saldırısı” Soruşturması Türkiye’deki Çete Hesaplaşmasına Uzandı
Yayın Tarihi / Saat: 7 Eylül 2025 — 12:00 (Europe/Istanbul)
Okuma Süresi: 3 dakika (≈ 537 kelime)
Haberin kaynağı: FATİHDOĞANMEDYA — İtalya ve Türkiye resmi ve yerel basın raporları derlenmiştir.
Önemli kaynaklar: AP, Agenzia Nova, Euronews.
Özet
İtalya’nın Viterbo kentinde Macchina di Santa Rosa festivali öncesi gözaltına alınan iki Türk vatandaşıyla ilgili soruşturmada, ilk bulguların şüphelilerin hedefinin geniş halk kitleleri veya festival değil; Türkiye kökenli bir rakip organize suç üyesi olabileceğini gösterdiği bildirildi. Soruşturma, İtalyan kolluk kuvvetleri ile Türkiye’deki ilgili birimler arasında koordineli yürütülüyor.
Olayın gelişimi
-
İtalyan polisi 3 Eylül 2025 gecesi Viterbo’da bir pansiyonda baskın düzenleyerek iki Türk vatandaşını gözaltına aldı. Operasyonda uzun namlulu bir silah, tabanca ve çok sayıda mühimmat ele geçirildiği bildirildi.
-
Baskın, şehirde her yıl büyük katılımın olduğu Macchina di Santa Rosa festivali öncesine denk geldi; yetkililer olası bir tehditi önlemek için hızlı müdahale gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Soruşturmada yeni yön: hedef festival mi, çete üyesi mi?
İtalyan soruşturma yetkililerinin ve yerel medyanın ilk tespitlerine göre, şüphelilerin gerçekten festival alanını hedef alıp almadığı konusunda belirsizlik sürüyor; ancak Türkiye kaynaklı bazı haberlerde ve soruşturma içindeki ipuçlarında, operasyonun rakip bir organize suç üyesini hedeflemeye yönelik olduğu yönünde bulguların güçlendiği belirtildi. Bu iddialar henüz resmi makamlarca tam anlamıyla doğrulanmadı; delil incelemeleri, telefon kayıtları ve iletişim dökümlerinin analizleri sürüyor
Resmi açıklamalar ve uluslararası iş birliği
İtalya Başbakanı ve İçişleri Bakanlığı yetkilileri polis operasyonunu överek festivalin güvenli şekilde tamamlanmasını sağladıklarını belirtti. Soruşturma kapsamında İtalyan savcılığı, yerel emniyet birimleri ve gerektiğinde Türk yetkililer arasında bilgi paylaşımı ve koordinasyonun yürütüldüğü bildiriliyor. Resmi dil, terör bağlantısı iddiaları konusunda temkinli; dosyanın büyük ölçüde organize suç ve silah bulundurma/kaçakçılığı ekseninde ele alındığına dair işaretler ağır basıyor.
Güvenlik ve toplumsal etkiler
Macchina di Santa Rosa gibi yoğun katılımlı dini ve kültürel etkinlikler, dar Viterbo sokaklarında gerçekleştirildiği için her yıl yüksek güvenlik riski barındırıyor. Bu vaka, Avrupa’da sınır ötesi organize suç ve silah kaçakçılığına karşı yürütülen operasyonların önemini tekrar gözler önüne serdi. Yerel halkta tedirginlik yaşandı; yetkililer ise önlemlerin artırıldığını ve kamu güvenliğinin sağlandığını yineliyor.
Adli süreç ve beklenen gelişmeler
Gözaltındaki şahıslar hakkındaki resmi suçlamalar ve tutukluluk kararları savcılık işlemleri tamamlandıkça netleşecek. Uzmanlar, telefon ve dijital incelemelerin sonucunun şüphelilerin Türkiye’deki bağlantılarını ve hedeflerini aydınlatmada belirleyici olacağını vurguluyor. Interpol ve iki ülke emniyetlerinin bilgi paylaşımıyla soruşturmanın derinleştirilmesi bekleniyor.
-
Gündem6 gün önce
EVLİLİK YILDÖNÜMÜ KABUSA DÖNDÜ: FİTNESS EĞİTMENİ İREM KARATUTLU TIR’IN ÇARPMAĞI SONUCU İKİ BACAKLARINI KAYBETTİ
-
Teknoloji1 hafta önce
ChatGPT’nin ilk belgeli cinayeti: Yapay zeka nasıl katil yarattı?
-
Teknoloji1 hafta önce
Instagram’da yeni dönem başlıyor: Abonelik ücreti belli OLDU!
-
Spor1 hafta önce
Kerem Aktürkoğlu, Fenerbahçe tarihinin en pahalı transferi oldu
-
Sanat1 hafta önce
Psikologlar yönlendirdi, hayatı değişti
-
Sanat1 hafta önce
2 bin yıllık gözyaşı şişelerini yeniliyor: Sadakatin göstergesiydi
-
Spor1 hafta önce
Samsunspor taraftar kafilesine silahlı saldırı: 1 ölü, 1 yaralı
-
Sağlık1 hafta önce
Yıllarca panik atak dediler, diş çektirdikten sonra anlaşıldı! Adana’daki Emrah dünyadaki ilk hasta oldu