Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Son dakika: Belgrad Ormanı’nda bulunan Ece Gürel hayatını kaybetti: Ölüm sebebi belli oldu

Yayımlandı

üzerinde

Son dakika haberi! Belgrad Ormanı’nda kaybolmasının ardından uzun süren aramalar sonunda, gece yarısı donmak üzereyken bulunan Gürel, hastanede hayatını kaybetti.

Uzun süre soğukta kaldığı için hipotermi geçirdiği belirlenen Gürel’in tedavisi sırasında bir süre kalbi durdu.

Doktorların müdahalesinin ardından yeniden hayata döndürülen Gürel, entübe edilerek yoğun bakım servisine alındı.

Gürel’in yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybettiği öğrenildi.

Hastaneden alınan Ece Gürel’in cenazesi, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü.

İKİNDİ NAMAZINDA DEFNEDİLECEK

Adli Tıp Kurumu morgunda yapılan incelemelerin ardından Ece Gürel’in cenazesi ailesine teslim edildi. Gürel’in cenazesi Bağcılar’da ikindi namazı sonrası kılınacak olan cenaze namazının ardından defnedileceği öğrenildi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

İstanbul Gültepe’deki evinden 2 Mart Pazar günü Belgrad Ormanı’na yürüyüş yapmak için çıkan ve 4 gündür haber alınamayan peyzaj mimarı Ece Gürel bugün gece yarısı sağ olarak bulundu.

Ormanlık alanda arama faaliyetleri yürüten 4 kişilik çevik kuvvet ve 12 kişilik sivil toplum kuruluşu ekipleri, Gürel’i saat 01.15’te donmak üzereyken bulundu.

Titrediği ve tamamen uyuşmuş halde olduğu görünen Gürel’in bilincinin açık olduğu öğrenildi.

Gürel, telefondan son sinyal alınan noktadan 6 kilometre uzakta bulundu.

EKİP LİDERİ NTV’YE KONUŞTU

Ece Gürel’i bulan arama kurtarma ekibinin lideri Yusuf Ahmet Kulca, bulma anını NTV yayınında anlatmıştı.

Yaklaşık 16 kişilik bir ekiple arama kurtarma çalışmalarına destek veren Yusuf Ahmet Kulca ve ekibi “Bulduk bulduk” sesleriyle hemen Ece’ye koştu. Ekip lideri Ahmet Kulca, genç kadını ilk buldukları anda onun konuşabilecek durumda bile olmadığını söyledi.

Son dakika: Belgrad Ormanı’nda bulunan Ece Gürel hayatını kaybetti: Ölüm sebebi belli oldu - 1 36 yaşındaki Gürel’i bulmak için başlatılan çalışmalar 4. gününde sonuç verdi.

“ECE KASKATI OLMUŞTU”

O anları, “Ece’nin gözleri açıktı konuşamıyordu, kaskatı olmuştu. Kollarında bacaklarında diken izleri vardı. Termal battaniyelerde Ece’nin üzerini örttük. Kafasında bir şey olup olmadığını kontrol ettikten sonra uyumaması için mücadele etmeye başladım.” sözleriyle anlatan Kulca, uzakta olan ambulansın gelinceye kadar genç kadının uyumaması için mücadele ettiğini belirtti.

“SEN ORMANI ORMAN DA SENİ KORUDU”

Kulca, “Ona, ‘Ece ablam sen orman mühendisisin, sen ormanı o da seni korudu’ dedim. Bak annen, eşin, sevenler, Türkiye seni bekliyor dedim. Türkiye’ye geçmiş olsun. Kısmet bize oldu ama diğer bütün ekipler ellerinden ne geliyorsa yaptılar.” dedi.

Ekip lideri genç kadının muhtemelen kaybolduktan sonra bir süre mücadele ettiğini yorulduğu için de eşyalarını bir noktada bırakmış olabileceğini yönelik de bilgi verdi.

“VÜCUDU ISINDIKTAN 6 DAKİKA SONRA SES VERDİ”

Ece Gürel’i bulan arama kurtarma ekibi gönüllüsü Turan Altun da, “İlk bulduğumuzda dudakları titriyordu, gözleri açıktı. Ama 72 saat dolduğu için vücudu artık tamamen buz kesmişti. Termal battaniyeyi üzerine serdik, montlarımızı verdik. Vücudu ısındıktan 6 dakika sonra ses vermeye ve bağırmaya başladı. ” sözleriyle olay anını anlattı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Kimlik sorulan alkollü sürücü şube müdürüne tekme attı

Yayımlandı

üzerinde

‘da maddi hasarlı kaza yapan alkolü sürücü, 2 yakınıyla birlikte kimlik isteyen polis ekiplerine direndi. 

Olay, saat 20.30 sıralarında Kılıçaslan Mahallesi Kurtuluş kavşağında meydana geldi. Serkan S. yönetimindeki 68 ACL398 plakalı hafif ticari araç, Ümmet E. (33) yöntemindeki otomobile arkadan çarptı. Serkan S. araçtan inip olay yerinden kaçtı. Çevredekiler durumu polis ekiplerine bildirdi. Trafik polisleri kaza yerinde incele yaparken, Serkan S. ile yakınları Sait S. ve Rahmi S. kaza yerine geldi.

Polis ekipleri şüphelilerden kimlik istedi. Kimlik vermek istemeyen 3 kişiden Sait S, bu sırada kaza yerinde bulunan Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürü Gürsoy Yalvaç’a tekme attı. Polis ekipleri biber gazı kullandığı 3 kişiyi etkisiz hale getirip, gözaltına aldı. Sürücü Serkan S’nin yapılan alkol kontrolünde 2.60 promil alkollü olduğu ortaya çıktı. Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürü Gürsoy Yalvaç, Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesinden tedavi edildi.

Olayla ilgili soruşturma sürüyor. 

Okumaya Devam Et

Gündem

Rio’da polis baskını: ölü sayısı 119’e çıktı — Brezilya polisi açıkladı

Yayımlandı

üzerinde

Rio’da polis baskını: ölü sayısı 119’e çıktı — Brezilya polisi açıkladı

Tarih / Saat: 29 Ekim 2025 — 12:44 (Brasília saati).
Okuma süresi: Yaklaşık 4 dakika
Yayın: FatihDoganMedya — Son Dakika Haberleri

Brezilya güvenlik güçleri, Rio de Janeiro’da düzenlenen büyük çaplı bir operasyonda ölü sayısının 119’a yükseldiğini açıkladı. Operasyonun hedefinde Comando Vermelho gibi büyük bir suç şebekesi vardı; çatışmalar Penha ve Complexo do Alemão bölgelerinde yoğunlaştı. Yetkililer, operasyona yaklaşık 2.500 polisin katıldığını ve çok sayıda gözaltı ile silah ele geçirildiğini bildirdi


Detaylı Haber

Polis açıklaması: 119 ölü

Rio eyalet polisinin ve güvenlik yetkililerinin verdiği en son bilgiye göre baskında 115 şüpheli ile 4 polis olmak üzere toplam 119 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, bazı cesetlerin ormanlık bir alanda bulunduğunu; olay yerinde delil karartma iddialarının soruşturulacağını belirtti.

Operasyonun boyutu ve sonuçları

Eyalet yetkilileri operasyonun yaklaşık 2.500 polis ve asker ile gerçekleştiğini, çok sayıda arama ve yakalama gerçekleştirdiklerini açıkladı. Basına yansıyan rakamlara göre operasyon sonucu yüzü aşkın kişi gözaltına alınırken, çok sayıda ateşli silah ve uyuşturucu ele geçirildi. Resmi açıklamalarda ele geçirilen cephane ve gözaltı sayılarıyla ilgili net rakamlar paylaşıldı.

  • Operasyona ilişkin ilk resmi rakamlar gün içinde daha düşük veriler (yaklaşık 60-64 ölü) olarak duyurulmuş, daha sonra sayının arttığı bildirilmiştir. Bu farklılık medya ve resmi raporlar arasında tartışmalara yol açtı.

Bağımsız kurumların ve sivil toplumun tepkisi

Rio eyalet savunuculuk ofisi (public defenders) ve insan hakları örgütleri, ölü sayısına ilişkin daha yüksek rakamlar bildirdi ve operasyonun aşırı güç kullanımı iddiaları nedeniyle bağımsız soruşturma çağrısında bulundu. Bazı yerel tanıklar ve sivil toplum temsilcileri, hastaneler ve meydanlarda cesetlerin sıralandığı görüntülerden bahsetti; bu gelişmeler hem yerel hem de uluslararası düzeyde tepkilere yol açtı.

Yetkililerin savunması ve siyasi yansımalar

Rio valisi ve güvenlik yetkilileri operasyonu “narkoterörizmle mücadele” olarak tanımladı ve operasyonun şehirdeki organize suç yapılarını hedeflediğini savundu. Öte yandan muhalefet, insan hakları grupları ve bazı siyasi çevreler operasyonun orantısız güç kullanımı barındırdığı eleştirisinde bulundu; federal hükümet ve uluslararası gözlemciler de gelişmeleri yakından izliyor.


Kronoloji (kısa)

  • 28 Ekim 2025: Büyük çaplı operasyon başlatıldı; çatışmalar Penha ve Complexo do Alemão bölgelerinde yoğunlaştı.

  • 28–29 Ekim 2025: İlk resmi sayılar 60–64 ölü şeklinde duyuruldu; gün içinde sayılar arttı.

  • 29 Ekim 2025: Polis, toplam ölü sayısını 119 olarak açıkladı; bağımsız makamlar daha yüksek rakamlar bildirdi ve soruşturma talepleri yükseldi.


Neden önemli?

  • Bu operasyon, Rio’nun son yıllardaki en kanlı güvenlik eylemlerinden biri olarak değerlendiriliyor ve hem yerel topluluklar hem de uluslararası insan hakları izleyicileri açısından önemli endişeler yaratıyor

  • Operasyonun COP30 ve diğer uluslararası etkinlikler öncesine denk gelmesi, güvenlik ve insan hakları tartışmalarını daha da öne çıkardı.

Okumaya Devam Et

Gündem

SON DAKİKA — DSÖ: HASTANEYE SALDIRIDA 460’TAN FAZLA KİŞİ ÖLDÜ

Yayımlandı

üzerinde

SON DAKİKA — DSÖ: HASTANEYE SALDIRIDA 460’TAN FAZLA KİŞİ ÖLDÜ

Tarih: 29 Ekim 2025 | Saat: 14:00 UTC | Okuma süresi: 3 dakika

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Sudan’da paramiliter güçlerin ele geçirdiği Darfur kentinde bir hastaneye düzenlenen saldırıda 460’tan fazla kişinin öldüğünü bildirdi. Olayın merkezi olarak bildirilen yer El-Fasher (Darfur) ve hedef alındığı belirtilen tesis Suudi Doğum Hastanesi olarak rapor ediliyor; DSÖ ve uluslararası kurumlar acil insanî erişim çağrısı yapıyo


Detaylı haber

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, sosyal medya ve kurum açıklamalarında, Sudan’daki paramiliter güçlerin ele geçirdiği bir kentteki hastaneye düzenlenen saldırıda 460’tan fazla kişinin yaşamını yitirdiğinin bildirildiğini açıkladı. DSÖ, saldırının sağlık personelini, hastaları ve sağlık tesislerini doğrudan hedef aldığı yönündeki raporlar nedeniyle durumdan “derin endişe duyduğunu” belirtti.

Yerel kaynaklar ve uluslararası haber ajansları, saldırının El-Fasher (bazı raporlarda “Darfur kentinde”) içindeki Suudi Doğum (Saudi Maternity) Hastanesi’nde gerçekleştiğini aktarıyor. Kurumlar ayrıca hastanenin bölgedeki kısmi işlevsel kalan önemli sağlık merkezlerinden biri olduğunu ve saldırı sonucu hem tıbbi altyapının hem de yaşamları bağışıklayan temel hizmetlerin ağır şekilde zarar gördüğünü bildiriyor.

Görgü tanıkları, yardım örgütleri ve sağlık çalışanlarının aktardığına göre olayda çok sayıda sivil, hasta ve sağlık personeli hayatını kaybetti veya yaralandı; bazı sağlık çalışanlarının kaçırıldığına dair raporlar da bulunuyor. DSÖ Genel Direktörü Tedros, sağlık çalışanlarının ve hastanelerin korunması, kaçırılan kişilerin serbest bırakılması ve insani yardım ulaşımının engellenmemesi çağrısında bulundu.

Uluslararası toplum ve insanî yardım kuruluşları saldırıyı kınarken, bölgedeki iletişim kesintileri ve güvenlik koşulları nedeniyle bağımsız doğrulamanın zorluklar yarattığı vurgulanıyor. Önde gelen ajanslar ve hak örgütleri, olayın boyutlarını hâlen teyit etmeye çalışıyor; DSÖ ve Birleşmiş Milletler organları, insani koridorların açılması ve soruşturma taleplerini yineliyor.


Neden önemli?

  • Hastanelerin doğrudan hedef alınması uluslararası insancıl hukuk bakımından ciddi bir ihlal olarak değerlendiriliyor.

  • El-Fasher ve çevresi, on binlerce sivilin sıkıştığı ve yardım ihtiyacının çok yüksek olduğu bir bölge olarak biliniyor; sağlık altyapısının çökmesi insani krizi daha da derinleştirebilir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar