Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Floodlighting nedir? Yeni flört trendi

Yayımlandı

üzerinde

Floodlighting nedir? Yeni flört trendi

Toksik bir flört trendi olan Floodlighting, duyguları manipüle etmek ve sahte bir yakınlık yaratmak için bir ilişkide çok erken yaşta derin kişisel bilgiler paylaşmayı içerir. Brené Brown tarafından ortaya atılan bu trend, dengesizliğe, sömürüye karşı savunmasızlığa ve güvensizliğe yol açar. Duygusal açıklık çok önemlidir, ancak aşırı paylaşımın olumsuz etkilerinden kaçınmak için ilişkiler doğal olarak gelişmelidir.

Floodlighting, flört oyununda ilgi odağıdır. Peki, ‘Aman Tanrım, bir yıl daha, bir flört dönemi daha mı?’ diye düşünüyorsanız, flört dünyasında yeni bir trend, ancak ilişkinizde sorunsuz bir şekilde ilerlemek için bunun farkında olmalısınız. Floodlighting, sonsuza dek uzak tutmak isteyeceğiniz toksik bir flört trendidir.
Bir ilişkiye yeni başladıysanız veya yakın zamanda biriyle görüşmeye başladıysanız, floodlighting hakkında bilgi sahibi olmalısınız. Siz veya potansiyel partnerinizin ‘çok fazla şeyi çok erken’ paylaştığını mı düşünüyorsunuz? Hazır olun, çünkü bu sizi gerçekten şok edecek.Floodlighting, kişinin derin kişisel bilgileri bir kerede paylaştığı manipülatif bir flört taktiğidir. Bu, geçmiş ilişki travmaları veya çocukluk mücadeleleri olabilir. Kişi, sahte bir yakınlık duygusu yaratmak, diğer kişinin empatisini ve güvenini kazanmak veya diğer kişinin sizin bu yönlerinizle ‘başa çıkıp çıkamayacağını’ görmek için bir ilişkinin çok erken dönemlerinde paylaşımda bulunabilir.Floodlighting terimi, The Power of Vulnerability: Teachings of Authenticity, Connections and Courage kitabının yazarı Brené Brown tarafından türetilmiştir.
Brown, aşırı paylaşımın kişinin savunmasızlığını gerçekten göstermediğini, bunun floodlighting olduğunu düşünüyor. “Aşırı paylaşım mı? Savunmasızlık değil; ben buna floodlighting diyorum… Çoğu zaman kendimizi savunmasızlıktan korumak için çok fazla bilgi paylaşıyoruz ve işte nedeni,” diyor The Power of Vulnerability kitabında.”Bu makaleyi yazdığımı ve bunun için çok eleştirildiğimi ve insanların benimle dalga geçtiğini ve incinmiş hissettiğimi söylemekten korkuyorum – samimi bir sohbette birine söylediğim şeyin aynısı. Bu yüzden yaptığım şey, sizi bununla aydınlatmak – sizi çok iyi tanımıyorum veya büyük bir grubun önündeyim veya diğer insanlarla paylaşacak kadar sindiremediğim bir hikaye – ve siz hemen “ellerinizi kaldırın; beni itin” diye cevap veriyorsunuz ve ben de “Gördünüz mü? Kimse beni umursamıyor. Kimse incindiğimi umursamıyor. Biliyordum.” diyorum. Kendimizi savunmasızlıktan korumamızın yolu bu. Sadece korkumuzu doğrulayan bir davranışta bulunuyoruz.”
Ayrıca, Floodlighting’i anlamak için, bu tür paylaşımların ardındaki niyetlerin çok yönlü olduğunu ve genellikle birinin acısını dindirmek, bir ilişkideki sadakati ve hoşgörüyü test etmek ve/veya yeni bir bağlantı kurmak gibi bir kombinasyonu içerdiğini görmek gerektiğini söylüyor; bu da ‘birbirimizi sadece birkaç haftadır tanıyoruz ama bunu paylaşacağım ve artık en iyi arkadaş olacağız’ anlamına geliyor.“Ne yazık ki bunu yapan hepimiz için (ve kendimi de bu gruba dahil ediyorum), yanıt genellikle aradığımız şeyin tam tersi oluyor: İnsanlar geri çekiliyor ve kapanıyor, bu da utancımızı ve kopukluğumuzu daha da kötüleştiriyor. Kendi rahatsızlığınızı boşaltmak veya bir ilişkide bir hoşgörü barometresi olarak (“Bunu paylaşacağım ve etrafta kalıp kalmayacağını göreceğim”) veya bir ilişkiyi ileri sarmak için kırılganlığı kullanamazsınız; bu sadece işbirliği yapmaz.” diyor Brené Brown.
İlişkilerde duygusal açıklığa sahip olmak önemli olsa da, aşırı paylaşım gerçekten zararlı olabilir.İstismar riski: Çok fazla şeyi çok erken paylaşmak sizi manipülasyona karşı savunmasız hale getirebilir.Dengesiz dinamikler: Bir kişi aşırı paylaşım yaptığında, diğer kişinin paylaşmasına çok az yer kalır. Bu, bir kişiyi ‘duygusal bakıcı’ yapabilir ve ilişkinin dengesini bozabilir.
Sahte yakınlık: Kişisel bilgileri çok erken paylaşmak, uzun vadede sürdürülebilir olmayan bir bağ yaratabilir. Bunun nedeni, flaş ışığının sizi ilişkiyi doğal seyrine saygı göstermeden aceleyle bitirmeye yönlendirmesidir.Güvensizlik: Aşırı paylaşım genellikle reddedilme korkusundan ve kabul edilme ihtiyacından kaynaklanır. Her ikisi de sağlıklı bir ilişki için ideal değildir.Bir adım geri çekilip, siz veya eşinizin spot ışığı altında olduğunuzu hissedip hissetmediğinizi analiz etmeniz en iyisidir. Oraya ulaşmadan önce bile travma boşaltmak gerçekten yeşil bayrak değildir. Özellikle aşırı paylaşım yapan sizseniz, birçok riske yol açabilir. İlişkinin doğal seyrini izlemesine ve gelişmesine izin verin. İlerlemenin en iyi yolu budur.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncuları kimler? Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu

Yayımlandı

üzerinde

Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu:

Merhum sanatçı Murat Göğebakan’ın hayatını ele alan “Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filmi beyaz perde ardından televizyon izleyicileriyle buluşuyor. Peki, Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncuları kimler? Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu ve karakterleri haberimizde…

Müzikleriyle milyonların kalbine dokunan Murat Göğebakan’ın hikayesini beyaz perdeye taşıyan Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı filmi, hem duygusal yönüyle hem de güçlü oyuncu kadrosuyla dikkat çekiyor. İşte “Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filminin oyuncuları ve canlandırdıkları karakterler…
“Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filmi, ünlü sanatçının Adana’da başlayan hayat serüveninden, İstanbul’daki müzik yolculuğuna ve hastalık sürecine kadar birçok dönüm noktasını gözler önüne seriyor. Murat Göğebakan’ın hayat mücadelesi, aşkları, hayal kırıklıkları ve sahne arkasındaki gerçekler, seyirciye duygusal bir deneyim sunmayı hedefliyor.
Burak Sevinç – Murat Göğebakan: Filmin başrolünde yer alan Burak Sevinç, ünlü sanatçı Murat Göğebakan’a hayat veriyor. Sanatçının inişli çıkışlı yaşamı, müzik serüveni ve özel hayatı başarılı oyunculuğuyla izleyiciye aktarılacak.Tuvana Türkay – Sema: Murat Göğebakan’ın hayatındaki önemli kadın figürlerinden birini canlandıran Tuvana Türkay, performansıyla dikkat çekecek.
Hakan Meriçliler – Basın Danışmanı / Menajer: Murat Göğebakan’ın kariyer yolculuğunda ona eşlik eden isimlerden biri olarak filmde yer alıyor.Necip Memili – Yapımcı: Müzik sektöründeki çatışmaları ve ilişkileri temsil eden karakterlerden biri.Bahtiyar Engin, Bülent Alkış, Feride Çetin, Furkan Kalabalık gibi başarılı oyuncular da filmde rol alarak güçlü bir ekip oluşturuyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

American Love Story dizisi geliyor: İlk görüntüler yayınlandı

Yayımlandı

üzerinde

Ryan Murphy'den American Love Story dizisi

American Horror Story, Canavar: Jeffrey Dahmer’ın Hikayesi, Feud gibi projelerle tanınan Ryan Murphy’den American Love Story dizisi geliyor.

Ryan Murphy yeni projesi için kolları sıvadı. John F. Kennedy Jr. ile Carolyn Bessette’ini ilişkisini konu alan American Love Story‘den ilk görüntüler paylaşıldı. Dizide başrolleri Paul Kelly ve Sarah Pidgeon paylaşacak. Murphy dizinin Şubat 2026’da izleyiciyle buluşacağını duyurdu.

Dizi, Amerikan kraliyet ailesi olarak kabul edilen JFK Jr. ve Carolyn Bessette’in aşk hikayesini anlatacak. Ünlü çift, 1999 yılında özel uçağın Massachusetts kıyılarında okyanusa düşmesiyle trajik bir şekilde hayatını kaybetti.

Dizide Naomi Watts, JFK Jr.’ın annesi Jackie Kennedy’ye hayat verecek. Grace Gummer, Sydney Lemmon, Noah Fearnley ve Alessandro Nivola gibi isimler de dizi kadrosunda yer alıyor.

Okumaya Devam Et

Magazin

Karaciğer ve böbreklerdeki toksinleri temizliyor: 8 muhteşem meyve

Yayımlandı

üzerinde

Karaciğer ve böbreklerdeki toksinleri temizliyor: 8 muhteşem meyve

Karaciğer ve böbrekler, vücudun zararlı toksinlerden arınmasını sağlayan hayati organlar arasında yer alıyor. Ancak bu organlar zamanla yıpranabiliyor ve desteklenmeye ihtiyaç duyabiliyor. Bilimsel araştırmalar, bazı meyvelerin bu iç temizlik sürecine katkı sağladığını ortaya koyuyor.

İşte karaciğer ve böbrek sağlığını desteklediği bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış 8 meyve:
Antioksidan zengini yaban mersini, içeriğindeki antosiyaninler sayesinde karaciğeri oksidatif strese karşı koruyor. Yapılan araştırmalarda, bu meyvenin karaciğer fibrozunu azaltmaya yardımcı olduğu tespit edildi. Aynı zamanda böbreklerdeki yaşa bağlı işlev kaybını yavaşlattığı da belirtiliyor.
Papaya, sadece sindirimi kolaylaştırmakla kalmıyor; flavonoid içeriği sayesinde karaciğerin zararlı maddeleri atmasına da destek oluyor. Yüksek su içeriği ve doğal diüretik etkisi sayesinde böbrek fonksiyonlarını da teşvik ediyor.
Resveratrol içeren kırmızı üzüm, karaciğerdeki iltihabı azaltma ve hücre yenilenmesini destekleme özelliğiyle dikkat çekiyor. Ayrıca içerdiği potasyum sayesinde böbrek taşı riskini düşürmeye yardımcı oluyor.
Nar, antioksidan içeriğiyle böbreklerdeki oksidatif stresi azaltıyor. Diyaliz hastalarında yapılan çalışmalarda, nar suyunun böbrek hasarını azalttığı gözlemlendi. Polifenolleri ise karaciğerde yağ birikimini önlemeye katkı sunuyor.
Karaciğerin detoks görevini yerine getirmesine yardımcı olan glutatyon açısından zengin olan avokado, ayrıca detoks enzimlerinin üretimini de artırıyor. Potasyum yönünden zengin olması, böbreklerin sağlıklı kan basıncını korumasını destekliyor.
C vitamini deposu limon, içeriğindeki sitrik asit sayesinde karaciğerin safra üretimini destekliyor. Bu, sindirime ve toksinlerin parçalanmasına yardımcı oluyor. Limon, aynı zamanda idrar sitratını artırarak böbrek taşlarının önlenmesinde de rol oynuyor.
Yüksek su içeriğiyle bilinen karpuz, sitrülin adlı amino asit sayesinde karaciğerin amonyak filtreleme kapasitesini artırıyor. Ayrıca idrar akışını destekleyerek böbrekler üzerindeki yükü hafifletiyor.
Elmalar, karaciğerin yükünü hafifleten pektin lifi ile sindirim sistemindeki toksinleri bağlamaya yardımcı oluyor. Potasyum içeriğinin düşük olması da, böbrek fonksiyonları azalmış bireyler için bu meyveyi uygun bir seçenek haline getiriyor.Beslenme uzmanları, bu meyvelerin düzenli ve dengeli tüketiminin karaciğer ve böbrek sağlığı üzerinde olumlu etkiler sağlayabileceğini belirtiyor. Ancak her bireyin sağlık durumu farklı olduğu için, özellikle kronik rahatsızlıkları bulunanların bu tür destekleri kullanmadan önce hekim görüşü alması önem taşıyor.
Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar