Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Antalya’da 36 Günlük Bebeğini Pencereden Atarak Öldüren Anne Tutuklandı: Olayın Detayları ve Yargı Süreci

Yayımlandı

üzerinde

Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşanan trajik bir olay, Türkiye’nin gündemine bomba gibi düştü. 36 günlük bir bebeğin annesi tarafından apartman penceresinden atılarak öldürülmesi, toplumda büyük bir infiale yol açtı. Bu makalede, olayın nasıl gerçekleştiğini, annenin tutuklanma sürecini, yargı sürecinin detaylarını ve toplumsal tepkileri SEO uyumlu bir şekilde ele alacağız. Ayrıca, olayın nedenleri ve benzer vakaların önlenmesi için alınabilecek önlemleri de inceleyeceğiz.

Olayın Detayları: 36 Günlük Bebek Pencereden Atıldı

Olay, 16 Nisan 2025 tarihinde Antalya’nın Alanya ilçesi Hacet Mahallesi 605. Sokak’ta meydana geldi. Sabah saat 07.00 civarında, 5 katlı bir apartmanın 2. katından bir bebeğin düştüğünü fark eden görgü tanıkları, durumu hemen sağlık ekipleri ve polise bildirdi. Olay yerine ulaşan sağlık ekipleri, yaralı bebeği ilk olarak Alanya Eğitim Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Durumun ciddiyeti nedeniyle bebek, helikopterle Antalya Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Ancak, tüm müdahalelere rağmen 36 günlük Melisa D. hayatını kaybetti.
Polis ekipleri, olayla ilgili soruşturma başlattı ve bebeğin annesi M.D.’yi gözaltına aldı. M.D., ifadesinde bebeğini pencereden attığını itiraf etti. Annenin bu şok edici eylemi, olayın detaylarının ortaya çıkmasıyla birlikte toplumda büyük bir yankı uyandırdı.

Annenin İfadesi ve Psikolojik Durumu

Gözaltına alınan M.D., polise verdiği ifadede psikolojik sorunları olduğunu ve bu nedenle böyle bir eylemde bulunduğunu belirtti. Annenin, “Cezaevine gitmek istiyorum, her şeyden bıktım” dediği öğrenildi. Bu ifade, M.D.’nin ruhsal durumunun olay üzerindeki etkisini açıkça ortaya koydu. Yetkililer, annenin psikolojik durumunun daha detaylı bir şekilde incelenmesi için uzman görüşüne başvurulacağını belirtti.

Yargı Süreci: Anne Tutuklandı

Olayın ardından savcılık, M.D. hakkında “kasten öldürme” suçundan soruşturma başlattı. Anne, savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkeme, delillerin ve annenin itirafının değerlendirilmesi sonucunda M.D.’nin tutuklanmasına karar verdi. Tutuklanan anne, cezaevine gönderildi. Yargı süreci, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için titizlikle yürütülmeye devam ediyor. Ayrıca, bebeğin babası S.D. ve yakınlarının da ifadelerine başvuruldu.

Toplumsal Tepkiler: Türkiye Şokta

Antalya’da yaşanan bu trajik bebek cinayeti, toplumun tüm kesimlerinde derin bir üzüntü ve öfkeye neden oldu. Sosyal medyada ve haber platformlarında olayla ilgili binlerce yorum yapılırken, vatandaşlar hem bebeğin kaybına üzüldü hem de annenin ruhsal durumuna dikkat çekti. Uzmanlar, bu tür olayların altında yatan nedenlerin genellikle psikolojik sorunlar olduğunu ve bu konuda toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini vurguladı.

Benzer Olayların Önlenmesi İçin Öneriler

Bu trajik olay, benzer vakaların önlenmesi için alınabilecek önlemleri de gündeme getirdi. Uzmanlara göre, ruhsal sorunları olan bireylerin erken teşhis ve tedaviyle desteklenmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca, aşağıdaki öneriler bu tür olayların önüne geçilmesinde etkili olabilir:
  • Psikolojik Destek Hizmetlerinin Artırılması: Anne sağlığı ve ruhsal durumun korunması için daha erişilebilir psikolojik destek programları oluşturulmalı.
  • Toplumsal Farkındalık Kampanyaları: Çocuk hakları ve ebeveynlerin ruhsal sağlığı konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı.
  • Erken Müdahale Sistemleri: Risk grubundaki bireylerin tespit edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması için sosyal hizmetler güçlendirilmeli.
  • Sonuç: Trajedi Toplumu Derinden Sarstı

    Antalya’nın Alanya ilçesinde 36 günlük bebeğini apartman penceresinden atarak öldüren annenin tutuklanması, Türkiye’yi yasa boğdu. Olayın detayları, annenin psikolojik durumu ve yargı süreci, kamuoyunda geniş yankı buldu. Bu trajedi, ruhsal sorunların ciddiyetini bir kez daha gözler önüne sererken, benzer olayların önlenmesi için toplumsal ve kurumsal adımların atılması gerektiğini ortaya koydu.
    Bu makalede, Antalya’daki bebek cinayeti olayını tüm yönleriyle ele aldık. Olayın nasıl gerçekleştiğini, annenin tutuklanma sürecini, yargı sürecini ve toplumsal tepkileri detaylı bir şekilde inceledik. Ayrıca, bu tür trajedilerin tekrar yaşanmaması için alınabilecek önlemlere değindik. Antalya’da yaşanan bu olay, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde farkındalık yaratılması gerektiğini bir kez daha gösterdi.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Milli Piyango biletinin satışına yeni düzenleme: Cami önlerinde satış YASAKLANDI

Yayımlandı

üzerinde

Milli Piyango biletinin satışına yeni düzenleme: Cami önlerinde satış YASAKLANDI

FatihDoganMedya — 15 Aralık 2025, 12:10 (İstanbul) · Okuma süresi: 2 dk

stanbul Valiliği, yılbaşı öncesi artan şikâyetler üzerine milli piyango ve diğer şans oyunu biletlerinin cami avlusu, girişleri ve bahçelerinde satışını yasaklayan genelge yayımladı. Denetimler kaymakamlık-yerel yönetim-genel kolluk ortaklığıyla artırılacak.

İstanbul Valiliği, ibadet yerlerinin huzurunu korumak amacıyla cami avlusu, girişleri ve bahçelerinde Milli Piyango biletleri ve diğer şans oyunlarının satışına izin verilmeyeceği yönünde genelge yayımladı. Kararın gerekçesi olarak özellikle yeni yıl öncesi bu tür satışların artması ve cami çevrelerinde yapılan satışlara ilişkin gelen şikâyetler gösterildi.

Valilik açıklamasına göre:

  • Yeni yıl yaklaşırken Milli Piyango ve şans oyunu satışlarında artış görüldü; bu satışlar zaman zaman cami çevrelerine taşındı.

  • İbadet yerlerinin huzurunun korunması ve vatandaşların camilerden azami derecede istifade edebilmesinin sağlanması amaçlandı.

  • Uygulama ve denetim nasıl olacak?

Genelge doğrultusunda kaymakamlıkların koordinasyonunda yerel yönetimler, genel kolluk kuvvetleri ve zabıta birimlerine denetimlerin artırılması talimatı verildi. Valilik, uygulamada aksama olmaması için gerekli tedbirlerin alınacağını duyurdu; seyyar ve ruhsatsız satışlara karşı yerinde müdahale edileceği belirtildi. (Genelge metnine ilişkin haber yansımaları için kaynaklar aşağıda.)

Kimler/hangi noktalar etkileniyor?

  • Cami avluları, girişleri, bahçeleri ve ibadethane çevreleri: buralarda bilet satışı yasak.

  • Ruhsatlı, sabit bayi ve resmi satış noktaları ise uygulama metninde belirtilen sınırlar içinde satışlarına devam edebilir; fakat valilik vurgusu cami çevresindeki satışlara ilişkindir. (Ruhsatlı/ruhsatsız ayrımı haber kaynaklarında vurgulanmıştır.)

Uzman ve yetkili ifadelerine göre:

  • Vatandaşlar, ikramiye heyecanıyla yetkisiz/ruhsatsız satıcılardan bilet almamaya dikkat etmeli; sahte veya künyesiz bilet riskine karşı resmi satış noktaları tercih edilmeli

  • . (editör notu)

Bu düzenleme, ibadet yerlerinin manevî-huzur vasfını korumaya yönelik idari bir müdahaledir. Yılbaşı dönemlerinde yoğunlaşan piyango satışı pratikleri yerel şikâyetleri artırmış; valilik buna idari bir tedbirle yanıt verdi. Uygulamanın pratikte nasıl hayata geçirileceği (özellikle cami çevresi ile sokak arası sınırlarının tarif edilmesi ve olası cezai yaptırımlar) önümüzdeki günlerde daha netleşebilir; okuyucularımızı gelişmeler hakkında bilgilendirmeye devam edeceğiz.

Okumaya Devam Et

Gündem

11. Yargı Paketi’nde Kritik Hafta: Denetimli Serbestlik Süresi Kısaltılıyor

Yayımlandı

üzerinde

11. Yargı Paketi’nde Kritik Hafta: Denetimli Serbestlik Süresi Kısaltılıyor

Tarih: 15 Aralık 2025, Pazartesi
Okuma Süresi: 4 DAKİKA 13:00

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 2026 yılı bütçe görüşmelerini tamamlamasının hemen ardından, yasama döneminin en önemli paketlerinden birini görüşmek üzere çalışmalarına ara vermeden devam edecek. Kamuoyunda “11. Yargı Paketi” olarak bilinen ve birçok alanda köklü değişiklikler öngören kanun teklifi, önümüzdeki hafta Genel Kurul gündemine gelecek.

 Paketin Meclis’teki Yoğun Takvimi

TBMM Genel Kurulu, 21 Aralık Pazar günü bütçe görüşmelerini tamamlayacak. Haftalık çalışmasına ise 23 Aralık Salı günü başlayacak.

· 23 Aralık Gündemi: Oturumda ilk olarak, Libya’ya asker gönderilmesi için verilen izin süresinin 24 ay uzatılmasına ilişkin tezkere görüşülecek.
· 11. Yargı Paketi Görüşmeleri: Tezkere görüşmelerinin tamamlanmasının ardından, Genel Kurul, 11. Yargı Paketi olarak bilinen “Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ni ele almaya başlayacak.
· Yasalaşma Hedefi: Paketin, 23, 24 ve 25 Aralık tarihlerindeki oturumlarda görüşülerek, yılbaşından önce yasalaştırılması planlanıyor. Bu hızlı takvim, paket içerisinde 31 Aralık 2025’te süresi dolacak geçici hükümler bulunmasından kaynaklanıyor.

Yargı Paketinde Dikkat Çeken Ana Değişiklikler

38 maddeden oluşan paket, infaz sisteminden ceza artırımlarına, bireysel haklardan ekonomik düzenlemelere kadar geniş bir yelpazede düzenleme içeriyor.

İnfaz Rejiminde Kolaylaştırma

Paketin en çok konuşulan maddesi, belirli şartlarla denetimli serbestliğe geçiş süresini kısaltıyor.

· Kapsam: 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlardan hükümlüler için geçerli olacak.
· İstisnalar: Bu kolaylaştırma, terör ve örgütlü suçlar, aile bireylerine yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı gibi belirtilen ağır suçları kapsamıyor.
· Uygulama: Bu kapsamdaki hükümlüler, kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden ise denetimli serbestliğe geçişte normal şartlara göre 3 yıl daha erken hak kazanacak.

Bazı Suçlara Getirilen Ağırlaştırılmış Cezalar

Paket, toplum güvenliği ve hassas grupların korunmasına yönelik olarak bazı suçlar için cezaları artırıyor.

· Çocukların Suçta Araç Olarak Kullanılması: Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocuklar araç olarak kullanılırsa, örgüt yöneticilerine verilecek ceza yarısından bir katına kadar artırılacak.
· Kurusıkı Tabancalar: Kamuoyunda “kurusıkı” olarak bilinen ses ve gaz fişeği atabilen silahlar, “genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” suçu kapsamına alınıyor. Bu silahlarla suç işlenmesi halinde 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
· Taksirle Yaralama: Bu suça verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya, üst sınırı ise 1 yıldan 2 yıla yükseltiliyor.
· Ulaşım Araçlarının Hareketinin Engellenmesi: Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulmasının yanı sıra, artık araçların hareketinin hukuka aykırı engellenmesi de ayrı bir suç olarak tanımlanıyor ve bu suçlara ilişkin cezalar artırılıyor.

Dijital Hayat ve Ekonomiye İlişkin Düzenlemeler

Paket, güncel ihtiyaçlara cevap veren ve vatandaşların gündelik hayatını etkileyecek bazı düzenlemeler de içeriyor.

· İnternet Yayınları ve Kişilik Hakları: İnternet yayınları nedeniyle kişilik hakları ihlal edildiğini iddia edenler, içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi için doğrudan sulh ceza hakimliğine başvurabilecek. Karara uymayan erişim ve yer sağlayıcı sorumlularına ise 1000 günden 5000 güne kadar adli para cezası verilebilecek.
· Sağlık Borçlarının Silinmesi: 1 Ocak 2016 tarihinden önceye ait ve ödenmemiş olan genel sağlık sigortası prim borçları, gecikme cezası ve zammıyla birlikte tamamen silinecek.
· Dolandırıcılıkla Mücadele: Nitelikli hırsızlık, dolandırıcılık veya kredi kartı kötüye kullanma suçlarında kullanıldığı tespit edilen mobil hatlar, savcılık emri veya hakim kararıyla derhal kesilebilecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

YKS ve LGS’de 2028 Dönemi Başlıyor: Artık Sorular Beceri Temelli Olacak

Yayımlandı

üzerinde

YKS ve LGS’de 2028 Dönemi Başlıyor: Artık Sorular Beceri Temelli Olacak

Tarih ve Saat: 15 Aralık 2025, 11:36
Okuma Süresi:3 dakika

Milli Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ve Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavlarda köklü bir soru tipi değişikliğine gidiyor. 2028 yılında başlayacak yeni dönemde, adaylara bilgiyi ezberlemeyi değil, kullanmayı ölçen beceri temelli sorular yöneltilecek. Bakan Yardımcısı Yelkenci, değişikliğin amacını ve hazırlık sürecini anlattı.

2028’den İtibaren Soru Tipleri Değişecek

 

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında hayata geçirilen yeni müfredatın ölçme ve değerlendirme sisteminde değişiklik getireceğini duyurdu. Yeni müfredatın 2024-2025 eğitim-öğretim döneminde başladığını hatırlatan Yelkenci, bu programla yetişen öğrencilerin ilk kez 2028’de YKS ve LGS’ye gireceğini, bu tarihten itibaren her iki sınavda da beceri temelli soruların kullanılacağını açıkladı.

Kazanım Değil, Bilgiyi Kullanma Ölçülecek

Yelkenci, değişikliğin temel amacının “kazanımları ve bilgiyi ölçen sınav sorularından, bilginin kullanılmasını sağlayan doğru soru modellemesiyle becerileri ölçen soru tiplerine geçmek” olduğunu vurguladı. Bu sürecin bir sınav sistemi veya model değişikliği olmadığının altını çizdi. Yeni soru tipleri, öğrencilerin bağlam üzerinden becerilerini ölçmeye odaklanacak.

Hazırlık Süreci ve Örnek Sorular Yayımlanacak

Öğrencilerin yeni soru tipleri konusunda endişelenmemesi gerektiğini belirten Yelkenci, hazırlık sürecine ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Yeni soru tipleriyle ilgili örneklerin, OGM Materyal, EBA ve MEBİ platformlarında paylaşılacağını ve örnek sınavlar yapılacağını duyurdu. Bu sayede öğrencilerin yeni modele hazırlanması sağlanacak.

ÖSYM ile Ortak Çalıştaylar Düzenlendi

Beceri temelli yaklaşımın ölçme ve değerlendirme süreçlerini yeniden ele almayı gerektirdiğini ifade eden Yelkenci, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) ile ortak çalışmalar yürüttüklerini açıkladı. Ekim ve kasım aylarında hazırlık çalıştayları yapıldığını ve bu çalıştaylar sonucunda bir soru modellemesi geliştirilmesi gerektiğinin ortaya çıktığını belirtti. Sınavların yine MEB müfredatından hazırlanacağını ve ÖSYM’nin soru yazma ekibinde MEB öğretmenlerinin yer almaya devam edeceğini de sözlerine ekledi.

PISA ve TIMSS ile Uyumlu

Yelkenci, uluslararası izleme araştırmaları olan PISA ve TIMSS’in de beceri temelli ve bağlam üzerinden sorulardan oluşan sınavlar kullandığına dikkat çekti. Yeni modelin bu uluslararası sistemlerle uyumlu olduğunu vurguladı.

Sonuç: Milli Eğitim Bakanlığı, 2028 yılında YKS ve LGS’de başlayacak beceri temelli soru dönemi için hazırlıklarını sürdürüyor. Öğrencilerin bu yeni modele alışmaları için örnek sorular ve sınavlar dijital platformlarda paylaşılacak. Böylece, öğrencilerin bilgiyi kullanma becerilerini ölçen bir sınav sistemine geçiş süreci planlı bir şekilde ilerleyecek.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar