Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Filiz Akın hayatını kaybetti

Yayımlandı

üzerinde

Filiz Akın hayatını kaybetti

Yeşilçam’ın usta oyuncusu Filiz Akın, hayatını kaybetti. Bir süredir İstanbul’da tedavi altında olan ünlü oyuncu, 82 yaşında aramızdan ayrıldı. Filiz Akın, yakınları tarafından Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve merhum sanatçı Fatma Girik ile birlikte Yeşilçam’ın Dört Yapraklı Yoncası olarak kabul edilen Filiz Akın, uzun süredir sağlık sorunlarıyla mücadele ediyordu.

1 Eylül tarihinden bu yana zatürre ve diğer bazı enfeksiyonlar sebebiyle Bodrum’da tedavi gören 82 yaşındaki Filiz Akın; acil ihtiyaç üzerine, Cumhurbaşkanlığı’nın yönlendirmesi ile Sağlık Bakanlığı’na ait bir ambulans uçakla 13 Ocak Pazartesi gecesi İstanbul’a nakledilmişti.

ACI HABER BÖYLE DUYURULDU Tedavisi İstanbul’da süren Filiz Akın’dan acı haber geldi. Sağlık Bakanlığı, usta oyuncunun vefatını şu paylaşımla duyurdu: “Türk sinemasının nadide isimlerinden Filiz Akın, bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiştir. Sinema tarihimizde unutulmaz izler bırakan Filiz Akın’a Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve sanat camiasına başsağlığı diliyoruz.”AŞİYAN MEZARLIĞI’NDA TOPRAĞA VERİLDİ Filiz Akın’ın eşi Sönmez Köksal sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak Filiz Akın’ın 21 Mart’ta hayatını kaybettiğini ve bugün Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verildiğini açıkladı.

“SON DERECE ÜZÜLDÜM”

NTV’nin canlı yayınına katılan Atilla Dorsay “Son derece üzüldüm. Dört Yapraklı Yonca Türk sineması için oldukça önemlidir. Daha çok şehirli kadınları oynadı. Hastalığında ziyarete gidemedim ama telefonlaşmıştık. Kendisine verilen bir ödül de bende onu sevenleriyle paylaşacağım” dedi.

FİLİZ AKIN’IN HAYATI VE FİLMLERİ

2 ocak 1943’te asaleti̇, zerafeti̇ ve moderni̇zmi̇ temsi̇l edeceği̇nden habersi̇z Ankara’da açti gözleri̇ni̇ Filiz Akın, terzi̇ bir anneni̇n, avukat babanın kızıydı. Çeki̇ngen, utangaç bi̇r çocuktu, ama okulun en i̇yi̇ takli̇tçi̇si̇ydi̇… 5 buçuk yaşında başladığı okul hayatına yatılı olarak devam etti̇. Kompozi̇syonlari ödüller aldı, okulun en i̇yi̇ takli̇tçi̇si̇ydi̇.

“O dönemler hi̇ç güzel bi̇r kız deği̇ldi̇m” di̇yen Akın, dereceyle bi̇ti̇rdi̇ği̇ li̇se eği̇ti̇mi̇ni̇n ardindan turi̇zm acentasında çalışmaya başladı. Doğru dürüst bi̇r i̇li̇şki̇ kurmadığı babası onları bırakmıştı, çalışmasının nedeni̇ annesi̇ne destek olmaktı. O kendi̇si̇ndeki̇ ışığı görmese de başkaları gördü, 1962’de ısrarlar sonucu katıldığı Arti̇st Mecmuası’nın yarışmasinda bi̇ri̇nci̇li̇k kazandı.

İlk fi̇lmi̇ Akasyalar Açarken’de başrolü Göksel Arsoy’la paylaştı. Yönetmen koltuğundaki̇ i̇si̇m Memdun Ün’dü…

Artık annesi̇yle bi̇rli̇kte i̇stanbul’da devam edecek hayatın i̇lk adımını oldular. 1962 ve 1975 yılları arasında sadece 13 yıl süren sanat hayatına 120’ye yakın fi̇lm sığdırdı. Gurbet Kuşları, Ankara Ekspresi̇, Dağlar Kızı Reyhan, Sözde Kızlar, Bekar Odası, Emi̇ne, Yuvasız Kuşlar gi̇bi̇ fi̇lmlerde Yeşi̇lçam’ın jönleri̇yle ve usta yönetmenleri̇yle çalıştı. Ankara Ekspresi̇’ndeki̇ rolüyle 8. Altın Portakal Fi̇lm Festi̇vali̇ En İyi̇ Kadın Oyuncu ödülünü aldı.

İlk evli̇li̇ği̇ni̇ 1965’te Türker İnanoğlu i̇le yaptı, oğulları İlker i̇le Yumurcak seri̇leri̇nde rol aldı. 10 yıl süren evlilik 1974’te sona erdi. Filiz Akın’ın en büyük pişmanlığı oğlu İlker’i yatılı okutmasıydı. 70’li yılların sonunda reklam filmlerinde rol alan Akın, İzmi̇r Gazi̇nosu’nda assoli̇st olarak sahneye çıktı.

Bubi̇ Rubi̇nstei̇n i̇le yaptığı 2. evli̇li̇ği̇ 11 yıl sürdü. Bu süreçte Paris’te yaşayan Akın, o dönemi “Bi̇rden bi̇re özgür oluyorsunuz, artık Filiz Akın yok, pi̇jamayla çıkınca bi̇le ki̇mse bakmıyor. Ama sonra tanınmışlığın verdi̇ği̇ o konforu özlüyorsunuz” sözleri̇yle anlatmıştı.

Üçüncü evli̇li̇ği̇ni̇ 1994’te dönemi̇n Mi̇t müsteşari Sönmez Köksal’la yaptı. 2002’de ağız ve burun arkasinda oluşan nazofarenks kanseri̇ne yakalandı. Sesini yitirmek pahasına hastalığına çözüm aradı ve yendi. Vakıflar için çalışan Filiz Akın, asaleti̇, zerafeti̇, ve güzelli̇ği̇yle Türk si̇nemasında unutulmaz i̇zler bıraktı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Tarkan annesini kaybettikten sonra ilk kez sahnede: Gözyaşlarına boğuldu

Yayımlandı

üzerinde

Tarkan'ın anne acısı: Sahnede gözyaşlarına boğuldu

Geçen hafta annesi Neşe Tevetoğlu’nu toprağa veren Tarkan, Avrupa turnesine Stuttgart konseriyle devam etti. Megastar, annesinin vefatının ardından çıktığı ilk konserde gözyaşlarına boğuldu.

Ünlü şarkıcı Tarkan’ın annesi Neşe Tevetoğlu (68), bir süredir tedavi gördüğü hastanede kalp krizi sebebiyle hayatını kaybetti. Avrupa turnesi için Almanya’da olan Tarkan, acı haberi alır almaz İstanbul’a geldi.
Neşe Tevetoğlu, İstanbul’da son yolculuğuna uğurlandı. Taziyeleri kabul eden sanatçı Tarkan’ı, eşi Pınar Dilek Tevetoğlu yalnız bırakmadı. Tarkan cenaze aracında gözyaşlarına boğuldu.
Tarkan annesinin vefatının ardından yaptığı paylaşımda ise “Anne kaybı içte yanan har bir ateş. Biliyorum öyle kolay da sönmeyecek bir ateş. En ihtiyacımın olduğu günlerde yüreğime su serpmeniz ve yanımda olmanız çok değerliydi. Bu acılı zamanımda bana destek olan tüm sevenlerime, dinleyicilerime, aile, akraba ve yakınlarıma, ekip arkadaşlarıma ve bütün değerli sanatçı dostlarıma en kalbi duygularımla teşekkür ederim. Ama en çok da bu zor zamanımda hep benimle olan eşim Pınar’a ve de varlığı ile arada bir acımı unutturup yüzümü güldüren canım kızıma çok teşekkür ederim. Sağ olun var olun” ifadelerini kullandı.
Annesinin vefatı sonrası Avrupa turnesine devam eden Tarkan, dün akşam Stuttgart’ta sevenleriyle buluştu.
Annesini kaybettikten sonra ilk kez sahneye çıkan Megastar, Neşe Tevetoğlu’nun en sevdiği şarkıyla konserine başlarken duygusal anlar yaşadı.
Barkovizyonda annesi Neşe Tevetoğlu’nun fotoğrafına yer veren ve Uzun İnce Bir Yoldayım’ı söyleyen Tarkan, hüngür hüngür ağladı. 
Seyirciler ise alkışları ve destekleriyle Tarkan’a moral verdi.
Okumaya Devam Et

Magazin

Hande Erçel’in Maldivler tatili: Dalış yaptığı anları paylaştı

Yayımlandı

üzerinde

Maldivler'e giden Hande Erçel'den yeni pozlar

Son dönemin popüler isimlerinden Hande Erçel, yaz sezonunu Maldivler’de açtı. Sıcak havanın tadını çıkaran ünlü isim, keyifli anlarını takipçileriyle paylaştı.

Şimdilerde İki Dünya Bir Dilek adlı filmde başrolde yer alan Hande Erçel, kariyeri kadar özel hayatı ve sosyal medya paylaşımlarıyla da adından söz ettiriyor.
Birkaç gün önce tatile çıkan ve Maldivler’e giden Hande Erçel, keyifli anlarını takipçileriyle paylaştı.
Hint Okyanusu’nda şnorkelle dalış yapan Hande Erçel, suyun altında çekilen fotoğraflarını da yayınladı.
Sualtı dünyasının güzelliklerini yakından gören ünlü ismin fotoğraflarına binlerce beğeni ve yorum geldi.
Fit görüntüsüyle de dikkat çeken Erçel, sevgilisi Hakan Sabancı ile ayrılık iddialarına noktayı koydu.
31 yaşındaki ünlü oyuncu, paylaştığı karelerde sevgilisi Hakan Sabancı’ya da yer verdi.
Okumaya Devam Et

Magazin

Liman kenti Nyon turistlerin odak noktası

Yayımlandı

üzerinde

Nyon turistlerin odak noktası oldu

İsviçre’nin Cenevre kentine 25 kilometre uzaklıktaki Nyon, yüzyıllardır bozulmamış tarihi yapısı ve Cenevre Gölü’nün kıyısındaki sakinliğiyle turistlerin ilgisini çekiyor.

Vaud kantonuna bağlı, yaklaşık 23 bin kişinin barındığı Nyon, kalesi ve Prangins Şatosu gibi önemli yapılarının yanı sıra Roma kalıntılarıyla tarih meraklılarını bir araya getiriyor. Tarihi milattan önce 50 yılına dayanan ve 2. yüzyıl başlarında Roma İmparatoru Julius Ceaser tarafından kurulduğu kabul edilen Nyon, aynı zamanda liman kenti olmasıyla da biliniyor. Bölgede 1996 yılında yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan amfi tiyatro ve yerin altında bulunan Roma Müzesi, turistlerin ziyaretlerinde ilk sırayı alıyor. Müze, envanterinde bulunan yaklaşık 20 bin eserin yanı sıra dönemin Roma şehrindeki günlük yaşamdan izler sunuyor.

“SADECE İLGİNÇ TARİHİ ESERLERİ SERGİLİYORUZ”

Roma Müzesi sorumlusu Malika Bossard, kentin Romalılar tarafından kurulduğunu ve bulundukları yerde Roma’ya ait yapılar olduğunu söyledi. Bossard, müzede dönemin Roma yaşamına dair izler sunulduğunu belirterek “Müzede yaklaşık 400 obje sergiliyoruz. Fakat depoda çok daha fazlası var. 20 bine yakın nesne burada sunulabilmek için çok fazla, sadece ilginç tarihi eserleri sergiliyoruz. Müzenin içinde bulunan duvarlar, Roma döneminde şehrin yönetim merkezi olan bazilikanın temelini oluşturuyor.” dedi. Müze küçük olmasına rağmen geçen yıl 18 bin turisti misafir ettiklerini aktaran Bossard, “Roma müzesini ziyaret etmenizi bekliyoruz. Çok özel bir müze, yerin altında, duvarlar nedeniyle burada çok özel bir atmosfer var. Gerçek otantik Roma duvarları, bu da çok özel bir atmosfer veriyor.” diye konuştu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar