Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Sındırgı Depremi: Altında İşyeri Olan Bina Riskli mi? — Uzman Rehberi, Hızlı Hasar Tespiti ve Akıllı Yürütme

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Sındırgı (Balıkesir) M6.1 depremi sonrası “altında işyeri olan” binaların riskleri, acil yapılması gerekenler, hasar tespiti ve sigorta adımları. Uzman önerileri ve pratik kontrol-listesi.

Giriş — Özet (Lead)

10 Ağustos 2025’te Balıkesir Sındırgı merkezli, yaklaşık Mw 6,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi; bölgede bazı binalar yıkıldı, enkaz çalışmaları ve artçı sarsıntı izleniyor. Bu koşullarda “altında işyeri (dükkan/mağaza) olan binalar” özel dikkat gerektirir — çünkü taşıyıcı sistemdeki açıklıklar ve zemin kat düzeni binayı daha savunmasız hâle getirebilir.


Neden “altında işyeri olan” binalar daha riskli olabilir?

Kısa cevap: zemin katta geniş açıklıklar, kolon-ara duvar eksikliği veya yüklere uygun tasarlanmamış taşıyıcı elemanlar varsa “soft-story” (yumuşak kat) etkisi oluşur; bu durumda üst katların yatay deprem yüklerini taşıması zorlaşır ve göçme riski artar. Türk mevzuatı ve hasar tespit rehberleri bu tür konfigürasyonları önemle inceler.

Ana teknik nedenler:

  • Zemin katta büyük vitrin/işyeri boşlukları → yatay rijitlik azalması.

  • Taşıyıcı kolon/ kirişi eksikliği veya yetersiz kesit → taşıma kapasitesi düşer.

  • Eski yapılarda malzeme yorgunluğu, uygunsuz güçlendirme veya izinsiz tadilatlar riski yükseltir.


Sındırgı sonrası hemen yapmanız gereken 7 acil adım (Hızlı ve akıllı yürütme)

  1. İçeri girme — kesinlikle bekleyin. Yetkili hasar tespit ekipleri ve AFAD/valilik uyarısı gelene kadar hasarlı binalara girmeyin.

  2. Görsel ilk tarama (dışarıdan): Çatlak, eğilme, dökülmüş beton, kolon hasarı, dökülmüş duvar gibi açık işaretleri not edin; fotoğraf ve kısa video çekin (güvenliyken).

  3. Komşular ve bina sakinleriyle koordinasyon: Binada başka riskli davranış (gaz açma, izinsiz tadilat) var mı kontrol edin.

  4. Yetkili ekip çağırma: Belediye, AFAD koordinasyon merkezine, varsa yapı denetim/hasar tespit hattına bildirin. Resmî hasar tespit sürecini başlatın.

  5. Sigorta bildirimini başlatın (DASK / özel poliçe): Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ve varsa özel işyeri sigortanızı derhal bildirin (ALO DASK 125 ve online). Poliçe numarası, hasar fotoğrafları ve tespit tutanağı gerekecek.

  6. Profesyonel teknik rapor: İnşaat Mühendisi tarafından “hasar tespit raporu” ve gerekirse yapı performans analizi istenmelidir (risk tespiti mevzuata göre yetkili mühendislerce yapılır).

  7. Geçici güvenlik önlemleri: Tehlikeli görünen kısımları çevreleyin, gaz/elektrik/çatı çökmesi riskine karşı binayı kullanımı durdurun. Belediye/il müdürlüğü talimatlarına uyun.


Hangi belirtiler acil tahliye gerektirir?

  • Bina eğilmişse veya kolonda büyük yatay/ düşey çatlaklar varsa.

  • Döşeme/merdivenlerde kademeli çökmeler, açıklıklar varsa.

  • Dış duvar ve kolon birleşimlerinde beton dökülmesi ve donatı (demir) dışa çıkmışsa.
    Bu tür durumlarda binada kalmayın ve yetkililere haber verin. (Hasar tespit ekipleri değerlendirecektir.)


Hasar tespiti ve hukuki süreç — kısa yol haritası

  • Resmi hasar tespiti: AFAD ve belediyenin koordinasyonunda yapılan ilk hasar tespit çalışmalarına katılın/sonuçlarını takip edin. AFAD artçıları takip ediyor; bölgedeki yoğun artçı aktivite rapor edildi

  • Riskli yapı tespiti (6306): Eğer yapı “riskli” bulunursa 6306 sayılı Kanun kapsamında işlem başlatılabilir; bu süreçte mühendis raporları, tapu işlemleri ve ilan süreçleri yürür. İnşaat Mühendisleri Odası ve ilgili mevzuat, tespitlerin yetkili mühendislerce yapılmasının zorunlu olduğunu vurgular.

  • Sigorta ve tazminat: DASK ve özel sigorta girişimlerini hızlandırın; hasar tespit raporu ve fotoğraflar ödeme sürecinde gerekecektir. ALO DASK 125 üzerinden ihbar yapılır.

  • pratik 10 maddelik kontrol-listesi (kısa ve uygulanabilir)

    1. Binayı ve çevresini 10 metre uzaklıktan görsel kontrol (çökme/çevresel tehlike).

    2. Gaz ve elektrik şalterlerini kapatın (güvenli koşullarda).

    3. Fotoğraf ve video arşivi oluşturun (zaman-damgası önemli).

    4. Komşularla acil mesajlaşma grubu kurun; bir sorumlu atayın.

    5. Belediye/AFAD hasar tespit numarasını kaydedin; çağrı geçmişi tutun.

    6. DASK hasar bildirimi başlatın; poliçe bilgilerini hazır tutun

    7. Bir veya iki yetkili inşaat mühendisi ile ön keşif randevusu alın

    8. Gerekirse geçici destekleme (çelik destek/kontrplak/barikat) için profesyonel yönlendirme alın — amatör müdahalelerden kaçının.

    9. Hasar-tespit raporunu mutlaka yazılı alın; hukuki süreç ve sigorta için saklayın.

    10. Uzun vadede: binanın güçlendirme/yeniden yapılandırma seçeneklerini değerlendirin (maliyet-fayda analizi ile).


    Kim/nereden teknik destek almalı?

    • İnşaat Mühendisleri (yetkili hasar tespit, güçlendirme projeleri).

    • Belediye ve İl Çevre Şehircilik Müdürlüğü — resmi hasar tespit koordinasyonu ve 6306 süreçleri.

    • AFAD — acil durum yönetimi ve arama-kurtarma koordinasyonu.

    • DASK ve sigorta şirketi — hasar bildirimi ve tazminat süreci.


    Kısa sonuç — ne hatırlamalısınız?

    • Altında işyeri olan binalar otomatik olarak yıkılacak diye bir kural yok; fakat zemin kat düzeni, açıklıklar ve taşıyıcı eleman yetersizlikleri deprem performansını düşürebilir. Profesyonel hasar tespiti ve hızlı sigorta bildirimi hayati.

Gündem

Japonya’da Yarım Asrın En Büyük Yangını: Oita’daki Felaket 170 Binası Küle Çevirdi

Yayımlandı

üzerinde

Japonya’da Yarım Asrın En Büyük Yangını: Oita’daki Felaket 170 Binası Küle Çevirdi

Tarih: 19 Kasım 2025
Okuma Süresi: 3 dakika

Japonya’nın güneyindeki Oita eyaleti, son 50 yılın en büyük yangın felaketiyle sarsıldı. Şiddetli rüzgarın körüklediği alevler, 170’ten fazla binayı küle çevirirken bir kişinin yaşamını yitirmesine neden oldu.

🔥 Yangının Başlangıcı ve Hızla Yayılması

Japonya’nın Oita eyaletine bağlı Saganoseki kasabasında, bir evde başlayan yangın, kuvvetli rüzgarın etkisiyle hızla yayılarak kontrol altına alınamaz bir hal aldı. Alevler, yakındaki ormanlık alana sıçradı ve yaklaşık 49 dönümlük (49.000 m²) bir alanı tamamen küle çevirdi.

“Rüzgâr güçlüydü. Bu kadar yayılacağını hiç düşünmemiştim” ifadesi, yangını yaşayan bir Oita sakini tarafından NHK’ye yapılan açıklamada yer aldı.

📊 Felaketin Boyutları: Can ve Mal Kaybı

Yangında yaşamını yitiren bir kişi evinde cansız bulundu. Hasar gören 170’ten fazla binanın büyük kısmı tamamen kullanılamaz hale geldi.

Tahliye edilenlerin sayısı farklı kaynaklarda 175 ile 180 arasında bildirilirken, yangından etkilenen toplam hane sayısının 110 olduğu aktarıldı. Elektrik kesintileri de bölgede yaşanan ek sorunlardan biriydi.

🚒 Mücadele ve Yardım Çalışmaları

Oita Valiliği, yangınla mücadele edebilmek için Japonya Öz Savunma Kuvvetleri’nden (SDF) acil destek talebinde bulundu.

· Askeri destek: Savunma Bakanı Shinjir Koizumi, SDF’ye ait helikopterlerin yangın söndürme ve keşif çalışmaları yürüttüğünü açıkladı.
· Hükümet tepkisi: Başbakan Sanae Takaichi, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Hükümet, yerel yetkililerle işbirliği içinde mümkün olan en fazla desteği sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
· Söndürme çalışmaları: İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 12 saat boyunca alevlerle mücadele ettiği, yangının 20 saatlik bir çabanın ardından büyük ölçüde kontrol altına alındığı, soğutma çalışmalarının ise sürdüğü bildirildi.

📜 Tarihe Geçen Felaket

Yerel basın, bu yangını deprem kaynaklı olmayan ve 1976’daki Sakata yangınından bu yana Japonya’nın gördüğü en büyük kentsel afet olarak kayıtlara geçtiğini duyurdu. Yangının, alevlerin kıyıdan bir kilometreden fazla uzaktaki ıssız bir adaya sıçraması da kamuoyunda şaşkınlık yarattı.

Bu haber, Japonya’da meydana gelen ve son 50 yılın en büyük yangın felaketlerinden biri olarak tarihe geçen olayın güncel gelişmeleri ve resmi açıklamalar doğrultusunda hazırlanmıştır.

 

Okumaya Devam Et

Gündem

SON DAKİKA | Böcek ailesi neden öldü? Adli Tıp ön raporu ortaya çıktı

Yayımlandı

üzerinde

SON DAKİKA | Böcek ailesi neden öldü? Adli Tıp ön raporu ortaya çıktı

FatihDoganMedya | 19 Kasım 2025 — 13:40 (İstanbul)
Okuma süresi: 3 dakika
Yazar: Fatih Doğan

İstanbul Fatih’te tatil için Türkiye’ye gelen Böcek ailesinin (anne, baba ve iki çocuk) ani ölümüyle ilgili Adli Tıp Kurumu’nun ön raporu, olayda öncelikli olasılık olarak oteldeki ortamdan kaynaklı kimyasal madde zehirlenmesi üzerinde durulduğunu bildiriyor. Öte yandan İl Tarım Müdürlüğü tarafından incelenen yiyecek örneklerinde “uygunsuz madde” tespit edilmedi. Soruşturma kapsamında gözaltılar ve tutuklamalar bulunuyor; kesin ölüm nedeni toksikolojik incelemelerle belirlenecek


Olayın kısa kronolojisi

  • Almanya’dan İstanbul’a gelen Böcek ailesi (4 kişi), kaldıkları otelde fenalaşarak hastaneye kaldırıldı; anne, baba ve iki çocuk hayatını kaybetti.

  • Olay sonrası başlatılan soruşturmada bazı işletme sahipleriyle otel çalışanları gözaltına alındı; bir kısmı tutuklandı.

  • Adli Tıp Kurumu’nun ön raporunda, gıda zehirlenmesi olasılığının “düşük” değerlendirildiği, öncelikli ihtimalin otel ortamına bağlı kimyasal maruziyet olduğu kaydedildi. Kesin neden için ileri toksikoloji ve analizler bekleniyor.


Adli Tıp ne dedi? — “Kimyasal kaynaklı zehirlenme ön planda”

Adli Tıp Kurumu’nun ön raporunda, aile fertlerinin otelde bulundukları ortamla ilişkili kimyasal bir maddeye maruziyet sonucu zehirlenmiş olabilecekleri üzerinde durulduğu belirtildi. Raporda gıda zehirlenmesinin öncelikli neden olmadığı, ancak otel ortamında yapılan ilaçlama/ilaçlama uygulamaları ve havalandırma eksikliklerinin detaylı incelendiği vurgulandı. Kesin tanı için kan ve doku örneklerinin ileri analizleri gerekiyor.


Yiyecek örnekleri incelendi: İl Tarım raporu — “uygunsuz madde yok”

İstanbul İl Tarım Müdürlüğü tarafından alınan yiyecek numunelerinin analiz raporu Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştı. Hazırlanan raporda, incelenen kokoreç, midye ve diğer örneklerde mevzuata aykırı veya zehirleyici nitelikte “uygunsuz madde” tespit edilmediği bildirildi. Bu sonuç adli sürecin odağını yiyecek kaynaklı zehirlenmeden otel/çevre kaynaklı maruziyete kaydırdı.


Soruşturmada son durum — gözaltılar ve teknik incelemeler

Olayla ilgili otel personeli, çevredeki yiyecek işletmeleri ve ilaçlama yapan firma çalışanlarına ilişkin ifadeler alındı; bazı kişiler adliyeye sevk edildi ve tutuklamalar gerçekleştirildi. Soruşturma ekipleri otel odasında yapılan ilaçlama kayıtlarını, kullanılan madde listelerini ve otelin havalandırma sistemine ilişkin teknik delilleri topluyor. Kesin sonuçlar, Adli Tıp’ın ileri toksikolojik raporu ile beraber kamuoyuyla paylaşılacak.


Uzmanlar ne diyor?

Hukukî ve tıp uzmanları, ön raporların yön gösterici olduğunu ancak “kesin ölüm nedeni” için zamana ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Özellikle kimyasal maruziyete bağlı vakalarda yapılan laboratuvar analizlerinin (kan, idrar, doku) sonuçlarının belirleyici olduğunu; bazı toksinlerin tespitinin günler, hatta haftalar alabileceğini belirtiyorlar. (Kaynak: Adli Tıp öngörüleri ve soruşturma prosedürleri.)


Ne olacak? (Gelecek adımlar)

  1. Adli Tıp’ın ileri toksikoloji raporu — kesin ölüm sebebini belirleyecek.

  2. Otel ve ilaçlama kayıtlarının incelenmesi — kullanılan maddeler, uygulama tarihleri ve uygulamayı yapan firmanın ruhsat/sertifikaları sorgulanacak.

  3. İlgili işletmelerin denetimi — hijyen, pest kontrol ve kayıt uygulamaları kapsamlı olarak mercek altına alınacak.

  4. Not

    Bu haber, Adli Tıp Kurumu’nun ve ilgili resmi kurumların ön raporlarına dayanılarak hazırlanmıştır. Kesin ölüm nedeni, adli ve toksikolojik sonuçlar açıklandıktan sonra netleşecektir; gelişmeleri takip edip güncelleyeceğiz

Okumaya Devam Et

Gündem

SON DAKİKA — Endonezya’da Semeru püskürdü: Büyük piroklastik akış riski ve geniş kül bulutu

Yayımlandı

üzerinde

SON DAKİKA — Endonezya’da Semeru püskürdü: Büyük piroklastik akış riski ve geniş kül bulutu

FatihDoganMedya / Özel Haber
Tarih: 18 Kasım 2025 — Saat (Yerel, GMT+7): 06:11 | Saat (İstanbul, GMT+3): 02:11
Okuma süresi: ~3 dakika

Endonezya’nın Java adasındaki aktif yanardağ Semeru bugün sabah yerel saatle 06:11’de yeniden patladı; kül sütunu yaklaşık 800 metre yüksekliğe çıktı. Yetkililer başta Besuk Kobokan vadisi olmak üzere güneydoğu sektöre ilişkin piroklastik akış (hot cloud), lahar (çamur akışı) ve kızgın kaya parçaları tehlikesi nedeniyle geniş güvenlik uyarıları yayımladı.


Detaylar

  • Olay zamanı ve gözlemler: Semeru’nun 18 Kasım 2025 sabahındaki patlaması, PVMBG (Endonezya Volkanoloji ve Jeolojik Tehlike Azaltma Merkezi) raporlarına göre seismografik kayıtlarda 22 mm maksimum genlik ve 112 saniyelik bir aktiviteyle eşlik etti; kül sütunu yoğun ve gri-beyaz tonlarda olup rüzgâr yönüne doğru sürüklendi. Gözlemler ash-cloud yüksekliğini yaklaşık 800 m (zirve üzerinde) olarak kaydetti.

  • Yetkili uyarıları ve risk kuşağı: PVMBG, başta Besuk Kobokan olmak üzere güneydoğu sektördeki vadiler boyunca sıcak bulut (pyroclastic flow), lav parçacıkları ve yağışla tetiklenebilecek laharlara karşı uyarıda bulundu. Kurum, özellikle zirveye yakın 8 km’ye varan riskli alanlar konusunda dikkat çekti; ayrıca nehir kenarlarında 500 m uzaklık ihlallerinin tehlike yaratabileceğini ve bazı akışların 13 km’ye kadar ilerleyebileceğini belirtti. Yerel yetkililer vatandaşları tehlike bölgelerinden uzak durmaya çağırdı.

  • Piroklastik akış uyarısı: Semeru son dönemde devam eden strombolian tarzı etkinlik ve zaman zaman kuvvetli patlamalarla izleniyor; uzmanlar sıcak bulut (wedhus gembel / pyroclastic flow) ve lav-avalanche riskinin yüksek olduğunu; bu yüzden vadiler ve nehir yataklarının (özellikle Besuk Kobokan, Besuk Bang, Besuk Kembar, Besuk Sat) tehlike altındaki alanlar olarak takip edildiğini bildiriyor. Bazı gözlem ve video kayıtları, yamaçlarda hızlı hareket eden yoğun akışların görüldüğüne işaret ediyor.

  • Etkilenen yerleşimler ve altyapı: Resmi açıklamalarda şu ana dek geniş ölçekli can kaybı veya toplu tahliye bildirilmedi; ancak yetkililer riskli alanlarda yaşayanların tedbir almasını, tarım ve turistik faaliyetleri durdurmasını ve taşkın/çamur riski nedeniyle nehir yataklarından uzak durulmasını istedi. Bölgedeki yollar ve küçük yerleşimlere yönelik durumun gelişmesine göre ek tedbirler alınabileceği belirtildi.


Kısa bilimsel arka plan

Semeru, Java’nın en yüksek zirvesi olmamakla birlikte (3.676 m), Java’daki en aktif yanardağlardan biridir ve tarihsel dönemde sık sık strombolian patlamalar, lav-avalanche ve piroklastik akışlara neden olmuştur. Semeru’nun faaliyetleri yerel hidrolojiyi ve yerleşim alanlarını doğrudan etkileyebilmektedir; geçmişte de sıcak bulutların birkaç kilometre ilerleyerek büyük tahribe yol açtığı belgelenmiştir.


Ne yapılmalı? (Yerel halk ve ziyaretçiler için kısa rehber)

  • PVMBG ve yerel yönetimin uyarılarına uyun; tehlike bölgesine yaklaşmayın.

  • Nehir yatakları, vadiler ve alçak kesimlerden uzak durun (lahar riskine karşı).

  • Kül yağışı varsa dışarıda korunmalı, maske/bez kullanın; su kaynaklarını koruyun.

  • Güncel resmi duyuruları takip edin; arama-kurtarma ve afet yönetimi talimatlarına uyun.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar