Evcil Hayvan Sahipleri İçin Kritik Uyarı: Çip Süresi 31 Aralık’ta Doluyor! Yaptırmayana Binlerce Lira Ceza

Tarih: 16 Aralık 2025
 Son Güncelleme: 16.12.2025 – 10:30
 Okuma Süresi: 3 dakika

Evcil hayvan sahipleri için önemli bir süreç sona eriyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından getirilen ve sahipli kedi, köpek ile gelinciklerin mikroçiple kimliklendirilerek Ev Hayvanı Kayıt Sistemi’ne (PETVET) kaydedilmesini zorunlu kılan uygulamada son tarih 31 Aralık 2025. Bu tarihe kadar işlemlerini tamamlamayan hayvan sahipleri için idari para cezası uygulanacak.

Veteriner hekimler, yoğunluk yaşanmaması ve olası çip tedarik sıkıntıları nedeniyle hayvan sahiplerini son günü beklemeden işlemlerini yaptırmaya çağırıyor.

 Zorunlu Kimliklendirme ve Kayıt Süreci

· Kapsam: Zorunluluk, 6 aydan büyük tüm sahipli kedi, köpek ve gelincikler için geçerli.
· Son Tarih: Hayvanların mikroçiplerinin takılıp PETVET sistemine kaydedilmesi için verilen nihai süre 31 Aralık 2025.
· Cezai İşlem: Bu tarihten sonra, zorunluluğa uymayan hayvan sahiplerine idari para cezası uygulanacak. Ceza tutarının 5-7 bin Türk Lirası civarında olabileceği belirtiliyor.

 Mikroçip Ne İşe Yarıyor?

Mikroçip, evcil hayvanlar için bir “kimlik” görevi görüyor. Veteriner Hekim Ece Nur Tunaman’a göre, bu uygulamanın temel amaçları şunlar:

· Kaybolan hayvanların sahiplerine hızla ulaşılması.
· Hayvanların aşı ve sağlık takibinin sistematik şekilde yapılması.
· Sokağa terk etmelerin önüne geçilmesi ve terk eden kişinin tespit edilebilmesi.
· Ülkedeki evcil hayvan popülasyonunun kayıt altına alınması.

Önemli Not: Mikroçiplerin GPS özelliği bulunmuyor. Yani hayvanın anlık konumu telefonla takip edilemiyor. Çip, sadece özel bir okuyucu cihazla taranarak, içinde kayıtlı olan 15 haneli kimlik numarası ve bu numaraya bağlı sahip-hayat bilgilerine ulaşılmasını sağlıyor.

Çip Takılmazsa Ne Olur? Seyahat ve Hizmet Engeli

Uzmanlar, çip taktırmamanın hayvan sahipleri için pratikte birçok zorluğa yol açacağı konusunda uyarıyor:

· Seyahat Engeli: Çipsiz hayvanlarla yurt içi uçak veya otobüs yolculuğu yapılamayacak. Yurt dışı seyahatler ise tamamen mümkün olmayacak, çünkü mikroçip uluslararası seyahatlerde de zorunlu bir gereklilik.
· Veteriner Hizmetlerinde Kısıtlama: Bazı veteriner klinikleri, kayıt altında olmayan hayvanlara belirli hizmetleri vermeyebilecek.
· Cezai Yaptırım: 31 Aralık sonrasında çip taktırmak isteyenler dahi, gecikme nedeniyle para cezası ödemek zorunda kalacak.

İşlem Nasıl Yaptırılır?

Mikroçip uygulaması, hayvan sahipleri için basit ve hızlı bir işlem.

· Nerede Yaptırılır? Yetkili veteriner kliniklerinde veya İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerinde yapılabiliyor.
· İşlem Nasıl? Pirinç tanesi büyüklüğündeki çip, özel bir iğneyle hayvanın (genellikle kürek kemikleri arasındaki) deri altına, aşı yapar gibi enjekte ediliyor. İşlem sırasında hayvana anestezi uygulanmıyor.
· Hangi Bilgiler Kaydedilir? Mikroçip numarasıyla eşleştirilerek PETVET sistemine hayvan sahibinin kimlik ve iletişim bilgileri, hayvanın türü, ırkı, yaşı, cinsiyeti ve aşı kayıtları işleniyor.

 Uzmanlar ve Sivil Toplum Uyarıyor: Terk Etmeyin!

Konuyla ilgili bir diğer kritik uyarı ise hayvanları sokağa terk etme riski. Haberdairesi’nin 2022’de aktardığı bir haberde, dönemin Tarım ve Orman Bakanı sürenin uzatılabileceğine dair açıklama yapmıştı. Ancak, Turkhaber’in 2023’teki bir haberinde, o dönemki süre sonunda bazı hayvan sahiplerinin cezadan kaçınmak veya sorumluluk almamak için evcil hayvanlarını terk ettiği belirtilmişti.

Bu nedenle veteriner hekimler ve hayvan hakları dernekleri, sahiplerini sorumlu davranmaya ve sevdikleri dostlarını asla sokağa bırakmamaya çağırıyor. Unutulmamalı ki, ev ortamında büyümüş bir hayvanın sokakta veya barınakta hayatta kalma şansı çok düşük olabiliyor.

Son Söz: 31 Aralık 2025 Pazartesi günü mesai bitimine kadar olan süre, evcil hayvanı olan herkes için çok önemli. Ceza riskine girmemek, seyahat özgürlüğünü kaybetmemek ve en önemlisi, dostlarımızın güvenli bir kimliğe kavuşması için bu işlem mutlaka zamanında tamamlanmalı.

GAİN Medya’ya büyük operasyon: 3 gözaltı, 7 şirkete kayyum, milyarlık şüpheli transferler

Olay Tarihi: 16 Aralık 2025
 Okuma Süresi:4 DAKİKA -08:00

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yasa dışı bahis ve kara para aklama soruşturması kapsamında Anahat Holding bünyesindeki GAİN Medya ve bağlı şirketlere operasyon düzenlendi. 3 şüpheli gözaltına alınırken, 7 şirkete TMSF kayyum olarak atandı. Şüphelilere yönelik iddianame ve MASAK raporları, milyarlarca liralık şüpheli para hareketlerini ortaya koydu.

Operasyonun Detayları ve Gözaltılar

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet” ve “suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama” suçlarından operasyon başlatıldı.

İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, sabah saatlerinde Anahat Holding ve bağlı şirketlerine eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında:

· Şüpheliler Berkin Kaya, Barbaros Reşat Gülcan ve Selahattin Aydın gözaltına alındı.
· Suçtan elde edildiği değerlendirilen taşınır ve taşınmazlara el konuldu.
· 7 şirkete, İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği kararıyla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atandı.

Kayyum Atanan Şirketler

Operasyonla birlikte yönetimine TMSF’nin kayyum olarak atandığı 7 şirket şunlar:

· GAİN Medya Anonim Şirketi
· GAİN Studio Prodüksiyon Anonim Şirketi
· GAİN Shorts Medya Anonim Şirketi
· Anahat Holding Anonim Şirketi
· Anahat Medya Anonim Şirketi
· 3B Yazılım Teknolojileri Sanayi Ticaret Anonim Şirketi
· Berton Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi

 MASAK Raporu ve Şüpheli Para Hareketleri

Savcılık açıklamasına ve MASAK raporlarına göre, şüpheli Berkin Kaya’nın hesap hareketlerinde dikkat çeken şüpheli işlemler tespit edildi:

Berkin Kaya’ya İlişkin Tespitler

· İşlem Türü: Çok sayıda ve yüksek tutarlı nakit yatırma/çekme
·Durum:  Kaynağı açıklanamayan, olağan dışı
· İşlem Türü: Yoğun SWIFT işlemleri ve yurt dışına yüklü transferler
· Durum: Meşru ticari faaliyetle açıklanamıyor
· İşlem Türü: Hesap hareketleri
· Durum: Yasa dışı bahis ve dolandırıcılık organizasyonlarında kullanıldığına dair istihbarat

Şirket Devirleri ve Olağan Dışı Sermaye Artışları

Soruşturma, GAİN Medya hisselerinin el değiştirmesi ve şüpheli sermaye artışları üzerine yoğunlaştı:

· GAİN Medya’nın %50 hissesi, 11 Haziran 2024’te Berkin Kaya tarafından devralındı.
· Bu devirden önce ve sonra (19 Nisan 2024 – 22 Ekim 2024) şirkete toplamda yaklaşık 450 milyon TL ödeme yapıldı. Bu tutar, 310 milyon TL nakit, 88 milyon TL havale/EFT ve 9 Ocak 2025’te 1 milyon ABD Dolarından oluşuyor.
· 29 Kasım 2024’teki genel kurulda şirket sermayesi 1 milyar TL’ye çıkarıldı. Bu artışın 380 milyon TL’den fazlası, ortakların şirketten alacaklarının sermayeye mahsubu yoluyla karşılandı.
· Savcılık, “şirket finansmanının büyük ölçüde yüklü nakit girişleri ve yurt dışı kaynaklı transferlerle sağlandığı” tespitinde bulundu.

Anahat Medya Üzerinden 1 Milyar 76 Milyon TL Transfer

Soruşturmanın dikkat çeken bir diğer ayağı, Selahattin Aydın tarafından 12 Aralık 2024’te kurulan ve sermayesi 10 milyon TL olan Anahat Medya AŞ oldu.

· Bu şirket, 22 Ocak 2025’te GAİN Medya’yı 450 milyon TL bedelle satın aldı ve aynı gün sermayesini 470 milyon TL’ye çıkardı.
· 28 Ocak – 22 Ağustos 2025 tarihleri arasında, Anahat Medya AŞ, GAİN Medya’ya yaklaşık 1 milyar 76 milyon TL tutarında EFT/havale yaptı.
· Bu işlemlerin finansmanı, Selahattin Aydın’ın hesabına yatırılan yüklü miktardaki nakit paralarla sağlandı ve paralar kısa sürede GAİN Medya’ya aktarıldı.

 Savcılığın Değerlendirmesi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yaptığı yazılı açıklamada tüm bu işlemleri değerlendirerek şu ifadelere yer verdi:

“Söz konusu para hareketlerinin miktarı, sıklığı ve yöntemi itibarıyla ticari hayatın olağan akışına aykırılık taşıdığı değerlendirilmiştir… Tüm bu işlemler birlikte değerlendirildiğinde, suç gelirlerinin aklanmasına yönelik organize bir finansal yapı oluşturulduğuna dair kuvvetli şüphe bulunduğu kanaatine varılmıştır.”

Soruşturma, MASAK raporlarının yanı sıra, bilirkişi raporları, gizli tanık beyanları, iletişim tespit tutanakları, ticaret sicil kayıtları ve açık kaynak araştırmalarına dayanılarak yürütülüyor.

 GAİN Medya Hakkında

GAİN Medya, Türkiye merkezli bir dijital yayın platformu olarak 9 Temmuz 2020’de kuruldu. Kısa format (short) orijinal içerikleriyle tanınıyor ve son açıklamalara göre 3.3 milyon aboneye ulaşmış durumda. Platform, orijinal dizi ve prodüksiyonlarıyla kısa sürede sektörde adından söz ettirmişti.

🔗 Medya-Spor Bahisleri Bağlantısına Dair Önceki İpuçları

Araştırmacı gazeteci Murat Ağırel, daha önce Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde kaleme aldığı yazı dizisinde, yasa dışı bahis gelirleri ile medya/film sektörü arasındaki olası bağlantılara dikkat çekmişti. Ağırel, “Yasadışı bahis baronlarının yeni ilgi alanları arasında film yapım şirketleri var” ifadesini kullanmış ve dijital medya ile televizyon kanallarının sermaye yapılarının incelenmesi gerektiğini vurgulamıştı.

Soruşturmanın detayları, bu tespitleri bir kez daha gündeme getiriyor. Savcılık soruşturması tüm hızıyla sürerken, gözaltına alınan şüphelilerin ifadeleri alınıyor.

“Bermuda’nın En Büyük Gizemi Şeytan Üçgeni Değilmiş! Okyanusun Dibinde 20 Km’lik ‘Canavar’ Yatıyor”

Tarih ve Saat: 16 Aralık 2025, 01:30
Tahmini Okuma Süresi:4 dakika

Atlantik’in derinliklerinde, bilim insanları “dünyadaki hiçbir şeye benzemeyen” devasa bir yapı keşfetti. 30 milyon yıldır sırrını koruyan bu oluşum, Bermuda Adaları’nın neden batmadığını açıklayabilir.

Atlantik Okyanusu’nun mavi suları, onlarca yıldır Bermuda Şeytan Üçgeni efsaneleriyle anılıyordu. Ancak yeni bir bilimsel keşif, bölgenin su altında kalan çok daha büyük bir gizemini ortaya çıkardı. Bilim insanları, Bermuda’nın okyanus tabanının altında, 20 kilometre kalınlığında ve dünyada benzeri görülmemiş dev bir kaya katmanı tespit etti.

Bu olağanüstü keşif, Geophysical Research Letters dergisinde yayımlandı. Araştırmacılar, 31 milyon yıldır aktif olmayan volkanik bir bölge olan Bermuda’nın, nasıl olup da okyanus yüzeyinin yaklaşık 500 metre üzerinde yükselen bir çıkıntı (swell) üzerinde dengede durduğunu nihayet açıklayabileceklerini düşünüyor.

Jeolojik Bir Anomali: Bermuda Neden Batmıyor?

Normalde, bir volkanik ada zinciri, mantodan yükselen sıcak bir “hotspot” (sıcak nokta) üzerinde oluşur. Tektonik plaka hareket ettikçe, volkan aktivitesi durur ve ada, soğuyan kabuğun ağırlaşmasıyla zamanla sönüp batar. Hawaii takımadaları bu sürecin klasik bir örneğidir.

Ancak Bermuda bu kuralı bozuyor. Son volkanik patlamasından onlarca milyon yıl sonra bile ada, Atlantik tabanından 1.640 fit (500 metre) yüksekte durmaya devam ediyor. Bu durum, bilim dünyasında uzun süredir bir gizem olarak kabul ediliyordu.

Carnegie Bilim Enstitüsü’nden sismolog William Frazer ve Yale Üniversitesi’nden Jeffrey Park liderliğindeki ekip, bu gizemi çözmek için yerkabuğunun derinliklerine baktı.

Deprem Dalgaları İle Görüntüleme

Araştırmacılar, Bermuda’daki bir sismik istasyondan toplanan verileri analiz etti. Bu istasyon, dünyanın dört bir yanında meydana gelen 396 büyük depremin titreşimlerini kaydetmişti. Bilim insanları, bu depremlerden yayılan ve Dünya’nın iç katmanlarından geçerek gelen sismik dalgaları inceledi. Dalgaların farklı kaya türlerinden geçerken değişen hızları ve yönleri, adanın altındaki 50 kilometrelik bir derinliğe kadar detaylı bir görüntü oluşturmalarını sağladı.

Dev Katmanın Keşfi

Elde edilen görüntü, beklenmedik bir yapıyı ortaya çıkardı. Okyanusal kabuğun altında, normalde üst manto kayalarının başlaması gereken sınırda, 12.4 mil (20 kilometre) kalınlığında devasa bir kaya katmanı tespit edildi. Frazer, “Bermuda’da, kabuğun altında, Bermuda’nın üzerinde oturduğu tektonik plakanın içinde yerleşmiş bu başka bir katman var” diyerek keşfin sıra dışılığını vurguladı.

Bu katman, çevresindeki manto kayalarından daha az yoğun. Bu hafiflik, tıpkı suyun üzerinde yüzen bir sal gibi, Bermuda’nın bulunduğu okyanus kabuğu bölümünü yukarı doğru itiyor olabilir.

“Dünyada Başka Örneği Yok”

Keşfedilen katmanın kalınlığı, dünyanın başka hiçbir yerinde gözlemlenmemiş düzeyde. Peki bu dev yapı nasıl oluştu? Araştırmacılar birkaç olasılık üzerinde duruyor:

· Magmanın Yer Altında Katılaşması: Bermuda aktif bir volkanik bölgeyken, yüzeye ulaşamayan magma, kabuğun hemen altında birikerek zamanla devasa bir “plüton” (katılaşmış magma kütlesi) oluşturmuş olabilir.
· Hafif Malzeme Birikimi: Derinlerden yükselen ve uçucu elementlerce zengin eriyikler, üst mantoyu değiştirerek geride daha hafif bir artık malzeme bırakmış olabilir.
· Süperkıta Kalıntısı: Araştırmaya dahil olmayan, Smith Koleji’nden jeolog Sarah Mazza, bu benzersizliğin nedeninin, Bermuda’nın eski süperkıta Pangea’nın kalbi üzerinde yer alması olabileceğini söylüyor. Mazza, “Pangea’nın oluşumu sırasında mantonun derinliklerine itilen karbonca zengin malzeme, Bermuda’nın volkanik kayalarının kaynağı olabilir” diye ekliyor. Bu, Pasifik’teki volkanik adalardan farklı bir köken anlamına geliyor.

Efsane ile Bilim: Şeytan Üçgeni Gerçeği

Bu çığır açıcı jeolojik keşif, Bermuda Şeytan Üçgeni olarak bilinen ve gemilerle uçakların gizemli şekilde kaybolduğu iddia edilen popüler efsaneden tamamen ayrı ve bilimsel bir konu. Ancak her ikisi de bölgenin gizemli atmosferini besliyor.

TÜBİTAK Bilim Genç sitesinin de aktardığı gibi, Bermuda Üçgeni’ndeki kayıp iddiaları genellikle doğal nedenlerle açıklanabiliyor:

· Ani ve Şiddetli Hava Koşulları: Bölge, hızla gelişen tropik fırtınalara ve Körfez Akıntısı’nın neden olduğu sert denizlere sahne olabiliyor.
· İnsan Hatası ve Teknik Sorunlar: En ünlü kayıp vakalarından biri olan 1945’teki Flight 19, eğitim uçuşundaki beş ABD donanma uçağının pusula arızaları ve yakıtlarının bitmesi sonucu kaybolmasıydı.
· Yoğun Trafik: Bölge, dünyanın en işlek deniz ve hava güzergahlarından birinde yer alıyor. İstatistiksel olarak, bu kadar çok geminin ve uçağın geçtiği bir bölgede kaza sayısının nispeten yüksek olması beklenen bir durum. Lloyd’s of London gibi sigorta şirketleri bile bölge için ekstra bir risk primi uygulamıyor.

Araştırmacı Larry Kusche’nin 1975’te yayımladığı “Bermuda Üçgeni Gizemi: Çözüldü” adlı kitabı, birçok kayıp hikayesinin abartıldığını, yanlış rapor edildiğini veya basitçe insan hatasına bağlı olduğunu belgeleriyle ortaya koymuştu.

Bilim Işığında Yeni Bir Sayfa

Bermuda’nın altındaki dev yapının keşfi, bilim için heyecan verici bir gelişme. Frazer, şimdi benzer katmanların dünyanın başka yerlerinde olup olmadığını araştırmayı planlıyor. Bu keşif, sadece bir adanın jeolojik tarihini aydınlatmakla kalmıyor, aynı zamanda Dünya’nın iç dinamiklerini, tektonik plaka davranışlarını ve süperkıta döngülerinin gezegenimizin derinliklerini nasıl şekillendirdiğini anlamamıza yardımcı oluyor.

Bermuda suları, efsanelerin aksine, bilimin çözmeye çalıştığı muazzam ve karmaşık doğal olaylara ev sahipliği yapıyor. Suyun üstündeki “şeytan üçgeni” efsanesi çürütülmüş olsa da, suyun altındaki bu 20 kilometrelik dev yapı, Dünya’mızın ne kadar şaşırtıcı olabileceğinin yeni ve somut bir kanıtı.