Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Rapçi Lvbel C5 tahliye edildi

Yayımlandı

3 gün önce

üzerinde

Rapçi Lvbel C5 tahliye edildi

Kandıra Cezaevi’nde tutuklu bulunan “Lvbel C5” olarak tanınan rapçi Burak Bodur hakkında, avukatının itirazı sonrası tahliye karar verildi. Bodur akşam saatlerinde tahliye edildi.

Şarkılarında uyuşturucu kullanımını özendirdiği suçlamasıyla 5 Mayıs’ta tutuklanan “Lvbel C5” ismiyle bilinen rapçi Süleyman Burak Bodur hakkında tahliye kararı verildi.

Süleyman Burak Bodur, Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan “Uyuşturucu madde kullanımını özendirme suçu” kapsamında 5 Mayıs’ta avukatıyla ifadesinin alınması için Gebze Emniyet Müdürlüğü’ne çağrıldı. İfadesinin ardından Bodur, adliyeye sevk edildi. Gebze Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan Süleyman Burak Bodur, tutuklanıp Kandıra Cezaevi’ne gönderildi.

Süleyman Burak Bodur’un mahkemede verdiği ifadede, “şarkılarında geçen sözleri kasıtlı yazmadığını, sadece sözlerin kafiyeleri uysun diye yazdığını ve bunun suç olduğunu bilmediğini” söylediği öğrenildi.

Bodur’un avukatının yaptığı itiraz, bugün karar bağlandı. Mahkeme, Bodur’un tutuksuz yargılanmasına karar verdi. 

Süleyman Burak Bodur, konvoy eşliğinde bölgeden ayrıldı.Bodur, Kandıra Cezaevi’nden bugün saat 17.30 sıralarında tahliye edildi. Araçla cezaevinden çıkan Bodur’u ailesi, yakınları ve arkadaşları karşıladı. Araçtan inmeyen Bodur, konvoy eşliğinde bölgeden ayrıldı.

İlgili Konular:
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Partnerinizin kaçıngan davranmasını nasıl önlersiniz? Uzmanından 7 öneri

Yayımlandı

3 saat önce

üzerinde

Mayıs 31, 2025

By

Partnerinizin kaçıngan davranmasını nasıl önlersiniz? Uzmanından 7 öneri

Birçok kişi, harika başlayan bir ilişkide partnerinin zamanla duygusal olarak geri çekildiğini deneyimlemiştir. Bu duruma daha çok “kaçıngan bağlanma stiline” sahip bireylerde rastlanır. Ancak, bağlanma stili kaçıngan olmayan bir kişinin de böyle davranışlar göstermesi olasıdır.

Sağlıklı bir romantik ilişkide, taraflar ortak bir duygusal alan yaratır ve bu alanı birlikte düzenlerler. Duygusal denge sağlandığında, her iki taraf da daha rahat hisseder ve etkileşimden keyif alır. Bu sistemin temelinde ise kaygı yatar. Kaygı, ideal düzeyde bulunduğunda bizleri motive eder ve performansımızı artırır. Ancak aşırı seviyelere çıktığında ikili ilişkileri zedeleyebilir.
Bağlanma sistemi de aslında bir kaygı yönetim mekanizmasıdır. Küçük bir çocuk, bir süre çevreyi keşfeder, ancak kaygısı arttığında güvenli liman olarak gördüğü ebeveynine geri döner. Ebeveyn, çocuğun kaygısını ”ideal düzeyde tutabilen” bir ortam sağlar. Kaygı azaldığında çocuk tekrar keşfe çıkar. Bu döngü, yetişkinlikte de devam eder, ancak bu sefer güvenli bağlanma noktası ebeveyn yerine arkadaşlar ve romantik partnerler olur.
Her ne kadar açıkça konuşulmasa da, yakın ilişkilerde taraflar arasında gizli bir anlaşma vardır: Her iki taraf da birbirinin endişe düzeyini azaltabilecek, yani güvenli bir duygusal alan sağlayabilecek kapasitede olmalıdır.
Ancak bu “gizli anlaşmayı” kabul etmeyen bir taraf (A kişisi), diğer tarafın (B kişisi) fazla kaygı içeren yaklaşımına karşı savunmaya geçebilir. Çünkü A kişisi, B’nin kaygısını yatıştırmak için onu hissetmek zorundadır ve bu duygusal yükü kaldırmak istemeyebilir.
Bu durumda A kişisinin sergileyebileceği davranışlar şunlardır:Geri çekilme: İlişkiden duygusal olarak uzaklaşma.Yok sayma: Kaygıya neden olan konuyu görmezden gelme veya mesajlara yanıt vermeme.Kaçınma: Fiziksel olarak bir araya gelmekten kaçınma.Keskin kopuş: İlişkiyi aniden bitirme.Yansıtma: Konuyu gündeme getiren kişiyi suçlayarak karşı saldırıya geçme.Yabancılaştırma: Sert ya da kırıcı davranarak karşı tarafı uzaklaştırma.Öfke: Kaygıyı hissetmek yerine öfkeyle tepki verme.
Bu davranışlar genellikle kaçıngan bağlanma stiline sahip kişilerde görülse de, güvenli, kaygılı (preoccupied) ya da korkulu (fearful) bağlanma stillerine sahip bireyler de aşırı kaygıyla karşılaştıklarında benzer tepkiler verebilir.
Özellikle kaygılı bağlanan bireyler, kendilerinden daha kaygılı biriyle ilişki kurmaktan kaçınır. Yani “ihtiyaçlı” bir kişi, daha da ”ihtiyaçlı” biriyle karşılaştığında ondan hızla uzaklaşır. Çünkü biriken kaygıyı kimin ideal düzeyde tutacağı belirsizdir.
İlişkide kaygı yaratan bazı davranışlar şunlardır:
Erken bağlanma: Karşı taraf hazır olmadan yoğun duygularını ifade etme.Aşırı kendini açma: Özellikle kişisel sorunları (örneğin maddi durum) fazlaca paylaşma.Aşırı yakınlık isteği: Karşı tarafın alanını ihlal edecek şekilde fiziksel yakınlık talebi.Sürekli iletişim: Mesaj, arama ya da e-posta ile neredeyse kesintisiz bir iletişim kurma çabası.Sürekli onay arama: İlişki hakkında sık sık konuşmak ve karşılıklı duyguları sürekli teyit etme isteği.Aşırı hayranlık: Partneri sürekli övme, sık sık aşkını dile getirme.Yakınma ve sitem: Partnerin ilgisini çekmek amacıyla şikayet etme ya da davranışlarını sorgulama.
Peki daha kaygılı olan tarafsanız ve partnerinizin uzaklaşma olasılığını azaltmak istiyorsanız ne yapmalısınız?
Psychology Today’e konuşan klinik psikolog Hal Shorey, 7 öneri sıraladı: Kaygınızı partnerinizin yönetmesini beklemeyin. İlk adım, kendi iç dengenizi sağlamaktır.
Kendinizden daha az bahsedin. Aşırı kendini açıklama, genellikle kaygıyı azaltma çabasıdır.
Karşı tarafa alan tanıyın. Onun sizi özlemesi için zaman ve mesafe bırakın.
Mesajları ve aramaları azaltın. Partnerinizin gününü kendi halinde geçirmesine izin verin.
Kendinize güvenin. Sürekli onay alma ihtiyacı duymadan ilişki içinde güvende hissetmeye çalışın.
Biraz gizem yaratın. Karşı tarafın sizi merak etmesine fırsat tanıyın.
 Sürekli şikayet etmek yerine neye ihtiyacınız olduğunu açıkça belirtin. Bu sınırlar ihlal edilirse, kendinizi korumak için geri çekilin.
Unutmayın, eğer karşınızdaki kişi güçlü bir kaçıngan bağlanma stiline sahipse, siz ne kadar sağlıklı davranırsanız davranın uzaklaşabilir. Bu sizin suçunuz değildir. Ancak kişi esnekse ve ilişkiyi sürdürmeye değer görünüyorsa, uzman stratejilerini uygulamak ilişkiyi kurtarabilir. En azından, sürecin sonunda kendinizi suçlamaz, elinizden geleni yapmanın verdiği iç huzurla yolunuza devam edebilirsiniz.
Okumaya Devam Et

Magazin

Adile filminde Hülya Koçyiğit’i canlandıracak isim belli oldu

Yayımlandı

3 saat önce

üzerinde

Mayıs 31, 2025

By

Adile filminin Hülya Koçyiğit’i belli oldu

Adile Naşit’in hayatını konu alan filmde usta oyuncu Hülya Koçyiğit’e hayat verecek isim açıklandı.

Adile Naşit’in hayatını ele alan BKM yapımı Adile filminde kadro şekillenmeye devam ediyor. Yönetmenliğini Çağan Irmak, başrolünü ise Meltem Kaptan’ın üstlendiği filmin çekimleri devam ediyor.
Filmde, Adile Naşit’e Berlinale Gümüş Ayı ödüllü oyuncu Meltem Kaptan hayat verecek.
Filmde Hülya Koçyiğit’i canlandıracak isim belli oldu.
Birsen Altuntaş’ın haberine göre, Koçyiğit’e Berre Özkan hayat verecek.
Oyuncu son olarak Gelin Takımı adlı filmde rol almıştı.
Kemal Sunal’a Berkay Tulumbacı’nın hayat vereceği Adile filminde Seda Bakan da Müjde Ar’ı oynayacak.
Nermin Yıldırım’ın senaryosunu kaleme aldığı merakla beklenen filmde usta oyuncu Münir Özkul’a ise Levent Can hayat verecek.
Ayşen Gruda’yı ise Elif Nur Kerkük canlandırırıken; Şevkiye May’a da Tülin Özen hayat verecek.
Adile Naşit’in ilk eşi Ziya Keskiner’i Serhat Tutumluer, oğlu Ahmet Keskiner‘i de Berke Karabıyık oynayacak.
Filmde Tarık Akan’ı Çetin Lale, Halit Akçatepe’yi Mustafa Ceyhan, Kartal Tibet’i ise Emre Taşkıran canlandıracak.
Öte yandan role hazırlık sürecinde usta oyuncu Müjde Ar ile bir araya gelen Seda Bakan, rol arkadaşıyla fotoğrafını paylaştı.
Adile filminin başrolü Meltem Kaplan ile poz veren Bakan paylaşımına “Dünyanın en yetenekli oyuncularından biriyle birlikteyim” notunu düştü.
Filmin başrolünü üstlenen Meltem Kaplan, geçtiğimiz haftalarda filmle ilgili konuşmuş ve şöyle demişti: “Önce birkaç meşhur sahnesini oynadım. Gülüşünü yaptım, bir şeyler yaptım, gönderdim. Uyup uymadığına baktılar. Enerjisi, görünüşü ne kadar benziyor deseler bile bu sonuçta oyunculuk, bir meslek… Mesela sadece gülüşüne 2 hafta çalıştım çünkü gülerken nefes de almıyor, çok enteresan bir gülüşü var. Onunla meşhur olması gayet normal. Sadece ona ait bir gülüşü var. Onun ses tonu benimkinden daha yüksek, onu yakalamak için onu izledim.”
Adile filminde, sanatçı Ayşen Gruda’yı oyuncu Elif Nur Kerkük canlandırmaya hazırlanıyor. Kerkük, rolüne hazırlanırken yalnızca Gruda’nın filmlerini değil, skeçlerini ve röportajlarını da izlediğini belirterek, “Oynadığı ve ulaşabildiğim her şeyi izledim. Her rolde ayrı bir karaktere bürünmüş olması ve her karaktere işlediği farklı nüanslarıyla gerçekten inanılmaz.” ifadesini kullandı.
Ayşen Gruda ile 2018’de bir projede birlikte çalıştıklarını aktaran Kerkük, “İlk defa bir role çalışırken gerçek birini canlandırmanın ne kadar keyifli ama bir o kadar da zor olduğunu fark ettim. Diksiyonunda zamanın getirdiği detaylar ve harfleri karakteristik söyleyişi üzerine oldukça dikkatle çalıştım. Umarım hakkını vermişimdir.” değerlendirmesini yaptı.
Oyuncu, Babamın Ceketi, Lohusa ve Çarşı Pazar gibi yapımlarla tanınıyor.
Ayşen Gruda, 23 Ocak 2019’da 74 yaşındayken hayata veda etti, cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.
Adile Naşit, 1976’da İşte Hayat adlı filmdeki rolüyle Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı.
Unutulmaz oyuncu, 17 Haziran 1930’da doğduğu şehir İstanbul’da, 57 yaşındayken hayata gözlerini yumdu. Kalın bağırsak kanseri sonucu hayatını kaybeden Naşit’in cenaze töreni 13 Aralık 1987’de Şişli Cami’sinde düzenlenen törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.
Okumaya Devam Et

Magazin

Şarkıcı Şimal kimdir, neden öldü, hastalığı neydi?

Yayımlandı

18 saat önce

üzerinde

Mayıs 30, 2025

By

Şarkıcı Şimal'den acı haber

Bir süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden şarkıcı Şimal, bugün hayatını kaybetti. Ünlü isim, İstanbul’da son yolculuğuna uğurlanıyor.

2021 yılında meme kanseri teşhisi konulan ve zorlu bir tedavi sürecinin ardından iyileşen şarkıcı Şimal, geçtiğimiz yıl ise rutin kontroller sırasında beyninde tümör olduğunu öğrenmişti.
Geçirdiği 8 saatlik beyin ameliyatı sonrası iyileşme sürecine giren Şimal, kısa bir süre önce sağlığına kavuştuğunu açıklamıştı.
4 Mayıs’ta rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Şimal, yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı. Dün durumunun kritik olduğu ortaya çıkan Şimal’den acı haber geldi.
Ünlü şarkıcı, 39 yaşında hayatını kaybetti. Şimal’in vefatını eşi Necati Arıcı, sosyal medyadan şu sözlerle duyurdu:”Eşim Şimal Gülen hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi Kuşadası’na defnedilecektir. Hellallik için yer bilgisi verilecektir.”
Arıcı daha sonra yaptığı açıklamada “Eşim Şimal’i son yolculuğuna uğurlamadan önce helalleşmek adına bir araya geliyoruz. Tüm dostlarımızı, yakınlarımızı ve sevenlerini ikindi namazında Karacaahmet Mezarlığı’na bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gazete Magazin’in haberine göre; Şimal için düzenlenen cenaze törenine Merve Özbey, Derya Uluğ, Murat Dalkılıç gibi sanatçı dostları katıldı.
Uluğ, törende gözyaşlarına boğulurken; Merve Özbey yakın arkadaşının tabutu başında zor anlar yaşadı.Öte yandan 39 yaşında hayata veda eden Şimal Gülen’in cenazesi Kuşadası’nda toprağa verilecek.
Şimal Gülen’in vefatının ardından ünlü isimler başsağlığı mesajı paylaştı.
Derya Uluğ sosyal medyada “Güzel Şimal’im. Boğazım düğüm düğüm. Çok mücadele ettin, çok savaştın, çok yoruldun. Keşke böyle olmasaydı. Canım arkadaşım yattığın yer incitmesin. Dilerim ebediyette huzur bulursun. Mekanın cennet olsun. Çok ama çok üzgünüm.” notuyla paylaşım yaptı.
Usta sanatçı Deniz Seki üzüntüsünü “Genç yaşta kaybettiğimiz değerli meslektaşımız Şimal’i üzüntüyle öğrendim. Zarafeti, sesi ve duruşuyla müziğe kattığı her şey için minnetle anacağım. Hayat bazen gerçekten çok erken alıyor içimizden bazı insanları. Ailesine, sevenlerine ve tüm müzik camiasına sabır diliyorum. Ruhu şad olsun.” sözleriyle dile getirdi.
Barış Manço’nun oğlu Doğukan Manço şu ifadeleri kullandı: “Kuşadası’ndan çocukluk arkadaşlarıydık. Yıllar sonra beraber yayınlayamadığımız bir şarkı bile yaptık. Araya başka projeler girdi, üzerine Şimal’in rahatsızlık haberi… İyileşti müjdesini aldık derken tekrar üzücü haber geldi. Yeniden kanseri yendi umudunu taşırken bugün acı haberi aldım. Mekânın cennet olsun arkadaşım. Allah, arkanda duran dağ gibi eşin ve ailene sabır versin.”
İlker İnanoğlu da üzüntüsünü “Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun” sözleriyle dile getirdi.
Hastalık sürecinde sosyal medya hesabından sık sık paylaşım yapan şarkıcı, son olarak doğum günü partisinden karelere yer vermişti. Şimal, paylaşımına şu notu düşmüştü:”Hayatta her şey değişebilir, zaman akıp geçebilir, insanlar yollarını ayırabilir… Ama aile, her zaman kalbimizin en sağlam yerinde durur! Aile, düştüğümüzde el uzatan, başardığımızda en coşkulu alkışı koparan ilk yerdir. Onlar bizim hem en büyük desteğimiz, hem de en gerçek mutluluğumuzdur. Birlikte atılan kahkahalar, paylaşılan umutlar, küçücük anlarda büyüyen kocaman sevgiler… Aile, hayatın en renkli, en sıcak tablosudur. Ne olursa olsun yanında hissetmek, her şeyin yoluna gireceğini bilmek demektir. Çünkü aile, güvenin ve sevginin hiç sönmeyen ışığıdır. Aile varsa umut vardır, neşe vardır, güç vardır! İyi ki ailemiz var, iyi ki birlikteyiz! Çünkü aile her şeydir! “
Şarkıcı Şimal, 25 Nisan 1986 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. 400’e yakın bestesi bulunan genç şarkıcı, ilk olarak 2012 yılında çıkış yaptı. Başlangıç adlı albümünün prodüktörlüğünü Özken Ulusoy, aranjörlüğünü Taşkın Sabahtan ve Erdem Kınay üstlendi.Söz ve müziği Şimal Tebessüm Eden’e ait olan albümde aranjörü Taşkın Sabahtan’ın yaptığı Şimal Yıldızı adlı şarkının klip yönetmenliğini ise Enmir Khalilzadeh üstlendi.
Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar