Ekonomi
New York borsası sert düşüşle açıldı

Açılışta Dow Jones endeksi 1100 puanın üzerinde değer kaybetti ve yüzde 2,66 azalarak 41.103,63 puana geriledi. S&P 500 endeksi yüzde 3,32 azalışla 5.482,70 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 4,5 kayıpla 16.811,42 puana indi.
Pay piyasalarında açılışta negatif seyir izledi. ABD Başkanı Trump dün ABD’nin diğer ülkelere karşılıklı tarifeler uygulayacağını ve temel tarife oranının yüzde 10 olacağını duyurmuştu. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada tarifelerin ticaret açığından kaynaklanan tehdidin ortadan kalktığı veya hafiflediği belirlenene kadar yürürlükte kalacağı bildirildi.
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, ülkelerin karşılıklı tarifelere misilleme yapmamalarını tavsiye ederken, misilleme yapılmaması durumunda daha yüksek gümrük vergisi oranları uygulanmayacağını, aksi halde oranların tırmanacağını söyledi.
Ticaret Bakanı Howard Lutnick de tarifeler için bir muafiyet yapılmayacağını ve gümrük vergilerine karşı ülkelerin misilleme yapmasının etkili olmayacağını düşündüğünü kaydetti. Analistler, piyasalarda gümrük vergilerinin beklenenden daha düşük olabileceğine dair bir inanç olduğunu ancak açıklanan oranların piyasada fiyatlandırılan gümrük vergilerinden daha yüksek olduğunu belirtti.
ABD’nin önemli ticaret ortaklarına yönelik geniş gümrük vergilerinin tam kapsamlı bir ticaret savaşı korkusunu tetiklediğini söyleyen analistler, küresel ekonominin resesyona sürüklenme riskinin arttığını ifade etti.
ABD’de 10 yıl vadeli hazine tahvili faizi 15 baz puan azalışla yüzde 4,05’e geriledi. Dolar endeksi de yüzde 2’den fazla azalarak 101,68’e indi ve yaklaşık 2 yılın en kötü günlük düşüşünü kaydetti.
Ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 29 Mart ile biten haftada 219 bine gerileyerek piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti.
Ülkenin dış ticaret açığı da şubatta aylık bazda yüzde 6,1 azalışla 122,7 milyar dolara geriledi. ABD’nin ihracatı şubatta aylık bazda yüzde 2,9 artarken, ithalatı yatay seyir kaydetti. Küresel tedarik zincirlerine sahip ve ithalata fazla bağımlı şirketler ile teknoloji şirketlerinin hisselerindeki düşüş dikkati çekti.
Apple’ın hisseleri yaklaşık yüzde 8, Nike’ın hisseleri yüzde 10 geriledi. Microsoft yaklaşık yüzde 3, Nvidia yüzde 5, Amazon ile Meta yaklaşık yüzde 7 ve Alphabet ile Tesla yaklaşık yüzde 3 olmak üzere sert kayıplarla güne başladı.
Ekonomi
FED faiz kararı ne zaman açıklanacak? FED mayıs ayında faizi indirir mi? (2025 FED faiz kararı toplantısı)

FED FAİZİ İNDİRİR Mİ?
Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack da net ve ikna edici verilerin olması halinde Fed’in faiz indirimleri konusunda haziran ayında harekete geçebileceğini aktardı. Hammack, Fed’in 6-7 Mayıs’taki toplantısında faiz oranlarını düşürmeyi düşünmek için erken olduğunu söyledi.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ise Fed’in mayıs ayında politika faizini değiştirmeyeceğine kesin gözüyle bakılırken, bankanın haziran ayında yüzde 68 ihtimalle faiz indirimine gideceği fiyatlanıyor.
Ekonomi
Gram ve çeyrek altın fiyatları bugün: 28 Nisan altın ne kadar oldu? Canlı altın fiyatları

Ata altın alış fiyatı: 27.438 TL / satış fiyatı: 28.131 TL / Önceki kapanış: 28.105 TL
Reşat altını alış fiyatı: 26.904 TL / satış fiyatı: 27.075 TL / Önceki kapanış: 27.495 TL
Cumhuriyet altını alış fiyatı: 26.872 TL / satış fiyatı: 27.043 TL / Önceki kapanış: 27.495 TL
Ekonomi
Şimşek: Türkiye pozitif olarak ayrışacak ülkelerin başında

Mehmet Şimşek, Erzurum’da düzenlenen Palandöken Ekonomi Forumu’na videolu mesaj gönderdi.
Forumun ticaret savaşlarının tetiklediği yüksek belirsizlik ortamında gerçekleştiğini söyleyen Şimşek, küresel ekonominin uzun vadeli yapısal sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirtti. Şimşek, dünyanın korumacılığın yanında yaşlanan nüfus, yapay zeka ve iklim krizi gibi sorunlarla karşı karşıya olduğunu bildirerek, bu gelişmelerin küresel büyümenin görünümde aşağı yönlü bir risk oluşturduğunu ifade etti.
Türkiye ekonomisine dair iyimserliği besleyen güçlü nedenler olduğunu belirten Şimşek, “Mayıs 2023’ten bu yana uyguladığımız istikrar ve reform programı sayesinde dış kırılganlıklarımızı azalttık, şoklara karşı direncimizi artırdık, makro finansal istikrarı güçlendirdik. Sürdürülebilir yüksek büyüme için daha sağlam bir zemin oluşturuyoruz. Programın getirdiği kazanımlara ek olarak küresel yapısal sorunlara karşı da önemli avantajlarımız var.” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, korumacılığın küresel ticaretin karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden biri olduğunu ve 2008 küresel finans krizinden bu yana korumacılığın yükselişte olduğunu söyledi, ticaret kısıtlarının kriz öncesine kıyasla 11 kat arttığına dikkati çeken Şimşek, korumacı politikaların arkasında büyük ölçüde ABD ve Çin arasındaki rekabetin yer aldığını belirtti.
Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye artan korumacı politikalara karşı bize benzer ülkelere kıyasla daha dayanıklı bir konuma sahip. Bunun iki temel sebebi var. Birincisi ihracata olan bağımlılığımız nispeten düşük yani ekonomimizin ana motoru iç talep. Mal ihracatının milli gelir içerisindeki payı yaklaşık yüzde 20 civarında. Burada belirleyici olan yatırımlar ve özel tüketim harcamalarıyla kamu harcamaları. İkinci olarak dış ticaretimizin büyük bir kısmını dost ve yakın ülkelerle gerçekleştiriyoruz. Avrupa Birliği dahil 54 ülkeyle serbest ticaret anlaşmamız var. Toplam ihracatımızın yüzde 62’si ticaretteki parçalanmalardan yani korumacılıktan etkilenmiyor. 30 trilyon dolarlık geniş bir coğrafyaya entegreyiz. Serbest ticaret anlaşmalarının olmadığı bazı Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika ülkeleriyle de çok yakın ilişkilere sahibiz. Bu yapı bizi küresel düzeyde yaşanan ticaretteki parçalanmalara karşı daha dirençli hale getiriyor. Biz bu dönemi bölgesel entegrasyonları derinleştirmek için aynı zamanda bir fırsat olarak görüyoruz.”
TÜRKİYE BÖLGESİNİN LİDER ÜLKELERİNDEN BİRİ
Türkiye’nin hizmet ihracatında güçlü bir konumda olduğunu belirten Şimşek, turizm, yurt dışı müteahhitlik ve eğitim gibi alanlarda bölgesinin lider ülkelerinden biri olduğunu söyledi. Türkiye’nin imalat sanayisinde de bölgenin ana üretim üssü konumunda bulunduğunu vurgulan Şimşek, “Bu avantajları büyük ölçekli altyapı ve lojistik projeleriyle daha da güçlendiriyoruz. Bu çerçevede Orta Koridor ve Kalkınma Yolu projeleri kilit öneme sahip. Türkiye, Çin’i Avrupa’ya bağlayan Orta Koridor’un ana omurgasında yer alıyor. Ayrıca bölgesel entegrasyona katkıda bulunacak Kalkınma Yolu Projesi’ni hayata geçirmek için de çalışmalarımıza başladık.” dedi.
Artan borçluluğun yapısal risk olduğuna dikkati çeken Şimşek, Türkiye’nin toplam borçluluğunun milli gelirinin sadece yüzde 93’ü olduğunu, benzer gelişmekte olan ülkelerde ise bu oranın yüzde 245 seviyelerinde olduğunu söyledi.
Türkiye’nin büyümesinin önünde borç kaynaklı bir engel bulunmadığını belirten Şimşek, “Borç stokumuz düşük olduğu için piyasalardaki dalgalanmalar sona erdiğinde Türkiye’nin güçlü temelleri yatırımcıların dikkatini tekrar çekecektir.” ifadesini kullandı.
Gelişmekte olan ülkelerin yatırımcılara nispeten riskli görüldüğünü belirten Şimyek sözlerine şöyle devam etti:
“Ancak biz şuna inanıyoruz, Türkiye için bu geçici bir trend. Zamanla yatırımcılar yeniden güçlü makro ekonomik temelleri ve hikayesi olan ülkelere odaklanacaklar. Türkiye bu noktada pozitif olarak ayrışacak ülkelerin başında geliyor.”
Şimşek, demografik dönüşüm ve yaşlı nüfus oranının küresel düzeyde önemli bir gelişme olduğunu, Türkiye’nin önünde en az 15-20 yıllık bir fırsat penceresi olduğunu ve çalışma çağındaki nüfusun artmaya devam ettiğini belirterek kadınların işgücüne katılım oranının oldukça düşük olduğunu ve bunu artırmak için reformları hızlandırdıklarını söyledi.
Üretken yapay zeka ve robot teknolojilerindeki gelişmelerin küresel ekonomiyi etkileyeceğini vurgulan Şimşek, IMF’nin geçen yıl geliştirdiği yapay zekaya hazırlık endeksinde Türkiye’nin gelişmekte olan ülke ortalamalarının üzerinde olduğuna dikkati çekti. Gelişmiş ülkelerle aradaki farkın kapatılmasına yönelik ise çalışmaların sürdüğünü bildiren Şimşek, “Yapay zeka ve ileri teknolojileri bir öncelik alanı olarak görüyoruz. Özellikle dijitalleşme alanındaki yatırımlarımızı artırıyoruz. En büyük avantajımız ise nitelikli insan kaynağımız.” dedi.
Şimşek, bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek için altyapıyı güçlendirdiklerini kaydederek, “Bunun için önümüzdeki dönemde fiber kapasitemizi genişleteceğiz. 5G sonrasına yatırım yapacağız. Büyük veri merkezleri, ulusal GPS’in oluşturulması ve nükleer enerji gibi alanlarda yatırımlarımızı hızlandıracağız.” değerlendirmesinde de bulundu.
DIŞ DENGEDE GÜÇLÜ BİR İYİLEŞME VAR
Şimşek, iklim değişikliğinin küresel yapısal sorunlardan biri olduğunu vurgulayarak, Türkiye’nin de bu tehditten muaf olmadığını belirtti.
Bu tehditlerin giderilmesi için enerjiden sulamaya kadar birçok alanda yatırım yapıldığını söyleyen Şimşek, şu ifadeleri kullandı:
“İçinde bulunduğumuz küresel konjonktürde Türkiye çok önemli avantajlara sahip. Uyguladığınız programla birlikte bu avantajları kalıcı kazanımlara dönüştürmek istiyoruz. Dünyadaki bu türbülansı, bu sorunları Türkiye için bir fırsata dönüştürme çabası içerisindeyiz. Programımızın temel hedefi olan dezenflasyon süreci başarılı bir şekilde devam ediyor, yıllık enflasyon 10 aydır geriliyor. Mart enflasyonu yüzde 38,1 olarak gerçekleşti. Geçen sene mayıstaki zirvesine göre 37 puandan daha fazla azalma söz konusu. Para politikasının gecikmeli etkisi, kamu maliyesinin daha güçlü desteği ve arz yönlü reformlarla enflasyondaki düşüş devam edecek. Maliye politikasındaki disiplinli duruşumuzu sürdüreceğiz. Geçen yıl başlattığımız harcama disiplini ve tasarruf tedbirlerini bu yıl da devam ettireceğiz. Dış dengede güçlü bir iyileşme var, brüt dış finansman ihtiyacımız azalıyor.”
Şimşek, Mayıs 2023’te 55 milyar doların üzerinde olan cari açığın şubat itibarıyla 12,8 milyara gerilediğini vurguladı.
Altın ithalatı hariç bakıldığında Türkiye’nin artık ılımlı büyüme ile cari fazla verdiğini söyleyen Şimşek, bunu kalıcı hale getirmek için yapısal dönüşümü hızlandırdıklarını söyledi.
Şimşek, petrol fiyatlarındaki gerilemenin Türkiye’nin lehine olduğunu ve cari açığın düşmesine katkıda bulunacağını belirtti.
Makroekonomik istikrar ve reform programı uygulandığı bir dönemde 1 milyona yakın yeni istihdamın büyük bir başarı olduğunu da ifade eden Şimşek, şunları kaydetti:
“Küresel belirsizliklerin, iç ve dış talepteki yavaşlamanın ekonomik aktivite üzerinde geçici etkiler yaratması mümkündür. Ancak biz kısa vadeli dalgalanmalarının ötesine geçen sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyüme için sağlam temelleri inşa etmeye devam ediyoruz. Dolayısıyla ülkemiz açısından iyimser olmak için güçlü gerekçelerimiz var. Her küresel kriz aynı zamanda fırsatlar barındırır. Biz ülkemizin potansiyeline inanıyoruz, bu potansiyeli gerçekleştirmek için güçlü bir program uyguluyoruz. Bu dönemi sadece riskleri yönetmek için değil ekonomimizi daha rekabetçi kılacak yapısal dönüşümü hayata geçirmek için de bir fırsat olarak görüyoruz.”
-
Ekonomi6 gün önce
Eskişehir’de Ormanlık Alanda Yakılarak Öldürülen 30 Yaşındaki Kadın Dehşeti: Sadece Saç ve Kemik Kaldı
-
Gündem4 gün önce
Şanlıurfalı Genç İşçi 3 Günlük Korkunç İşkenceyle Yüzleşti: Dişleri Kırıldı, Hamam Böceği Yedirildi
-
Gündem5 gün önce
“Silivri’de 6,2’lik Depremin Derinden Gelen Uğultusu: Sismik Kayıtların Ardındaki Gerçek”
-
Son Dakika1 hafta önce
Oyuncu Sevil Akdağ Arkadaşını Öldürdü: Fatih İskenderpaşa’daki Cinayet Olayının Tüm Detayları
-
Gündem3 gün önce
Konyaaltı’nda Kan Donduran Vahşet: Polisten Kaçarken Saklandığı Odunlukta Kız Arkadaşını Vuran Sezer Bozkurt
-
Son Dakika5 gün önce
İstanbul’da 6.2 Büyüklüğünde Korkutan Deprem: Vatandaşlar Panikle Sokağa Döküldü Medyatava +4
-
Gündem5 gün önce
İstanbul’da 6.2’lik Deprem Korkuttu: Aynısı Anadolu’da Meydana Gelse Sonuçlar Nasıl Olurdu?
-
Gündem7 gün önce
Adana Çukurova’da Ayrılık Tartışması Kanlı Bitti: 24 Yaşındaki Mehmet Ayaz Öldü, 17 Yaşındaki Nazlısu C. Yaralı Kurtuldu