Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

Marine Le Pen 5 Yıl Boyunca Kamu Görevi Adaylığına Engellendi

Yayımlandı

üzerinde

Fransa’nın önde gelen aşırı sağ lideri Marine Le Pen, Paris mahkemesinin verdiği kararla, Avrupa Parlamentosu’ndan alınan fonların kötüye kullanılması nedeniyle 5 yıl boyunca kamu görevine aday olamayacak. Bu gelişme, Le Pen’in 2027’de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılımını ciddi şekilde zora soktu.


Olayın Arka Planı

Marine Le Pen, uzun yıllardır Fransa siyasetinde etkili olan ve milliyetçi söylemleriyle gündeme gelen isimlerden biri. Ancak son yargı sürecinde, Le Pen ve beraberindeki sekiz milletvekili ile 12 asistan, Avrupa Parlamentosu fonlarının ulusal siyasi faaliyetlerde kullanılmasında usulsüzlük yapmakla suçlandı. Mahkemenin detaylı gerekçesinde, söz konusu sistematik mali usulsüzlüğün, kamu kaynaklarının kötüye kullanılarak partinin lehine bir avantaj sağladığı belirtildi.


Mahkeme Kararı ve Cezai Yaptırımlar

Paris’teki mahkeme, Marine Le Pen’e dört yıl hapis cezası verirken, bunun iki yılını ev hapsi şeklinde infaz edileceğini belirtti. Ayrıca, Le Pen’e 100.000 Euro para cezası kesildi. En çarpıcı karar ise, Le Pen’in kamu görevi adaylığından 5 yıl süreyle men edilmesi oldu. Bu karar, Le Pen’in cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılma ihtimalini neredeyse tamamen ortadan kaldırdı. Le Pen, kararı “siyasi” olarak nitelendirerek temyize gideceğini açıkladı.


Siyasi ve Toplumsal Yansımalar

Mahkemenin verdiği karar, Fransa siyasetinde büyük bir sarsıntı yarattı.

  • Siyasi Arenada: Le Pen, 2017 ve 2022 seçimlerinde iddialı bir rakip olarak öne çıkmışken, bu ceza onun siyasi kariyerine ciddi bir darbe olarak yorumlanıyor. Partisinin yeni liderlik çizgisi için genç isim Jordan Bardella’nın olası adaylığı gündeme gelirken, muhalefet de bu kararı demokratik kurallara bağlılığın bir göstergesi olarak değerlendiriyor.

  • Toplumsal Tepkiler: Karara, hem Le Pen taraftarları hem de muhalif kesimler farklı tepkiler verdi. Bazı aşırı sağ çevreler, kararı siyasi motivasyonla alındığını iddia ederken; demokratik değerlere sahip çıkanlar, hukukun üstünlüğünün korunmasının önemine vurgu yaptı.


Gelecek Seçimlere Etkileri

Bu karar, 2027 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin gidişatını önemli ölçüde değiştirebilir.

  • Le Pen’in seçimlere katılamayacak olması, partide yeni bir liderlik ve strateji değişikliğini beraberinde getirirken,

  • Seçmen davranışında belirsizlikler yaşanabilir; bazı seçmenler, Le Pen’in yerine geçecek yeni figürlere yönelirken, diğerleri mevcut siyasi düzenin korunmasını talep edebilir.

Uzmanlar, bu gelişmenin Fransız siyasi arenasında geniş yankı uyandıracağını ve uluslararası arenada da Fransa’nın demokratik prensiplere verdiği önemi bir kez daha ortaya koyacağını belirtiyor.


Sonuç

Marine Le Pen’in kamu görevi adaylığına 5 yıl süreyle men edilmesi, Fransa’da siyasi dengeleri yeniden şekillendirecek önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. Mahkemenin bu kararı, hukukun üstünlüğünü ve kamu kaynaklarının doğru kullanımını vurgularken, siyasi aktörler arasında yeni stratejilerin ve tartışmaların fitilini ateşlemiş durumda. Kararın temyize gidilmesi süreci ve bundan doğacak siyasi sonuçlar, önümüzdeki dönemde yakından takip edilecek konular arasında yer alıyor.

Politika

Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ hakkında “casusluk” iddiası — savcılık tutuklama istedi

Yayımlandı

üzerinde

Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ hakkında “casusluk” iddiası — savcılık tutuklama istedi

Tarih: 26 Ekim 2025 • Saat: 22:05 • Okuma süresi: 3 dk

FatihDoğanMedya — İstanbul
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “casusluk / siyasal casusluk” soruşturması kapsamında; İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, danışmanı Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ hakkında tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk yapıldı. Savcılığın şüpheliler hakkındaki işlemleri ve ifadelerin tamamlanmasının ardından üç isim için tutuklama istemi resmiyet kazandı.

Soruşturmada son durum

  • İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada; İmamoğlu, Özkan ve Yanardağ’ın yanı sıra Melih Geçek ve Hüseyin Gün gibi isimlerin de ifadeleri alındı. İfadeler tamamlandıktan sonra savcılık üç şüpheli için tutuklama talebiyle dosyayı nöbetçi sulh ceza hakimliğine gönderdi.

  • Soruşturmada, iddiaların temelini oluşturan beyanlardan biri olarak Hüseyin Gün’ün etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadeler öne çıkıyor; soruşturmaya ilişkin bazı yazışma ve iddialara bu beyanlarda değinildiği bildirildi.

İmamoğlu ve diğer şüphelilerin savcılık ifadeleri

İmamoğlu, adliyeye getirildikten sonra savcılıkta ifade verdi; haber ajanslarına göre İmamoğlu’nun ifadesinde “Casusluk bana hakarettir” şeklinde tepki verdiği öğrenildi. Yanardağ ve Özkan’ın da ifadeleri alındı; tüm ifade süreçleri akşam saatlerinde tamamlandı ve savcılığın tutuklama talebiyle hakimliğe sevk kararı geldi.

Hukuki süreç ve olası gelişmeler

  • Dosya, sulh ceza hakimliğine sevk edildi; hakimlik, savcılığın tutuklama talebine ilişkin kısa süre içinde karar verecek. Karar öncesi yargı sürecine ilişkin hukuki itiraz ve savunma beyanları mahkeme sürecinde sunulabilecek.

  • Gelişmeler, hem yerel hem ulusal siyaset çevrelerinde hızlı yankı buldu; İmamoğlu’nun görevine ilişkin idari süreçler ve partiler arası tepkiler hukuki kararla paralel ilerleyebilir.


Öne çıkan bilgiler (kısa)

  • Soruşturma türü: Siyasal casusluk iddiası.

  • Şüpheliler (tutuklama istemiyle sevk edilenler): Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan, Merdan Yanardağ.

  • Hazırlayan kurum: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı.

Okumaya Devam Et

Politika

SON DAKİKA | Erdoğan’dan Aziz İhsan Aktaş iddianamesi sorusuna yanıt: “Lağım patladı”

Yayımlandı

üzerinde

SON DAKİKA | Erdoğan’dan Aziz İhsan Aktaş iddianamesi sorusuna yanıt: “Lağım patladı”

Tarih: 24 Ekim 2025
Saat: 11:34 (yerel)
Okuma süresi: 3 dakika

İstanbul — Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Körfez turu dönüşü uçakta gazetecilerin yönelttiği “Aziz İhsan Aktaş iddianamesi”yle ilgili soruya sert yanıt verdi: “Artık affınıza sığınıyorum, lağım patladı” dedi ve CHP’yi hedef alan ifadeler kullandı.

Erdoğan, iddianameyi ve soruşturmayı işaret ederek “Belediyeleri hırsızlık, yolsuzluk ve rüşvetin odağı haline getirmekle” suçladığını; muhalefetin yaptığı savunma ve tehditlere tepki gösterdiğini belirtti. Erdoğan ayrıca CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıklamalarını “minareye kılıf hazırlama” gayreti olarak niteled

İddianamenin kapsamı ve soruşturma
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, kamuoyunda “Aziz İhsan Aktaş davası” olarak anılan soruşturmayı konu alıyor. İddianame kapsamında Beşiktaş Belediyesi merkezli süreçte 7 CHP’li belediye başkanı ile birlikte yüzlerce şüphelinin yer aldığı, dosyanın kapsamlı belge, tanık beyanı ve mali tespitler içerdiği basına yansıdı.

Savcılık iddianamesinde, Aktaş ve bağlantılı kişilere yönelik “suç örgütü kurma”, “ihaleye fesat karıştırma”, “rüşvet”, “belgede sahtecilik” ve “kara para aklama” gibi çok sayıda suçlamanın yer aldığı belirtiliyor; iddianamenin ayrıntıları ve iddialara ilişkin delil gösterimlerinin dosyada bulunduğu aktarılıyor.

Siyaset cephesinden hızlı yansımalar
Erdoğan’ın sözleri hemen siyasi tartışmayı alevlendirdi. Muhalefet kanadından, soruşturmanın siyasi etik ve yargı bağımsızlığı bağlamında değerlendirilmesi gerektiğine dair çağrılar gelirken, iktidar yanlısı köşeler Erdoğan’ın sert tutumunu yargı sürecine destek olarak yorumladı. CHP cephesinde ise iddianameyi ve ortaya çıkan bulguları “lağım patladı” benzeri ifadelerle niteleyen açıklamalar da görüldü; bu durum siyasi kriz tartışmalarını derinleştiriyor.

Ne bekleniyor?
Dosyanın İstanbul adliyesinde bir mahkeme tarafından kabulü halinde yakın dönemde kamuoyuna daha fazla ayrıntı yansıyabileceği, dava sürecinin izleneceği ve siyasi yankılarının devam edeceği öngörülüyor. Yargı sürecinin başlamasıyla birlikte hem hukuki hem de siyasi aktörlerin savunma ve karşı savunmalarının gündeme gelmesi bekleniyor.


Kısa kronoloji (özet)

  • İddianame hazırlandı/yazıldı — İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosya tamamlandı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması — Körfez turu dönüşünde uçakta gazetecilere “lağım patladı” diyerek tepki verdi.

  • Soruşturmanın kapsamı — İddianamede birçok ayrı suçlama ve çok sayıda şüpheli yer alıyor.

Okumaya Devam Et

Politika

CHP KURULTAY DAVASI BAŞLADI: ANKARA’DA KRİTİK DURUŞMA

Yayımlandı

üzerinde

CHP KURULTAY DAVASI BAŞLADI: ANKARA’DA KRİTİK DURUŞMA

Tarih / Saat: 24 Ekim 2025 — 10:00
Yayın: FatihDoganMedya
Okuma süresi: 4 dk

Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde CHP’nin 38. Olağan ve 21. Olağanüstü Kurultaylarının iptali istemiyle açılan dava başladı. Duruşma, “mutlak butlan” talebi, güvenlik önlemleri ve olası senaryolar açısından siyasi gündemin merkezinde

Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) ilişkin 38. Olağan Kurultay (4–5 Kasım 2023) ile 21. Olağanüstü Kurultay (6 Nisan 2025) hakkında açılan iptal davasının beşinci duruşması bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde başladı. Duruşma saat 10:00’da başladı ve adliye çevresinde sıkı güvenlik önlemleri alındı; basın mensupları ve partililer adliye önünde yoğun bekleyiş içinde.


Davanın konusu ve hukuki talep

Davacı taraf, söz konusu kurultayların usulüne aykırı düzenlendiğini ve bu sebeple “mutlak butlan” kararına hükmedilmesini talep ediyor. Mahkemenin vereceği karar, kurultayların tamamını geçersiz sayabilecek nitelikte bir hukuki sonuç doğurabileceği için siyasi dengeler açısından kritik önem taşıyor.


Bugünkü duruşmada dikkat çekenler

  • Yer ve zaman: Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi — saat 10:00.

  • Duruşma sayısı: Bugün görülen duruşma, davanın beşinci duruşması olarak kayıtlara geçti.

  • Güvenlik ve basın: Adliye çevresinde geniş güvenlik önlemleri uygulanırken, çok sayıda gazeteci ve parti temsilcisi duruşmayı takip ediyor.


Olası hukuki sonuçlar ve siyasi yansımalar

Uzmanların ve siyasi kulislerin gündeminde üç temel ihtimal öne çıkıyor:

  1. Mahkemenin “mutlak butlan” kararı vermesi: Kurultayların iptali, parti içi görev değişikliklerini ve liderlik konusunu yeniden gündeme taşıyabilir.

  2. Davanın ertelenmesi: Ek delil, bilirkişi veya ek süre talebiyle süreç ileri bir tarihe bırakılabili

  3. Davanın reddi: Mahkeme, iptal taleplerini reddederek mevcut durumun devamına hükmedebilir.

Bu üç senaryo, parti iç dengeleri ve muhtemel kurultay takvimlerini doğrudan etkileyecek. Kararın açıklanması halinde hem parti örgütleri hem de kamuoyu hızlı biçimde etkilenecek.


Tarafların pozisyonu (kısa)

  • Davacılar: Kurultaylara ilişkin usulsüzlük iddialarını ve hukuka aykırılıkları işaret ediyor; “mutlak butlan” talep ediyorlar.

  • CHP Genel Merkezi / savunma: Genel merkez kanadı, mahkemenin süreci dikkatle izleyeceğini ve hukuki savunmayı yapacağını belirtiyor; parti organlarının karar süreçlerine vurgu yapılıyor.


Ne bekleniyor?

Mahkeme bugünkü duruşmada ara karar verebilir, ek delil isteyebilir veya duruşmayı erteleyebilir. Kararın kısa vadede siyasi gündemi yeniden şekillendirebileceği, partilerarası ve kamuoyundaki yankıların güçlü olacağı öngörülüyor.

 

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar