Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Kayseri’de 35 Yıl Sonra Şok Beraat: ‘Elini Ayağını Öpeyim Başkanım’ Diyerek Yargıdan Aklandı”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması :

“Kayseri’de tandıra gömülen iki cinayet sanığı Yusuf Turhan, kız kardeşini 35 yıl önce öldürdüğü ileri sürülürken delil yetersizliğinden beraat etti. Detaylar ve mahkeme süreci burada.”

Öne Çıkanlar

Kayseri’de 19 Mayıs 2021 tarihinde ağabeyi Mehmet Turhan ve eski eşi Firdevs Öztürk’ü öldürüp cesetlerini tandıra gömdüğü gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Yusuf Turhan’ın, 35 yıl önce kaybolan kız kardeşi Havva Turhan’ı öldürdüğü iddiasıyla yargılandığı davada “delil yetersizliği” gerekçesiyle beraatine karar verildi . Mahkeme kararının ardından “Bu mahkeme böyle bitmesin. Elini ayağını öpeyim başkanım” diyen sanık Yusuf Turhan’ın sözleri sosyal medyada geniş yankı buldu


Olayın Geçmişi

  • Tandır Cinayeti: 19 Mayıs 2021 tarihinde Faydevs Öztürk (52) ve Mehmet Turhan (55), Kayseri’nin Kocasinan ilçesi Emmiler Mahallesi’nde kayboldu. Polis, Mehmet Turhan’ın kardeşi Yusuf Turhan’ın çelişkili ifadeleri üzerine takibe aldı ve evinin bahçesindeki tandırda kadavra köpeğiyle arama yaptı; betonla kaplı tandırdan Ürkütücü manzarayla Firdevs ve Mehmet Turhan’ın cesetleri çıkarıldı

  • İlk Mahkeme Kararı: 22 Kasım 2021’de Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanık Yusuf Turhan’a ‘kardeşi kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘yengesine yönelik eylem’ suçundan da müebbet hapis cezası verildi; oğlu Bedirhan Turhan’a iki kez müebbet hapis, eşi Nejla Turhan ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı ve beraat etti

  • Yargıtay Onayı: Yerel mahkemenin beraat kararını içeren hükmü, yapılan itirazlar üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından hukuka uygun bulunarak onandı


Havva Turhan Davası ve Beraat Kararı

  • Yeni İddianame: Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı, en son 1990 yılında görülen ve o tarihten beri kendisinden haber alınamayan Havva Turhan’ın ölümüyle ilgili olarak ağabey Yusuf Turhan hakkında ‘yakın akrabayı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açtı

  • Mektup ve Deliller: İddianamede, Yusuf Turhan’ın ağabeyi Mehmet Turhan’ın, ‘ihanet ve intikam’ duygularını anlattığı mektubu ile tanık beyanları yer aldı; ancak maktulün cesedi bulunamadı, resmi kayıtlarda izine rastlanmadı

  • Üçüncü Duruşma ve Savunma: ️Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen üçüncü duruşmada Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları müdahil oldu, savcı mütalaasında ‘delil yetersizliği’ vurgusu yaptı; Yusuf Turhan ise “Ben beraatimi değil, suçlu kimse onun ortaya çıkmasını istiyorum. Bunun böyle bitmemesi lazım. Adil yargılama istiyorum” dedi

  • Beraat Kararı: Mahkeme heyeti, Bakanlık avukatının yeniden keşif talebini reddederek delil yetersizliğinden dolayı sanığın beraatine karar verdi; karar sonrası Yusuf Turhan, “Bu mahkeme böyle bitmesin. Elini ayağını öpeyim başkanım” sözleriyle kararı değerlendird


Hukuki Değerlendirme

  • Delil Yetersizliği: Cesedin bulunamaması ve zaman aşımı süresinin olayın üzerinden 35 yıl geçmesi, ceza muhakemesinde “somut kanıt” gerekliliğini ön plana çıkardı

  • Zaman Aşımı ve Usul: Türk Ceza Kanunu’nda aile içi öldürme eylemleri için özel hükümler olsa da, maktulün bulunamaması ve resmi belgelerde ölüm kaydının yer almaması, ‘kesin ve kuşkuya yer bırakmayacak’ usuli şartları sağlayamadı

  • Bakanlık’ın Rolü: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın davanın tarafı olarak yeniden keşif talebi, sosyal hizmet uzmanlarının delil toplama sürecine katılımının önemini gösterdi

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İsrail Güvenlik Kabinesi, Gazze Şehri’nin Tam İşgalini Onayladı: Askeri Hareketlilik Sınırda Yoğunlaşıyor

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
İsrail güvenlik kabinesi, Gazze Şehri’nin tamamen işgalini onayladı; sınır hattında asker ve zırhlı birlikler toplandı. Operasyonun detayları, uluslararası tepkiler ve insani endişeler bir arada.

Giriş

8 Ağustos 2025’te toplanan İsrail güvenlik kabinesi, Başbakan Benjamin Netanyahu’nun talebi doğrultusunda Gazze Şehri’nin tam işgaline onay verdi. Karar, yaklaşık 22 aydır süren çatışmaların en kritik aşaması olarak değerlendiriliyor.

Kabinenin Karar Detayları

  • Onay Tarihi ve Gerekçe: 8 Ağustos sabahı alınan kararda, Hamas’ın askeri yeteneklerinin tamamen ortadan kaldırılmasının ve rehinelerin kurtarılmasının öncelikli olduğu vurgulandı. Netanyahu, askeri yönetim adımının geçici olduğunu, nihai yönetimin Arap ülkelerine devredilebileceğini belirtti.

  • Beş Aşamalı Plan: Operasyonun beş ana ayağı şunlar:

    1. Hamas’ın silahsızlandırılması

    2. Kayıp rehinelerin kurtarılması

    3. Gazze altyapısının askerden arındırılması

    4. İsrail güvenlik denetiminin sürdürülmesi

    5. Sivil yönetimin alternatif bir Arap koalisyonuna devri

Askeri Hazırlıklar ve Sınırda Hareketlilik

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Gazze sınır hattında zırhlı personel taşıyıcıları, tanklar ve askeri mühimmat sevkiyatına başladı. Washington Post’un sınırdan geçtiği fotoğraflarda, birliklerin sınıra konuşlandığı ve operasyon sinyallerinin net olduğu görülüyor.

  • Evacuation Uyarıları: Sivillerin tehlike altındaki bölgeden uzaklaştırılması için erken tahliye uyarıları yapıldı.

  • Operasyon Zaman Çizelgesi: Planlanan konuşlanmanın ardından, 7 Ekim 2025’te kapsamlı bir kara harekâtı başlatılması bekleniyor; bu tarih, Hamas’ın 2023 saldırısının iki yıllık dönüm noktasına denk geliyor.

Uluslararası Tepkiler

  • Birleşmiş Milletler: İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, “Tam işgal planının derhal durdurulması” çağrısı yaptı ve operasyonun Uluslararası Adalet Divanı’nın işgal kararına aykırı olduğunu belirtti

  • Avrupa ve NATO Ülkeleri: İngiltere Başbakanı Keir Starmer, saldırının barış şansını yok edeceğini söyleyerek planı eleştirdi. Avustralya ve Finlandiya da insani krizin derinleşeceği uyarısında bulundu.

  • Bölgesel Tepkiler: Türkiye, uluslararası toplumu müdahale etmeye çağırdı; Arap Birliği’nden ise “Büyük felakete yol açacak hamle” açıklamaları geldi.

İnsani Durum ve Riskler

Gazze’de hâlihazırda yaklaşık 1 milyon sivil yerinden edilmiş durumda. Operasyonun başlamasıyla birlikte büyük ölçekli göç hareketleri ve insani yardım koridorlarının kapanma riski var.

  • Kıtlık ve Alt Yapı: Su, elektrik ve temel tıbbi malzeme kıtlığı derinleşmekte; BM yardım kuruluşları kriz seviyesinde gıdaya erişim eksikliğine dikkat çekiyor.

  • Rehineler ve Zarar Görme İhtimali: Operasyonun rehinelerin hayatını tehlikeye atabileceği, İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir’in itirazına rağmen plana onay verildiği belirtildi.

Sonuç ve Olası Senaryolar

Tam işgalin onayı, hem bölgesel istikrarı hem de uluslararası hukuk normlarını sarsma potansiyeli taşıyor. Kısa vadede çatışmaların yoğunlaşması, uzun vadede ise Filistin yönetimi konusunda yeni bir arayış başlayabilir. Arap ülkelerinden oluşacak bir geçici idare önerisi, henüz somut bir ilkeye dayanmıyor ve bölgesel aktörler arasında ciddi tartışmalara yol açabilir.


Yayın Tarihi: 8 Ağustos 2025
Kaynaklar: Reuters, Financial Times, Washington Post, The Guardian, El País.

Okumaya Devam Et

Gündem

İtalya’da 20 Yıl Sonra Gelen Dehşet: Hüseyin Saral’ın Kayınbiraderi Hayati Hayim Aroya 30 Makas Darbesiyle İşkence Edilip Yakıldı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

23 Temmuz 2025’te Milano yakınlarındaki Sesto San Giovanni’de bir stüdyo dairede yakılarak öldürülen Hayati Hayim Aroya’nın vücudunda 30 makas darbesi tespit edildi. Olay, 2005’te Roma’da vurularak öldürülen organize suç lideri Hüseyin Saral’ın 20 yıl önce yaralı kurtulan kayınbiraderinde gerçekleşti.

Giriş ve Olayın Özeti

İtalya’nın Milano’ya bağlı Sesto San Giovanni şehrinde 23 Temmuz 2025 gecesi bir stüdyo daireden yükselen dumanlar, apartman sakinlerinin itfaiye ve polise haber vermesiyle ortaya çıktı. Yangın hızla kontrol altına alındı; ancak dairede yatağa bağlanmış, vücudunun üst kısmı tamamen yanmış, 60–65 yaşlarında bir erkek cesedi bulundu . Parmak izi incelemesiyle kurbanın, 2005’te Roma’daki silahlı saldırıda yaralı kurtulan ve organize suç lideri Hüseyin Saral’ın kayınbiraderi olan Hayati Hayim Aroya olduğu belirlendi .

Kurbanın Vücudundaki İşkence Bulguları

Polis ve adli tıp ekiplerinin yaptığı detaylı otopside, Aroya’nın önce karnı ve kasık bölgesine 30 kez makas sokularak ağır şekilde yaralandığı, ardından yatağa bağlanıp ateşe verildiği tespit edildi . Olay yerinde kanlı bir makas bulunurken, dairenin duvarlarındaki gazetelerde 31 Ocak 2005 tarihli Hüseyin Saral suikastıyla ilgili kupürler dikkat çekti

Olayın Arka Planı: Hüseyin Saral ve Sarallar Örgütü

Trabzon’un Of ilçesi kökenli “Sarallar” grubu, 2005’e kadar Hüseyin Saral liderliğinde İstanbul ve Avrupa’da faaliyet gösterdi. 31 Ocak 2005’te Roma’daki bir alışveriş merkezi otoparkında uğradığı pusu sonucunda öldürülen Saral’ın bu saldırıdan kurtulduğu kayınbiraderi Aroya, o tarihten beri yurtdışında yaşıyordu . Saral’ın ölümü, grubun lider kadrosunda yıllarca etkili oldu ve grup içi çekişmeleri tetikledi.

Polis Soruşturması ve Şüpheler

İtalyan polisi, olayı “intikam kokan planlı bir infaz” olarak değerlendiriyor. Resmi kayıtlara göre stüdyo daire, Bicocca Üniversitesi öğrencilerine kiralanan bir mülktü. Komşular, saldırı gecesi içeriden “Yapma!” diye bağırışlar duyduklarını, ardından yangının başladığını bildirdi . Polis, hem Sarallar grubu içindeki eski husumet bağlantılarını hem de yeni organize suç şebekelerinin rolünü araştırıyor.

Sonuç ve Beklentiler

Olay, organize suç tarihinin en çarpıcı infazlarından biri olarak kayıtlara geçti. İtalyan adli makamlar, parmak izi, güvenlik kamerası kayıtları ve üniversite kayıtları üzerinden fail veya faillerin kimliğini belirlemek için çok yönlü soruşturmasına devam ediyor. Aroya suikastinin, 20 yıl önce yaşanan Saral suikastıyla bağlantısı olup olmadığı araştırılıyor; kamuoyu ve mağdur yakınları gelişmeleri yakından takip ediyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu 131 personel alımı yapacak

Yayımlandı

üzerinde

Kurumun merkez ve bağlı kuruluşlarında görevlendirilmek üzere alınacak personeller; uzman yardımcısı, memur, büro personeli, koruma ve güvenlik görevlisi, destek personeli gibi çeşitli pozisyonlarda istihdam edilecek. Adaylardan KPSS puanı, eğitim durumu ve diğer niteliklere ilişkin şartlar aranacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar