Gündem
KADIKÖY’DE VAHŞET: Kadına yanıcı madde döküp ateşe verdi — “Sen benim sevgilimle mi BİRLİKTESİN?”
KADIKÖY’DE VAHŞET: Kadına yanıcı madde döküp ateşe verdi — “Sen benim sevgilimle mi BİRLİKTESİN?”
Fatihdoganmedya | 09 Kasım 2025, 22:00 (İstanbul) · Okuma süresi: 3 dakika
: İstanbul Kadıköy Caferağa’da bir eğlence mekanı önünde meydana gelen olayda, iddialara göre bir kadın başka bir kadının başına yanıcı madde döküp çakmakla ateş açtı. Saldırıda ağır yaralanan Gözde Yılmaz’ın yoğun bakımda tedavisi sürerken, saldırgan kısa sürede yakalanıp çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hâkimliği tarafından tutuklandı.

Olay nasıl gerçekleşti?
İddiaya göre olay, Kadıköy Caferağa Mahallesi’nde bir eğlence mekanı önünde yaşandı. 33 yaşındaki Gözde Yılmaz, arkadaşlarıyla otururken yanlarına yaklaşan bir kadın aniden elindeki yanıcı maddeyi Yılmaz’ın başına döktü; sonra “Sen benim sevgilimle mi birliktesin?” diyerek çakmağı çaktı ve genç kadın alev aldı. Olay çevredekilerin müdahalesi ve polis-itfaiye çağrısıyla sona erdi.
Mağdurun durumu
Hızla sağlık ekiplerine intikal ettirilen Gözde Yılmaz, vücudunda üçüncü derece yanıklar oluşması nedeniyle yoğun bakımda tedavi altına alındı; durumu ciddiyetini koruyor. Yerel kaynaklar mağdurun hayati tehlike riski taşıdığını bildiriyor.
Saldırganın yakalanması ve yasal süreç
Olayın ardından kaçan saldırgan kısa sürede polis tarafından yakalandı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli, nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Polis kaynakları olayın kıskançlık kaynaklı çıktığını bildiriyor
Tanık ifadeleri ve güvenlik görüntüleri
Olay yerindeki bazı tanıklar saldırının ansızın ve herkesin gözü önünde gerçekleştiğini; saldırganın soğukkanlılıkla bölgeden uzaklaştığını, çevredekilerin ise hemen müdahale ettiğini aktardı. Bazı haber ajansları olayla ilgili güvenlik kamerası görüntülerinin incelemeye alındığını bildiriyor
Yetkililerden kısa not
Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü ve sağlık birimleri olayla ilgili soruşturma ve tedavi sürecinin sürdüğünü belirtirken, adli işlemler ve soruşturmanın devam ettiği bildirildi. (Resmi kurum açıklamaları ve adli süreçle ilgili ayrıntılar geldikçe güncellenecektir.)
Neden önemli?
Kamusal alanda kadınlara yönelik fiziksel saldırıların görüntüleri, kamu güvenliği, kadına yönelik şiddetle mücadele ve cezai yaptırımlar bakımından büyük tepki çekiyor. Bu tür olaylar hem adli hem de toplumsal boyutta ciddi yankı uyandırıyor; yerel yetkililerin hızlı müdahalesi ve adli süreç takip edilmeli. (Bu paragrafta genel değerlendirme yapılmıştır.)
Gündem
Ispanak sandılar, zehir oldu — 11 Kişi hastanelik!
Niğde Karaatlı’da 11 Kişi “Güzelavrat” Otu Yüzünden Zehirlendi — Bir Kişinin Durumu Ağır
Niğde’nin merkeze bağlı Karaatlı beldesinde aynı aileden 11 kişi, akşam yemeğinde tüketilen ıspanak karışımı içinde “güzelavrat otu” (Atropa belladonna) olduğu değerlendirilen bitki nedeniyle zehirlendi. Olay sonrası aile fertleri sağlık ekiplerince Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

Valilik ve hastane yetkililerinden edinilen bilgiye göre, zehirlenme belirtileri yedikten kısa süre sonra başladı; mide bulantısı, kusma ve halsizlik şikâyetleri üzerine 112 çağrıldı. Toplamda 11 kişinin tedavi altına alındığı bildirilirken, bazı haber kaynaklarında iki kişinin durumunun ağır olduğu ve yoğun bakımda tutulduğu; diğer kaynaklarda ise bir kişinin ağır olduğu belirtiliyor — resmi makamlardan gelecek net açıklama bekleniyor.
Uzmanlar, doğadan toplanan yaprak ve bitkilerin kesinlikle iyi tanınmadan tüketilmemesi gerektiğini; güzelavrat otu gibi bazı türlerin antikolinerjik etki gösterdiğini, görme bulanıklığı, çarpıntı, nöbet ve solunum güçlüğüne yol açabileceğini hatırlattı. (Güzelavrat otu hakkında genel bilgi ve toksik etkiler için kaynak: tıbbi literatür ve bitki sözlükleri).
Hastanedeki tedavi süreci ve aile fertlerinin durumuyla ilgili gelişmeler geldikçe FatihDoganMedya’dan aktarılacaktır.
Kısa not: Olayla ilgili Niğde valiliğinden yapılacak resmi açıklama ve hastane raporları doğrultusunda haberimiz güncellenecektir
Gündem
Çocukları suça karıştırana ağırlaştırılmış yaptırım — Tasarıda üst sınır 27 yıla kadar çıkıyor, “ailelere ceza” maddesi de gündemde
Çocukları suça karıştırana ağırlaştırılmış yaptırım — Tasarıda üst sınır 27 yıla kadar çıkıyor, “ailelere ceza” maddesi de gündemde
Tarih — Saat: 09 Kasım 2025, 14:00 (İstanbul)
Okuma süresi: 4 dk
Yazar: Fatih Doğan / FATİHDOGANMEDYA
Adalet Bakanlığı ve AKP’li milletvekillerinin hazırladığı 11. Yargı Paketi taslağında, “suça sürüklenen çocuklar” başlığı altında ceza uygulamalarında sertleştirme öngörülüyor. Tasarıya göre 15–18 yaş arası ciddi suçlara karışanlar için şu an uygulanan üst sınır örneğin 24 yıl yerine 27 yıla çıkarılabiliyor; ayrıca bazı ağır suçlarda mahkemelere indirim uygulamama yönünde takdir yetkisi verilebileceği belirtiliyor. Tasarıda ayrıca, çocukları suç işlemeye teşvik eden/suç örgütleri adına kullanan kişilere ve gerektiğinde çocuğun aile fertlerine yönelik yaptırımların getirilmesi de konuşuluyor.
![]()
Detaylar — Tasarı ne getiriyor?
-
Üst sınır artışı: 15–18 yaş grubunda, bazı ağır suçlar için güncel uygulamada ağırlaştırılmış müebbet yerine verilen 24 yıllık üst sınırın 27 yıla çıkarılması gibi düzenlemeler yer alıyor. Ayrıca daha hafif kategorideki bazı cezaların da (ör. 12 yıl) üst sınırlarının artırılması öngörülüyo
-
Kasten öldürme ve indirim kısıtları: Bakanlık taslağında özellikle kasten öldürme gibi suçlarda otomatik ceza indirimlerinin sınırlandırılması; hâkimin takdiriyle bazı indirimlere daha az yer verilmesi öneriliyor
-
Aile ve örgüt unsuru: Çocuğu suça sürükleyen, kullanan ya da örgüte satan yetişkinlere yönelik özel hükümler; bazı haber kaynaklarında aile fertlerine de sorumluluk getirecek düzenlemelerin değerlendirildiği aktarılıyor. Bu, örgütlerin çocukları “tetikçi” veya “kurye” olarak kullanmasını caydırmayı amaçlıyor.
Kim ne dedi?
-
Adalet Bakanı/Yetkililer (taslak bildirimi): Taslak çalışmasının tamamlandığı, Meclis’e sunulmak üzere olduğu ve “yaş arttıkça ceza indirimlerinin azalması” yönündeki ilkelerin benimsendiği kamuoyuna yansımış durumda. Bakanlık kaynakları düzenlemenin hem caydırıcılık hem de çocukların haklarının korunması dengesi gözetilerek hazırlandığını belirtti.
-
Muhalefet ve hukukçular: Bazı hukukçular ve sivil toplum aktörleri, tek başına ceza artışının sorunu çözmeyeceğini; sosyal, eğitimsel ve rehabilitasyon önlemlerinin de eş zamanlı olması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca ceza uygulamalarında gerçekte nasıl bir fark yaratılacağının tartışıldığı belirtiliyor.
Tartışma ve olası etkiler
-
Caydırıcılık vs. Rehabilitasyon tartışması: Tasarıyı savunanlar, ağır suçlarda çocuk yaşta fail durumuna düşenlerin ceza indirimi ile “hafifletilmemesi” gerektiğini, toplum güvenliği açısından değişikliğin gerekli olduğunu söylüyor. Eleştirenler ise ceza artışının yalnızca “ceza” yaklaşımı getireceğini, gençlerin topluma yeniden kazandırılması, suç örgütlerinin sosyal koşullarının ele alınması gerektiğini belirtiyor.
-
Uygulamada ne olur?: Kanun teklifi TBMM gündemine gelir ve komisyonlarda şekillenirken, madde metinlerinin kesin dille nasıl yazılacağı (ör. hangi suçların kapsandığı, ailelere hangi hallerde ceza verileceği) belirleyici olacak. Cumhuriyet ve diğer kaynaklar tasarının önümüzdeki yasama döneminde Meclis’e sunulabileceğini aktarıyor.
Arka plan — Neden gündemde?
Son dönemde organize suç unsurlarının küçük yaşta bireyleri çeteler içinde kullandığına dair güvenlik raporları ve medyada yer alan olaylar, yasama organında “çocukların suça sürüklenmesine karşı daha sert düzenlemeler” talebini güçlendirdi. Adalet Bakanlığı ile milletvekilleri bu talepleri 11. Yargı Paketi kapsamına almış görünüyor.
Gündem
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında ölü sayısı 69 bini aştı: Sağlık Bakanlığı 69.169 vakayı bildirdi
Ateşkes sonrası enkazdan çıkarılan cesetlerin kimliklendirilmesiyle Gazze’deki resmi ölü sayısı 69 bini geçti; yardım kuruluşları insani krizin derinleştiği uyarısını yineliyor.
Yayın tarihi / saat: 9 Kasım 2025, 10:30 TSİ
Okuma süresi: ~4 dakika
Gazze’deki Hamas yönetimine bağlı Sağlık Bakanlığı, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana yürüttüğü askeri operasyonlarda hayatını kaybedenlerin sayısının 69.169 olduğunu açıkladı. Bakanlık, son artışın büyük ölçüde ateşkes döneminde enkazdan çıkarılan cesetlerin kimliklendirilmesiyle gerçekleştiğini belirtti.

Son durum ve neden artış oldu?
Yetkililer, Ekim ayı ortasından bu yana uygulanan ateşkesi takiben enkaz altından çıkan cesetlerin ve daha önce kimliği tespit edilemeyen kurbanların kayıt altına alınmasının sayıları yükselttiğini söylüyor. Sağlık Bakanlığı ek olarak, son hafta içinde kayıtlarına 284 vakanın daha eklendiğini bildirdi. En çok can kaybı raporları yoğun olarak Gazze kent merkezleri ve kuzey bölgelerinden geliyor.
Kimliklendirme zorlukları ve defin uygulamaları
Gaza’daki hastane ve adli tıp yetkilileri, DNA kitleri ve kimliklendirme kaynakları yetersizliğinden yakınırken, birçok cesedin parçalanmış ya da uzun süre enkaz altında kalmış olması nedeniyle tespit sürecinin yavaş ilerlediği bildiriliyor. Bazı durumlarda cenazeler toplu mezarlara topluca defnediliyor; bazı ölüler ise aileleri tarafından tanımlanamıyor. Bu durum tanıma ve istatistik süreçlerini karmaşıklaştırıyor
Ateşkes ve ceset değişimi süreci
Ocak–Kasım 2025 dönemi içinde taraflar arasında yapılan sınırlı takas ve iade işlemleri, hem İsrail hem de Filistin tarafında cenazelerin geri verilmesi/almaya yöneliktir. Taraflar arasında yapılan değiş-tokuşlar, ayrıca enkaz altından çıkarılan cesetlerin sayılarında dalgalanmalara yol açtı. Reuters’e göre, bazı iade süreçlerinde her iade edilen İsrail cesedi karşılığında Gazze tarafına çok sayıda ceset iade edildi.
İnsani tablo ve uluslararası uyarılar
Birleşmiş Milletler ve insani yardım kuruluşları, Gazze’de sağlık sisteminin çöküş, su ve gıda yetersizliği, bulaşıcı hastalık riski ve barınma krizinin sürdüğünü bildiriyor. OCHA’nın son raporları, sahadaki insani altyapının ağır hasar gördüğünü ve milyonlarca kişinin acil insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Yardım örgütleri, temiz su, tıbbi malzeme ve DNA kimliklendirme desteği çağrısını yineliyor.
Bölgeden kısa izlenimler
-
Cezaevleri ve hastaneler ağır hasarlı; birçok sağlık çalışanı ya öldü ya da görev yapamaz durumda.
-
Ateşkesin sağladığı sınırlı hareketlilik, enkazdan ceset çıkarma ve insani yardım faaliyetlerinde bazı kolaylıklar sağladı; ancak ihtiyaçlar hâlen katlanarak devam ediyor.
Uzman değerlendirmesi (özet)
Uluslararası hukuk ve insan hakları uzmanları, sivillerin korunması, insani yardımın erişimi ve bağımsız soruşturmaların açılması gerektiğini ifade ediyor. Uzmanlar ayrıca, kayıpların doğru kaydının hem hukuki hem de insani sorumluluk açısından önem taşıdığını vurguluyor.
Temel veriler (kısa)
-
Resmi ölü sayısı (Gaza Sağlık Bakanlığı): 69.169.
-
Resmi ağır yaralı/yaralı sayısı (bildirilen): ~170.685.
-
Kaynakların temel kısıtları: DNA test kitleri, adli kaynak ve altyapı eksikliği.
-
Teknoloji1 hafta önceABD Hazine Bakanı Scott Bessent: “Çin, TikTok transfer anlaşmasını onayladı” — Anlaşma haftalar/aylar içinde ilerleyebilir
-
Teknoloji1 hafta önceKaliforniya’lı Reflect Orbital’ın “Geceleri Güneş Işığı Satma” Projesi Tartışma Yarattı: “Korkunç ve Ürkütücü” İddiaları
-
Son Dakika1 hafta önceTürkiye-Ermenistan sınırında 4,2 büyüklüğünde deprem
-
Gündem2 gün önceKastamonu Bozkurt’ta çocuğuyla kaybolan kadın aranıyor: Annesinin yürek burkan çağrısı
-
Magazin1 hafta önceTürk Hava Yolları Reha Muhtar’ı kara listeye aldı
-
Spor7 gün önceMaç Sonucu: Beşiktaş 2-3 Fenerbahçe
-
Teknoloji1 hafta önceFizikçilerden sıra dışı çalışma: Evren bir simülasyon olamaz
-
Ekonomi1 hafta önceMerkez Bankası, Papara Elektronik Para A.Ş.’nin faaliyet iznini iptal etti
