Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

İstanbul’un ilçelerinde uyuşturucu operasyonu

Yayımlandı

üzerinde

Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Küçükçekmece, Başakşehir, Çatalca, Esenyurt ve Bağcılar ilçelerinde 2 adres, 4 araç ve bir TIR’a operasyon gerçekleştirdi.

Adreslerde yapılan aramalarda; 61 kilo 880 gram Metamfetamin, 127 kilo Skunk maddesi 41 kilo 650 gram kokain, iki hassas terazi, 9 litre uyuşturucu madde yapımında kullanılan asit ele geçirildi.

Toplamda ele geçirilen 230 kilo 530 gram uyuşturucu madde İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Caddesi’ndeki yerleşkesinde sergilendi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden 25’i ise tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 4 kişi hakkında adli kontrolle serbest bırakıldı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Aksaray’da Maya’ya Yapılan Dehşet: Köpeğe Tecavüz Skandalının Perde Arkası

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Aksaray’ın Yeşilova beldesinde 13 saat kaybolduktan sonra bulunan Maya adlı köpeğe insan eliyle gerçekleştirilen cinsel istismar, Selçuk Üniversitesi veteriner raporuyla belgelendi. Sahibi Serap Koç, “Üstü kapatılmasın” diyerek adalet talep ediyor.

Olayın Detayları

12 Mayıs 2025 sabahı Aksaray’ın Yeşilova beldesindeki evinin bahçesinden çıkan Maya adlı köpek, rutin gezisini tamamlayamayıp yaklaşık 13 saat boyunca kayboldu. Gece 23:10 civarında eve dönen Maya, anormal davranışlar sergilemeye başladı; yemek yemiyor, su içmiyor, sürekli titriyor ve bağırarak uyanıyordu .

Veteriner Raporunun Bulguları

Köpeğin anal ve genital bölgesindeki büyük şişlik, kanama ve salgı üzerine yapılan ön muayene “insan eliyle tecavüz ihtimali yüksek” sonucunu verdi. Olay Aksaray Tarım ve Orman Müdürlüğü aracılığıyla Konya Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ne gönderildi. Yapılan incelemede Maya’dan alınan örneklerde insan spermine uyumlu hücrelere rastlandığı kesinleşti .

Yasal Süreç ve CİMER Başvuruları

Serap Koç, 13 Mayıs 2025’te savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ancak üniversite raporu 30 Mayıs’ta iletilmesine rağmen savcılıktan henüz işlem başlatılmadı. Bu gecikme üzerine 16 ve 24 Haziran 2025 tarihlerinde CİMER’e başvurarak sürecin hızlandırılmasını talep etti .

Serap Koç’un Kararlı Mücadelesi

“Maya’yı bulduğumda yerinden kıpırdamıyor, resmen travma içindeydi. Bunu yapan üstü örtülmek istenirse, çocuklara da yönelebilir” diyen Koç, hayvan istismarının önlenmesi ve failin adalet önüne çıkarılması için mücadeleden vazgeçmeyeceğini dile getirdi

Toplumsal ve Hukuki Boyut

  • Hayvan Hakları: Bu dava, Türkiye’de hayvan istismarına karşı yasal düzenlemelerin eksiklerini ve toplumsal farkındalık ihtiyacını gözler önüne seriyor.

  • Kamu Denetimi: Kamera kayıtlarını inceleyen jandarma ekipleri henüz somut bir kanıt bulamazken, bölgedeki güvenlik kamerası altyapısının güçlendirilmesi talebi yükseliyor.

  • Adalet Beklentisi: Serap Koç’un ısrarlı takibi ve CİMER başvuruları, sürecin şeffaf ve hızlı ilerlemesi için kamuoyu baskısının önemini ortaya koyuyor.


Sonuç ve Çağrı
Aksaray’daki bu ürkütücü olay, yalnızca hayvan haklarının güvencesizliğini değil, adalet mekanizmalarının işleyişinde yaşanan aksaklıkları da gündeme taşıdı. Tüm bu süreçte tek beklenti, failin bir an önce adalet karşısına çıkarılması ve benzer vakaların önüne geçilmesi için yasal boşlukların doldurulmasıdır.

Okumaya Devam Et

Gündem

Sahte İnşaat Mühendisliği Diplomasıyla 4 Baraj İnşa Ettiler: Malamira İnşaat’ın Büyük Skandalı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Ankara merkezli sahte diploma çetesi soruşturmasında, Malamira İnşaat sahibi Mehmet Baykara’nın Yıldız Teknik Üniversitesi’nden usulsüz “inşaat mühendisliği diploması” almakla suçlandığı ve bu belgeyle Dicle Nehri üzerindeki Ilısu dahil 4 baraj projesini üstlendiği ortaya çıktı. Detaylar, hukuki süreç ve sektör tepkileri bu makalede.

Olayın Arka Planı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “sahte e-imza” soruşturması kapsamında, dijital sistemlere sızan organize bir çetenin sahte üniversite diplomalarını e-Devlet’e kaydettiği belirlendi. İddianamede, şüphelilerin kamu kurumlarının dijital altyapılarına girerek yüzlerce kişiye avantaj sağladıkları, mezuniyet kayıtlarını ve not ortalamalarını manipüle ettikleri belirtildi . Bu operasyonun en çarpıcı boyutu ise inşaat sektörüyle ilgili: Malamira İnşaat’ın sahibi Mehmet Baykara, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden sahte inşaat mühendisliği diploması almakla suçlanıyor .

Mehmet Baykara Hakkındaki Suçlamalar

  • Diplomanın Sisteme Yüklenme Tarihi: 27 Ağustos 2024

  • E-Devlet Sorgulama: Belge yüklendiği gün Baykara’nın kendi telefonundan “mezuniyet sorgulaması” yaptığı iddia ediliyor .

  • Suç: “Bilişim sistemi verilerini değiştirme” (TCK m. 244) ve dolandırıcılık çetesi üyeliği kapsamında ceza talebi.

  • Baykara’nın İfadesi: Suçlamadan haberi olmadığını, sorgulamayı çalışanının yapmış olabileceğini savunuyor.

Sahte Diplomanın Oluşturulma Yöntemi

Soruşturmaya göre, çete; Milli Eğitim Bakanlığı, ÖSYM ve YÖK sistemlerine e-İmza sahteciliği yoluyla girip, diploma ve mezuniyet kayıtlarını devlet sistemine resmi belgeler gibi işledi. Böylece, hiçbir fiili eğitim almayan kişiler “resmen mezun” gösterildi . Birçok akademisyen, mühendis ve kamu görevlisi de bu yolla hak etmedikleri unvan ve pozisyonları elde etti.

4 Baraj Projesi ve Kamuya Etkisi

Malamira İnşaat, 2007’den bu yana başta DSİ olmak üzere Karayolları ve diğer devlet kurumlarından ihale alarak birçok büyük projeye imza attı. Suçlamaya konu olan Baraj projeleri şunlardır:

  1. Ilısu Barajı (Dicle Nehri üzerinde)

  2. Ereğli-İvriz Sulama Sistemi

  3. [Diğer iki barajın isimleri haber kaynaklarında detaylandırılmamış; ancak DSİ’nin farklı havzalardaki projeleri olduğu belirtiliyor].

Bu projeler, bölgesel sulama ve enerji üretiminden sorumlu kritik yatırımlar. Sahte diploma ile yürütülen mühendislik faaliyetleri, hem iş güvenliği hem de proje kalitesi açısından büyük risk teşkil ediyor.

Hukuki Süreç ve Olası Cezalar

  • İddianame: 65 sanıklı dosyada yer aldı; Baykara da “çete üyesi” olarak yer alıyor.

  • Beklenen Suçlamalar: Bilişim sistemi verilerini değiştirme, resmi belgede sahtecilik, çete üyeliği.

  • Ceza Aralığı: Her bir suçtan 2–5 yıl hapis ile adli para cezaları ve meslekten men ihtimali.

Mahkeme süreci devam ederken, dosyalar savcılıkta değerlendiriliyor; önümüzdeki aylarda ilk duruşmaların başlaması bekleniyor.

Sektör ve Kamu Tepkisi

İnşaat mühendisliği mesleğinde diploma ve tescil zorunluluğu bulunuyor. Oda ve birlikler, sahte belgeyle yapılan işleri tespit etmek için denetimleri sıkılaştırma kararı aldı. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) yetkilileri, benzer vakalara karşı yıllardır mücadele ettiklerini, ancak dijital sisteme sızma riskinin öngörülemeyen bir boyuta ulaştığını belirtti İMO. Ayrıca kamuoyu, büyük devlet yatırımlarının sorumluluğunun sahte diplomalı şahıslara bırakılmasını tepkiyle karşıladı.

Sonuç ve Öngörüler

Bu skandal, dijital güvenlik ve e-Devlet altyapısının kırılganlığını gözler önüne serdi. İnşaat sektörü başta olmak üzere kamu projelerinde yetkinlik belgelendirme süreçlerinin yeniden tasarlanması, bağımsız denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi zaruri. Hukuki süreç sonucunda Baykara ve çete üyelerine verilecek cezalar, benzer fiillerin caydırıcılığını belirleyecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

Adana’da Firari Serkan Tacirlioğlu’nun Otel Dehşeti: “O Askerleri Geçer Yine Gelirim”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Adana’da 2021’de dini nikahla yaşadığı kadını otel girişinde bıçakla yaralayıp cezaevine gönderilen Serkan Tacirlioğlu, Temmuz 2025’te firar ederek yine tehdit mesajları yağdırdı. “O askerleri, telleri geçer yine gelirim” diyen şahsın yeni saldırı planları ve yakalanma süreci detaylarıyla bu haberde.

Olayın Geçmişi ve İlk Saldırı

23 Aralık 2021 gecesi Adana Seyhan’daki bir otelde gerçekleşen olayda, dini nikahla birlikte yaşayıp daha sonra ayrıldığı Suriye uyruklu Sara B.’yi (29), takip eden ve takibe uğradığını anlayınca panikleyen Serkan Tacirlioğlu (45), otel lobisine girer girmez demir sopayla saldırıp, bıçakla yüzünden ağır şekilde yaralamıştı . Çevredekilerin ihbarıyla sevk edilen polis ve sağlık ekipleri, Sara B.’yi hastaneye kaldırırken Tacirlioğlu tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Firar ve Yeniden Tehdit Mesajları

Tacirlioğlu, Adana Açık Cezaevi’nden 21 Temmuz 2025 tarihinde firar etti. Firarının hemen ardından Sara B.’ye cep telefonundan bir dizi mesaj gönderen Tacirlioğlu, “İstersen Suriye’ye git. O askerleri, telleri geçer yine gelirim” diyerek kadını yeniden dehşete düşürdü  Bu tehditler, mağdur Sara B.’yi bir kez daha korku ve güvensizlik yaşamasına neden oldu.

Yakalama Süreci

Sara B.’nin İl Emniyet Müdürlüğü’ne yaptığı ihbar üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri alarma geçti. Tacirlioğlu’nun Seyhan ilçesi Karasoku Mahallesi’nde saklandığı belirlendi ve bölge ablukaya alındı . Kaçmaya çalışırken ara sokakta etkisiz hale getirilen firari, emniyetteki işlemlerinin ardından tekrar cezaevine gönderildi

Hukuki Süreç ve Şikayet Süreçleri

İlk saldırının ardından Tacirlioğlu hakkında açılan dava sürecinde, mağdur Sara B.’nin ailesi tarafından tehdit edilmesi sebebiyle şikayeti geri çekilmiş ve zanlı tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmişti. Ancak Tacirlioğlu’nun tehditleri kesilmediği için mağdur bir yıl sonra yeniden yargıya başvurmuş, mahkeme sonucunda tekrar tutuklanarak cezaevine gönderilmişti . Firar ve yeniden yakalanma dönemi, cezaevindeki denetimli sistemi ve tahliye koşullarının tartışılmasına yol açtı.

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Hukuki Düzenlemeler

Türkiye’de kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik 6284 sayılı Kanun ve İstanbul Sözleşmesi hükümleri uyarınca, bu tip tehdit ve saldırılar “konut dokunulmazlığının ihlali”, “kasten yaralama” ve “tehdit” suçları kapsamına giriyor. Uzmanlar, tahliye süreçlerinde mağdur güvenliğinin ön planda tutulması ve elektronik kelepçe gibi tedbirlerin yaygınlaştırılması gerektiğini vurguluyor.

Sonuç ve Değerlendirme

Adana’daki bu vaka, kadına yönelik şiddet suçlarında hem cezai yaptırımların hem de koruma tedbirlerinin etkinliğinin önemini bir kez daha ortaya koydu. Kent genelinde polis ve jandarma ekiplerinin iş birliğiyle firarilerin kısa sürede yakalanması takdir toplarken, mağdur haklarının korunması için yasal düzenlemelerin daha da güçlendirilmesi gerekiyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar