Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Hititlerin kutsal kenti Nerik’te yerel halk Kaşkalar’ın izi aranıyor

Yayımlandı

üzerinde

Hititlerin kutsal kenti Nerik'te yerel halk Kaşkalar'ın izi aranıyor

Samsun’un Vezirköprü ilçesinde Hititlerin kutsal şehri “Nerik” olduğu 20 yıldır devam eden kazılarla ispat edilen Oymaağaç Höyüğü’nde, bu yılki kazılarda Anadolu’nun yerli halkı Kaşkaların izlerine rastlandı.

Samsun’un Vezirköprü ilçesinde Hititlerin kutsal şehri “Nerik” olduğu 20 yıldır devam eden kazılarla ispat edilen Oymaağaç Höyüğü’nde, bu yılki kazılarda Anadolu’nun yerli halkı Kaşkaların izlerine rastlandı.
Oymaağaç Mahallesi’ndeki höyükte 2005’ten bu yana arkeolojik çalışmalar sürdürülüyor.
Hititlerin kutsal kenti “Nerik” olduğu ispatlanan alanda Orta Tunç Çağı ve Demir Çağı’na ait bulgular ortaya çıkarılıyor.
Kazı Heyeti Başkan Yardımcısı OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ali Yılmaz, Oymaağaç Höyük’te kazı çalışmalarının 20. yılını doldurduklarını söyledi.
Höyüğün kuzeybatı bölümünde 4 yıldır çalışmaları yoğunlaştırdıklarını anlatan Doç. Dr. Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: “Şimdi biz daha önce höyüğün tepe bölümünde Hititlerle ilgili bilgileri aldık. Buradaki hava tanrısına ait tapınağı ortaya çıkardık. En azından buranın Nerik olduğunu kesin olarak söyleyebilecek verileri elde ettik. Ama merak ettiğimiz başka sorular vardı. Yerleşim ilk önce ne zaman kurulmuştu? Bununla ilgili sadece yüzeyden buluntularımız vardı. Erken dönemlerini anlamamız için yani Milattan Önce 4 bin 500’lü yıllara işaret eden bazı bulgularımız ve radyokarbon tarihlerimiz var. Bunu daha geniş bir alanda anlayabilmemiz için yeni kazılara ihtiyaç vardı. Şimdi daha geniş bir ekiple Kültür ve Turizm Bakanlığının himayesinde Geleceğe Miras Projesi kapsamında kazılarımızı devam ettiriyoruz.”
Doç. Dr. Yılmaz, ilk etapta höyüğün en son yerleşim evresi olan Demir Çağı’nı kazdıklarını belirterek, “Geniş bir alanda Demir Çağı’na ait mimariyi saptadık. Bu mimarinin aslında bölgenin geleneksel mimarisiyle çok bağlantılı olduğunu gördük. Geleneksel mimarinin öncüsü burada görünüyor. Keza Hititlerde de ahşap mimariyi ve ahşap, kerpiç ve taş üçlemesinin kullanımını görüyorduk. Bugünkü köylerde de aynı mimariyi görmek mümkün. Sadece Demir Çağı değil tabii. Demir Çağı’nın yanı sıra yine höyükte daha önce çok az bildiğimiz bir dönem var. O da Orta Tunç Çağı. Geç Tunç Çağı Hitit’le özdeşleşmiş bir dönemdi. Onun hemen öncesinde burada bir yerleşim var mıydı? Bu da bir soruydu bizim için” dedi.
Orta Tunç Çağı ile ilgili az sayıda buluntuların ellerinde olduğuna işaret eden Doç. Dr. Yılmaz, şunları kaydetti: “Orta Tunç Çağı dönemine ait çok az sayıda buluntularımız vardı ama şimdi yeni yaptığımız kazılar Orta Tunç Çağı’na ait bir çanak çömlek repertuvarını bize sundu. Bu da yeni bir bilgi olarak aslında çalışmalarımızın içinde değerlendirilmeye devam ediyor. Yani bu alandaki kazılar belki bu dönemi aydınlatacak, gelecekte daha önemli bilgileri bize verecek. Ve daha erken dönemlerle ilgili asıl sorularımızdan birisi, Nerik kutsal şehir ne zaman kutsal oldu? Bizim düşüncemize göre kutsallık süre gelen bir kavramdır ve bu alanda Hititlerden önce de yaşayan yerli halk Kaşkalar vardı. Kaşkalar bizim Hitit metinlerinden bildiğimiz bir tanım ve bu bölgede varlık gösteren bir halk olarak biliyoruz.
Hititler, Kaşkalar bu bölgede yaşarken buradaki hangi kutsal unsur için buraya gelip Kaşkalar’dan burayı alıp kuzey sınırı hakimiyeti altında tutmaya çalıştılar. Ve aslında bir bilinmeyen bir gizem olarak Kaşkalar tam olarak kimdi ve onların materyal kültürü neydi? Hangi bölgede yaşıyorlardı? Nasıl evlerde yaşıyorlardı? Bunları da anlamaya çalışıyoruz çünkü bu bölgenin yerel halkı. İlerleyen kazılar bence bu yerel halkla ilgili de bilgilerimizin artmasına neden olacak.”
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Kral Kaybederse’ye geri sayım: Kenan Baran bildiğini okuyor

Yayımlandı

üzerinde

Kral Kaybederse yeni sezonuyla ekranlara dönüyor

Halit Ergenç, Aslıhan Gürbüz ve Merve Dizdar’ın paylaştığı Kral Kaybederse, 9 Eylül Salı akşamı yeni sezonuyla izleyici karşısına çıkacak.

Gülseren Budayıcıoğlu’nun aynı adlı eserinden uyarlanan Kral Kaybederse dizisi için geri sayım başladı.
Kısa bir aranın ardından ekranlara dönecek olan Kral Kaybederse, 9 Eylül Salı akşamı 17’nci bölümüyle izleyiciyle buluşacak.
Yönetmen koltuğunda Yağmur Taylan, Durul Taylan ve Cem Toluay’ın oturduğu Kral Kaybederse’nin yeni bölüm konusu şöyle;
Aradan geçen iki yılın ardından Kenan Baran, hakkında ortaya atılan asılsız iddialara yanıt vermek üzere bir televizyon programına katılır.
Ancak büyük medya patronu Cemal Hakver’in sahne arkasından kurduğu oyun, görünürde masum olan bu programı bir anda infaza çevirir.
Tüm sevenleri ekran başında endişeyle izlerken, bu kara gece Kenan’ın hayatında yeni bir dönüm noktası olur. Herkes ona geri adım atmasını öğütlese de Kral, kimseyi dinlemez ve her zaman olduğu gibi kendi yolunu kendisi çizer.
Öte yandan Fadi’nin iki yıldır hazırlandığı, kaderini belirleyecek iş görüşmesi yaklaşmıştır. Fakat kabuslarla geçen gecesinin sabahı utançla başlar.
Kalbinin derinliklerine gömdüğünü sandığı hisler, Kenan’ı televizyonda gördükten sonra yeniden yüzeye çıkar; rüyalarında bile peşini bırakmaz.
Gülay’ın büyük desteğiyle geleceğine tutunmaya çalışan Fadi, yeni bir sayfanın eşiğinde ayakta durmaya kararlıdır.
Kral Kaybederse dizisinin kadrosunda; Halit Ergenç, Merve Dizdar, Aslıhan Gürbüz, Murat Garipağaoğlu, Cenan Çamyurdu, Nalan Kuruçim, Fulden Söğüt Etik, Ezgi Ulusoy, Ömer Duran, Ferhan Gülşah Varlıoğlu, Cihan Talay, İdil Yener, Ayşen Gürler, Ali Rıza Kubilay, Ferhat Yılmaz, Tuğrul Tülek ve Engin Şenkan gibi birbirinden başarılı isimler yer alıyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

2026’da kaçırmamanız gereken 5 animasyon filmi

Yayımlandı

üzerinde

2026'nın merakla beklenen animasyon filmleri

2026 yılında animasyon dünyasında adeta nostalji rüzgarı esecek. Birçok efsane serinin devam filmi beyaz perdeye dönecek.

2026 yılında yeni projelerin yanı sıra sevilen animasyon serileri, yeni maceralarıyla seyirci karşısına çıkacak. İşte yeni yılda öne çıkan yapımlar…
Yönetmenliğini Alessandro Carloni ve Erica Rivinoja’nın üstlendiği Şapkadaki Kedi filmi, 25 Şubat 2026’da gösterime girecek.
Popüler video oyun serisi Mario’nun yeni animasyon filmi geliyor. “The Super Mario Bros. Movie” devamı niteliğindeki  animasyon filmi, Nisan 2026’da vizyona girecek.
Efsanevi animasyon serisinin beşinci halkası olan Oyuncak Hikayesi 5 için heyecanlı bekleyiş sürüyor.19 Haziran 2026’da vizyona girecek olan film, kovboy kız Jessie karakterine odaklanacak.
Brian Lynch’in kaleme aldığı Minyonlar 3 için geri sayım başladı. Yönetmen koltuğunda ise ilk üç Çılgın Hırsız filminin yönetmeni Pierre Coffin’in oturacağı film, 1 Temmuz 2026’da vizyona girecek.
Oscar Ödülleri’nde En İyi Animasyon ödülünü kazanan “Shrek”in devam filmi için nefesler tutuldu. Serinin orijinal seslendirme kadrosunda yer alan Mike Myers, Eddie Murphy ve Cameron Diaz’ın yeniden bir araya geldiği Shrek 5, 23 Aralık 2026’da seyirci karşısına çıkacak.
Okumaya Devam Et

Magazin

Akdamar Adası’nda 13. ayin

Yayımlandı

üzerinde

Akdamar Ayini yapıldı

Van Gölü’ndeki Akdamar Adası’nda bulunan 1100 yıllık Akdamar Kilisesi’nde 13’üncü ayin gerçekleştirildi. Yılda bir kez yapılan ayine yurt içi ve dışından çok sayıda kişi katıldı. Ayinin başkanlığını Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan yaptı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın özel izniyle yılda bir kez ibadete açılan Van Gölü’ndeki Akdamar Adası’nda bulunan kilisede bu yıl 13’üncüsü yapılan ayin başladı. Ayine katılmak üzere kente gelen din adamları ile ziyaretçiler, Edremit ve Gevaş iskelelerinden teknelerle adaya götürüldü.

Din adamlarıyla adaya gelen Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan, yardımcısı Rahip Kaspar Garabetyan ve Episkopos Hovagim Manukyan, ziyaretçilerle bir süre sohbet etti. Hazırlıkların tamamlanmasının ardından başlayan ayini Manukyan yönetti.

MaşalyanAyin için İstanbul’dan gelen Anjel Yanıkbaca, gazetecilere, Van Gölü’ndeki Akdamar Adası’nda bulunan kilisenin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın özel izniyle ibadete açılmasını önemli bulduklarını söyledi. Van’a ilk kez geldiklerini belirten Yanıkbaca, “Daha önce gelmek istiyorduk ama fırsatımız olmuyordu. Burayı çok beğendik. Organizasyon çok güzel. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar