Gündem
Görüntülerin İnfial Yarattığı Marmaray Olayı: Çocuklarının Yanında Babayı Darp Eden Şüphelinin Savcılık İfadesi Ortaya Çıktı

MARMARAY’DA ÇOCUKLARININ YANINDA BABAYI DARBEDEN ŞAHIS ADLİYEYE SEVK EDİLDİ (CEM GÜNEY KILIÇ/İSTANBUL-İHA)
Maltepe’de Marmaray’da yolculuk sırasında yer verme tartışmasında, yanında çocukları olan babayı darp eden şahıslar yakalanarak gözaltına alındı. Şahıslardan biri emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Açıklaması
30 Mayıs 2025’te İstanbul Maltepe Marmaray Süreyya Plajı İstasyonu’nda yaşanan darp olayında, iki çocuğunun gözü önünde darbedilen baba D.E. (46) ve şüpheli E.D. (50) arasındaki tartışmanın ayrıntıları; E.D.’nin savcılık ifadesi, yaşanan arbede ve hukuki süreç Hürriyet kaynaklı detaylı bilgilerle bu makalede.
1. Olayın Arka Planı ve Kamuoyundaki Yankılar
30 Mayıs 2025, saat 16.45 sıralarında İstanbul’un Maltepe ilçesinde bulunan Süreyya Plajı Marmaray İstasyonu’nda, iki çocuğuyla birlikte seyahat eden D.E. (46) adlı yolcu ile başka bir kadın yolcu arasında “yer verme” meselesi yüzünden başlayan sözlü tartışma kısa sürede büyüdü. Tartışmanın büyümesiyle, trende bulunan E.D. (50) isimli yolcu olaya müdahil olarak D.E.’yi bedensel şiddete maruz bıraktı. Darbe anına ilişkin cep telefonu görüntüleri sosyal medyada hızla yayılarak infiale yol açtı ve kamuoyunda yoğun tepkiye neden oldu.
Çevredeki yolcuların cep telefonu kameralarına yansıyan o anlarda, iki çocuğunun gözü önünde babalarının darp edilmesi; diğer yolcuların dehşet dolu bakışlarına sahne oldu. Görüntülerde; E.D.’nin D.E.’ye birden hızlı bir vuruş yaptığı, D.E.’nin savunma refleksiyle geri çekilmeye çalıştığı ancak darbenin etkisiyle dengesini kaybedip bir anda yere düştüğü görülüyor. Çocukların panikle anneler ve çevredeki bazı kadın yolcular tarafından sakinleştirilmeye çalışıldığı, kısa süre sonra olay yerine polis ve sağlık ekiplerinin sevk edildiği açıkça gözlemlenebiliyor.
2. Olay Anının Ayrıntıları
-
Tarih ve Saat: 30 Mayıs 2025, saat 16.45
-
Yer: İstanbul Maltepe, Süreyya Plajı Marmaray İstasyonu
-
Taraflar:
-
Mağdur: D.E. (46 yaşında, iki çocuk babası)
-
Darp Suçlaması ile Şüpheli: E.D. (50 yaşında)
-
Arbedeye Müdahil Olan Diğer Yolcu: İ.A. (22 yaşında)
-
-
Olay Nedeni: D.E. ile bir kadın yolcu arasında “yer verme” ihtilafı
-
Görüntülerin Önemi: Olay anı kayıtlara yansıyarak sosyal medyada büyük tepki topladı ve yetkilileri derhal harekete geçirdi.
Söz konusu tartışma, D.E. ve kadın yolcu arasındaki münakaşanın hızla ses yükseltmelerine ve hakaretleşmeye dönüşmesiyle ivme kazandı. Bu sırada tren içindeki diğer yolcular da olaya müdahalede bulundu. Ancak en kritik an, E.D.’nin devreye girerek D.E.’ye yönelik şiddet uygulamasıyla gerçekleşti. E.D.’nin yumruklu saldırısı sırasında D.E.’nin iki çocuğu korku içinde yerde yatmakta olan babalarının yardımına koştu. Olayın ardından ikili, tren Süreyya Plajı İstasyonu’na yanaştığında inerek tartışmayı istasyon zemininde sürdürdü.
3. Şüpheli E.D.’nin Savcılık İfadesi
Marmaray polis ekipleri, olayın ardından E.D.’yi kısa süre içinde yakalayarak gözaltına aldı. Emniyette işlemi tamamlanan E.D., “kasten yaralama” suçlamasıyla sevk edildiği Maltepe Adliyesi’nde savcı karşısına çıktı. E.D.’nin savcılıktaki beyanında öne çıkan maddeler şunlar:
-
Olay Anı Tespiti: “Aramızda sözlü bir münakaşa başladı. İstasyona doğru ilerlerken, tam o sırada trenin içinde mavi gömlekli bir gencin müştekiye (D.E.’ye) aynı şekilde bağırmaya ve saldırıya geçmeye çalıştığını gördüm.”
-
Meydan Okuma İddiası: E.D., saldırıyı söz konusu “mavi gömlekli gencin” başlattığını ve kendisinin sadece “araya girip durumu yatıştırmaya çalıştığını” savundu.
-
Pişmanlık İfadesi: “Olay nedeniyle çok pişmanım. Bugüne kadar ne herhangi bir suç kaydım, ne de sabıkam var. Bir anlık heyecanla böyle bir şey yaşandı.”
-
Suçtan Haberinin Olmadığı İddiası: E.D., “Bu büyüklükte bir kavganın bu şekilde büyüyebileceğini tahmin etmemiştim.” diyerek, darbedilen kişinin çocukları olduğunu bilmediğini öne sürdü.
-
Özür ve Maddi Tazminat Teklifi: İfadesinin son bölümünde, E.D. “D.E. ve ailesinden özür diliyorum. Gerekirse maddi ve manevi tazminat yapmaya hazırım” şeklinde beyanda bulundu.
Bu savcılık beyanı, kamuoyunda tartışmaları alevlendirdi. Bir kesim, E.D.’nin “plana dâhil olmayan bir devreye girişle” şiddeti tırmandırdığı; diğer kesim ise tanık beyanlarının “E.D.’nin doğrudan ve kasıtlı saldırdığı” yönünde olduğunu savunuyor.
4. Mağdur D.E.’nin Yaralanma Durumu ve Tedavi Süreci
Polis ve sağlık ekiplerinin hızlı müdahalesi sonucunda hastaneye kaldırılan D.E.’nin yapılan ilk muayenesinde:
-
Yaralanma Tespiti: Burnunda kırık ve yüzünde morluklar olduğu, hafif sarsıntı geçirdiği belirlendi.
-
Tedavi Süreci: Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanı kontrolünde ameliyata gerek kalmadan burun ateli ile tedavisi başlatıldı. Fizik tedavi süreci ise birkaç hafta sürecek şekilde planlandı.
-
Çocukların Psikolojik Durumu: Çocukların olay anında yaşadığı travma kısa süreli şok durumuna yol açtı. Rehber psikolog eşliğinde çocuklara uygun terapötik destek sağlanacağı yetkililerce ifade edildi.
Olay anı görüntüsünün sosyal medyaya düşmesiyle birlikte, çevredeki yolcuların mağdura ilk müdahalesi ve D.E.’nin çığlıkları milyonlarca kullanıcı tarafından paylaşıldı. Bu görüntüler, sadece fiziksel değil psikolojik olarak da ailenin ne denli etkilendiğini gösterdi.
5. Arbedeye Katılan Diğer Şüpheli İ.A.’nın Rolü
Savcılık ve kolluk kayıtlarına göre, İ.A. (22) adlı yolcu olay yerine sonradan dahil oldu.
-
İ.A.’nın Müdahalesi: Görgü tanıklarının ifadelerine göre, İ.A. “daha çok kavganın büyümesini önlemek amacıyla araya girdiğini” öne sürmüş.
-
İşlem ve Serbest Kalma: İ.A., darp anında D.E.’ye müdahale ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı. Yapılan sorgu ve tanık beyanlarının neticesinde, “olayı yatıştırmaya çalıştığının” tespit edilmesi üzerine adli makamlarca serbest bırakıldı.
Bazı sosyal medya paylaşımlarında İ.A. “müdahilesini aşırı güç kullanarak gerçekleştirdiği” yönünde suçlamalar yer aldıysa da, savcılık ve polis bulguları bu iddiaları desteklemedi. Serbest kalan İ.A., mağdur aileyle barışma aşamasında olduklarını ve “olayı büyütmek istemediğini” belirtti.
6. Hukuki Süreç ve Şüphelinin Tutuklanması
E.D. hakkında “kasten yaralama” suçundan adli işlem başlatıldı. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen E.D.:
-
Tutuklama Gerekçesi: Kasti, planlı olmasa da şiddet eylemi uygulaması, mağdurun yoğun yaralanma riski ve sosyal medyada geniş yankı bulması nedeniyle “kaçma ve delil karartma şüphesinin” bulunduğu kanaatiyle tutuklama kararı verildi.
-
Soruşturmanın Devamı: Savcılık, E.D.’nin savunması ile görgü tanıklarının ifadelerini karşılaştırarak, “olaya dair kesin zaman çizelgesi ve kameralarla destekli delil toplama” işlemlerini sürdürüyor.
-
Mahkeme Tarihi: İlk duruşma 10 Haziran 2025’te Maltepe 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. E.D., “kasten yaralama” suçundan 1 ila 3 yıl hapisle yargılanacak.
7. Kamuoyunun ve Sosyal Medyanın Tepkisi
Sosyal medyada “Marmaray infiali” başlığıyla yayılan videonun ardından:
-
Hukuki Talepler: Kullanıcılar, E.D.’nin “en ağır şekilde cezalandırılması” talebinde bulundu. #MarmarayDarp etiketi kısa sürede Trend Topic oldu.
-
İnsan Hakları Görüşleri: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, “çocukların gözü önünde şiddet kullanımının toplumda yarattığı derin travma” üzerine açıklama yaptı.
-
Ulaşım Yetkilileri: İBB ve TCDD Taşımacılık A.Ş., “Marmaray hatlarında güvenli yolculuk ilkesi” çerçevesinde ek güvenlik önlemleri alacağını duyurdu.
-
Medya ve Siyaset: Bazı siyasetçi ve gazeteciler, “kamu taşımacılığında güvenlik kamerası ve güvenlik görevlilerinin etkinliğinin artırılması gerektiğini” savundu.
8. Olayın Ardından Alınan Önlemler ve Öneriler
-
Güvenlik Kamera Sistemleri: Marmaray’ın tüm vagon ve istasyonlarında plaka/tanımlama kamerası sayısının artırılması ve gece/gündüz 7/24 kayıt tutulması.
-
Güvenlik Görevlisi Sayısının Artırılması: Yoğun saatlerde ek personel görevlendirilerek, olası taşkınlık ve kavgaların anında uzman ekip tarafından müdahale edilmesi.
-
Yolcu Bilgilendirme Panoları ve Anonsları: Toplu taşıma araçlarında “şiddet, hakaret ve darp eylemlerinin suç olduğu” anons ve uyarı mesajı yayınlanması.
-
Psikososyal Destek Hatları: Bu tip olaylara tanık olan çocuk ve ailelere yönelik “Psikolojik Destek Hattı” kurulması.
-
Hukuki Bilgilendirme: Vatandaşları “kamu alanında şiddetin cezai karşılığı” konusunda bilinçlendirmek için broşür, dijital içerik ve sosyal medya kampanyaları düzenlenmesi.
9. Sonuç
30 Mayıs 2025’te Marmaray Süreyya Plajı İstasyonu’nda iki çocuğunun gözleri önünde şiddete maruz kalan D.E. (46) ve saldırgan şüpheli E.D. (50) arasındaki tartışmanın alevlenip fiziksel saldırıya dönüşmesi, hem İstanbul’da hem de tüm Türkiye’de büyük yankı uyandırdı. E.D.’nin savcılık ifadesinde suçsuz olduğunu ileri sürmesi ve pişman olduğunu dile getirmesine rağmen, mahkeme süreci “kasten yaralama” suçlamasıyla devam ediyor. Kamuoyunun yoğun tepkisi üzerine, toplu taşımada güvenlik önlemleri ve sosyal sorumluluk projeleri gündeme alınarak benzer vakaların engellenmesi hedefleniyor.
Gündem
Sidney’de Hanuka kutlamasına terör saldırısı: Bondi Plajı’nda silahlı saldırganlar 12 kişiyi öldürdü
Sidney’de Hanuka kutlamasına terör saldırısı: Bondi Plajı’nda silahlı saldırganlar 12 kişiyi öldürdü
Yayın Tarihi: 14 Aralık 2025
Okuma Süresi:4 DAKİKA SAAT: 17:30

Sidney’in göbeğinde, neşeli bir bayram kutlaması aniden bir kana bulandı. Bondi Plajı’nda Hanuka’nın ilk gecesini kutlayan yüzlerce kişi, siyah giyinmiş iki saldırganın pompalı tüfeklerle açtığı ateşle sarsıldı. Yetkililer, Avustralya’nın en ölümcül ikinci toplu saldırısını “kötülük ve antisemitizm eylemi” olarak nitelendirdi.
Sidney’in ikonik Bondi Plajı’nda, 14 Aralık 2025 Pazar günü akşamüstü, Yahudi toplumunun Hanuka Bayramı kutlamasına yönelik silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda, biri saldırgan olmak üzere 12 kişi hayatını kaybetti, 29 kişi yaralandı. Yaralılar arasında iki polis memuru da bulunuyor.

New South Wales (NSW) Polisi, olayı “terör saldırısı” olarak nitelendirdi. Saldırganlardan biri, olay yerinde bir sivil tarafından etkisiz hale getirilip silahsızlandırıldıktan sonra öldü. İkinci saldırgan ise vurularak kritik durumda hastaneye kaldırıldı ve gözaltına alındı. Polis, bir saldırgana ait araçta el yapımı patlayıcı düzenek (IED) bulunduğunu ve olası bir üçüncü saldırganı araştırdıklarını açıkladı.
–
Saldırı Nasıl Gelişti?
Olay, 14 Aralık Pazar günü, yerel saatle 18:45 sularında başladı. Sidney’in doğu banliyölerindeki dünyaca ünlü Bondi Plajı’nda, “Bondi Chabad” tarafından “Denize Nazır Hanuka” (Chanukah by the Sea) adlı yıllık bayram kutlaması düzenleniyordu. Yüzlerce kişinin katıldığı bu aile etkinliği, Yahudi bayramı Hanuka’nın ilk mumunun yakılması için bir araya gelmişti.
· Saldırının Başlangıcı: Kutlama sırasında, siyah giyinmiş iki erkek, Campbell Parade yakınlarındaki bir yaya köprüsü üzerinden kalabalığa pompalı tüfeklerle ateş açmaya başladı.
· Panik ve Kaçış: İlk silah sesleriyle birlikte geniş çaplı bir panik yaşandı. İnsanlar sığınak ararken eşyalarını bırakarak kaçmaya başladı. Olay yerinde bulunan tanıklardan Lachlan Moran, “Birkaç patlama sesi duydum, panikledim ve kaçmaya başladım… Belki beş dakika boyunca aralıklı silah sesleri duyuldu” ifadelerini kullandı. Bir başka tanık Grace ise, “Silah sesi çok yüksekti. Sürekliydi; rahatlıkla 50’den fazla atış oldu” dedi.
· Acil Durum Çağrısı: İlk ihbar üzerine acil servisler bölgeye sevk edildi. NSW Polisi, saat 18:57’de halka bölgeden uzak durma ve sığınak bulma çağrısı yapan bir açıklama yayımladı.
Kurbanlar ve Yaralılar
Saldırının bilançosu ağırdır. NSW Başbakanı Chris Minns tarafından doğrulanan son rakamlara göre:
· Hayatını Kaybedenler: En az 12 kişi öldü. Ölenlerden biri, saldırganlardan biridir.
· Yaralılar: En az 29 kişi yaralandı. Yaralılar arasında, durumları “ciddi, kritiğe yakın” olarak bildirilen iki polis memuru da bulunmaktadır. Hastanelere çocuk yaştaki bireylerin de getirildiği bildirilmiştir.
· Tanınan Bir Kayıp: Yahudi kuruluşu Chabad, hayatını kaybedenlerden birinin, Bondi Chabad’ın yardımcı hahamı ve etkinliğin kilit organizatörlerinden Haham Eli Schlanger olduğunu doğruladı.

Bir Vatandaşın Cesur Müdahalesi
Saldırı sırasında yaşanan en çarpıcı anlardan biri, bir sivilin gösterdiği olağanüstü cesaretti. Sosyal medyaya yayılan ve birçok haber kuruluşu tarafından doğrulanan görüntülerde, sivil giyimli bir kişinin saldırganlardan birine arkadan yaklaşıp onu tackle yaparak etkisiz hale getirdiği ve silahını aldığı görülüyor.
NSW Başbakanı Chris Minns bu kişi için, “O adam gerçek bir kahramandır ve onun cesareti sayesinde bu gece hayatta olan pek çok kişi olduğundan eminim” ifadelerini kullandı. Avustralya Başbakanı Anthony Albanese de, “Hiç tereddüt etmeden kendilerini tehlikeye atarak diğer Avustralyalıları koruyan sıradan Avustralyalılar”ın cesaretini övdü.
Siyasi ve Küresel Tepkiler
Saldırı, Avustralya’dan ve dünyanın dört bir yanından hızlı ve sert tepkileri beraberinde getirdi.
Avustralya’dan Tepkiler:
· Başbakan Anthony Albanese: Saldırıyı “şok edici ve sarsıcı” ve “kötülük, antisemitizm terör eylemi” olarak nitelendirdi. “Yahudi Avustralyalılara yönelik bir saldırı, her Avustralyalıya yönelik bir saldırıdır” dedi.
· NSW Başbakanı Chris Minns: “Bu saldırı, Sidney’deki Yahudi toplumunu hedef almak üzere tasarlandı” açıklamasını yaptı.
· Avustralya Ulusal İmamlar Konseyi (ANIC): Saldırıyı kınayarak, tüm Avustralyalıları şiddeti reddetmeye ve toplumsal uyum için birlik olmaya çağırdı.
Uluslararası Tepkiler:
· İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog: Avustralya hükümetini, “Avustralya toplumunu kasıp kavuran muazzam antisemitizm dalgasına karşı mücadeleyi sürdürmeye” çağırdı.
· Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres: Saldırıdan “dehşete düştüğünü” belirtti.
· ABD, Birleşik Krallık, Fransa, Yeni Zelanda gibi ülkelerin liderleri de saldırıyı kınayıp taziyelerini ilettiler.
Saldırının Arkasındaki Olası Nedenler ve Tarihsel Bağlam
Yetkililer, saldırganlardan birinin Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı (ASIO) tarafından bilindiğini, ancak “acil bir tehdit perspektifinde” olmadığını açıkladı. ASIO Direktörü Mike Burgess, saldırganların kimlikleri ve bağlantılarının araştırıldığını ifade etti.
Bu saldırı, Avustralya’da son iki yılda yükselişe geçen antisemitizm bağlamında gerçekleşti. Temmuz 2024’te hükümete sunulan bir raporda, Ekim 2023’ten bu yana ülkede antisemitik olayların üç kattan fazla arttığı kaydedilmişti. İsrailli yetkililer, Avustralya makamlarını artan uyarıları dikkate almamakla eleştirdi.
Bondi Plajı saldırısı, 1996’daki Port Arthur katliamından (35 ölü) bu yana Avustralya’daki en ölümcül ikinci toplu silahlı saldırı olarak kayıtlara geçti. Port Arthur’un ardından sıkılaştırılan silah yasaları, ülkede bu tür olayları büyük ölçüde nadir hale getirmişti.
Olay Yerinde ve Hastanelerde Son Durum
Polis, olay yerinde kapsamlı bir suç mahalli oluşturduğunu ve operasyonun acil müdahaleden soruşturmaya evrildiğini duyurdu. Bomba imha ekipleri, ele geçirilen şüpheli patlayıcı düzenekleri incelemeyi sürdürüyor.
Yaralıların kaldırıldığı hastanelerde ise yoğun bir acil durum hali devam ediyor. St Vincent’s Hastanesi’nden bir muhabir, hastane içini “tam bir savaş alanı gibi” diyerek tarif etti.
Anahtar Gelişmelerin Özeti
· Nerede ve Ne Zaman: 14 Aralık 2025, Pazar, ~18:45. Sidney, Bondi Plajı’nda “Chanukah by the Sea” etkinliği.
· Saldırganlar: Siyah giyinmiş iki erkek. Pompalı tüfek kullandılar.
· Bilanço: 12 ölü (1 saldırgan dahil), 29 yaralı (2 polis memuru dahil).
· Resmi Tanım: NSW Polisi tarafından “terör saldırısı” olarak ilan edildi.
· Müdahale: Bir sivil, saldırganlardan birini etkisiz hale getirip silahsızlandırdı. Bir saldırgan öldü, diğeri gözaltında.
· Ek Tehdit: Bir araçta el yapımı patlayıcı bulundu. Olası üçüncü saldırgan araştırılıyor.
Saldırı, yalnızca Avustralya’nın değil, tüm dünyanın gözlerini bir kez daha nefret suçları ve toplum içindeki ayrıştırıcı söylemin tehlikelerine çevirmesine neden oldu. Yetkililer, soruşturmanın her yönüyle derinleştirildiğini ve benzeri olayların önlenmesi için gereken tüm adımların atılacağını taahhüt etti.
SON DAKİKA: Sidney’deki Bondi Plajı’nda silah sesleri! Polis operasyonu devam ediyor
Gündem
Bursa’da Tarihi Kapalıçarşı’da 120 Milyon Liralık Dolandırıcılık İddiası: Mağdurlar Arasında Savcı da Var!
Bursa’da Tarihi Kapalıçarşı’da 120 Milyon Liralık Dolandırıcılık İddiası: Mağdurlar Arasında Savcı da Var!
14 Aralık 2025 Pazar – 10:38 | Okuma Süresi: 3 dakika

Bursa’nın gözbebeği Tarihi Kapalıçarşı’da yaşanan ve 120 milyon lirayı bulduğu iddia edilen büyük bir dolandırıcılık skandalı, kentte şok etkisi yarattı. ‘Altın işletme’ ve yüksek kâr payı vaatleriyle çok sayıda kişiden para ve altın toplandığı öne sürülen dosyada, mağdurlar arasında bir cumhuriyet savcısının da yer alması dikkatleri üzerine çekti.
İddianın Detayları: “Altınlarınızı İşletip Kâr Payı Ödeyeceğiz” Vaadi
Olay, Kapalıçarşı’da faaliyet gösteren bir kuyumcuya yönelik iddialarla patlak verdi. İddialara göre; M.B.A., H.Ç.A. ve E.B. isimli şüpheliler, müşterilerine güven sağlayarak, kendilerine teslim edilecek altınları işleteceklerini ve belirli dönemlerde düzenli kâr payı ödemesi yapacaklarını vaat etti.
Bu cazip vaade inanan yaklaşık 40 kişi, kimisi düğün için biriktirdiği parayı, kimisi ticari sermayesini, kimisi de satın aldığı ürünlerin bedelini söz konusu kuyumcuya teslim etti. Ancak iddialara göre, bir süre sonra kâr payı ödemeleri durdu ve peşinden ana paralar da iade edilmedi. Toplam mağduriyetin 120 milyon Türk Lirası’na ulaştığı öne sürülüyor.
Mağdurlar Dükkan Önünde Toplandı: “Vaatlerinize Artık İnanmıyoruz”

İddiaların kamuoyuna yansımasının ardından çok sayıda mağdur, kuyumcunun dükkanı önünde bir araya gelerek tepkisini gösterdi. Zaman zaman gergin anların yaşandığı protestoda mağdurlar, kendilerini oyalayan vaatlere artık inanmadıklarını haykırdı.
Protesto sırasında bazı mağdurlar, şüphelilerin topladıkları paralarla yasa dışı bahis faaliyetlerinde bulunduğu yönünde de iddialar ortaya attı. Şüpheliler ise savunmalarında, yaşananların bir dolandırıcılık değil, ticari bir anlaşmazlık olduğunu iddia etti.

Şüphelilerin Savunması ve Süreç
· Şüphelilerin İddiası: Olayın bir dolandırıcılık değil, ticari bir anlaşmazlık olduğu yönünde.
· Mağdurların Geçici Geri Adımı: Şüphelilerin ödeme sözü vermesi üzerine bazı mağdurlar şikayetlerini geçici olarak geri çekti.
· Yeniden Suç Duyurusu: Verilen sözler tutulmayınca mağdurlar yeniden suç duyurusunda bulundu.
Kuyumcular Odası Devrede: “Somut Sonuç Alınamadı”
Konuya ilişkin açıklama yapan Bursa Kuyumcular Odası Başkanı İsa Altıkardeş, çok sayıda mağdurun odalarına başvurduğunu doğruladı. Altıkardeş, “Sorunun çözümü için girişimlerde bulunduk ancak şu ana kadar somut bir sonuç alınamadı” ifadelerini kullandı.
Olayla ilgili soruşturmanın, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından geniş kapsamlı bir şekilde sürdürüldüğü öğrenildi.
Tarihi Kapalıçarşı’da Güvenlik Endişeleri
Bu olay, Bursa Kapalıçarşı’da son aylarda yaşanan ikinci önemli güvenlik vakası. Daha önce, Eylül 2025’te, aynı çarşıda başka bir kuyumcuya, suç örgütü üyeleri tarafından 10 milyon avro haraç istendiği ve tehdit edildiği iddia edilmişti. Bu iddia üzerine, Özel Harekat polisleri çarşıda önlem almış ve devriye gezmeye başlamıştı.
Uzmanından Yatırımcılara Uyarılar
Finansal dolandırıcılıklara karşı uyarılarda bulunan uzmanlar, vatandaşları yüksek getiri vaat eden, kontrol edilemeyen ve denetlenmeyen yatırım araçları konusunda dikkatli olmaya çağırıyor. Özellikle “altın işletme”, “komisyon karşılığı değerli maden yönetimi” gibi klasik dolandırıcılık yöntemlerine karşı uyanık olunması gerektiğinin altını çiziyorlar. Yatırım yapılacak kurumun yetkili kurumlara kayıtlı olup olmadığı mutlaka teyit edilmeli.
Son Dakika Gelişmesi: Soruşturma kapsamında şüphelilerin mal varlıklarına tedbir konulması için savcılık nezdinde girişimde bulunulduğu öğrenildi.
Gündem
ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı
ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı
Tarih: 14 Aralık 2025 | Okuma Süresi: 3 DAKİKA SAAT: 03:00
ABD’nin gözde eğitim kurumlarından Brown Üniversitesi, silahlı şiddetin pençesine düştü. Saldırganın kampüste terör estirdiği olayda 2 kişi hayatını kaybetti, 8 kişi ağır yaralandı. Tamamen siyah giyinmiş şüpheli, polise ve FBI’a rağmen hâlâ bulunamadı.

ABD’nin Rhode Island eyaletinin Providence şehrinde bulunan seçkin Brown Üniversitesi’nde silahlı bir saldırı meydana geldi. Saldırıda en az 2 kişi öldü, 8 kişi ağır yaralandı. Saldırganın kampüsten kaçtığı ve polisin geniş çaplı bir arama başlattığı bildirildi. Olay, ABD’deki silahlı şiddet salgınına bir yenisi daha eklerken, ülkedeki güvenlik ve silah kontrol tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Son Dakika Gelişmeleri ve Olay Yerinden Görüntüler
Providence Polis Teşkilatı Müdür Yardımcısı Tim O’Hara, şüpheliyi tamamen siyah giyinmiş bir erkek olarak tanımladı. Üniversite yetkilileri, öğrencilere ve personelde acil durum uyarısı göndererek, bulundukları yerlerde kalmalarını ve güvenli alanlara sığınmalarını istedi. Bazı öğrenciler kampüsten tahliye edildi.

Olayın ardından bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, FBI’ın olay yerine gönderildiğini duyurdu. Saldırının nedeni ve hedefi henüz netlik kazanmadı. Polis, şüphelinin yakalanması için kampüs ve çevresinde yoğun çalışma yürütüyor.
Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırı sonrası polis ekipleri kampüs çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Öğrenciler güvenli bölgelere yönlendirildi.
ABD’de Silahlı Şiddet: Bitmeyen Bir Kâbus
Bu saldırı, ABD’de giderek kronikleşen bir halk sağlığı krizi haline gelen silahlı şiddetin en son örneği. Independent Türkçe’de yer alan bir analize göre, Amerikalıların silahlı şiddeti azaltmaya yönelik çaresizlik duyguları artıyor ve toplumda bir “teslimiyet” havası hâkim. Sadece geçtiğimiz 4 Temmuz hafta sonunda ülke genelinde en az 22 kitlesel silahlı saldırı meydana geldi ve 20 kişi hayatını kaybetti.
Silahlı şiddet, beyzbol ve elmalı turta kadar “Amerikan” bir olgu haline gelmiş durumda. Uzmanlar, bu durumun arkasında güçlü silah lobilerinin ve siyasi sistemdeki düğümlenmenin yattığını belirtiyor. Bir aktivistin ifadesiyle, “Amerikalıların çoğunluğu silah güvenliği ve silah reformuna inanırken, Cumhuriyetçi Parti onların ölümünde, hayatlarının kurtulmasındakinden daha fazla kâr görüyor”.
Tarihten Yansımalar: Columbine ve Diğerleri
Brown Üniversitesi’ndeki bu saldırı, akıllara ABD’nin en karanlık okul saldırılarını getirdi. Bunların en sembolik olanı, 1999’da Colorado’daki Columbine Lisesi’nde yaşandı. Eric Harris ve Dylan Klebold isimli iki öğrenci, 12 öğrenci ve 1 öğretmeni öldürdü, 24 kişiyi yaraladı. Bu saldırı, ABD’de okul güvenliği konusunda büyük değişikliklere yol açtı ve “aktif saldırgan” durumlarında polis müdahale taktiklerini kökten değiştirdi.
Brown Üniversitesi: Seçkin Bir Kurumda Travma
Brown Üniversitesi, Ivy League olarak bilinen seçkin üniversiteler liginin bir üyesi. Dünyanın dört bir yanından gelen parlak öğrencilere ev sahipliği yapan üniversite, şimdi derin bir travma yaşıyor. Olayın, akademik takvimi ve öğrencilerin psikolojik sağlığını nasıl etkileyeceği merak konusu.
Üniversite yönetiminin, kriz danışmanlığı ve psikolojik destek hizmetlerini devreye aldığı bildiriliyor. Saldırının, üniversitelerdeki güvenlik protokolleri üzerine ulusal düzeyde bir tartışma başlatması bekleniyor.
Soruşturma ve Politika Etkileri
FBI ve yerel kolluk kuvvetlerinin ortak soruşturması devam ederken, saldırının siyasi yankıları da büyüyor. Başkan Trump’ın müdahalesi, olayın ulusal güvenlik boyutunu gösteriyor. Her büyük silahlı saldırıdan sonra olduğu gibi, bu olay da silah kontrol yasaları ve ruh sağlığı hizmetlerine erişim konusundaki tartışmaları alevlendirecek.
Ancak numaralı analizde belirtildiği gibi, geçmişte Sandy Hook ve Parkland gibi büyük trajediler bile kalıcı ve etkili federal yasaların çıkmasını sağlayamadı. Ulusal Tüfek Birliği (NRA) gibi lobi gruplarının etkisi ve politik kutuplaşma, her seferinde reform çabalarını baltaladı.
Brown Üniversitesi’ndeki bu trajik olay, ABD’nin silahlı şiddet epidemisiyle mücadelede ne kadar yol kat etmesi gerektiğinin acı bir göstergesi. Öğrenciler, aileler ve tüm toplum, bir kez daha güvenlik ve özgürlükler arasındaki dengeyi düşünmeye zorlanırken, soruşturmanın sonuçları ve şüphelinin yakalanması tüm dünyanın merakla beklediği bir gelişme olmaya devam ediyor.
Brown Üniversitesi’nde Silahlı Saldırı Paniği: Öğrenciler Kilit Altında
-
Gündem7 gün öncesparta’da kayıp çoban: “Öldürmüşler, kafasını kesmişler” — Başsız ceset ve arayış sürdü
-
Teknoloji4 gün önceAvustralya tarihi kararı uyguladı: 16 yaş altına sosyal medya yasağı başladı
-
Magazin1 hafta önceSON DAKİKA: Hande Sarıoğlu, uyuşturucu soruşturması kapsamında gözaltına alındı
-
Magazin5 gün önceIMDb 2025’in En Çok Konuşulan Yıldızlarını Açıkladı: İşte Yılın En Popüler Oyuncuları
-
Magazin1 hafta önceAdliye soygunu sonrası Bakan Tunç düğmeye bastı: 4 başmüfettiş görevlendirildi, Türkiye geneli denetim başladı
-
Sağlık1 hafta önce500 ml portakal suyu, 60 günde genleri değiştirdi — Portakal suyu içmek faydalı mı?
-
Magazin1 hafta önceÜnlü oyuncu Celil Nalçakan trafik kazası geçirdi — son açıklama ve görüntüler
-
Teknoloji1 hafta önceCloudflare ağı çöktü — bazı popüler uygulamalara erişim sağlanamıyor

