Gündem
Devlet Arşivleri Başkanlığı sözleşmeli personel alacak (4B sözleşmeli personel alımı başvuru şartları)

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrasına göre, 06/06/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın aşağıda başvuru genel ve özel şartları belirtilen “Arşiv Uzmanı” Sözleşmeli Personel pozisyonu için Devlet Arşivleri Başkanlığı İstanbul birimlerinde çalıştırılmak üzere 25 adet personel alınacak.
Adaylar başvurularını 15/08/2025 (09:00) – 25/08/2025 (23:59) tarihleri arasında e-Devlet Kapısı üzerinden “Devlet Arşivleri Başkanlığı-Kariyer Kapısı Kamu İşe Alım” hizmeti veya Kariyer Kapısı (https://isealimkariyerkapisi.cbiko.gov.tr) internet adresinden elektronik ortamda yapacaklar.
Başvuru işleminin hatasız, eksiksiz ve bu ilanda belirtilen hususlara uygun olarak yapılmasından, istenilen belgelerin başvuru aşamasında sisteme yüklenmesinden, başvuruda bulunan adaylar sorumludur.
BAŞVURU ŞARTLARI
Başvuracak adaylarda 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesindeki genel şartlar ve ilan edilen boş pozisyon için belirtilen özel şartlar aranır:
1. Türk Vatandaşı olmak,
2. Kamu haklarından mahrum bulunmamak,
3. Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahküm olmamak,
4. Erkek adaylar için askerlik durumu bakımından; askerlikle ilgisi bulunmamak veya askerlik çağına gelmemiş bulunmak veya askerlik çağına gelmiş ise muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş olmak,
5. Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak,
6. Tercih edilecek pozisyon için aranan nitelikleri taşıyor olmak,
7. 2024 yılı KPSS (B) grubu sınavına girmiş olmak. KPSSP3 puanı esas alınacaktır,
8. Herhangi bir kamu kurum ve kuruluşunda 4/B sözleşmeli personel olarak çalışmıyor olmak,
9. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/B maddesine eklenen; “Bu şekilde istihdam edilenler, hizmet sözleşmesi esaslarına aykırı hareket etmesi nedeniyle kurumlarınca sözleşmelerinin tek taraflı feshedilmesi veya sözleşme dönemi içerisinde Cumhurbaşkanı kararı ile belirlenen istisnalar hariç sözleşmeyi tek taraflı feshetmeleri halinde fesih tarihinden, sözleşmeyi yenilememeleri halinde sözleşmenin bitim tarihinden itibaren bir yıl geçmedikçe kurumların sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilemezler.” hükmüne uygun olmak,
10. Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamu görevinden çıkarılmamış olmak,
11. Sosyal Güvenlik Kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı almamak.
Gündem
Şanlıurfa’da Korkunç Olay: Anne ve Babası Ölü Bulundu — 5 Yaşındaki Dicle Kayıp
Giriş / Özet
Şanlıurfa’da bugün (15 Ağustos 2025) sabah saatlerinde bir ikametden ihbar geldi. Ekiplerin yaptığı kontrolde, evde bulunan çiftin hayatını kaybettiği belirlendi; çiftin 5 yaşındaki kızları Dicle ise evde bulunamadı ve kayıp olarak bildirildi. Polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı ve çocuğu bulmak için arama çalışmaları sürüyor.
Olayın ayrıntıları ve ilk bulgular
İhbar üzerine adrese giden sağlık ve güvenlik ekipleri, inşaat işçisi olduğu bildirilen Sinan Ejder ile eşi Kadriye Ejder’in evde vurulmuş halde bulunduklarını tespit etti. Yapılan ilk incelemelerde çiftin yaşamını yitirdiği belirlendi. Olayın “cinayet mi yoksa intihar mı” olduğu hususu polis tarafından soruşturuluyor; olay yeri incelemesi ve adli tıp çalışmaları devam ediyor.
Kayıp çocuk: Dicle
Evin içinde yapılan yoklamada çiftin 5 yaşındaki kızları Dicle’nin bulunmadığı tespit edildi. Yetkililer, Dicle’yi bulmak için hem çevrede hem de olaya ilişkin olası tanıkların ifadelerine dayanarak arama çalışmaları başlattı. Mahalle sakinleri ve polis güçleri birlikte araştırma yürütüyor. Kamuoyuna yönlendirici bilgiler geldikçe yetkililer tarafından paylaşılacağı bildirildi.
Polis soruşturması ve arama çalışmaları
Olay anıyla ilgili ihbarı alan ekipler geniş çaplı soruşturma başlattı; çevredeki güvenlik kameraları inceleniyor, komşular ve yakın çevre ifadeye çağrılıyor. Arama kurtarma ve asayiş ekipleri, Dicle’nin bulunması için mahalle ve yakın bölgelerde tarama yapıyor. Soruşturmanın adli boyutu için Cumhuriyet Savcılığı koordinasyonunda çalışmalar sürüyor.
Yerel tepki ve yetkililerden açıklama
Yerel basına düşen ilk haberlerin ardından belediye ve kolluk kuvvetleri konuya ilişkin açıklama yapma hazırlığı içerisinde. Resmi açıklamalar geldiğinde haber güncellenecek; aileye destek amacıyla ilgili kurumların devreye girmesi bekleniyor. (Resmi açıklamalar için yetkili kurumların duyuruları takip edilmelidir.)
Güvenlik ve kamuoyu çağrısı (Ne yapılmalı?)
-
Görgü tanığıysanız veya Dicle hakkında bilgi sahibiyseniz derhal polisi arayın (Türkiye’de polis için 155, acil sağlık 112).
-
Sosyal medyada teyit edilmemiş bilgi paylaşmaktan kaçının — yanlış yönlendirme aramaları zorlaştırabilir.
-
Yetkililerin paylaştığı resmi iletişim kanallarını takip edin; kentin yerel emniyet müdürlüğü ve savcılık açıklamaları en güvenilir kaynaklardır.
(Not: Bu acil tavsiyeler genel güvenlik önlemleridir.)
Sonuç ve takip
Soruşturma henüz erken aşamada ve pek çok detay resmi makamlardan gelmedi. Dicle’nin bulunması hem soruşturmanın yönü hem de aile yakınlarının durumu açısından kritik. Olayla ilgili yeni bir gelişme olduğunda haber güncellenecektir.
Gündem
“Özel Okulda Fahiş Fiyatlar: Matematik Kitabı 43.000 TL, Resim Defteri 1.700 TL”
Açıklama: İstanbul’daki bir özel okulun 5. sınıf kırtasiye listesindeki matematik kitabı 43.000 TL, resim defteri 1.700 TL oldu. Velilerin tepkisi, MEB düzenlemeleri ve uzman yorumlarıyla olayın perde arkası. Haber, çözüm önerileri ve hangi haklara sahip olduğunuzu açıklıyor.
Hızlı Özet
İstanbul’daki bir özel okulun 5. sınıf için hazırladığı kırtasiye ve kitap listesinde bir matematik kitabının 43.000 TL, bir resim defterinin 1.700 TL olarak fiyatlandırılması velilerde büyük tepkiye yol açtı; okulun hazırladığı sepetin toplamı önce yaklaşık 120.000 TL iken gelen baskılar üzerine 79.000 TL’ye düşürüldü.
Giriş — Olayın Özeti
İstanbul’da bir özel okulun 5. sınıf öğrencileri için hazırladığı kırtasiye-listesinde yer alan ürünlerin fiyatları velilerin tepkisini çekti. İddialara göre matematik kitabı 43.000 TL, resim defteri 1.700 TL olarak listelendi; ilk hesaplamalara göre tüm sepetin tutarı yaklaşık 120.000 TL idi. Velilerin duyurması ve tepkisi sonrasında okul fiyatı yeniden düzenleyerek sepeti 79.000 TL seviyesine çekti. Olay ilk olarak yerel haber ajanslarında yer ald
Yasal Çerçeve ve Bakanlık Yaklaşımı
Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) bu dönemde “özel okul velileri ders kitabı için ücret ödemeyecek” şeklinde düzenlemeler yayımlamıştı; Bakanlık, resmi ders kitapları konusunda özel okullarda velilere ek ücret yansıtılmaması gerektiğini bildirmiştir. Bu durum, tartışmanın merkezine “hangi kitap/ürünler ders kitabı kabul ediliyor, hangileri kırtasiye/ek materyal olarak ücretlendirilebiliyor?” sorusunu koyuyor.
Denetim ve Kamu Kurumlarının Rolü
Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) ve ilgili birimler, özel okullarda eğitim dışı kalemlerde (yemek, servis, kırtasiye vb.) fahiş fiyat artışlarının tespiti ve düzenlenmesi konusunda uyarılar yapıyor; KDK’nın Milli Eğitim Bakanlığı’na düzenleme ve denetim tavsiyeleri gündemde. Bu tür tavsiyeler, özel okulların sunduğu ek hizmetlerde şeffaflık ve üst sınır arayışını gösteriyor.
Geniş Resim — Özel Okullarda Maliyet Eğilimi
Sektör verileri ve haberler, 2025’te özel okul ücretlerinin, servis ve yemek gibi ek kalemlerle birlikte ciddi artışlar gösterdiğini işaret ediyor; bazı haberlerde servis, yemek ve kırtasiye kalemleriyle birlikte toplam yıllık maliyetlerin yüzbinlerce hatta milyon TL seviyelerine çıktığı raporlanıyor. Bu eğilim, okul ücretlerine eklenen “zorunlu” görülmeyen kalemlerin velilere ağır yük bindirmesine neden oluyor.
Velilerin Tepkileri ve Pratik Çözümler
Veliler sosyal medyada ve yerel basında tepkilerini dile getiriyor; bazı veli temsilcileri şeffaf fiyat listesi ve alternatif tedarik isteği talep ediyor. Pratik öneriler şunlar:
-
Okuldan “ürün listesinin kaynak/fatura” talep etmek,
-
MEB’e veya ilgili il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne şikâyet ve başvuru yapmak,
-
İkinci el kitap/defter, ortak alım ve kırtasiye pazarları aracılığıyla maliyeti düşürmek,
-
Veli birlikleri aracılığıyla toplu pazarlık yapmak.
Uzman Yorumu ve Nedenleri (analitik)
Fahiş fiyatların arkasında şu faktörler olabilir: tedarik zinciri maliyetleri, marka odaklı özel eğitim materyalleri, okulların dış kaynaktan ek gelir elde etme stratejileri ve enflasyon/kur kaynaklı maliyet artışları. Ancak MEB düzenlemeleri ve KDK tavsiyeleri, “ders kitabı” kapsamının netleştirilmesi ve okul içi şeffaflığın artırılması gerektiğini gösteriyor.
Sonuç — Ne Değişmeli?
-
MEB’nin “ders kitabı” ile “ek materyal” ayrımını daha net düzenlemesi,
-
Okulların kırtasiye tedarik şeffaflığı ve fatura paylaşımı zorunluluğu,
-
Velilere toplu satın alma ve iade seçenekleri sunulması,
-
Denetim mekanizmalarının etkinleştirilmesi (KDK önerileri doğrultusunda) çözümler arasında öne çıkıyor.
Gündem
9 Belediye Başkanı AKP’ye Geçti: Yerel Temsilin ve Seçmen Güveninin Anatomisi
Yazar: Fatih Doğan — FATİHDOGANMEDYA
Tarih: 15 Ağustos 2025
Bugün siyaset sahnesinde hızlı bir dalga yaşandı: farklı partilerden seçilmiş 9 belediye başkanının AK Parti’ye katıldığı duyuruldu. Bu tür toplu geçişler, yalnızca rakamların yer değiştirmesinden ibaret değil; yerel demokrasinin işleyişi, seçmen temsili ve siyasetin kurumsal güveni açısından önemli sınavlar içerir. Burada asıl sorulması gereken sorular basit ama kritik: Bu geçişler hangi şartlarda gerçekleşti? Seçmen iradesi nasıl etkileniyor? Ve demokratik hesap verebilirliği güçlendirmek için ne tür düzenlemeler gereklidir?
Öncelikle olgulara sadık kalalım: Parti değiştiren belediye başkanlarının sayısı ve törenin kamuoyuna yansıtılış biçimi, siyasetin “görsel” ve ritüel ağırlığını gösteriyor. Merkezi bir törende rozet takma sahnesi, siyasi mesajların hızlıca iletilmesi ve kamu algısının şekillendirilmesi için etkili bir araç. Ancak törenin görselliği, seçmenin karar verme sürecine dair daha derin soruları örtmemeli.
İkinci olarak, temsil ilişkisini düşündüğümüzde seçim bir tür sözleşmedir: Vatandaşlar hangi parti politikalarını ve hangi adayları onaylayarak oy kullandıysa, o çerçevede temsil edilme beklentisi taşırlar. Bir belediye başkanının seçim öncesi programı ve parti kimliği, seçmenin kararında belirleyicidir; seçim sonrası parti değişikliği, seçmende “beklenmeyen sapma” hissi yaratabilir. Bu, özellikle yerel hizmetlerin sürekliliği, bütçe öncelikleri ve kaynak erişimi konularında belirsizlik doğurur.
Üçüncü boyut “motivasyon” sorusu. Nedenler çeşitlidir ve basitçe “fırsatçılık”la açıklanamaz — yerel aktörler merkezi kaynaklara erişim ihtiyacı, projelerin devamlılığı endişesi veya yerel siyasi dengelerin yeniden kurulması gibi gerekçeler öne sürebilir. Öte yandan, şeffaf ve gerekçelendirilmiş davranış sergilenmezse kamuoyu algısı hızla fırsatçılığa yönelir. Bu algı, demokratik kültürü aşındırır.
Dördüncü olarak, hukuki ve kurumsal çerçeve sorunludur. Türkiye’de milletvekili ve belediye başkanı düzeyinde “parti değişikliğine” dair tartışmalar uzun zamandır sürüyor. Mevcut düzenlemeler, seçmenin korunması, temsil hakkının korunması ve siyasi istikrarın sağlanması açısından bazı boşluklar içeriyor. Bu boşluklar, parti değişikliklerinin hem yasal hem de etik açıdan soru işaretleriyle karşılanmasına yol açıyor.
Beşinci ve belki en önemlisi, sonuçlardır. Yerel yönetimlerde ani değişimler, belediye meclisinde dengeleri sarsabilir; devam eden projelerin finansmanı ve önceliklerinde kayma yaşanabilir. Personel-politika uyumu zorlanır; projelerin sürekliliği riske girer. Bunun vatandaşlara yansıması, yerel hizmet kalitesinde dalgalanma olabilir.
Peki ne yapılmalı? Aşağıda kısa ve uygulanabilir bazı öneriler sunuyorum:
-
Şeffaflık yükümlülüğü: Parti değiştiren belediye başkanları, kararlarını kamuoyuna açık, yazılı ve gerekçelendirilmiş biçimde sunmalı. Bu, hem seçmene saygıdır hem de kamu tartışmasını zenginleştirir.
-
Seçmenin hakları üzerine düzenleme: Parti değişikliğinin yerel temsil üzerindeki etkilerini azaltacak yasal mekanizmalar (örneğin seçime yeniden gitme zorunluluğu veya belirli durumlarda meclis onayı) tartışılmalı.
-
Yerel demokrasi güçlendirme: Belediye meclislerinin, denetim mekanizmalarının ve şeffaf bütçe uygulamalarının güçlendirilmesi, kişisel siyasi değişimlerin hizmete yansımasını sınırlayabilir.
-
Ayrıştırıcı olmayan siyaset kültürü teşviki: Siyasi aktörler, kişisel veya yerel hesapları nedeniyle seçmen iradesini aşındırmayacak siyaset tarzını benimsemeli; bunun için partiler arası protokoller ve etik kurullar geliştirilebilir.
-
Medya ve sivil toplum denetimi: Bağımsız medya ve sivil toplum organları, benzer geçişlerin arka planını soruşturarak kamuoyunu bilgilendirmeli; bunun için hızlı erişimli veri ve belgelendirme yöntemleri kullanılmalı.
Sonuç olarak bugün yaşananlar, yerel siyasetin kırılganlığını ve temsil ilişkilerinin ne kadar kolayca değişebildiğini gösterdi. Demokrasi yalnızca seçim günüyle sınırlı değildir; seçim sonrası dönemde de seçmenin iradesinin korunması, hesap verebilirliğin sağlanması ve yerel yönetimlerin istikrarının korunmasıyla tamamlanır. Siyasetin görselliğinin arkasındaki somut çerçeveleri tartışmak, sadece bugüne değil, geleceğe yatırım yapmaktır.
Okuyucuya çağrı: Bulunduğunuz yerde benzer bir durum olsa nasıl hissederdiniz? Belediye temsilciliğinin partisel dönüşümü sizce hangi mekanizmalarla denetlenmeli? Yorumlarınızı bekliyorum — bu konu siyasetin ötesinde, kamusal güvenin meselesidir.
-
Sağlık1 hafta önce
10 bin adımı unutun: Bu teknikle yürümek kalp krizi ve felç riskini azaltıyor
-
Spor1 hafta önce
Jose Mourinho Canlı Yayında Gözyaşlarını Tutamadı: Jorge Costa’nın Ölüm Haberi Futbol Dünyasını Sarstı
-
Ekonomi1 hafta önce
İş İnsanlığı Halit Yukay, Lüks Yatıyla Denizde Kayboldu: Parçalanmış Yat Marmara Adası Açıklarında Bulundu
-
Ekonomi4 gün önce
Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır pazarda tartıştı — 36.000 TL’lik ayakkabı iddiası sosyal medyayı salladı
-
Spor1 hafta önce
Feyenoord De Kuip’te Fenerbahçe’yi 2-1 Mağlup Ederek İlk Avantajı Yakladı
-
Teknoloji1 hafta önce
Sokaklarda Akıllı Dönem: Vatandaş Ücretsiz Şarj ve İnternet Hizmetinin Keyfini Çıkarıyor
-
Spor1 hafta önce
Son Dakika: Türk Spor Basınının Duayen İsmi Ümit Aktan, 76 Yaşında Hayatını Kaybetti
-
Sağlık1 hafta önce
Aşırı Karpuz Tüketimi Migreni Tetikliyor: Yeni Araştırma Nitrit Patlamasını Ortaya Koydu