Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Çanakkale’de Kültür Yolu Festivali 30 Ağustos coşkusuyla başladı

Yayımlandı

üzerinde

Çanakkale'de Kültür Yolu Festivali 30 Ağustos çoşkusuyla başladı

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türkiye’nin yedi bölgesinde, yirmi şehirde gerçekleştirilen Türkiye Kültür Yolu Festivali, en anlamlı duraklarından biri olan Çanakkale ile devam ediyor. Dokuz gün boyunca sürecek etkinliklerde şehir; tarihini, kahramanlığın izlerini ve kültürün zenginliğini sanatla yeniden yaşatıyor.

Zaferin, direnişin ve bağımsızlığın simgesi olan “Geçilmez şehir” Çanakkale dördüncü kez festival coşkusuna ev sahipliği yaparken; şehitliklerden anıtlara, müzelerden kültür sahnelerine uzanan mirasını zafer ruhuyla geleceğe taşıyacak. 

Çanakkale Kültür Yolu Festivali’nin açılışı, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam’ın katılımıyla Anadolu Hamidiye Tabyası Hangarı’ndaki gerçekleştirilen törenle başladı. Törene Çanakkale Valisi Ömer Toraman, Türkiye Kültür Yolu Festival Direktörü Selim Terzi ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, il protokolü ve çok sayıda sanatsever katıldı.

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam törende yaptığı konuşmada, “Destanların ve kahramanlıkların şehri Çanakkale, tarihi zenginlikleri, eşsiz doğası ve kültürel mirasıyla Türkiye’nin en özel şehirlerinden biri olarak festivalimize 4. kez ev sahipliği yapıyor. Troya destanına, Çanakkale Zaferi’nin şanına ve Anadolu’nun bereketine ev sahipliği yapan bu topraklarda, dokuz gün boyunca sanatın, kültürün ve coşkunun kalbini hep birlikte yaşayacağız. Şehrimizin dört bir yanında; 34 farklı noktada, konserlerden sergilere, atölyelerden söyleşilere, gastronomi deneyimlerinden çocuk etkinliklerine kadar tam 400 etkinlik sizleri bekliyor. Amacımız; bu eşsiz şehri yalnızca Türkiye’ye değil, dünyaya daha güçlü bir şekilde tanıtmak” dedi.

TÜRKİYE, TURİZMDE REKORLARLA DÜNYA LİGİNDE Çam, krizlere rağmen turizmde tarihi rekorlara ulaşıldığını vurgulayarak şunları söyledi: Doğal afetlere ve krizlere rağmen yapılan stratejik yatırımlar ve çeşitlendirilmiş pazar politikaları sayesinde, turizmde hem ziyaretçi sayımızı hem de gelirlerimizi rekor seviyelere taşıdık. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü verilerine göre Türkiye, 2024 yılında 56,7 milyon yabancı ziyaretçiyle dünya turizminde 4. sıraya yükselmiştir. 2025’in ilk altı ayında ise, 26 milyonu aşkın ziyaretçi ve 25,8 milyar dolarlık turizm geliriyle Cumhuriyet tarihimizin en yüksek yarıyıl performansını elde ettik. Yıl sonunda ise 64 milyar dolarlık turizm geliri hedefimize adım adım ilerliyoruz. Kültür Yolu Festivalleri’nin yanı sıra, Yaşayan Miras Festivalleri ve Bir Anadolu Şenliği gibi etkinliklerle kültür ve sanatı Anadolu’nun dört bir yanına yaymayı, zengin mirasımızı yaşatmayı ve görünür kılmayı amaçlıyoruz. TARİHİ TABYA VE MÜZELERDE SERGİ MARATONU BAŞLADI Açılış töreninin ardından Bakan Yardımcısı Serdar Çam ve protokol heyeti, Anadolu Hamidiye Tabyası’nda açılan “Medeniyetlerin Mirası” ve “Sır” sergilerini ziyaret etti. Tarihî dokusuyla dikkat çeken tabya, sergilenen eserlerle birlikte adeta geçmişten bugüne uzanan köklü bir kültür yolculuğuna ev sahipliği yaptı. Ziyaretçiler, medeniyetlerin bıraktığı izleri yansıtan eserler aracılığıyla farklı dönemlerin estetik anlayışlarını yakından görme fırsatı buldu. Ziyaretin ardından Bakan Yardımcısı Serdar Çam ve protokol heyeti, Çanakkale’nin kültürel mirasını yansıtan müzelerde incelemelerde bulundu. Tarihî atmosferiyle dikkat çeken Deniz Müzesi’nde açılan “Paranın Yüzünde Anadolu: Troya’dan Çanakkale’ye” sergisinde, paraların üzerindeki figürler aracılığıyla Anadolu’nun uzun soluklu tarihî yolculuğu gözler önüne serilirken; zamanın izlerini taşıyan koleksiyonlar ziyaretçilerin ilgisini çekti. Ayrıca Kent Müzesi’nde yer alan “Zamanın Katmanları” sergisinde belgeler, fotoğraflar ve eserler aracılığıyla kentin sosyal, kültürel ve tarihsel gelişimi adım adım aktarılırken, sergi salonları adeta geçmişle bugün arasında köprü kurdu. Her iki sergi de Çanakkale’nin zengin mirasını bugüne taşıyan etkileyici duraklar olarak öne çıktı.ÇANAKKALE’DE TARİH SANAT VE TEKNOLOJİ Bİ ARADA Günün son durakları, Çanakkale’nin kültür ve sanat yolculuğunu daha da zenginleştiren etkinliklerle dolu dolu geçti. Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi’nde açılan “Anadolu Medeniyetleri Sergisi”, Anadolu topraklarında yaşamış uygarlıkların bıraktığı izleri taşıyan seçkin eserlerle ziyaretçilere tarihî bir keşif sundu. Aynı merkezde gerçekleştirilen “Robotik Kodlama” atölyesi ise çocukların büyük ilgisini çekerek, onları hem teknolojiyle tanıştırdı hem de yaratıcılıklarını geliştirme fırsatı verdi. Günün finali ise Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde gerçekleşti; “Hayal İstanbul” sergisi, kentin simgesel değerlerini çağdaş sanatın özgün diliyle yeniden yorumlayarak sanatseverlere estetik bir şölen sundu. Böylece tarih, teknoloji ve sanatın buluştuğu bu özel duraklar, festivale katılanlara farklı deneyimler yaşatırken, sanat dolu bu yolculuk katılımcıların hafızalarında unutulmaz izler bıraktı. DOKUZ GÜN SÜRECEK SANATLA DESTANSI YOLCULUK Çanakkale Kültür Yolu Festivali, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda başlayarak dokuz gün boyunca konserlerden sergilere, söyleşilerden çocuk etkinliklerine kadar her yaştan insana ve farklı ilgi alanlarına hitap eden yüzlerce etkinlikle şehre canlılık katacak. Festivalin ilk günü, Zafer Bayramı coşkusuyla düzenlenen coşkulu bir kortejle başladı. Vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleşen bu etkileyici yürüyüş, Çanakkale’nin cadde ve meydanlarını şenlik alanına dönüştürerek hem zafer ruhunu hem de festival heyecanını en üst noktaya taşıdı. Çanakkale’de hayat bulan bu kültür ve sanat yolculuğu, müzikten tiyatroya, edebiyattan görsel sanatlara uzanan kapsamlı programıyla dokuz gün boyunca şehri sanatın ve coşkunun merkezi yapacak.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Sahipsizler’de Azize-Devran çifti Yavuz’un peşinde

Yayımlandı

üzerinde

Sahipsizler yeni bölümde neler olacak?

Sahipsizler dizisi yarın akşam 37’nci bölümüyle izleyici karşısına çıkacak. Yeni bölümde; Devran ve Azize, Samet’i kaçıran Yavuz’u peşine düşecek.

Başrollerini Hazal Subaşı ve Burak Berkay Akgül’ün paylaştığı Sahipsizler, çarşamba akşamlarına damga vurmaya devam ediyor.
5 Kasım Çarşamba akşamı 37’nci bölümüyle ekranlara gelecek Sahipsizler’in konusu şöyle;
Sahte Hazar’ın ölümünün ardından ortalık karışır.
Devran, Aras’ın oyununa gelip İlyas ve Çavuş’un aşiretin liderliğine göz diktiklerini düşünür ve harekete geçer.
Ancak bu kez hedef yalnız o değildir: Yavuz, intikam planını devreye sokar ve Samet’i kaçırır.
Öte yandan Firuze, Bahar’ın hastalığının ilerlediğini ve karaciğer nakli gerektiğini öğrenir; Yusuf’tan yeniden Bahar’ın yanında olmasını ister.
Devran ve Azize, Yavuz’un izini bulmak için seferber olurken, Aras ve Bade, Devran’ı köşeye sıkıştıracak Azize ile ilgili bir bilgiyi ele geçirir.
Senaryosunu Selin Arapkirli, Ramazan Demirli, Özgür Ağaoğlu ve Elif Hamamcı’dan oluşan senaryo grubunun kaleme aldığı Sahipsizler’in yönetmen koltuğunda Cem Karcı oturuyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

Almak için herkes sıraya girdi: Bu kahvenin fincanı 42 bin lira

Yayımlandı

üzerinde

Bu kahvenin fincanı 42 bin lira

Lüks tüketimin yaygın olduğu Dubai’de özel bir kahve bin dolardan (yaklaşık 42 bin lira) satışa çıktı.

Dubai’de Serkan Sağsöz isimli kişi, dünyanın en pahalı kahvesini satıyor.
Sağsöz’ün ortağı olduğu Julith isimli kahve dükkanında bir fincan kahve içmek için bin dolar (42 bin lira) ödemek gerek.
Julith kahve dükkanı, fincanı 42 bin lira olan kahveyi Panama’daki açık artırmadan satın aldı. Sağsöz, 20 kilogramına 600 bin dolar (25 milyon 250 bin lira) ödedi.
Bunun şimdiye kadar bir kahveye ödenen en yüksek fiyat olduğu belirtilirken Julith, rekor fiyata aldığı kahveden Dubai’de 400 fincan satmayı hedefliyor.
Panama’da Baru volkanı yakınlarında yetiştirilen çekirdeklerden yapılan kahvenin özel bir tadı olduğu ifade ediliyor.
Fincanda, yasemin gibi çoğunlukla beyaz çiçekler ve portakal, mandalina, bergamot gibi narenciye aromaları ile kayısı ve şeftali gibi çekirdekli meyvelerin hafif kokuların hissedileceği aktarıldı.
Asyalı alıcılar ve kahve çekirdeği koleksiyonerleri de bu özel kahveden almak için sıraya girdi.
Ancak Julith, bu kahveyi paylaşmayı planlamıyor. Sadece Dubai emirlik ailesi için bir miktar kahve ayrıldı.
Okumaya Devam Et

Magazin

Blake Lively’ye açılan 400 milyon dolarlık dava düştü

Yayımlandı

üzerinde

Blake Lively'ye açılan dava düşürüldü

ABD’li oyuncu ve yönetmen Justin Baldoni’nin eski rol arkadaşı Blake Lively’ye “itibarını zedelediği” gerekçesiyle açtığı 400 milyon dolarlık karşı dava, mahkeme tarafından kapatıldı.

ABD basınında yer alan haberlere göre New York Federal Yargıcı Lewis Liman, Baldoni’nin açtığı davaya ilişkin kararını açıkladı.

Liman, Baldoni ve yapım şirketi Wayfarer Stüdyosu’nun 400 milyon dolarlık dava iddialarını yenilemek için verilen sürede herhangi bir başvuruda bulunmadığını belirterek, davayı tamamen düşürdü.

Lively’nin eski rol arkadaşı Baldoni’ye açtığı dava ise devam ediyor. Mahkeme, 17 Ekim’de taraflara davanın nihai olarak kapatılabileceğine dair bildirimde bulunmuş, yalnızca Lively tarafı yanıt vererek kararın kesinleştirilmesini istemişti. Yargıç Liman, 9 Haziran’da Baldoni’nin, Lively’ye karşı açtığı “karalama kampanyası” davasını, suçlamaları yetersiz bularak reddetmişti. SETTE İDDİALAR HAVADA UÇUŞTU Aralık 2024’te açtığı davada Lively, Baldoni’nin yanı sıra basın danışmanı ve sahibi olduğu Wayfarer Stüdyosu’ndan şikayetçi olmuş ve oyuncuyu “taciz”le suçlamıştı. Lively, şikayetinde, Baldoni’nin setteyken “izinsiz olarak” karavanına girdiğini ve film çekimleri sırasında “doğaçlama” fiziksel temasta bulunduğunu iddia etmişti. Filmin yönetmeni ve başrolü Baldoni’nin yanı sıra diğer yapımcılarla toplantı yapıldığını belirten Lively, bu görüşmeye kendisi gibi oyuncu eşi Reynolds’un da katıldığını ve set koşullarını iyileştirmeye yönelik plan yapıldığını ifade etmişti.

Lively, çekimlerinin tamamlanmasının ardından da Baldoni ve ekibinin, iç mesajlaşmaların görüntülerini paylaşarak kendisi hakkında “karalama kampanyası” başlattığını iddia etmişti.

Justin Baldoni ise söz konusu iddiaları reddederek Lively ve eşine karşı dava açmıştı.

Baldoni’nin avukatı Bryan Freedman de setteki tüm görüntülerin yanı sıra özel mesajları ve e-postaları yayımlayacağını duyurmuştu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar