Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

​Bu yayın belirti Parkinson hastalığının erken işareti olabilir

Yayımlandı

üzerinde

​Bu yayın belirti Parkinson hastalığının erken işareti olabilir

Parkinson hastalığı titreme, yavaş hareket ve kas sertliği gibi semptomlarla dünya çapında 8,5 milyon kişiyi etkiliyor. Erken teşhis çok önemlidir ve koku alma duyusunda azalma veya anosmi erken bir gösterge olabilir.

Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, Parkinson hastalığının yaygınlığı son 25 yılda iki katına çıktı. 2019’da dünya çapında 8,5 milyon kişi bu durumdan etkilendi. Hastalığın bir tedavisi olmadığından, erken teşhis özellikle etkilenenlere daha iyi bir yaşam kalitesi sağlamada önemli bir rol oynar. Ancak birçok kişinin görmezden geldiği bir burun semptomunun hastalığın erken bir göstergesi olabileceğini biliyor muydunuz?
Hareket, ruh sağlığı, uyku, ağrı ve diğer sağlık sorunlarıyla ilgili sorunlara neden olan Parkinson hastalığı (PD) nörolojik bozukluğu. Bu durumun tedavisi yoktur ve zamanla kötüleşir. Terapiler ve ilaçlar yalnızca semptomları azaltabilir.Parkinson genellikle yaşlı yetişkinleri etkiler, ancak bazı gençler de bu durumdan etkilenir. Hastalığın kesin nedeni belirsiz olsa da, beynin substantia nigra adı verilen bir bölümündeki sinir hücrelerinin kaybının beyindeki dopaminin azalmasına yol açtığı anlaşılmıştır. Dopamin, vücudun hareketini düzenlemede hayati bir rol oynar. Bu dopamin eksikliği, Parkinson hastalığının birçok semptomundan sorumludur. Uzmanlar, bu durumdan genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun sorumlu olduğunu düşünüyor.
Parkinson hastalığının yaygın semptomları şunlardır;Titreme (vücudun belirli bölümlerinin istemsizce titremesi)Yavaş hareketSertlik ve esnek olmayan kaslar.İnsanlar fiziksel hareketi etkileyen semptomları tanıma eğiliminde olsalar da, çoğu zaman diğer birçok belirtiden çok önce ortaya çıkan ve genellikle gözden kaçan bir semptom -tıbbi olarak anosmi olarak bilinen koku alma duyusunun azalmasıdır.Parkinson hastalığı karmaşıktır ve fiziksel ve psikolojik semptomlardan oluşan 40’tan fazla semptomu vardır. Semptomlar kişiden kişiye değişirAncak, anosmi genellikle erken bir belirti olarak ortaya çıkar. NHS’ye göre, koku alma duyusunun kaybı (anosmi) bazen diğer semptomlar gelişmeden birkaç yıl önce ortaya çıkar. Hastalığın erken teşhisi için bunu göz ardı etmek yerine tanımlamak çok önemlidir.
Parkinson hastalığının birincil belirtileri şunlardır:Bu birincil semptomlar bazen doktorlar tarafından parkinsonizm olarak adlandırılır.
genellikle elde veya kolda başlar ve uzuv rahat ve dinlenmişken meydana gelme olasılığı daha yüksektir
Hareket yavaşlığı (bradikinezi): Fiziksel hareketler normalden çok daha yavaştır, bu da günlük işleri zorlaştırabilir ve çok küçük adımlarla belirgin bir yavaş, sürüklenerek yürüyüşe neden olabilir
Kas sertliği (rijidite): Kkaslarda sertlik ve gerginlik, hareket etmeyi ve yüz ifadeleri yapmayı zorlaştırabilir ve ağrılı kas kramplarına (distoni) neden olabilir
Diğer semptomlar arasında bir dizi diğer fiziksel ve zihinsel semptom bulunur: Muhtemelen düşmeye veya kendilerini yaralamaya neden olan denge sorunları.
Asla ağrı, yanma, soğukluk veya uyuşma gibi hoş olmayan hislere neden olabilir.
İdrar sorunları, geceleri sık idrara çıkma isteğine veya idrar tutamamaya (istemsiz idrara çıkma) yol açar.
Kabızlık
Baş dönmesi
Hiperhidroz (aşırı terleme)
Disfaji (yutma güçlüğü)
Ağız sulanması
Uykusuzluk
Depresyon ve anksiyete
Demans
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Yayımlandı

üzerinde

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Bilim insanları, tedaviye dirençli meme kanserlerinin büyümesini durdurabilen yeni bir antikor geliştirdi.

Uzmanlara göre bu buluş, hastalığın en agresif türlerinden bazılarını tedavi etme potansiyeline sahip ve hastalar için yeni bir umut anlamına geliyor.
Mirror’da yer alan haberde, söz konusu antikorun mevcut tedavilere artık yanıt vermeyen hastalar ve tedavi seçenekleri sınırlı olan üçlü negatif (triple-negative) meme kanseri hastaları için önemli bir ilerleme olarak görüldüğü kaydedildi. Yeni geliştirilen antikor, tümör hücrelerine doğrudan saldırmakla kalmıyor, vücudun kendi bağışıklık sistemini de devreye sokuyor.
Cancer Research dergisinde yayımlanan çalışmada, laboratuvar deneyleri ve hayvan modelleriyle yapılan testlerde, modifiye edilmiş antikorun bağışıklık hücrelerine mevcut tedavilere kıyasla çok daha güçlü biçimde bağlandığı görüldü. Bu sayede, tümörün içinde zaten bulunan bağışıklık hücreleri aktif hale geldi ve tümörlerin büyümesi sınırlandı.
Prof. Sophia Karagiannis, eğer çalışmalar başarılı olursa bu yaklaşımın doğrudan bağışıklık sistemini uyararak tedaviye dirençli kanserlerdeki önemli bir ihtiyacı karşılayabileceğini belirtti.
Dr. Simon Vincent ise “Bu umut verici erken dönem araştırma, Birleşik Krallık’ta her yıl üçlü negatif meme kanseri tanısı alan 8 binden fazla kadın için daha etkili tedavilerin yolunu açabilir” ifadelerini kullandı.
Bilim insanları, bu yeni tedavinin yalnızca meme kanseri değil, yumurtalık ve endometriyal kanser gibi diğer kanser türlerinde de etkili olabileceğini, çünkü hedeflenen antikor reseptörlerinden birinin bu kanserlerde de bulunduğunu aktarıyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “geleneksel kortej” coşkusu

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, geleneksel kortej geçişiyle başladı. Türk sineması ve televizyon dünyasının sevilen isimleri, festivalle özdeşleşen kortejde Antalyalıları selamladı.

Türkiye’nin köklü sinema etkinliklerinden Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl ‘Kalpten’ temasıyla sinemaseverlerle 62’nci yılında buluştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 104 filmin yer aldığı festivalin geleneksel korteji, gösterimlerin yapıldığı Antalya Kültür Merkezi (AKM) önünden saat 15.30’da başladı.
Kortej, üstü açık araçlarla AKM önünden Sakıp Sabancı Bulvarı, 100’üncü Yıl Caddesi, Güllük ve Cumhuriyet caddelerini takiben Atatürk Caddesi’nden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin eski hizmet binası önüne kadar 5 kilometre boyunca devam etti.
Ünlü sanatçıların vatandaşları selamladığı korteje, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, onur ödülü sahibi sinema sanatçıları Serap Aksoy ve Settar Tanrıöğen ile Yüksel Arıcı, Mahmut Cevher, Kaan Çakır, Mehmet Kurtuluş, Korhan Yurtsever, Ezel Akay, Yosi Mizrahi, Elvin Köse katıldı.
Büyükşehir Belediyesi’nin bando takımı ve dans ve gösteri ekiplerinin da eşik ettiği kortejde sanatçılar vatandaşlara çiçek attı.
Korteje yoğun ilgi gösteren vatandaşlar sanatçılarla fotoğraf çekti.
Park içerisinde korteje katılan yabancı akrobasi grubu tarafından gösteri düzenlendi.
Kortejde sanatçıları görmek için caddede bekleyenlerden Mehmet Varsak, ailesiyle korteji izlemeye geldiklerini ve sanatçıları görmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.
Sibel Karaarslan ise “Sinema müzikleriyle büyüdük. Benim için Altın Portakal, bu müzikler, sanatçılar, geçmişimiz, günümüz ve nesilden nesile aktarılan çok güzel etkinlik” dedi.
Tuğçe Nazlı, “Bizi sevindiren heyecanlandıran bir etkinlik. Sinema geleneğimiz. Yıllarca devam etmesini diliyorum. Kızımla geldim. Küçük yaşta öğrenmesini istedim. Bu etkinlik bizim kültürümüz, bu kültürü yaşatmak istoruyuz “diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesince bu yıl 62’ncisi düzenlenen festivalde gerçekleştirilecek Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda 12 film “Altın Portakal”ı kazanmak için yarışacak.
Festival, 2 Kasım’da sona erecek.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “Gelin Takımı 2” filminin galası yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

Bu yıl 62’ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında “Gelin Takımı 2” filmi seyirciyle buluştu.

Festivalin basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda, Doğa Can Anafarta’nın yönettiği “Gelin Takımı 2″nin gösteriminin ardından film ekibi seyirci karşısına çıktı. Gösterimin ardından, yönetmen Anafarta, oyuncular Ecem Erkek, Nilperi Şahinkaya ve Baran Bölükbaşı ile yapımcı Emre Oskay’ın katıldığı söyleşi gerçekleştirildi. Baran Bölükbaşı, oyunculuk eğitimini Antalya’da aldığını belirterek, bu yüzden filmi bu kentte seyirciyle izlemenin keyifli olduğunu ifade etti. Ecem Erkek de sette beş kadın olarak tartışmadan, sorun yaşamadan, güzel çekim süreci geçirdiklerini dile getirerek, her yaş grubundaki kadının aynı şekilde gülüp, eğlenebileceğini anlattı. Oyuncu Nilperi Şahinkaya ise filmdeki karakteri “Deniz” ile ilgili gelen soruları yanıtlayıp, karakterle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapımcı Emre Oskay da ilk profesyonel sinema tecrübesinde Derviş Zaim ile “Gölgeler ve Suretler” filminin yapımcılığını üstlendiğini anımsatarak, her filmin farklı bir yolculuğunun olduğunu kaydetti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar