Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Beşiktaş’ta dehşet: Bebeğini çöp konteynerine atan anne tutuklandı — “Hiçbir şey hatırlamıyorum”

Yayımlandı

üzerinde

FATİHDOGANMEDYA | Yayın Tarihi: 1 Eylül 2025 — 17:59 (Güncellendi: 19:35)Okuma süresi: 3 dakika

Özet (meta): İstanbul Beşiktaş’ta yeni doğan bebeğinin cesedini çöp konteynerine bırakan E.A. adlı kadın, gözaltı ve adli süreç sonrası tutuklandı. Şüphelinin emniyetteki ifadesinde söyledikleri ve açılan soruşturmanın detayları — bölge sakinlerinin tepkileriyle birlikte ayrıntılı, güvenilir haber.


Olay ve gözaltı

İstanbul Beşiktaş’ta, çöp konteynerinin yanında yeni doğmuş bir bebeğin cesedinin bulunmasının ardından başlatılan soruşturmada, şüpheli E.A. gözaltına alındı. Emniyet ve adli birimlerce yürütülen soruşturmanın ardından şüpheli, “canavarca hisle, altsoya kasten öldürme” suçlamasıyla nöbetçi mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı.

Şüphelinin ifadesi: “Hiçbir şey hatırlamıyorum”

Emniyette ifade veren E.A.’nın, göbek bağını kestiğini ve vücudunda makasla kesik görüldüğünü söylediği; ancak olay anını net olarak hatırlamadığını iddia ettiği öğrenildi. Şüphelinin ifadesinde, olayla ilgili belirsizlik ve hafıza kaybı beyanları yer aldı — ifadede “Büyük ihtimalle onu ben yaptım ama hiçbir şey hatırlamıyorum” ifadelerine yer verildi. Bu ifadeler, soruşturma dosyasına giren en çarpıcı açıklamalar arasında.

  • Kişisel geçmiş ve aile ilişkileri:
    Şüpheli, resmi bir evlilik yaptığını; boşandığını ve eski eşinden 3 çocuğu olduğunu söyledi. Diğer çocuğun (G.N.) babasının yanında ve ayrı bir adreste yaşadığını belirtti. E.A., imam nikâhlı olarak birlikte olduğu H.Y. ile de bir çocukları (C.Y.) olduğunu, bu çocuğun bir yaşında ve babasıyla birlikte yaşadığını anlattı. (Evliliğinin sorunlu olduğunu, alkol kullanan eşinin kendisine şiddet uyguladığını, hamile olduğu süre içinde dahi dayak yediğini beyan etti).

  • Hamilelik ve niyet:
    Ocak ayında gördüğü şiddet nedeniyle ayrılıp babaevine döndüğünü, bir süre sonra test yaptırıp hamile olduğunu öğrendiğini söyledi. İlk niyetinin, önceki örnekte olduğu gibi doğurduktan sonra çocuğu babaya vermek olduğunu; hamile olduğunu bildirdikten sonra eski partnerinin başta tamam deyip sonra iletişime geçmediğini anlattı.

  • Olay günü — doğumun gerçekleşmesi:
    30 Ağustos 2025 günü öğleden sonra (haberlerde aktarılan saat: yaklaşık 14:00) evde ağır kasık sancıları hissettiğini; evde yalnız olduğunu (kızının evde uyuduğunu) ve başka kimsenin bulunmadığını söyledi. Sancının artmasıyla doğumun hemen gerçekleştiğini ve bebeğin doğduğu sırada çocuğun eşofmanının içine düştüğünü anlattı.

  • Göbek bağını kesmesi ve ilk davranışları:
    Doğar doğmaz kazan dairesinin içinde makasla göbek bağını kestiğini, bebeği kazan dairesinin içi açıkta bıraktığını ifade etti. Bebeğin doğumdan sonra kısa bir süre ağladığını hatırladığını; ancak sonrasına dair “hiçbir şey hatırlamadığını” ve beyne ilişkin geçmiş ameliyatı nedeniyle ciddi unutkanlık yaşadığını söylediğini aktardılar. (Bebeğe makasla zarar verip vermediğini hatırlamadığını belirtti)

  • Akşam geri dönüş ve bebeğin ölü bulunması:
    Akşam saatlerinde kazan dairesine geri döndüğünü; bebeğin bıraktığı gibi cansız halde yattığını gördüğünü, göbek bağını kestiğini ve karın bölgesinde makasla kesilmiş izler gördüğünü söyledi. Buradan hareketle “büyük ihtimalle onu ben yaptım ama hiçbir şey hatırlamıyorum” diye ifade verdi. Ardından cenazi poşete koyup dışarıya, sokağa — çöp konteynerinin yanına — bıraktığını aktardı.

  • Kazan dairesi, temizlik ve çöp koyma:
    Tek başına doğum yaptığını, bebeğin üstünü örtmeden bıraktığını ve kazan dairesindeki kan izlerini daha sonra (haberlerde aktarıldığı üzere belirli bir saatte) yıkadığını söyledi. Bu temizlik sırasında bebeği poşete koyduğunu; poşeti dışarıya koyduktan sonra markete gidip alışveriş yaptığını ve döndüğünde çöp toplayıcıların müdahale ettiğini gördüğünü ifade etti. Ayrıca, yakıp yakmadığını, bebeğe zarar verip vermediğini hatırlamayabileceğini söyledi.

  • Sorumluluk itirafı ve unutkanlık iddiası:
    İfadesinde tekrar tekrar, bazı bölümleri hatırlamadığını; beyin ameliyatı geçirdiğini ve buna bağlı ağır unutkanlık şikâyeti olduğunu belirtti. Sorguda, olayları tek başına gerçekleştirdiğini söyleyerek suçu kısmen kabul edici (itirafta bulunan) beyanlar verdi; ancak yaptığı eylemlerin tamamını net hatırlamadığını ifade etti.

Olay yerinde bulunan bulgular ve adli süreç

Olayda, bebeğin vücudunda yanık ve kesik izleri olduğu rapor edildi. Bölgeye sevk edilen sağlık ekipleri ve adli tıp çalışmaları, bebeğin yaşamını yitirdiğini tespit etti; adli süreç kapsamında delil toplama ve otopsi işlemleri devam ediyor. Şüphelinin sevki ve tutuklanmasıyla birlikte soruşturma derinleştirildi, olayın oluş biçimi ve zamanlaması ayrıntılı olarak inceleniyor.

Mahalle ve tanıkların tepkisi

Olay, çevrede büyük tepki ve üzüntü yarattı. Mahalle sakinleri, böyle bir olayın bölgeye yakışmadığını ve yetkililerden kapsamlı açıklama beklediklerini belirtti. Emniyet güçlerinin bölgede ek önlemler aldığı, soruşturmanın selameti için kamera görüntüleri ve görgü tanıklarının ifadelerinin alındığı öğrenildi

Ne oluyor — soruşturmanın yönü

Savcılık, olayı “altsoya kasten öldürme” iddiasıyla değerlendiriyor; adli tıp raporu ve şüphelinin emniyetteki beyanları, soruşturmanın yönünü belirleyecek ana unsurlar. Hukuki süreç ilerledikçe delillerin netleşmesi ve otopsi sonuçlarının açıklanması bekleniyor. Resmi makamların yapacağı açıklamalar, olay hakkındaki kesin bilgiyi sağlayacak.


FATİHDOGANMEDYA Notu

Bu haber, ilgili kurumların yaptığı açıklamalar ve güvenilir ajans haberleri temel alınarak derlenmiştir. Olayla ilgili resmi adli tıp sonuçları ve savcılık bildirimleri açıklanır açıklanmaz haberimiz güncellenecektir.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Çekmeköy’deki Savcı Cinayetinde Zanlının İfadesi Ortaya Çıktı

Yayımlandı

üzerinde

Yayın Tarihi: 04 Eylül 2025 · Saat: 13:20 (Europe/Istanbul) · Okuma süresi: 3 dakika

İstanbul Çekmeköy’de restoranda bıçaklanarak hayatını kaybeden Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan’ı öldürmekle suçlanan 19 yaşındaki Mustafa Can Gül’ün adliyedeki ilk ifadesinin ayrıntıları ortaya çıktı. Zanlı, “Kendimi kaybettim” dedi.


Giriş (Lede)

İstanbul Çekmeköy’de bir restoranda meydana gelen ve ülke gündemine oturan olayda, İstanbul Adliyesi’nde görevli Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Olayla ilgili yakalanan şüpheli Mustafa Can Gül (19), jandarmadaki ve adliyedeki ilk ifadelerinde olay anına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.


Olayın kısa kronolojisi

  • Olay: Çekmeköy ilçesindeki bir restoranda akşam saatlerinde gerçekleşti; savcı bıçaklanarak hayatını kaybetti.üpheli: Olay yerinde yakalanan 19 yaşındaki Mustafa Can Gül gözaltına alındı; adliyeye sevk edildi.

  • İlk ifade: Zanlı, “Orada kendisini görünce geçmişe dair konuştuk. Savcıyla tartıştık, bana küfür etti. Kendimi kaybettim, bıçağı sapladım” ifadelerini kullandığını belirtti.


Zanlının ifadesinin detayları

Adliyeye sevk edilen Mustafa Can Gül’ün ilk ifadelerine göre, şüpheli olayın önceden planlanmış bir saldırı olmadığını, restoranda karşılaştıklarında geçmişe dair konuştuklarını ve tartışma sırasında sözlü çatışma yaşandığını söyledi. Zanlı, ifadesinde savcıya küfür edildiğini iddia edip “kendimi kaybettim” diyerek saldırıyı gerçekleştirdiğini belirtti. Bu açıklamalar farklı yerel yayın organlarında aktarıldı.


Zanlının geçmişi ve soruşturmanın seyri

İncelemelerde zanlının, olayın yaşandığı restoranda daha önce garson olarak çalıştığı ve sabıka kaydının bulunduğu, haklarında çeşitli suç kayıtları olduğu yönünde haberler yer aldı. Bazı kaynaklar zanlının daha önce kadına yönelik şiddet, ısrarlı takip ve konut dokunulmazlığını ihlal gibi iddialarla kaydı olduğunu ve kısa süreli cezaevi geçmişi bulunduğunu bildirdi. Soruşturmayı yürüten birimler, olay yerinden toplanan deliller ve görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda adli işlemleri sürdürüyor.


Resmi açıklama ve yargı süreci

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve kolluk kuvvetleri konuyla ilgili soruşturmayı başlattı. Zanlının adli kontrol/cezaevine sevk süreci ile ilgili net karar adli makamlarca açıklanacak; soruşturmanın selameti ve adli süreç nedeniyle yetkililer sınırlı bilgi paylaşıyor. Gelişmeler oldukça FATİHDOGANMEDYA olarak takip edilecek ve resmi bilgileri öncelikle aktaracağız.


Neden bu haber önemli?

Bir yargı mensubuna yönelik saldırı ve sonuçları hem hukuki hem toplumsal açıdan büyük önem taşıyor. Soruşturmanın hızlı ve şeffaf yürütülmesi, adalet güvenliği ve meslektaşların güvenliği açısından kritik görülüyor. FATİHDOGANMEDYA olarak okuyucularımızı resmi açıklamalar doğrultusunda, doğrulanmış bilgilerle bilgilendirmeye devam edeceğiz.

Okumaya Devam Et

Gündem

CHP 102. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ — KURTULUŞUN VE KURULUŞUN PARTİSİ

Yayımlandı

üzerinde

????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????

Tarih: 09.09.2025
Saat: 09:00 (Yayın)
Okuma süresi: 4 dakika
Kaynak / Hazırlayan: FATİHDOGANMEDYA

Açıklama (: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923’te kuruldu. 102. kuruluş yıl dönümünde partinin tarihçesi, bugünkü kutlama programı, parti yönetiminin açıklamaları ve siyasi yankılar FATİHDOGANMEDYA için derlendi.

Özet

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923’te “Halk Fırkası” olarak kuruldu; partinin tarihçesi ve ilkeleri Cumhuriyetin kuruluşuyla iç içe geçti. 2025 yılında CHP 102. yaşını kutluyor. Bugüne özel etkinlikler, parti içi program çalıştayları ve il örgütlerinin katıldığı etkinliklerle hafta boyunca devam edecek.


Detaylı Haber

1. 102. Yıl: Tarihçe ve anlamı

CHP, Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde 9 Eylül 1923’te önce “Halk Fırkası” adıyla kuruldu; 1924’te “Cumhuriyet Halk Fırkası”, 1935’te ise “Cumhuriyet Halk Partisi” adını aldı. Partinin temel ilkeleri (Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Laiklik; daha sonra Devletçilik ve Devrimcilik) 1927–1935 yılları arasında şekillendi ve amblemdeki “6 ok” bu ilkeleri simgeliyor. Bu kökler partinin hem tarihsel hem de sembolik önemini belirliyor.

2. 102. yıl programı ve etkinlikler

Parti yönetiminin açıkladığı programa göre 4–9 Eylül arası planlanan kuruluş haftası etkinlikleri kapsamında; il başkanları toplantıları, anma törenleri, sergiler, panel ve tarihsel sergi açılışları yer alıyor. Bazı illerdeki il yönetim değişikliklerine ve hukuki gelişmelere rağmen (İstanbul özelinde yakın tarihte yaşanan atama kararları gibi güncel gelişmeler) parti merkezinden gelen bilgiye göre etkinlikler planlandığı gibi sürdürülüyor.

3. Liderlik, mesajlar ve siyasal yankılar

Genel Merkez ve il örgütlerinden gelen kutlama mesajlarında, “cumhuriyetin korunması, demokratik haklar, toplumsal adalet” vurguları öne çıkıyor. Parti sözcüleri ve milletvekilleri, 102. yılda hem geçmişin mirasını vurguluyor hem de güncel siyasi gündeme ilişkin hedef ve vaatlerini kamuoyuyla paylaşıyor. Yerel yönetimler ve gençlik kolları etkinlikleri toplumsal hafızayı canlandırmaya odaklanıyor. (Parti kaynakları ve güncel haber ajanslarına göre program akışı devam ediyor.)

4. Neden önemli?

CHP, Türkiye siyasetinde cumhuriyet dönemi kurumsallaşmasının en eski aktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. 102. yılda yapılan vurgular; laiklik, sosyal hukuk devleti, demokrasi ve bağımsızlık temaları etrafında yoğunlaşıyor. Bu, partinin hem tarihsel rolünü hatırlatıyor hem de güncel siyasal tartışmalarda referans aldığı ilkeleri yeniden gündeme taşıyor.

Alıntılar (Seçme)

  • “Cumhuriyet Halk Partisi, cumhuriyetle yaşıttır; kuruluşu ve ilkeleri Türkiye’nin modernleşme süreciyle doğrudan ilişkilidir.” — CHP Genel Merkezi açıklaması.

  • “Kuruluş haftası programı, partimizin tarihsel hafızasını ve geleceğe dönük politikalarını bir arada tartışabileceğimiz bir zemin sunuyor.” — Parti yetkilisi (etkinlik takvimine ilişkin açıklama).

Okumaya Devam Et

Gündem

81 ilde göçmen kaçakçılarına operasyon: 46 şüpheli yakalandı

Yayımlandı

üzerinde

Yayın Tarihi: 4 Eylül 2025 • Saat: 07:42 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dk
Haber kaynağı: FatihDoğanMedya

Özet: İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın duyurusuna göre, göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik eş zamanlı operasyonlar 81 ilde gerçekleştirildi; 8’i yabancı uyruklu olmak üzere toplam 46 şüpheli yakalandı.

Detaylar

İçişleri Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen operasyonlar sabah saatlerinde 81 ilde eş zamanlı olarak başlatıldı. Operasyonlar sonucunda, göçmen kaçakçılığı organize eden kişilere yönelik soruşturmalar kapsamında toplam 46 şüpheli gözaltına alındı, gözaltına alınanlardan 8’inin yabancı uyruklu olduğu bildirildi.

Bakan Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada operasyonun ülke genelinde koordineli şekilde yürütüldüğünü ve düzensiz göçle mücadelede kararlılığın süreceğini belirtti. Yerlikaya ayrıca Cumhuriyet Başsavcılıkları, Emniyet Genel Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığı, il emniyet müdürlükleri, polis ekipleri ve Göç İdaresi personelini tebrik etti.

Yetkililer, operasyon kapsamında yapılan aramalarda dijital materyal, kayıtlar ve soruşturmaya yardımcı olabilecek belge ve delillerin ele geçirildiğini bildirirken; şüphelilerle ilgili adli işlemlerin sürdüğü, soruşturmaların Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından yürütüldüğü kaydedildi.

Operasyonun amacı ve önemi

  • Amaç: Göçmen kaçakçılığı zincirlerini çözmek, organizatörleri adalete teslim etmek ve düzensiz göç girişimlerinin suç gelirlerini kesmek.

  • Kamu güvenliği: Organize suç ve insan kaçakçılığıyla mücadele, hem insan hakları hem de ulusal güvenlik açısından öncelikli görülüyor.

Sonraki adımlar

Gözaltındaki şüphelilere ilişkin adli süreçler Cumhuriyet Başsavcılıklarınca yürütülecek; soruşturma ve delil incelemeleri tamamlandıkça ek gözaltı veya tutuklama kararları gelebilir. Yetkililer, yasal süreç tamamlanana kadar soruşturma ayrıntılarını paylaşmaya devam edeceklerini bildirdi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar