Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Ekonomi

Bakan Şimşek: Ekonomi olumlu döngüye girdi

Yayımlandı

üzerinde

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, karşı karşıya kalınan şoklar sonrasında enflasyon beklentilerinin iyileştiğine, enflasyonun düşmeye devam ettiğine işaret ederek, “Dolayısıyla büyük resme baktığınız zaman, şokların iyi yönetildiği kanısındayım. Şoklar öncesi seviyelere döndük.” dedi.

Şimşek, Kanal 7 yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Son birkaç ayda hem iç hem de dış şoklar anlamında oldukça yoğun bir dönem geçirdiklerine işaret eden Şimşek, ekonominin tekrar olumlu döngüye girdiğini söyledi.

Şimşek, sürecin iyi yönetildiğini aktararak, “Finansal göstergelerin çoğu şok öncesi döneme döndü. Brüt rezervlerimiz mart ortasında 170 milyar doların biraz üzerindeydi. Şu anda tekrar 170 milyar dolara geldik. Günlük Merkez Bankasının bilançosuna baktığınızda şu anda brüt rezervler 172 milyar dolar civarı. Dolayısıyla brüt rezervde, şoklar başlamadan önceki seviyelere geri döndük. Swap hariç net rezervde üçte ikiden fazla toparlanma söz konusu.” diye konuştu.

Bu dönemde ülke risk priminin (CDS) 256’lardan 380’leri bulduğunu bildiren Şimşek, “Şu anda 280 civarına geri geldi. Rakamlara baktığınız finansal göstergelerin çoğu mart ortasına dönmüş durumda. Reel ekonomiye bakınca, finansal koşullarda bir sıkılaşma oldu. Bu sıkılaşmanın etkileri oldu. Ama şimdi tekrar finansal koşullar gevşemeye başladı. Geçen ay finansman maliyetlerinde önce yüzde 49’lardan 46’lara düşüş oldu. Şimdi de 43 civarına. Finansman maliyetlerinde, daha doğrusu faizlerde bir gevşeme söz konusu. ” değerlendirmelerinde bulundu.

“HARCAMA DİSİPLİNİNİ DEVAM ETTİRİYORUZ”

Şimşek, büyümenin ılımlı şekilde devam ettiğini ve cari açıkta önemli bir bozulma yaşamadıklarını bildirerek, “Harcama disiplinini devam ettiriyoruz. Bütçe hedeflerini, harcama ayağında tabiri caizse sektirmeyeceğiz. Bir sapma olmayacak. Ama takdir edersiniz ki ekonomideki büyüme ılımlı. Bizim öngörülerimizin bir miktar altında seyrediyor. O da bizim gelir performansımızı olumsuz etkiliyor.” ifadesini kullandı.

“ULUSLARARASI NORMLARA UYGUN DAVRANDIK”

Şimşek, ticaret savaşlarının başlı başına risk iştahını düşüren, ülkelerden fon çıkışını tetikleyen bir husus olduğuna işaret ederek, buna ek olarak bölgede de savaş yaşandığını anımsattı.

O dönemde petrol fiyatlarının 70 dolarların üzerine çıktığını sonradan yeniden düştüğünü aktaran Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bunların hepsi bizi doğrudan veya dolaylı etkileyen gelişmeler. Biz ne yaptık? Kural bazlı davrandık. Uluslararası normlara uygun davrandık. Paniklemedik. Gerekli tedbirleri, gereken dozda ve gerektiği zaman aldık. Program rüştünü ispatladı. Birden fazla şokla karşı karşıya kaldık. Ancak buna rağmen enflasyon beklentileri iyileşiyor, enflasyon düşmeye devam ediyor, cari açık kontrol altında, reel ekonomide ılımlı büyüme devam ediyor. Dolayısıyla büyük resme baktığınız zaman, şokların iyi yönetildiği kanısındayım. Şoklar öncesi seviyelere döndük.”

“KONKORDATO İLAN EDEN FİRMA SAYISI 3 BİN 100’ÜN ALTINDA”

Şimşek, finansal koşullar sıkılaşınca reel sektörden, ekonomik aktörlerden şikayetlerin arttığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz bunun farkındayız. Ama reel sektörün bilançosundaki bozulma dönem dönem ifade edildiği boyutlarda değil. Konkordato ilan eden firma sayısı 3 bin 100’ün altında. En son rakam, ocak-haziran dönemi için 3 bin 72 civarındaydı. Bu firmaların toplam özel sektör cirosundaki payı yüzde 0,69, toplam ihracattaki payı yüzde 0,59, istihdamdaki payı yüzde 0,78, toplam nakdi kredilerdeki payı ise yüzde 0,88. Bütün göstergelere baktığınız zaman konkordato ilan eden bütün firmaların reel sektör içerisindeki payı yüzde 1’in altında.”

Karşılıksız çeklerin toplam çeklere oranının haziran itibarıyla yüzde 2,6 olduğu bilgisini paylaşan Şimşek, bu rasyonun 12 yıllık ortalamasının yüzde 2,5 olduğunu, dolayısıyla uzun vadeli ortalamalardan büyük bir sapma olmadığını bildirdi.

Şimşek, haziran itibarıyla ticari kredilerin yalnızca yüzde 1,6’sında tahsilat sorunu yaşandığını, uzun vadeli oranın ise yüzde 3,1 olduğunu belirterek, mevcut seviyenin tarihsel ortalamanın altında kaldığını söyledi.

“İHTİYACA GÖRE YENİ KARARLAR ALIYORUZ”

Finansal İstikrar Komitesinde risk unsurlarını değerlendirdiklerini, ona göre adım attıklarını anlatan Şimşek, ihtiyaca göre müdahale edip yeni kararlar aldıklarını söyledi.

Şimşek, Merkez Bankasının enflasyon için bir tahmin aralığı açıkladığına işaret ederek, “Yüzde 24 orta nokta, yüzde 29 o tahmin aralığının üst noktası. Yıl sonunda enflasyonda orta nokta ile üst tahmin aralığında bir yerde olacağımıza samimi şekilde inanıyoruz. Yüzde 29’un altında bir rakamı öngörüyoruz. Bu sene enflasyonda sapma öngörmüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Vatandaşın gündeminin hayat pahalılığı olduğunu belirten Şimşek, “Bizim programın özü hayat pahalılığıyla mücadeledir. Enflasyonu kalıcı bir şekilde indirmek ve milletimizin, vatandaşımızın alım gücünü kalıcı şekilde arttırmanın peşindeyiz.” dedi.

Şimşek, şu an yüzde 35 olan yıllık enflasyonu yıl sonunda 20’li rakamlarla bitirmeyi hedeflediklerine işaret ederek, “Yani yüzde 30’un altında. Zirai don ve kuraklık olmasa büyük ihtimal gıda enflasyonu haziranda yüzde 30’un altında olacaktı. Şu anda yüzde 30,2.” diye konuştu.

Manşet enflasyonun yüzde 35 seviyelerinde olduğunu hatırlatan Şimşek, bu kalemde geçen seneye göre önemli, 2022-2023’e göre yarı yarıya bir düşüş olduğuna dikkati çekti.

Şimşek, kira enflasyonunun şu anda yüzde 83’e düştüğünü ve manşet enflasyonu yukarıda tutanın kira olduğunu aktararak, kiralarda geriye doğru bir endeksleme olduğunu söyledi.

Enflasyonu kalıcı şekilde düşürerek ve konut arzını artırarak konut sahipliğini artırmayı hedeflediklerini belirten Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

“Özetle şunu anlatmaya çalışıyorum, enflasyon düşüyor, aslında vatandaşımızın hissettiği enflasyonun ateşinde düşme var, enflasyon şu anda geriliyor, yavaşlıyor. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değil. Fiyat, tüm dünyada artmaya devam ediyor, fiyat düşüşü çok istisnai bir durum. Enflasyonda düşüş demek, fiyatların artış hızının yavaşlaması demek. Dolayısıyla biz bu sene enflasyonu yüzde 30’un altına çekeceğiz. Gelecek sene de çok rahatlıkla yüzde 20’nin altına çekeceğiz. Gelecek sene üst bandımız yüzde 18, bu sene yüzde 29. Dolayısıyla biz enflasyonu tahmin aralığında tutturacağız, herkes hesabını ona göre yapsın.”

Şimşek, kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında bazı meslek gruplarının aylık gelir beyanlarına işaret ederek, “Geçen sene, aktör, aktris, dublörün ortalama aylık brüt gelir beyanı 157 bin 265 lira. Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucunun ortalama aylık brüt gelir beyanı 136 bin 900 lira.” dedi.

Para politikasının sınırları olduğuna dikkati çeken Şimşek, arz yönlü politikalarla çözüm için çalışıldığını söyledi.

Şimşek, deprem bölgesinde yapılan konutlara kaynak ayrıldığını hatırlatarak, deprem için yapılan toplam harcamaların tahakkuk bazlı olarak bugünkü fiyatlarla 3 trilyon liraya ulaştığını bildirdi.

Konut arzını artırmak için bir seferberlik içerisinde olduklarını aktaran Şimşek, kira sorununu para politikasıyla değil konut arzıyla çözmeye çalıştıklarını ifade etti.

Şimşek, şokların etkilerini sınırlayıp süreci iyi yönettiklerini vurgulayarak, “Tekrar olumlu döngüye döndük. Finansal koşulların iyileştiği, ekonomik faaliyetlerin tekrar güçleneceği, dengelerin tekrar olumlu şekilde seyrettiği bir döneme girdik.” diye konuştu.

VERGİDE ADALETİ SAĞLAMAK İÇİN YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR

Türkiye’de toplanan bütün vergi ve primlerin milli gelire oranının 2023 itibarıyla yüzde 23,5 olduğu bilgisini paylaşan Şimşek, aynı oranın Avrupa Birliği’nde yüzde 40, OECD ülkelerinde yüzde 33,9 olduğuna dikkati çekti.

Şimşek, vergi yükünün düşüklüğünde kayıt dışılığın önemli bir faktör olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“En çok eleştiri nereden geliyor? ‘Dolaylı vergiler yüksek, bu vergiler adaletsiz’ diye. 2023 rakamları üzerinden konuşalım, 2024 OECD rakamları hala çıkmadı. Dolaylı vergilerin milli gelire oranı bizde yüzde 10,7. AB’de bu oran yüzde 13. OECD ülkeleriyle benzeriz. ‘Bütün vergi yükünü ücretliler çekiyor’ argümanlarını da duyarsınız. Türkiye’de gelir vergisinin milli gelire oranı yüzde 2,6, AB’de yüzde 9,3, OECD’de 8,2. ‘Mehmet Şimşek bütün yükü ücretlilere yükledi, şirketlerden vergi almıyor’ diyorlar. Kurumlar vergisinin milli gelire oranı Türkiye’de yüzde 3, AB’de yüzde 3,2. Yani çok yakınız.”

Göreve gelmelerinden bugüne kadar kurumlar vergisini artırdıklarına ancak gelir vergisini artırmadıklarına işaret eden Şimşek, bu vergilerin tahsilatında sorun olmadığını da söyledi.

Şimşek, daha önce Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) büyük ölçüde vergi alınmadığını ancak zamanla bu alana vergi getirildiğini belirterek, vergide adaleti sağlamak adına önemli adımlar atıldığını vurguladı.

Vergi denetimini mükellefleri zora sokmak için değil, gönüllü uyumu artırmak için yaptıklarını bildiren Şimşek, kayıt dışılıkla her alanda mücadeleye devam edileceğini belirtti.

Şimşek, kesinleşmiş bir vergiyi hiç kimsenin affedemeyeceğine dikkati çekerek, “Kesinleşmemiş, tartışmalı dosyalarda 1963’ten beri uzlaşma müessesesi var. Diyelim ki müfettiş bir rapor yazdı. Mükellef geldi, idareye dedi ki ‘bu rapor yanlış.’ Zaman zaman bizim raporlar yanlış olabiliyor. İdare bir komisyon kuruyor, o raporu tekrar inceletiyor. Eğer o raporda yanlışlıklar varsa ona göre düzeltmelere gidiliyor. ‘Vergi borcu silindi’ dedikleri, iddia ettikleri alan tam olarak bu idi. Ama geçen sene çok büyük bir adım attık. Dedik ki ‘vergi müfettişinin yazdığı rapor yüzde 100 yanlış olsa kanuna, genelgelere, tebliğlere aykırı olsa, yine ana parayı idare silemez.’ Kanun çıkarttık. Hala bu iddialar varsa cehaletten kaynaklanıyor.” ifadesini kullandı.

“DOKTORUN AYLIK BEYANI 61 BİN 31 LİRA”

Kayıt dışıyla mücadele kapsamında mesleklere ilişkin aylık gelir beyanlarından örnekler veren Şimşek, şunları söyledi:

“Geçen sene, aktör, aktris ve dublörün ortalama aylık brüt gelir beyanı 157 bin 265 lira. Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucunun geçen seneki ortalama aylık brüt gelir beyanı 136 bin 900 lira. Eczacının ortalama aylık gelir beyanı 66 bin 236 lira. Aynı eczacı, devlette çalışsaydı geçen sene brüt maaşı 107 bin 64 lirayken, özel sektörde çalışınca 66 bin lira beyan etmiş. Bu bahsettiğim rakamlar, 2024 kazançlarına ilişkin 2025’te verilen beyanlar. Mesela özel sektörde çalışan doktorlar, geçen sene -ki bunlar uzmandır, profesördür, bu ülkenin yetiştirdiği en değerli insanlardır- ortalama aylık 61 bin 31 lira beyan etmiş. Peki bu doktor devlette çalışsaydı brüt ne kadar kazanırdı? 226 bin 942 lira. Kuyumcular geçen sene aylık ortalama 42 bin 360 lira brüt gelir beyan etmişler. Üstelik bu rakamlar, yaptığımız denetimlerle yükselmiş olmasına rağmen tablo halen bu şekilde. 2023’te bu rakamlar çok daha sembolikti. Avukatın geçen sene ortalama aylık beyanı 33 bin 641 lira. Aynı avukat devlette çalışsa, en düşük aylık brüt ücreti 100 bin 326 lira olacaktı. Geçen sene restoranların ortalama aylık brüt kazançları 20 bin 329 lira, taksicilerin 12 bin 961 lira. Aylık kazanç bu, günlük değil. Mesela büfeler aylık ortalama 11 bin 529 lira, bakkal ve marketler 10 bin 149 lira, minibüsçü 8 bin 954 lira, kadın kuaförü aylık ortalama 4 bin 729 lira, erkek kuaförü ise aylık ortalama 3 bin 633 lira beyan etmiş.”

Şimşek, tamamen vergi muafiyeti olan 850 bin esnaf oluğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

“Bu bahsettiğim rakamları özellikle büyük şehirlerde, turistik bölgelerde düşünün. Bir restoran bir ay boyunca çalışacak ve brüt gelir beyanı aylık ortalama 20 bin 329 lira olacak. Dolayısıyla biz kayıt dışılıkla mücadelede dozu daha da artıracağız. Teknolojiyi devreye aldık. Yapay zeka algoritmaları üzerinden şu anda Gelir İdaresinde bir yeniden yapılanmaya gideceğiz. Risk Analizi Genel Müdürlüğümüz var. Bu birimi Gelir İdaresinin bünyesine çok daha güçlü şekilde konumlandırmayı planlıyoruz. Teknolojinin tüm imkanlarını kullanıp tüm kayıt dışılık alanlarını ve uyum süreçlerini güçlendireceğiz. Kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz.”

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

Elon Musk Tarihe Geçti: 700 Milyar Doları Aşan İlk İnsan Oldu

Yayımlandı

üzerinde

Elon Musk Tarihe Geçti: 700 Milyar Doları Aşan İlk İnsan Oldu

SON DAKİKA | Haber Tarihi: 2O Aralık 2025 – 21:30 | Okuma Süresi: 3 dk

Delaware Yüksek Mahkemesi’nin daha önce iptal edilen rekor Tesla hisse senedi ödül paketini onaması, Elon Musk’ın net servetinin 700 milyar doları aşmasını sağladı. Musk, bu rakama ulaşan tarihteki ilk kişi oldu.

 Tarihi Mahkeme Kararı: 56 Milyar Dolarlık Ödül Geri Döndü

Delaware Yüksek Mahkemesi, 19 Aralık Cuma günü verdiği tarihi kararla, Elon Musk’ın 2018 Tesla CEO ödül paketinin iptal edilmesinin “aşırı bir çözüm” olduğuna hükmetti. Kararda, “Temyiz mahkemesinin geçersiz kılma çözümünü iptal ediyor ve 1 dolar nominal tazminat veriyoruz” ifadeleri yer aldı.

Mahkeme, daha önce Musk ve Tesla yönetim kurulunu “vekalet görevlerini ihlal etmekle” suçlayan hissedar Richard J. Tornetta’nın açtığı davada, Ocak 2024’te verilen iptal kararını bozdu. Karar, yıllardır süren hukuk mücadelesini noktaladı.

 Musk’ın Serveti Tarihi Rekor Kırdı

Mahkeme kararının ardından Elon Musk’ın net serveti, Forbes Gerçek Zamanlı Milyarderler Listesi’ne göre 700 milyar doların üzerine çıkarak yeni bir tarihi rekor kırdı.

Servet Artışının Diğer Kaynakları:

· SpaceX Değerlemesi: Musk’ın yaklaşık %42 hissesine sahip olduğu SpaceX’in özel bir ihale ile değerlemesinin 800 milyar dolara yükseldiği bildirildi.
· Tesla Hisseleri: Musk’ın kabaca %12’lik Tesla hissesi, şirketin hisse senedinin 490 dolarla rekor kırmasının ardından yaklaşık 200 milyar dolar değerinde.

 Uzmanlardan Karar Değerlendirmesi

Columbia Hukuk Fakültesi profesörü Dorothy Lund, kararın ödül planını eski haline getirse de, mahkemenin Musk’ın Tesla’nın “kontrol eden hissedarı” olduğu ve ödül planının “hissedarlara karşı adil olmadığı” yönündeki önceki tespitlerine dokunmadığını belirtti.

Davayı açan hissedarın avukatları ise, “Tesla yönetim kurulunu ve en büyük hissedarını, vekalet görevlerini ihlal ettikleri için hesap vermeye çağıran tarihi kararda yer almaktan gurur duyuyoruz” açıklamasını yaptı.

 Tesla’nın Yeni Yol Haritası ve Gelecek Planları

Kasım 2025’te Tesla hissedarları, Musk için potansiyel değeri 1 trilyon doları bulan yeni bir CEO ödül planını onadı. Bu plan, Tesla’nın önümüzdeki on yılda belirli kilometre taşlarına ulaşması halinde Musk’a verilecek.

Planın hedefleri arasında 1 milyon Optimus insansı robot satmak ve şirketin düzeltilmiş kârını yaklaşık 17 milyar dolardan 400 milyar dolara çıkarmak yer alıyor. Musk’ın bu planla şirketteki oy gücünün yaklaşık %13’ten %25’e çıkması bekleniyor.

 Piyasa ve Teknik Analiz Görünümü

Teknik analizlere göre Tesla hissesi, kısa, orta ve uzun vadeli hareketli ortalamaların oldukça üzerinde işlem görerek hakim yükseliş momentumunu teyit ediyor.

Önümüzdeki 5 işlem günü için beklenen fiyat aralığı 470$ ila 495$ olarak öngörülüyor. Uzmanlar, Tesla’nın 495 dolar direncini aşması ve üzerinde kalması durumunda yükseliş senaryosunun güçleneceğini belirtiyor.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Faizsiz Kredi Yarışında Limit 100 Bin Liraya Ulaştı: İşte Yeni Müşterilere Özel Fırsat Sunan Bankalar

Yayımlandı

üzerinde

Faizsiz Kredi Yarışında Limit 100 Bin Liraya Ulaştı: İşte Yeni Müşterilere Özel Fırsat Sunan Bankalar

Tarih: 19 Aralık 2025 | Okuma Süresi: 3 DAKİKA

Yüksek kredi faizlerinin gündemde olduğu bir dönemde, bankalar yeni müşteri çekmek için başlattıkları rekabette faizsiz kredi limitlerini önemli ölçüde yükseltti. Özellikle yıl sonu hedeflerine ulaşmak isteyen finans kuruluşları, yalnızca yeni müşterilere özel sundukları paketlerle toplamda 100 bin liraya kadar faizsiz finansman imkanı tanıyor.

Piyasada artan rekabet, geçtiğimiz aylarda 10-20 bin lira bandında seyreden kampanyaları hızla aştı. Aralık ayı itibarıyla birçok banka, kısa vadeli nakit ihtiyacı olanlar için 50 bin liranın üzerinde, hatta 100 bin liraya varan tutarlarda faizsiz kredi, taksitli nakit avans ve ek hesap seçeneklerini bir arada sunuyor.

Hangi Banka Ne Kadar Faizsiz Kredi Veriyor?

Aşağıda, güncel kampanyalarıyla öne çıkan bankaların sunduğu faizsiz finansman paketlerinin detaylarını bulabilirsiniz. Teklifler, genellikle birkaç farklı ürünün (faizsiz kredi + taksitli nakit avans) birleşiminden oluşan toplam tutarları içeriyor.

Albaraka Türk

· Toplam Tutar: 100,000 TL
· Detaylar: 40,000 TL vade farksız finansman ve World kartlar ile 60,000 TL’ye kadar vade farksız 6 taksit imkanı.

DenizBank

· Toplam Tutar: 90,000 TL
· Detaylar: 65,000 TL faizsiz kredi (3 ay vadeli) ve 25,000 TL taksitli nakit avans (3 ay vadeli).

QNB Finansbank

· Toplam Tutar: 85,000 TL
· Detaylar: 60,000 TL ihtiyaç kredisi (3 ay vadeli) ve 25,000 TL taksitli nakit avans (3 ay vadeli).

Enpara.com

· Toplam Tutar: 75,000 TL
· Detaylar: 6 aya varan vade ile tamamı faizsiz ve masrafsız ihtiyaç kredisi.

Garanti BBVA

· Toplam Tutar: 75,000 TL
· Detaylar: Sigortasız ve masrafsız 50,000 TL faizsiz kredi ve 25,000 TL taksitli nakit avans.

Akbank

· Toplam Tutar: 60,000 TL
· Detaylar: 35,000 TL faizsiz kredi (6 ay vadeli) ve 25,000 TL taksitli avans (3 ay vadeli). Banka ayrıca, mobil kanaldan yeni müşteri olanlara 100,000 TL’ye kadar %0,99 faiz oranı ile kredi fırsatı da sunuyor.

Türkiye İş Bankası

· Toplam Tutar: 55,000 TL
· Detaylar: 25,000 TL taksitli nakit avans (3 ay vadeli) ve 30,000 TL ek hesap (1 ay vadeli).

Faizsiz Kredi Nasıl Alınır? Şartlar Neler?

Bu cazip kampanyalardan yararlanmanın en önemli ve neredeyse tek şartı, kampanyayı düzenleyen bankanın yeni müşterisi olmak. Başvurular çoğunlukla mobil bankacılık uygulamaları veya internet şubesi üzerinden dijital olarak yapılıyor ve kısa sürede sonuçlanıyor.

Ancak, sunulan tutarların bankanın kredi politikası ve müşterinin kredi notu doğrultusunda değişebileceğini, yazılan limitin tamamının onaylanmayabileceğini unutmamak gerekiyor.

Uzmanlardan Önemli Uyarılar: Bu Noktalara Dikkat!

Finans uzmanları, faizsiz kredi kampanyalarının ilk bakışta çok avantajlı görünse de, dikkatle incelenmesi gereken noktalar olduğu konusunda vatandaşları uyarıyor.

· Kısa Vadeler: Bu kredilerin vadeleri genellikle 3 ila 6 ay arasında değişiyor. Geri ödeme planının, bu kısa sürede ödenebilecek tutarlar üzerinden yapılması kritik önem taşıyor.
· Gecikme Riski: Taksitlerin zamanında ödenmemesi durumunda, faizsiz avantaj ortadan kalkabilir ve yüksek gecikme faizleri veya cezaları devreye girebilir.
· Ek Maliyetler: Kampanya “faizsiz” olsa da, bazı durumlarda kredi tahsis ücreti veya sigorta primi gibi ek masraflar olabilir. Başvuru öncesinde “yıllık maliyet oranının” (YMO) mutlaka sorgulanması öneriliyor.
· İhtiyaç Analizi: Uzmanlar, bu tür kredilerin acil ve kısa vadeli nakit ihtiyaçları için kullanılmasını, uzun vadeli borçlanma çözümü olarak görülmemesi gerektiğinin altını çiziyor.

Sonuç

Bankalar arası rekabetin tüketiciye yansıdığı bu dönemde, 100 bin liraya varan faizsiz kredi fırsatları dikkat çekici. Ancak, her kredi ürününde olduğu gibi, bu kampanyalardan yararlanırken de kişisel bütçeye uygun hareket etmek, tüm koşulları detaylıca okumak ve geri ödeme kapasitesini doğru hesaplamak büyük önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Papara’ya Dava Yoluyla Nefes: Mahkemeden Yürütmeyi Durdurma Kararı

Yayımlandı

üzerinde

Papara’ya Dava Yoluyla Nefes: Mahkemeden Yürütmeyi Durdurma Kararı

Haber Tarihi: 17 Aralık 2025 – Okuma Süresi: 3 dakika| saat:22:00

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yasa dışı bahis soruşturması kapsamında kayyım atanan ve ardından TCMB tarafından faaliyet izni iptal edilen Papara, Ankara’daki bir idare mahkemesinden olumlu bir karar aldı. Şirket, sistem altyapısını yeniden aktif hale getirmesinin ardından faaliyetlerine devam edeceğini açıkladı.

Mahkeme Sürecinin Gelişimi

Olayların hukuki kronolojisi şu şekilde gelişti:

· 27 Mayıs 2025: İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği, yasa dışı bahis soruşturması kapsamında Papara’ya kayyım atanmasına karar verdi.
· 30 Ekim 2025: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Papara Elektronik Para A.Ş.’nin faaliyet iznini iptal etti. Bu karar ertesi gün Resmi Gazete’de yayımlandı.
· 9 Aralık 2025: Papara’nın açtığı dava sonucunda Ankara 25. İdare Mahkemesi, TCMB’nin iptal kararına yönelik yürütmenin durdurulmasına hükmetti.
· 16 Aralık 2025: Papara, mahkeme kararını duyurarak faaliyetlerine devam edeceğini kamuoyuna açıkladı.

 Papara’nın Resmi Açıklaması

Şirketten yapılan yazılı açıklamanın satır başları şöyle:

· TCMB’nin 30 Ekim’deki iptal kararına karşı dava açıldı.
· Ankara 25. İdare Mahkemesi’nin 9 Aralık tarihli ara kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar verildi.
· “Papara sistem ve altyapısının yeniden aktif hale getirilmesini takiben faaliyetlerine devam edecektir.”
· Servislerin yeniden açılma süreciyle ilgili gelişmeler şeffaflıkla paylaşılacak.
· Yasa dışı bahisle mücadelede sıkı kontrol ve denetimler sürdürülecek.

 Arka Plan ve Sürecin Başlangıcı

Papara’ya yönelik operasyon, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yasa dışı bahis soruşturması kapsamında Mayıs 2025’te başlamıştı. Soruşturmada, şirketin bu organize yapıların finansal işlemlerine aracılık ettiği ve para transferlerini kolaylaştırdığı iddia edilmişti. Bu iddiaların ardından şirkete kayyım atanmış, TCMB de denetim yetkisini kullanarak 6493 sayılı Kanun kapsamında faaliyet iznini iptal etmişti.

 Uzman Görüşü ve Sektörel Etkileri

Finansal teknoloji ve hukuk alanındaki gözlemciler, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararını değerlendiriyor. Bu kararın, bir elektronik para kuruluşunun idari bir karara karşı yargı yoluyla korunma hakkının bir yansıması olduğu belirtiliyor. Ancak, şirketin nihai durumunun, devam eden ceza soruşturmasının ve idare mahkemesindeki davaların esas inceleme sonucuna bağlı olacağı ifade ediliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar