Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

AFAD’dan Santorini alarmı: Bölge halkı SMS ile uyarılacak, mobil siren sistemi devrede

Yayımlandı

üzerinde

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda () Santorini Adası Sismik Aktivite ve Olası Risk Değerlendirme Toplantısı düzenlendi.

AFAD’dan yapılan açıklamada, bugün Başkanlık’ta Santorini Adası Sismik Aktivite ve Olası Risk Değerlendirme Toplantısı düzenlendiği, İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu’nun başkanlığındaki toplantıda, Ege Denizi’ndeki Santorini Adası’nda son günlerde gözlemlenen sismik aktivite ve olası risklerin ele alındığı belirtildi.

Açıklamada, aktiviteler neticesinde olası büyük bir deprem, tsunami ya da volkanik patlama gibi olayların kıyılarına yönelik tehlikelerinin, AFAD, MTA, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ile uzman bilim insanları ve araştırmacılar tarafından değerlendirildiği ifade edildi.

BÖLGEDEKİ AKTİVİTELER

Açıklamada deprem fırtınası şeklinde gelişen bölgedeki aktivite sonucunda, 7 Şubat 2025 itibarıyla 3’ten büyük deprem sayısının 761’e ulaştığı ve kaydedilen en büyük depremin 5,2 büyüklüğünde olduğu belirtildi.

“Depremler Santorini Adası’nın yaklaşık 25 kilometre kuzeydoğusunda artış göstermekte ve derinlikleri 5 kilometre ile 25 kilometre arasında değişmektedir. Ülkemiz kıyılarına en yakın deprem 140 kilometre mesafededir.” denilen açıklamada, depremlerin Güney Ege Volkanik Ada yayındaki Santorini Adası’nın 6,5 kilometre kuzeydoğusunda bulunan su altı kratere sahip Kolumbo volkanının olduğu bölgede yoğunlaştığı ifade edildi.

Bölgede bilinen en son volkan patlaması 1950 yılında gerçekleştiği ifade edilen açıklamada, “Santorini Adası’nın kuzeydoğusunda yer alan denizaltındaki diri Yamurgi (Amorgos) fayı üzerinde 1956 yılında 7,5 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Bölgede halen devam eden sismik aktivitenin olası bir volkanik hareketliliğe yol açma olasılığı az da olsa bulunmaktadır. Bununla birlikte 2011-2012 yıllarında da benzer bir sismik aktivite yoğunluğu aynı bölgede 14 ay boyunca yaşanmış ancak herhangi bir volkanik aktiviteye yol açmamıştır.” ifadeleri yer aldı.

Olası bir patlama sonucu tarihsel kayıtlarda olduğu gibi volkandan çıkan ince taneli volkanik kül malzemesinin havadan rüzgar ile taşınması ya da deprem sonrası olabilecek tsunami gibi tehlikelerin etkileri ‘ye kadar ulaşabileceği vurgulandı.

ÖNLEMLER

Açıklamada, sismik aktivitenin yoğunlaşmaya başladığı andan itibaren Deprem Danışma Kurulu, MTA Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ile bilim insanlarından oluşan ve olayı farklı açıdan sürekli takip eden bir kurul oluşturulduğu bilgisi paylaşıldı.

SMS GÖNDERİLECEK

, ve Muğla’ya, olası tsunami ve acil durumlarda bölge halkına uyarılarda bulunmak amacıyla mobil siren sistemi sevk edildiğine değinilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Haber alma ve yayma sistemi üzerinden olası acil durumlarda vatandaşlara SMS mesajları iletebilecek mevcut sistem hazır bulunduruldu, İzmir, Aydın ve Muğla valilikleri emrine, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Sivas ve Samsun İl müdürlüklerinden takviye personel ve ekipman görevlendirmesi yapıldı.

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Tsunami Uyarı Sistemi ile AFAD Afet Yönetimi ve Karar Destek Sistemi (AYDES) entegrasyonu yapıldı. Bu sayede gelecek tsunami uyarısı doğrudan tüm AYDES kullanıcılarına ve bölgedeki vatandaşlara ulaştırılabilecek.”

GÜNLÜK RAPOR HAZIRLANIYOR

Meteoroloji Genel Müdürlüğünce olası bir volkanik hareketlilik durumunda çıkabilecek volkanik gaz ve külün atmosferdeki dağılımını ve hareket yönünü analiz etmek için günlük rapor hazırlandığı aktarılan açıklamada, aynı zamanda bölgedeki AFAD İl ve Birlik Müdürlüklerince hazırlıklar yapıldığı ve bölgedeki destek illerin hazır halde bekletildiği belirtildi.

Açıklamada, 10 Şubat’tan itibaren AFAD, MTA, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ile Deprem Danışma Kurulu ve bilim insanlarından oluşan bir heyetin, AFAD koordinasyonunda bölgede bulunan illerde (Muğla, Aydın ve İzmir) bilgilendirme toplantıları gerçekleştireceği duyuruldu.

Yunanistan’daki üniversiteler ve araştırma kurumları ile bilimsel anlamda bilgi alışverişi yapıldığı belirtilen açıklamada, AFAD, MTA, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, Deprem Danışma Kurulu, bilim insanları ve araştırmacıların sismik aktiviteyi, deprem, volkanizma ve tsunami tehlikeleri açısından AFAD ile koordineli şekilde takip ettiği bildirildi.

Açıklamada, sosyal medyadaki dezenformasyon içerikli paylaşımlara itibar edilmemesi, doğru bilgi için resmi kaynakların izlenmesi istendi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Erdoğan ve Meloni Dolmabahçe’de Buluştu: Türkiye-İtalya İş Birliği Zirvesi Başladı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, 1 Ağustos 2025’te Dolmabahçe Sarayı’nda bir araya gelerek enerji, ekonomi, düzensiz göç ve bölgesel güvenlik başlıklarında önemli adımlar attı. Türkiye-İtalya ilişkilerinde yeni döneme ışık tutan zirvenin detayları ve vurguları bu makalede…

1. Giriş: Tarih ve Mekân

1 Ağustos 2025 Cuma günü saat 14.30’da Dolmabahçe Sarayı’ndaki Çalışma Ofisi’nde gerçekleşen Türkiye-İtalya zirvesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’yi bir araya getirdi . Yaklaşık iki saat süren resmi görüşme öncesi her iki lider, protokol töreniyle karşılandı.

2. Toplantı Konusu ve Katılımcılar

Zirve, Türkiye-İtalya-Libya Üçlü İş Birliği formatında düzenlense de, Erdoğan ve Meloni ikili temaslarını ön planda tuttu. Toplantıya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Dış Politika Danışmanı Akif Çağatay Kılıç; Meloni’ye ise İtalya Dışişleri Müsteşarı ve ekonomi heyeti eşlik etti T24. Zirvede ele alınan ana başlıklar şunlardı:

  • Enerji ve Ekonomi: Doğalgaz boru hatları, yenilenebilir enerji projeleri ve ikili ticaret hacminin 30 milyar dolara çıkarılması hedefi.

  • Göç Yönetimi: Akdeniz havzasında düzensiz göçü önleme mekanizmalarının güçlendirilmesi, kapsamlı geri kabul anlaşmaları .

  • Bölgesel Güvenlik: Libya’daki barış sürecinin desteklenmesi, Akdeniz’de sismik araştırmalar ve arama-kurtarma iş birliği.

  • Filistin Meselesi: Erdoğan’ın, “1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin Devleti” vurgusu .

3. Liderlerin Mesajları

Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede;

“Düzensiz göçün kaynağının kurutulması için uzun vadeli, sürdürülebilir çözümlere ihtiyacımız var. Akdeniz havzasındaki sınamaların üstesinden ancak kararlı iş birliğiyle gelebiliriz.

Başbakan Meloni ise ortaklığın önemine dikkat çekerek;

“Türkiye, Avrupa’nın kilit ortağıdır. Enerji arz güvenliği ve bölgesel istikrar için dayanışmamızı derinleştireceğiz.”

4. Somut Adımlar ve Mutabakatlar

Zirveden çıkan başlıca kararlar arasında:

  • Enerji Anlaşması İmzalanması: Trans-Adriyatik Doğalgaz Boru Hattı’nın kapasite artışı için teknik çalışma grubu kurulması.

  • Göç Zirvesi Planlaması: Ekim 2025’te Roma’da göç akışı koordinasyon toplantısının eşbaşkanlıkla düzenlenmesi.

  • Ortak Komiteler: Savunma, kültür-sanat ve sağlık alanlarında Türkiye-İtalya Karma Komisyonu’nun hayata geçirilmesi.

Bu mutabakatlar, liderlerin izlenecek yol haritasını netleştirerek hem iki ülke hem de bölgesel düzeyde iş birliğini güçlendirecek.

5. Zirvenin Bölgesel ve Küresel Önemi

Dolmabahçe’deki zirve, Akdeniz havzasındaki kritik aktörlerin yakınlaşması açısından dönüm noktası olarak görülüyor. Türkiye-İtalya ilişkilerinde altyapıdan kültüre kadar uzanan yeni bir iş birliği dönemi başlatan buluşma;

  • Ekonomik Kazanımlar: İkili ticaret, yatırım projeleri ve turizmde ivme yaratacak.

  • Güvenlik İş Birliği: Akdeniz’de emniyet ve hukuka dayalı deniz yönetimini destekleyecek.

  • Diplomatik Mesaj: Bölgesel sorunların diyalogla çözülebileceğini tüm taraflara göstermesi bakımından kritik.

6. Sonuç ve Beklentiler

Erdoğan ile Meloni’nin Dolmabahçe’deki buluşması, 2025’in ikinci yarısında gerçekleşen en önemli Avrupa-Asya zirvelerinden biri olarak kayda geçti. Eylül ayında Roma’da planlanan takip toplantısının, alınan kararları hayata geçirme iradesini göstereceği; böylece hem iki ülke hem de Akdeniz bölgesi için sürdürülebilir iş birliği zemini güçleneceği öngörülüyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Arap tavşanı Tunceli’de görüntülendi

Yayımlandı

üzerinde

’de, aracıyla seyahat halinde olan Sinan Ercan, nesli tehdit altında olduğu için Dünya ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’nin (IUCN) kırmızı listesinde yer alan Arap tavşanını cep telefonu kamerasıyla görüntüledi.

Arap tavşanını bir süre görüntüleyen Ercan, hayvanı daha sonra yeniden doğal ortamına bıraktı.

Ailesiyle seyir halindeyken birkaç Arap tavşanına denk geldiklerini dile getiren Ercan, “Görüntülediğim tavşan, yolun ortasında durdu ve hareket etmedi. Ben de başka araçlar ezmesin diye araçtan inerek onu hem görüntüledim hem de yoldan alarak doğal ortamına bıraktım. O anlara çocuklarım da tanıklık etti ve bu özel türü gördükleri için mutlu oldular” dedi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Sivas Alibaba Mahallesi’nde Düğünde Halay Kavgası: 12 Kişi Yaralandı, Polis Müdahalesiyle Sona Erdi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Sivas’ın Alibaba Mahallesi’nde bir düğünde kız ve erkek tarafı arasında çıkan halay kavgasında 12 kişi yaralandı. Polis ekiplerinin müdahalesiyle sonlanan olayın detayları ve güvenlik önlemleri makalemizde

Olayın Özeti

1 Ağustos 2025 akşamı, Sivas’ın Alibaba Mahallesi’nde düzenlenen bir düğünde, gelin ve damat tarafının birlikte yürüttüğü geleneksel halay esnasında tartışma çıktı. Kız tarafı halay çekerken, erkek tarafından bir gencin halkaya dâhil olmak istemesi gerginliğe yol açtı. Tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü ve ilk belirlemelere göre 12 kişi yaralandı

Yaralılar ve İlk Müdahale

  • Olay sırasında yaralananlar arasında, bazı kişilerin bıçakla hafif şekilde yaralandığı bilgisi geldi

  • Yaralılar, olay yerine sevk edilen ambulanslarla Sivas’taki çeşitli hastanelere kaldırıldı.

  • Sağlık durumları hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmazken, bazı yaralıların ayakta tedavi edildiği, bazılarının ise kontrol amaçlı hastanede tutulduğu öğrenildi.

Polis ve Jandarma Tepkisi

  • Kavga, kısa sürede büyümesi üzerine polis ve Jandarma ekipleri tarafından müdahale edilerek sonlandırıldı.

  • Olayla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, kavganın ilk çıkış nedenleri ve tarafların ifadeleri titizlikle inceleniyor.

  • Güvenlik güçleri, düğün ve benzeri toplu etkinliklerde benzer olayların önüne geçmek için önleyici devriye sayılarını artırma kararı aldı.

Kültürel Arka Plan: Halay Geleneği ve Düğünlerde Güvenlik

Türkiye’nin birçok bölgesinde bayram, kır düğünü veya salon düğünlerinde icra edilen halay, toplumsal dayanışma ve sevinç anlarını somutlaştıran önemli bir halk dansıdır. Ancak kalabalığın ve yüksek enerjinin birleştiği bu anlarda, küçük bir yanlış anlaşılma bile iç kavgaya yol açabilir.

  • Güvenlik önerileri arasında; davetlilerin sayısının önceden belirlenmesi, etkinlik çevresine bariyer kurulması ve profesyonel güvenlik görevlisi bulundurma yer alıyor.

  • Düğün organizatörlerinin, tarafların yakınları arasında yaşanabilecek gerilimleri önceden tespit ederek arabuluculuk yapması büyük önem taşıyor.

Uzman Görüşleri ve Alınacak Önlemler

Sosyal psikoloji uzmanları, kalabalık gruplarda bireylerin grup normlarına daha kolay uyum sağladığını, ancak bireysel müdahalelerin de risk oluşturabileceğini belirtiyor. Bu tür toplu organizasyonlarda:

  1. Eğitimli organizatör ve güvenlik personeli bulundurulması,

  2. Açık iletişim kanallarının kurulması (davetli listeleri, yetkili irtibat numaraları),

  3. Tartışma çıkabilecek çiftler ya da aile bireylerinin önceden tarafsız kişiler aracılığıyla bir araya getirilmesi,

şeklinde özetlenen adımlar, benzer tatsız olayların tekrar yaşanmamasına katkı sağlayabilir.

Sonuç ve Önemli Uyarılar

Sivas’ta yaşanan bu talihsiz halay kavgası, düğün gibi mutlu günlerin bile kontrolsüz kalabalık ve ani gerilimler yüzünden nasıl kabusa dönüşebileceğini gösterdi. Toplumsal birlikteliği temsil eden halk dansı halay, doğru yönetilmediğinde riskli bir hal alabiliyor. Yetkililerin ve organizatörlerin, toplu etkinlik güvenliğini en üst düzeye çıkarmak için işbirliği yapması, benzer vakaların önüne geçilmesinde kritik rol oynayacaktır.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar