Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Adana Gürselpaşa’da Korkutan Keşif: Mavi Bulvar’da Çöpten İnsan Kafatası Çıktı”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama :
“Adana Gürselpaşa Mahallesi Mavi Bulvar’daki bir sitede bulunan insan kafatası, polis ve Adli Tıp incelemesinde. Gelişmeleri anlık takip edin.

Özet
Adana’nın Seyhan ilçesi Gürselpaşa Mahallesi Mavi Bulvar üzerindeki bir siteye çöpleri dökmek için giden bir görevli, kağıda sarılı poşet içinde insan kafatası buldu. Olay, 10 Mayıs 2025 tarihinde saat 11.30 sularında meydana geldi ve hemen polis ile Adli Tıp Kurumu’na bildirilerek geniş çaplı soruşturma başlatıldı. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran olayla ilgili incelemeler sürerken, vatandaşlar ve uzmanlar gelişmeleri dikkatle takip ediyo

Olayın Geçtiği Yer ve Zaman

Olay, 10 Mayıs 2025 Cumartesi günü saat 11.30 sıralarında Adana’nın merkez Seyhan ilçesi Gürselpaşa Mahallesi Mavi Bulvar’da bulunan bir sitede gerçekleşti . Site görevlisi İsa Kaplan, dairelerden topladığı çöpleri dökmek üzere konteynerlerin yanına gittiği sırada poşet içindeki kağıt paketlemeden kafatasını fark etti .

Olayın Ayrıntıları

Temizlik görevlisi Kaplan, atık konteynerinden ekmek kırıntısı ararken poşet içindeki sert cisimle karşılaştı ve açtığında insan kafatası olduğunu gördü. Paniğe kapılan Kaplan, durumu önce site güvenlik görevlisine, ardından 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi . Olay yerine sevk edilen İl Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şubesi ekipleri, kafatasını delil torbasına alarak ayrıntılı inceleme için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderdiler .

Polis ve Adli Tıp Süreci

Çocuk veya yetişkine ait olabileceği düşünülen kafatası, Adli Tıp Kurumu’nda DNA ve antropolojik incelemelere tabi tutulacak . Cinayet Büro Amirliği ekipleri, aynı poşette bulunan diğer atıklar ile bölgedeki güvenlik kamerası görüntülerini inceliyor . İlk bulgular, kafatasının uzun süre dışarıda kalmış olabileceğine işaret ediyor; kesin sonuçlar Adli Tıp raporunun tamamlanmasının ardından belli olacak.

Tanık ve Çalışan Açıklamaları

Site çalışanı Ramazan Zenginoğlu, “Başta gerçek olup olmadığına emin olamadık, çok korktuk. Hemen polisi aradık” dedi. Apartman görevlisi Kaplan ise “Mahalledeki hayvanları beslemek için ekmek arıyordum, birden kağıda sarılı kafatası çıktı” şeklinde konuştu .

Uzman Görüşü ve Muhtemel Senaryolar

Kriminal antropologlar, kafatasının hangi tarihten kaldığının belirlenmesi için kemik dokusunun yaş tayinine odaklanacaklarını belirtiyor. Aynı zamanda, bölgedeki geçmiş vaka kayıtları incelenerek kemiklerin kayıtlardaki herhangi bir kayıp vakaya ait olup olmadığı araştırılacak .

Benzer Vakalar

Türkiye genelinde çöp konteynerlerinde insan kemikleri bulunması nadir de olsa geçmişte de yaşanmıştı. 2021 yılında İstanbul’da boş bir arazi kenarındaki atık yığınında benzer bulgulara rastlanmıştı .

Sonuç ve Beklenen Gelişmeler

Soruşturma çok yönlü devam ederken, Adli Tıp Kurumu’nun raporu olayın aydınlatılmasında kilit rol oynayacak. Yetkililer, bölgedeki güvenlik önlemlerinin arttırılacağını ve vatandaşların şüpheli durumları 155’i arayarak bildirmesi gerektiğini vurguluyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Oya Budak cinayeti: Cinsel istismar şüphelisinin ifadesi ortaya çıktı

Yayımlandı

üzerinde

Sarıyer’de 5,5 aylık hamileylen öldüren 18 yaşındaki Oya Budak’ın cinsel istismara uğradığı ortaya çıktı.

İstismar sonrası emniyette veren Budak, “Anil Ö. benim yaklaşık 5-6 ay ance ayrılmış olduğum eski sevgilim olur. Kendisiyle Instagram isimli uygulama üzerinden 2025 yılının Ocak ayında tanıştık. O dönem uzun süre konuştuk.” dedi.

“KORKUDAN KİMSEYE SÖYLEYEMEDİM”

İfadesinin devamında Budak, şunları söyledi:

“Beni 2025 yılının Ocak ayında gününü tam hatırlamadığım bir gün Eyüpsultan ilçesi Kemerburgaz Mahallesine çağırdı.

Orada kendisiyle dışarıda buluştuk. Daha sonra bana ‘Babamın iş yerine gideceğim, babamdan para almam gerekiyor’ dedi ve birlikte babasının iş yerine gittik.

İş yeri yıkık dökük ve ıssız bir yerdeydi. Hatırladığım kadarıyla yan tarafında bir turşucu vardı. İçeriye girdiğimizde dışarısı gündüz olmasına rağmen çok karanlıktı.

Orada bizden başka kimse yoktu. Arkamdan bana yaklaştı ve bir anda bana saldırmaya başladı. Ağzımı eliyle kapattı bileklerimi sıktı.

Beni orada bir yere fırlattı. Ben bağırmaya çalıştım ancak kimse duymadı ve ben istemediğim halde benimle zorla birlikte oldu.

Ben istemedim ancak karşı koyamadım, engel olamadım. Daha sonrasında ben korkudan bunu kimseye söyleyemedim.

“YAKALANMASINI TALEP ETTİK”

Ailemin haberi yoktu. Yaklaşık 1 hafta önce karın ağrılarım ve regl olmamam sebebiyle hastaneye gittim ve hastanede hamile olduğumu öğrendim.

Bu yaşadığım olayı aileme söylemek zorunda kaldım. Ailem konuyu öğrenince ailemle birlikte 9 Haziran 2025 tarihinde Anıl Ö.’yü bulmak için oturduğu yere gittik. Evini bulduğumuzda polisi aradık ve yakalanmasını talep ettik.

Anil Ö. isimli şahısla bu geçen 5 aylık süreçte hiç görüşmedim; konuşmak istemedim; ancak kendisi babamı bana zarar vermesi için çok kez kışkırtmaya çalıştı.

Babama mesajlar attı, amaç babama beni dövdürmekti.”

“ÇOCUK BANA AİT DEĞİL”

Diğer yandan Oya Budak’ın kendisine cinsel istismarda bulunduğunu söylediği Anıl Ö.’den 9 Haziran’da şikayetçi olduğu da ortaya çıktı.

Şüpheli Anıl Ö.’nün ifadesinde, şunları söyledi:

“Oya Budak isimli şahısla Instagram isimli uygulama üzerinden tanıştık.
Daha sonra kendisiyle buluştuk ve sevgili olduk. Yaklaşık 1,5 ay kadar sevgili kaldık.

Bu süreçte kendisiyle çok kez buluştuk. Oya’nın ifadesinde söylemiş olduğu şekilde buluştuğumuzda babama ait iş yerine beraber gitmedik.

Ben kendisine saldırmadım. Asla zorla birliktelik yaşamadık. Ben ona cinsel saldırıda bulunmadım. Biz Oya ile isteği dahilinde ya da dışında hiç cinsel birliktelik yaşamadık. Bunlar tamamen iftiradir.

Çocuk bana ait değildir. Ben Oya’nın babasına da herhangi bir şekilde mesaj atmadım. Bahse konu mesaj gönderen hesap bana ait değildir. Bu şekilde bir hesabım yok.”

NE OLMUŞTU?

Sarıyer’de Samet T. eski nişanlısı Oya Budak’ı 25 Haziran’da saat 23.30 sıralarında konuşmak için Kılıçpınar Caddesi’ne çağırdı.

Oya Budak, buluşmaya üvey kardeşi D.C.(13) ile birlikte gitti. Burada ikili arasında tartışma çıktı.

Tartışma sırasında Samet T. yanında getirdiği silahla 5,5 aylık hamile Budak’a ateş etti.

Göğsüne ve kulağına isabet eden kurşunlarla ağır yaralanan Oya Budak, kanlar içinde yere yığıldı.

Samet T. ise babasına ait olan araçla kaçarken, sesleri duyan vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

Oya Budak, olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesi sonrası ambulansla Maslak’taki özel bir hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı.

Burada ameliyata alınan Budak, yapılan müdahalelere rağmen karnındaki bebeğiyle yaşamını yitirdi.

Olaya ilişkin geniş çaplı inceleme başlatan Sarıyer Asayiş Büro Amirliği ekipleri, şüpheli Samet T.’nin Bağcılar’da olduğunu tespit etti.

Devam eden çalışmalarda Samet T., olaydan kısa süre sonra, saklandığı Bağcılar’daki amcası Aytekin T.’nin evinde olayda kullandığı ruhsatsız silahla yakalandı.

Gözaltına alınan Samet T. ve saklanmasına yardım eden amcası Aytekin T. emniyete götürüldü.

Diğer yandan, Oya Budak’a yaklaşık 6 ay önce cinsel istismarda bulunduğu öne sürülen Anıl Ö.’nün ise tutuklanarak cezaevine gönderildiği öğrenildi.

“İYİ YAPTIM”

Öte yandan emniyet çıkışı cinayet zanlısı Samet T., basın mensuplarının “Bir şey söyleyecek misiniz?” sorusuna, pişkinlikle “İyi yaptım” diye cevap vermişti.

Okumaya Devam Et

Gündem

Ekonomik Kriz Derinleşiyor: Türkiye’de Vatandaşlar Organlarını Internet Üzerinden “Utanç İlanları”yla Satıyor

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Türkiye’de artan hayat pahalılığı ve borç yükü, vatandaşları yasa dışı organ satışı yapmaya itti. Organ fiyatları 750 bin – 1,3 milyon TL arasında değişiyor. TCK’da 9 yıl hapis cezası var. Derinlikli analiz ve çözüm önerileri…

Giriş

Türkiye’de ekonomik kriz ve hayat pahalılığı etkisini derinleştirirken bazı vatandaşlar borçlarını karşılamak ve ailelerinin geçimini sağlamak amacıyla organlarını internet üzerinden satışa çıkarmaya başladı  Bu vahim durum hem sosyal kırılganlıkları hem etik hukuki yapı boşluklarını gözler önüne seriyor.


Krizin Boyutu & Organ İlanları

Sözcü TV muhabiri Meral Danyıldız’ın aktardığına göre, vatandaşlar utanç veren “organ ilanları” ile böbreklerini veya karaciğerin bir bölümünü satmak istiyor. Fiyatlar 750 bin TL’den başlayarak 1,3 milyon TL’ye kadar çıkıyor . Bir vatandaş, “asgari ücretle çalışıyorum, evimin kirası 15 bin lira… Borçlarım bitsin, aileme kalmasın” diyerek içinde bulunduğu çaresizliği gözler önüne seriyor .


Hukuki Durum

Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesine göre organ satan, satın alan ya da aracılık eden kişiler 9 yıla kadar hapis cezasıyla karşılaşabiliyor  Yasa, organ ticaretini açık şekilde yasaklarken, ekonomik çatlağın büyümesi bu yasayı fiilen delinmesine neden oluyor.


Küresel Karşılaştırma

Sahadaki bu sorunun Türkiye’ye has olmadığı belirtiliyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre organ ticareti küresel çapta artışta. Türkiye, Pakistan, Filipinler gibi ülkelerde benzer vakalar rapor ediliyor . WHO’nun tahminine göre dünya genelinde yasa dışı organ ticareti, legal yollardan yapılanların %10’una kadar çıkabiliyor .


Sağlık ve Psikolojik Riskler

Yasadışı organ satışlarında;

  1. Sağlık Tahribatı: Kontrolsüz cerrahi operasyonlar sonrası enfeksiyon, böbrek fonksiyon kaybı, hepatit gibi ciddi riskler doğuyor.

  2. Psikolojik Travma: Süreç sonrası depresyon, pişmanlık ve sosyal izolasyon yaygın.

  3. Ekonomik Umutsuzluk: Organını satanlar genelde borç çemberinde kaldıklarını; vaad edilen parayı bile tam olarak alamadıklarını belirtiyor (sığınmacı vakalarında benzer durum).


Neden Böyle Bir Noktaya Gelindi?

  • Ekonomik Çöküntü: Enflasyon, yükselen kira ve temel ihtiyaç maliyetleri asgari ücretli vatandaşlar için sürdürülemez hale geldi.

  • Sosyal Güvenlik Açıkları: Psikolojik destek sistemlerinin yetersiz olması, bireyleri zor durumda bırakıyor. Uzmanlar bu kişilere ilk etapta psikolojik destek sağlanması gerektiğini vurguluyor .


Politika & Hukuki Çözüm Önerileri

  1. Yasaların Sıkılaştırılması: Denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, organ ilanlarının hızlı şekilde engellenmesi.

  2. Sosyal Destek: Borç yapılandırmaları, geçici nakit yardımları, kira desteği, psikolojik danışmanlık programlarının yaygınlaştırılması.

  3. Halk Bilinçlendirme: Tehlikenin ve sağlık risklerinin kamuoyuna anlatılması, vatandaşların caydırılması.

  4. Uluslararası İşbirliği: Organ ticaretini izleyen uluslararası mekanizmalarla (WHO, Interpol vb.) koordinasyon.


Sonuç

Ekonomik buhran, sadece maddi kayıplara değil; aynı zamanda insan onurunu zedeleyen, organ bağışı adına değil, organ ticareti biçiminde gerçekleşen tehlikeli bir yola dönüşüyor. Devletin, toplumsal desteği güçlendirmesi, hukuk çerçevesini netleştirmesi ve psikolojik destekle vatandaşları umutsuzluktan koruması acil bir görev haline gelmiştir. Bu konuyu toplumun gündeminden çıkarmamak; çözüm odaklı bir bakışla ele almak hayati önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Türkiye’de 7 İlde Orman Yangını Alarmı: Sakarya’dan Bilecik’e Uzanan Alevler

Yayımlandı

üzerinde

 

Açıklama:
Sakarya’daki orman yangını kuvvetli rüzgarların etkisiyle büyüyerek Bilecik’e sıçradı. Antalya, İzmir, Bursa, Tekirdağ ve Kahramanmaraş dahil yedi ilde süren hava ve kara müdahaleleri, tahliyeler ve bölgesel etkiler detaylarıyla ortaya konuyor.

1. Olayın Genel Hatları

27 Haziran 2025 tarihinde başlayan orman yangınları, Türkiye’nin farklı bölgelerindeki yedi ilde birden etkili oluyor. Sakarya’nın Taraklı ilçesindeki Hacıyakup Paşalar mevkisinde başlayan alevler; kuvvetli rüzgârlarla beslenerek kısa sürede Bilecik’in Gölpazarı ilçesine ulaştı. Aynı gün içinde Antalya’nın Alanya ve Aksu, İzmir’in Bornova, Bursa’nın Yenişehir ve Osmangazi, Tekirdağ’ın Şarköy ile Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ve Onikişubat ilçelerinde de yangınlar rapor edildi. Hem kara hem de hava araçlarıyla yoğun müdahale sürüyor .

2. Sakarya’dan Bilecik’e Sıçrayan Yangının Ayrıntıları

Sakarya Valiliği’nden edinilen bilgilere göre, yangına 105 personel, 7 uçak, 16 helikopter, 57 arazöz, 29 dozer ve çok sayıda su ikmal aracıyla müdahale gerçekleşiyor. Hacıyakup Paşalar’da başlayan yangın, dakikalar içinde 5 kilometrelik bir alana yayıldı. Bölgedeki yerleşim yerlerine yakınlığı nedeniyle Geyve ilçesinde 20, Çamlık Mahallesi’nde ise 5 ev tedbir amaçlı tahliye edildi. Koordineli müdahale çalışmaları devam ediyor .

3. Diğer İllerdeki Yangın Durumu

Antalya’da Alanya, Aksu, Serik ve Kumluca’daki yangınlar; İzmir’in Bornova bölgesindeki makilik yangını; Bursa’nın Demirtaş ve Yenişehir mahallelerindeki zeytinlik yangınları; Tekirdağ’ın Şarköy Mahallesi’ndeki orman yangını ve Kahramanmaraş’ta iki ayrı noktadaki yangınlar itfaiye ve Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin müdahalesiyle kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Bu müdahalelerde toplam 643 personel, 3 uçak, 12 helikopter, onlarca arazöz ve dozer görev alıyor

4. Tahliye ve Güvenlik Önlemleri

Sakarya’da iki mahalleden yaklaşık 80 kişinin güvenli bölgelere taşındığı, Bursa’da ise İsmetiye Mahallesi’nde 14 vatandaşın kurtarıldığı bildirildi. Özellikle rüzgâr yönünün anlık değişimleri, yangının yerleşim bölgelerine yönelik riskini artırıyor; jandarma ve polisin trafik akışını düzenleyerek bölgeye girişleri kısıtladığı aktarıldı. İzmir Bornova’da da üç şüpheli gözaltına alınarak yangının çıkış nedeni araştırılıyor .

5. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Açıklamaları

Tarım ve Orman Bakanı Yılmaz Yumaklı, “27 uçak, 105 helikopter, 25 bin personel ve 14 insansız hava aracı şu anda tüm Türkiye’yi tarıyor. Sakarya-Bilecik sınırındaki yangınla ilgili bu gece boyu arkadaşlarımız müdahaleye devam edecek. İklim değişikliğinin etkisiyle yangın riskinin arttığı bir gerçektir; tüm paydaşlarımızla seferberlik halindeyiz” dedi. Bakanlık, yangın söndürme hatlarını güçlendirirken, halkı ormanlık alanlardan uzak durmaya davet ediyor .

6. Bölgesel Ekolojik ve Ekonomik Etkiler

Yanan alanın büyüklüğü henüz kesin tespit edilememekle birlikte, olası tarım ve turizm zararları şimdiden gündeme geldi. Antalya’daki yangınlar, yaz sezonunda zeytin ve narenciye ürünlerini; İzmir Bornova ise makilik florayı tehdit ediyor. Yangının kontrol altına alınma süresine bağlı olarak, bölge halkının gelir kaynaklarında kısa vadeli kesintiler yaşanabileceği uzmanlarca vurgulanıyor .

7. Gelecek İçin Alınması Gereken Önlemler

Uzmanlar, 2025 yaz sezonunda orman yangınlarına karşı seferberlik çağrısı yapıyor. Erken uyarı sistemlerinin yaygınlaştırılması, yerel halkın bilinçlendirilmesi, ekipman sayısının artırılması ve periyodik tatbikatların zorunlu hale getirilmesi önerileri öne çıkıyor. Ayrıca, iklim değişikliğinin tetiklediği aşırı sıcak ve kuraklıkla etkin mücadele için uzun vadeli ormancılık politikalarına ihtiyaç olduğu ifade ediliyor .

8. Sonuç ve Vatandaş Çağrısı

Yedi ilde eş zamanlı devam eden orman yangınları, ülke genelinde acil müdahale kabiliyetinin test edildiği büyük bir sınav niteliği taşıyor. Sakarya’dan Bilecik’e uzanan alevlerle birlikte, havadan ve karadan müdahale ekipleri olağanüstü bir gayret sergiliyor. Her vatandaşın ormanlık alanlarda duman gördüğünde 177 Alo Orman Yangın Hattı’nı araması, bölgesel ekiplerin hızlı aksiyon almasını sağlayacaktır.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar