Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

ABD’den Tartışmalı Adım: Gazze’den 1 Milyon Filistinliyi Libya’ya Taşıma Planı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama: ABD yönetimi, NBC News’in aktardığına göre Gazze’den 1 milyon Filistinliyi Libya’ya taşımayı ve karşılığında Libya’daki dondurulmuş milyarlarca doları serbest bırakmayı planlıyor. Planın muhtemel etkileri, bölgesel tepkiler ve hukuki boyutları bu makalede detaylandırıldı.

ABD yönetimi, Trump dönemi dış politikasının yeni bir aşamasında, NBC News’in beş kaynağa dayandırdığı habere göre Gazze Şeridi’nden yaklaşık 1 milyon Filistinliyi Libya’ya taşımayı gündemine aldı . Bu taşınma karşılığında, ABD’nin on yılı aşkın süredir dondurduğu milyarlarca dolarlık Libyalı fonlarının serbest bırakılması planlanıyor . Konu, ABD ve Libya liderliği arasında görüşülmüş olup ciddi şekilde değerlendiriliyor . Plan, bölgesel istikrar, uluslararası hukuk ve insani sonuçlar bakımından geniş çaplı tartışmalara neden oldu .

Planın Detayları

Yer değiştirme Hedefi

ABD yönetimi, Gazze Şeridi’nden 1 milyona kadar Filistinliyi Libya’ya kalıcı olarak yerleştirmeyi amaçlıyor . Bu adımın, mevcut insani krizi hafifletme gerekçesiyle savunulduğu belirtiliyor. Ancak planın uygulanabilirliği ve lojistik detayları henüz kamuoyuyla paylaşılmadı .

Mali Teşvik ve Fonların Serbest Bırakılması

Planın temel unsurlarından biri, ABD’nin 2011’den bu yana bloke ettiği Libya merkez bankası varlıklarının dondurulmuş milyarlarca dolarını serbest bırakmasıdır . Serbest bırakılacak fonların miktarı ve dağıtım mekanizması, taraflar arasında henüz netleşmemiştir .

Bölgesel ve Uluslararası Tepkiler

Libya’nın Tutumu

Libya yönetiminin öneriyi değerlendirdiği ve ABD ile görüşmeler yaptığı aktarılıyor . Ancak Libyalı yetkililerden resmi bir onay veya ret açıklaması gelmedi . Ülkenin iç siyasi istikrarsızlığı, planın uygulanmasını güçleştiren başlıca faktörlerden biri olarak öne çıkıyor .

Komşu ve Bölge Ülkelerinin Yaklaşımı

Mısır ve Tunus gibi sınır komşularının bu tür büyük çaplı yeniden yerleşim planlarına mesafeli yaklaştığı biliniyor . Özellikle Mısır, benzer bir “Sinai seçeneği” önerisini daha önce sert şekilde reddetmişti . Arap Ligi ülkeleri de planın bölgesel dengeleri bozabileceği endişesini taşıyor

Hukuki ve İnsani Boyut

Uluslararası Hukuk

Zorunlu nüfus transferleri, Cenevre Sözleşmeleri ve Birleşmiş Milletler prensipleri açısından “zorunlu sürgün” kapsamına girebilir ve uluslararası hukuka aykırı bulunabilir  Ayrıca, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) gibi kuruluşların onayı olmadan gerçekleştirilecek yerleştirmeler büyük hukuki çıkmazlar doğurabilir .

İnsani Endişeler

Gazze’de süren çatışmaların yarattığı insani kriz göz önünde bulundurulduğunda, bu tür bir taşınmanın trajik sosyal ve psikolojik sonuçlar doğuracağı, temel insani hak ihlallerine yol açabileceği eleştiriliyor . Ayrıca, yerleşim sonrası altyapı, konut, sağlık ve eğitim hizmetlerinin teminat altına alınmaması durumunda insani felaket riski büyüyor .

Sonuç

ABD’nin 1 milyon Filistinliyi Libya’ya taşıma planı, bölgesel istikrar, uluslararası hukuk ve insan hakları açısından ciddi soru işaretleri barındırıyor . Planın detayları netleşene kadar, hem bölge aktörlerinin hem de uluslararası toplumun tepkileri kritik önem taşıyor . Uygulama ihtimali zayıf görünse de, bu öneri Ortadoğu’daki çözüm arayışlarına yeni bir boyut eklemiş durumda

Gündem

Böcek ailesi soruşturmasında tahliye edilen esnaf: “15 günde 40 senem boşa gitti”

Yayımlandı

üzerinde

Böcek ailesi soruşturmasında tahliye edilen esnaf: “15 günde 40 senem boşa gitti”

Tarih / Saat: 27 Kasım 2025 — 18:30 (İstanbul)
Okuma süresi: 2 dakika

Fatih’te Almanya’dan tatil için gelen bir ailenin ölümüyle ilgili soruşturmada tutuklandıktan sonra serbest bırakılan Ortaköy esnafı, iş kaybı ve tehditler nedeniyle “15 günde 40 senem boşa gitti” diyerek tepki gösterdi. Adli Tıp raporu ve savcılık incelemeleri sonrası bazı esnafın ölümle ilgisinin bulunmadığı bildirildi.


Haber metni

Ortaköy’de midye, kokoreç, lokum ve kafe işletmeciliği yapan bazı esnaf, Almanya’dan gelen Böcek ailesinin hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanmış; Adli Tıp raporunun ve savcılık işlemlerinin ardından “ölümlerle illiyet bağı yok” denilerek tahliye edilmişlerdi.

Tahliye edilen kokoreççi Ercan Erdoğan, gazetecilere yaptığı açıklamada, “23 yıldır Ortaköy’de esnafım. Yüzde 80 işim düştü. Çalışanlarım 15 gün evine ekmek götüremedi. 15 günde 40 senem boşa gitti” diyerek yaşadıkları maddi ve manevi zararı özetledi. Erdoğan, aileden ve kamuoyundan özür beklentisi olduğunu da söyledi.

Lokumcu ve diğer tahliye edilen esnaflar da yaptıkları açıklamada, analiz ve tahlillerin kendilerine göre “temiz” çıktığını, soruşturma sonucunda ölümle bağlantılarının tespit edilmediğini belirtti. Bir lokumcu, “Bir aile yok oldu; çok üzgünüz ama bunun kaynağı biz çıkmadı” ifadelerini kullandı.

İddiaya göre Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı otopsi raporunda söz konusu aile fertlerinin ölüm nedenine ilişkin bulgulara yer verildi; savcılık da bazı şüphelilerin tahliyesini talep etti. Tahliyeler, sulh ceza hakimliği kararıyla gerçekleşti. Soruşturma ise aralarında otel işletmecisi ve çalışanları hakkında yürütülen işlemlerle birlikte devam ediyor.

Ortaköy işletmecileri, bölgeye gelen turist güveninin zedelendiğini, sosyal medyada ve telefonlarla aile fertlerine yönelik tehdit ve baskıların yaşandığını; bu nedenle hem itibar hem gelir kaybı yaşadıklarını dile getirdi. Esnaf temsilcileri, zararlarının tazmini ve kamuoyundan açıklama beklediklerini söyledi.

Arka plan

  • Olay: Almanya’dan İstanbul’a gelen Böcek ailesinin hastaneye kaldırılmasının ardından hayatlarını kaybetmeleri.

  • Soruşturma: Otopsi raporu ve savcılık incelemeleri sonrasında bazı esnaflar tutuklanmış, daha sonra tahliye edilmişlerdir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Endonezya’da sel ve heyelan: Sumatra’nın Batang Toru bölgesinde can kayıpları artıyor

Yayımlandı

üzerinde

Endonezya’da sel ve heyelan: Sumatra’nın Batang Toru bölgesinde can kayıpları artıyor

27 Kasım 2025 — 21:18 WIB / 17:18 (İstanbul) · Okuma süresi: 2 dakika
Kaynak: FatihDoganMedya Haber Servisi — derleme (ANTARA, Tempo, Channel NewsAsia, AP).

Kuzey Sumatra’nın Batang Toru ilçesinde Salı günü etkili olan yoğun yağışların tetiklediği sel ve heyelanlarda bölgeden gelen ilk resmi raporlara göre can kayıpları ve kayıp vakaları artıyor; kurtarma ekipleri taşan sular ve kopan yollar nedeniyle zorlu şartlarda arama-kurtarma çalışmalarını sürdürüyor.

Haber Metni

Bölgeye düşen aşırı yağışlar sonucu Garoga ve çevresindeki köylerde dereler taştı, taşkınlar yamaçları gevşetti ve birden fazla yerde heyelanlar meydana geldi. Ulaşım hatları hasar gördü; bazı yerleşim yerlerine kara yoluyla erişim şu an için mümkün değil. Yetkililer hava ve deniz araçlarıyla yardım sevkiyatı yapılacağını bildirdi.

Ulusal Arama-Kurtarma Ajansı (Basarnas) ve yerel kurumların verdiği ön verilere göre, afetin ilk günlerinde Batang Toru ve Sibolga çevresinde en az birkaç düzine kişi hayatını kaybetti veya kayıp olarak bildirildi. Resmi ajansın derlediği ön verilerde, sel ve heyelanların etkilediği yerleşimlerde çok sayıda aile yerinden edildi ve acil barınma noktaları kuruldu. (Resmi sayılar kaynaklar arasında farklılık gösteriyor; arama-kurtarma ve yerel yönetim verileri güncellenmeye devam ediyor.)

Hükümet yetkilileri, geniş çaplı lojistik desteğin yanı sıra askeri ve sivil arama-kurtarma ekiplerini bölgeye yönlendirdi. Bölgedeki bazı yetkililer, aşırı yağışın arkasında bölgeyi çevreleyen denizlerde tespit edilen tropikal sistemlerin bulunduğunu belirtiyor; meteoroloji kurumları hava koşullarını yakından izliyor.

Uluslararası ve yerel basın kuruluşlarının aktardığı bilgilerde rakamlar zaman zaman farklılık gösteriyor; yetkililer resmi ve doğrulanmış sayıları paylaşana kadar net rakamlar değişebilir. FatihDoganMedya olarak, kurtarma çalışmaları ve resmi açıklamalar doğrulanır doğrulanmaz gelişmeleri aktaracağız.


Detaylar (kısa madde)

  • Bölge: Kuzey Sumatra — Batang Toru alt bölgesi (Garoga köyü ve çevresi).

  • Olay türü: Aşırı yağışlara bağlı sel (flash flood) ve heyelan.

  • Arama-kurtarma: Basarnas, BNPB, yerel birlikler ve gönüllüler sahada. Hava ve deniz sevkıyatı kullanılıyor.

  • Durum notu: Resmi rakamlar kaynaklar arasında farklılık gösteriyor; bölgeden gelen bilgiler anlık olarak güncelleniyor.

 

Okumaya Devam Et

Gündem

Japon deprem uzmanından korkutan tahmin: “Bunun için 35 yıldır Türkiye’deyim” — Hangi iller risk altında, ne yapılmalı?

Yayımlandı

üzerinde

Japon deprem uzmanından korkutan tahmin: “Bunun için 35 yıldır Türkiye’deyim” — Hangi iller risk altında, ne yapılmalı?

27 Kasım 2025 — 14:00 (Europe/Istanbul) · Okuma süresi: 4 dakika
Yazar: FatihDoğanMedya Haber Merkezi

Özet: Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, Türkiye’deki deprem risklerine ilişkin çarpıcı uyarılarda bulundu. Moriwaki, uzun yıllardır Türkiye’de bulunduğunu belirterek özellikle Ege, Marmara ve bazı İç Anadolu şehirlerini işaret etti. Uzmanın açıklamaları, afet hazırlığı ve yapı stoku konusundaki eksiklikleri yeniden gündeme taşıdı.


Uzman kim? Ne dedi?

Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, son günlerde Türkiye’deki konferans ve panel konuşmalarında bölgesel sismik tehlikeye dikkat çekti. Moriwaki, medyaya verdiği röportajlarda “Bunun için 35 yıldır Türkiye’deyim” ifadelerini kullanarak, Türkiye’de uzun süreli incelemeler yaptığını ve bazı bölgelerde artan sismik hareketliliğin dikkat çekici olduğunu söyledi.

Moriwaki, Ege Bölgesi’ndeki ince fay hatlarının sık deprem üretme potansiyeline işaret ettiğini, Marmara ve çevresinde ise büyük ölçekli bir deprem riskinin uzun vadede gerçek bir tehdit olduğunu belirtti. Ayrıca bazı yerleşim merkezlerinin yapı stoğuna ilişkin ciddi kaygılarını kamuoyuyla paylaştı.


Hangi iller risk altında?

Uzmanın açıklamalarına göre öncelikli dikkat gerektiren bölgeler şunlar:

  • Ege Bölgesi (İzmir, Manisa, Muğla ve civarı) — küçük fakat sık sarsıntılar ve ince fay hatları.

  • Marmara Bölgesi (İstanbul çevresi) — büyük kırılma potansiyeli nedeniyle uzun vadeli risk bulunuyor.

  • Bursa ve Bandırma hattı gibi yerler — yerel artçı ve yapı stoğu endişeleri nedeniyle dikkat çekiyor.

Not: Uzman, illeri işaret ederken kesin zaman verisiyle “ne zaman” sorusuna yanıt vermedi; bölgesel risk ve hazırlık çağrısı yaptı.


Bilimsel çerçeve — Deprem tahmin edilebilir mi?

Bilim insanlarının genel görüşü, günümüzde depremlerin kesin zaman, yer ve büyüklüğünü belirlemenin mümkün olmadığı yönünde. Yetkili kurumlar ve uluslararası uzmanlar, risk analizleri ve olasılık hesapları yaparken kesin “tahmin” ifadeleri yerine “olasılık” ve “hazırlık” vurgusu yapıyor. Bu nedenle uzman uyarıları, bölgesel risklerin artabileceği ihtimaline işaret eden önemli bir uyarı olarak değerlendirilmelidir.


Neden şimdi gündemde?

Uzmanın Türkiye’de uzun yıllar çalışmış olması, yerel verilerle gözlemlerini harmanlayabilmesine olanak veriyor. Ayrıca son dönemde bölgelerdeki artan sismik aktivite ve yapı stoğuna dair yaygın eleştiriler, bu tür açıklamaları daha görünür kılıyor. Uzmanın konuştuğu üniversite, panel ve basın buluşmaları haber kaynaklarında yer aldı.


Vatandaşlara ve yetkililere öneriler

  1. Hazırlık-kültürü: Aile afet planı, çanta (ilk yardım, su, yiyecek), güvenli toplanma alanlarının bilinmesi.

  2. Yapı denetimi ve güçlendirme: Özellikle eski binalarda güçlendirme çalışmaları ve ruhsata uygunluk açısından denetimlerin artırılması.

  3. Yerel yönetimler ve eğitim: Okullar ve belediyeler tarafından düzenli tatbikatlar, bilgilendirme kampanyaları.


Uzmanın geçmiş açıklıkları ve güvenilirlik

Yoshinori Moriwaki, Türkiye’de yıllardır aktif olarak alan çalışmaları yapan bir isim olarak medyada yer aldı; geçmişte de Marmara ve diğer bölgelerle ilgili risk uyarıları yapmıştı. Ancak tüm uzman değerlendirmelerinde olduğu gibi, tek bir ses yerine akademik çalışmalar, AFAD ve üniversitelerin raporları da dikkate alınmalı.


Kısa not — Haberimizin güvenilirliği

Bu haber, uzmanın son açıklamaları ve Türkiye’deki haber kuruluşlarının aktarımlarına dayanarak hazırlanmıştır. Deprem konusunda kesin zaman öngörüsünün bilimsel olarak yapılamadığı, ancak risklerin ve hazırlığın öneminin herkes tarafından kabul edildiği not edilmelidir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar