“Annemle gönül ilişkisi vardı” deyip sokağı kan gölüne çevirdi — Kaş’ta dehşet

Yayın: 14 Kasım 2025 — 19:07 · Okuma süresi: 3 dakika

Antalya’nın Kaş ilçesinde bugün öğle saatlerinde yaşanan bıçaklı saldırıda, otelin gece bekçisi Yusuf Aygül hayatını kaybetti. İddiaya göre saldırgan, annesiyle gönül ilişkisi olduğunu öne sürdüğü Aygül ile sokakta tartıştı ve yanında taşıdığı bıçakla defalarca saldırdı. Olay yerinden kaçan şüpheli kısa sürede polis tarafından yakalandı.

Olayın ayrıntıları

• Yer / Zaman: Kaş ilçesi, Andifli Mahallesi, Şehit Kazım Temel Caddesi — yaklaşık saat 13:00 sularında.

• Mağdur: Otel gece bekçisi Yusuf Aygül; sağlık ekiplerinin müdahalesine rağmen kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Yapılan ilk tıbbi tespitlere göre Aygül’ün vücudunda 22 bıçak darbesi bulundu.

• Şüpheli: Belediyede işçi olarak çalışan G.S. adlı şüpheli, polis ekiplerinin müdahalesiyle suç aleti bıçakla gözaltına alındı. Şüphelinin olay anında “Annemle gönül ilişkisi vardı” şeklinde ifade verdiği iddia edildi.

• Görgü tanıkları / kamera: Olay anı cep telefonu görüntülerine ve bölgedeki kameralara yansıdı; görüntülerde şüphelinin yere düşen Aygül’e yakın mesafede defalarca bıçak darbesi uyguladığı görülüyor. Polis görüntüler üzerinden soruşturmayı derinleştirdi

Güvenlik ve adli süreç

Olay yerine intikal eden polis ekipleri çevre güvenliğini sağladı, şüpheli kısa sürede yakalandı ve gözaltına alındı. Cumhuriyet savcılığı ve adli tıp birimleri olayla ilgili inceleme başlattı; otopsi ve olay yeri incelemesi sürüyor. Yerel makamlar ve emniyet yetkilileri soruşturmanın sürdüğünü ve zanlının ifadesinin alındığını açıkladı.

Komşular ve otel çalışanlarının ifadesi

Olayın yaşandığı cadde üzerinde bulunan tanıklar, elinde bıçak olan kişinin Aygül ile önce sözlü tartıştığını, tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüştüğünü söyledi. Bazı görgü tanıkları, çevredekilerin müdahale etmeye çalıştığını ancak saldırganın kimseyi yaklaştırmadığını belirtti. (Tanık ifadeleri ve güvenlik kamera görüntüleri emniyetin değerlendirmesinde.)

Ne oldu, neden tartıştılar?

Yerel basında ve emniyet açıklamalarına göre şüpheli G.S., annesi M.S. (58) ile Aygül arasında “gönül ilişkisi” olduğunu iddia ettiğini belirtmiş; iddia edilen bu ilişki ve iki aydır yaşanan husumetin bugün çatışmaya dönüştüğü aktarılıyor. Bu iddianın soruşturma kapsamında araştırıldığı bildirildi.

Son durum ve beklentiler

Olayla ilgili resmi adli işlemler devam ediyor; gözaltındaki şüphelinin ifadesinin alınmasının ardından adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. Emniyet yetkilileri, toplum vicdanını rahatsız eden bu tür olaylara karşı vatandaşların olağanüstü dikkatli olmalarını ve şüpheli durumları 155/112 acil hattına bildirmelerini hatırlattı.

Ön otopsi raporu tamamlandı! İstanbul’da midye ve kumpir faciası — “Kokoreçin içinden kırmızı plastik parçalar çıktı”

FatihDoganMedya | 14 Kasım 2025 — 18:20 · Okuma süresi: 3 dakika

Almanya’dan tatil için İstanbul’a gelen Böcek ailesi, 11 Kasım’da Ortaköy’de yedikleri ürünlerin ardından fenalaştı. Ailenin iki çocuğu ve anne hayatını kaybederken, baba yoğun bakımda entübe edildi. Adli Tıp’taki ön otopsi raporu tamamlandı; soruşturmayı yürüten savcılık, olayla bağlantılı olduğu iddia edilen işletme ve seyyar satıcılarla ilgili inceleme başlattı.

Olayın seyri — kısa kronoloji

Aile 11 Kasım günü Ortaköy’de midye ve kumpir ile birlikte tantuni, sucuk ve kokoreç gibi ürünler tükettikten sonra otellerine döndü. Kısa süre içinde kusma, karın ağrısı ve şiddetli bulantı şikâyetleri başladı; aile Fatih’te kaldıkları otelde hastaneye kaldırıldı. İki çocuk (6 ve 3 yaşlarında) yapılan müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi; anne de tedaviye rağmen sonradan vefat etti. Baba halen yoğun bakımda tedavi görüyor. Haber kayıtlarına göre olayla bağlantılı olduğu iddia edilen yerlerden numuneler alınarak bazı sorumlular gözaltına alındı.

Ön otopsi raporunun bulguları

Adli Tıp’ta yapılan ön otopsi raporunda, çocukların dış muayenelerinde ölüme yol açan dış travma izlenmediği; mide mukozasında hiperemi (damar genişlemesine bağlı kızarıklık) tespit edildiği bildirildi. Anne içinse raporda midede yaygın submukozal kanamalar ve yer yer noktasal ülserleşme alanları olduğu; barsak içeriği açısından belirgin başka patolojik bulgu saptanmadığı kaydedildi. Uzman raporları henüz kesin teşhise varmamakla birlikte, bulguların gıda kaynaklı zehirlenme şüphesini güçlendirdiği yönünde değerlendiriliyor

“Kokoreçin içinden kırmızı plastik parçalar çıktı” iddiası

Olayla ilgili sosyal medya ve müşteri şikâyetlerinde, ailece tüketildiği belirtilen bazı ürünlerden (özellikle kokoreç ve midye) yabancı parçalar çıktığına dair iddialar yer aldı; bazı haber kaynakları ve görgü tanıkları “kokoreçin içinden kırmızı plastik parçalar çıktı” ifadelerini paylaştı. Bu iddialar savcılık tarafından toplanan numunelerin laboratuvar incelemeleriyle doğrulanmaya çalışılıyor. Henüz laboratuvar sonuçları netleşmedi

.

Yetkililerin ve soruşturmanın son durumu

Savcılık soruşturma başlattı; ailenin yemek yediği tespit edilen restoran ve seyyar satıcılar mühre tabi tutuldu ve bazı çalışanlar ile işletme sorumluları gözaltına alındı. İBB zabıta ekipleri ve sağlık ekipleri bölgede örnekleme ve hijyen denetimi başlattı; alınan numuneler gıda güvenliği laboratuvarlarına gönderildi. Adalet Bakanlığı ve ilgili kurumlar soruşturmanın titizlikle yürütüleceğini açıkladı.

Neler bekleniyor?

• Adli Tıp’ın kesin (nihai) raporu ile laboratuvar gıda analizlerinin sonuçları olayın hangi gıda ya da maddeden kaynaklandığını belirleyecek.

• Soruşturma kapsamında alınan numuneler, gıda zehirlenmesine neden olabilecek bakteri, toksin veya yabancı madde tespitine göre değerlendirilecek.

• Bulgulara göre kamu sağlığı açısından toplu önlemler (seyyar satıcı denetimleri, işletme kapatma, cezai süreçler) gündeme gelecek.

Ortaköy’de gıda şüphesi: Midyeci, kokoreççi ve lokumcu gözaltında

Konya’dan sonra Aksaray’da da ortaya çıktı — Bölge halkı tedirgin

Tarih: 14 Kasım 2025
Saat: 13:57 (Europe/Istanbul)
Okuma süresi: 2 dakika

FatihDoganMedya | Yerel & Çevre Haberleri

Konya Ovası’nda son yıllarda sıklaşan obruk (yeraltı boşalması sonucu oluşan çukurlar) görüntülerinin ardından, aynı tür oluşumlar Aksaray sınırlarında da artmaya başladı. Son günlerde Sultanhanı ve Eskil çevresinde tarlalarda ve yol kenarlarında yeni obrukların tespit edilmesi, bölge halkında ciddi tedirginlik yarattı.

Olay yerinde alınan bilgilere göre; bazı obrukların çapı birkaç metre, derinliği ise yer yer 10–15 metreye kadar ulaşıyor. Sultanhanı’nda bir pancar tarlasında tarlayı bölen yaklaşık 2 metre çapında, tahmini 15 metre derinliğinde bir obruk bildirildi; aynı zamanda Eskil civarında 6 metre çapında ve 10 metre derinliğinde obruklar olduğu yönünde kayıtlar bulunuyor. Bu ölçüler farklı kaynaklar tarafından da bildirildi.

Yerel ekiplerin müdahalesi: İhbar üzerine jandarma ve AFAD ekipleri bölgeye yönlendirildi; oluşan çukurların çevresi güvenlik amaçlı şeritlerle çevrilerek vatandaşların bölgeden uzak durması sağlandı. Yerel yönetimler ve teknik ekipler, obrukların tespiti, riskli alanların belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması için saha çalışmaları yürütüyor. Yetkililer can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu vurguluyor.

Neden artıyor? Uzmanlar, bölgedeki obruk artışında üç ana etkeni öne çıkarıyor: (1) yeraltı su seviyesinin düşmesi, (2) aşırı ve yasadışı sondaj/kaçak kuyu açımı ile bilinçsiz su kullanımı, (3) iklimsel değişiklikler ve yağışlardaki azalma. Konya-Karapınar hattında başlayan obruk problemi, yer altı su dengesindeki bozulmanın komşu havzalara yayılmasıyla Aksaray’da da görünür hale geldiği belirtiliyor.

Bölgede yaşayanlar ne diyor? Çiftçiler ve köy sakinleri “tarlanın ortasında bir anda çukur oluştu”, “hayvanlarımızı, arazilerimizi kaybetme korkusu yaşıyoruz” gibi ifadelerle endişelerini dile getiriyor. Mahalle muhtarları ve yerel üreticiler acil bilgilendirme ve önlem talep ediyor; bazı vatandaşlar ise tarımsal sulama uygulamalarının gözden geçirilmesini istiyor.

Yetkililer ne öneriyor? Belediyeler ve AFAD, risk taşıyan alanlarda vatandaşları uyarmayı, tehlike altındaki yolları ve arazileri geçici olarak kapatmayı ve jeolojik incelemeler tamamlanana kadar üretim/arazi kullanımı konusunda tedbir uygulanmasını öneriyor. Uzmanlar ayrıca kaçak kuyuların kapatılması, su yönetim planlarının yeniden değerlendirilmesi ve çevresel izleme sistemlerinin güçlendirilmesini tavsiye ediyor.