Sağlık
400 kadından Pfizer’a beyin tümörü davası

Yakın tarihli bir araştırmanın, ABD’li ilaç devi Pfizer’ın yaygın kullanılan Depo-Provera doğum kontrol iğnesinin beyin tümörü riskini artırdığını ortaya koymasının ardından yüzlerce kadın şirkete dava açtı.
Toplu dava kapsamında yaklaşık 400 davacı adına yapılan basın açıklamasında, Pfizer ve enjekte edilebilir doğum kontrol hapının jenerik versiyonlarını üreten diğer şirketlerin, aşı ile tehlikeli tümörler arasındaki bağlantıyı bildikleri, ancak kullanıcıları gerektiği gibi uyarmadıkları iddia ediliyor.
Geçen yıl mart ayında hakemli tıp dergisi British Medical Journal’da yayınlanan bir araştırmada bir yıl veya daha uzun süre progestin bazlı iğne kullanan kişilerde menenjiyom geliştirme olasılığının 5,6 kat daha fazla olduğu tespit edilmişti. Beyni ve omuriliği kaplayan doku katmanlarında oluşan ve yavaş gelişen beyin tümörüne menenjiyom adı veriliyor.
UYARI ETİKETİ YAPIŞTIRILMADI
Pfizer, 2015’te Kanada’da satılanlara ve 2024 tarihli çalışmanın yayınlanmasının ardından İngiltere, Avrupa ve Güney Afrika’da satılan Depo-Provera’ya menenjiyom hakkında uyarı etiketleri yapıştırmıştı. Ancak ABD’de böyle bir etiket kullanılmamıştı. Dava belgelerinde bu durum, “küresel güvenlik standartlarıyla tutarsız” olarak nitelendi.
Davacılardan biri olan ve adını açıklamak istemeyen bir kadın, DrugWatch’a verdiği röportajda, kendisine “Depo-Provera’nın ne kadar harika olduğunun söylendiğini” ifade etti.
“Her gün almak zorunda kalmayacağım için daha güvenilir ve kullanışlı olacağını düşündüm. Bunun bu kadar ciddi sağlık sorunlarına yol açacağını hiç düşünmemiştim.”
Üç yıl boyunca doğum kontrol iğnesi kullandıktan sonra davacı kadın, yoğun baş ağrıları, aylarca süren rahim kanaması ve kilo alımı şikayetleriyle doktoruna danıştı ve menenjiyom teşhisi aldı.
GENELLİKLE İYİ HUYLU: MENENJİYOM NEDİR?
Menenjiyom, beyin ve omuriliği saran zar tabakalarından biri olan meninkslerden köken alan genellikle iyi huylu (benign) bir tümördür. Beynin kendisinden değil, onu çevreleyen zar dokusundan gelişir.
Yavaş büyüyen menenjiyomlar, beyin tümörlerinin yaklaşık yüzde 30’unu oluşturur. Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.
Grade I diye tanımlanan en yaygın tip, genellikle çevre dokulara yayılmaz. Belirtilere neden olmazsa yıllarca fark edilmeden kalabilir. Grade II ve III olarak tanımlanan türler ise daha agresif ve hızlı büyüyen türlerdir. Bunların tekrar etme ve çevre dokulara zarar verme ihtimalleri yüksektir.
Belirtiler arasında baş ağrısı, görme bozuklukları, hafıza problemleri, nöbetler, kol veya bacaklarda güçsüzlük ve denge sorunları yer alır.
Sağlık
Alzheimer tedavisinde yeni umut: 2 kanser ilacı çare olabilir

Alzheimer hastalığını tedavi etmek için yapılan çalışmalar devam ederken, pazartesi günü yayınlanan bir araştırma hastalığın tedavisinin geleceğinin kanser ilaçlarında olabileceğini ortaya koydu. İki kanser ilacının henüz tedavisi bulunamamış bir hastalık olan Alzheimer‘ın semptomlarını yavaşlatma ya da tersine çevirme etkisi gösterdiği görüldü.
ABD’deki Gıda ve İlaç Dairesi, (FDA) halihazırda Alzheimer’ın erken dönemindeki ilerleyişini durdurmak için iki ilacın kullanımına onay vermiş durumda. Bu iki ilaç Leqembi ve Kisunla. Fakat bilim insanlarına göre bu ilaçların faydaları da sınırlı.
Bazı ilaç şirketleri bu süreçte başarısız denemeler sebebiyle Alzheimer’a karşı ilaç geliştirme programlarını bir kenara bırakırken, diğerleri ise halihazırda mevcut olan ilaçların Alzheimer’a karşı kullanılıp kullanılamayacağını mercek altına alıyor. ABD’deki San Francisco Kaliforniya Üniversitesi’ndeki araştırmacılar da buradan hareketle bir araştırma yaptı.
BİRİ KOLON VE AKCİĞER, DİĞERİ MEME KANSERİ İLACI
Bilim insanları, bu çalışma kapsamında bin 300’den fazla ilacın olduğu veritabanını inceledi. Bu veritabanında antipsikotik, antibiyotik, mantar karşıtı ve kemoterapi ilaçları da bulunuyordu. Araştırmacılar, ardından bu ilaçların gen ifadesini nasıl etkilediğini araştırdı.
21 Temmuz’da Cell dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, iki kanser ilacı hastalardaki Alzheimer riskini azaltmak için en iyi adaylar olarak öne çıktı. Bu iki ilaç bir araya getirildiğinde deney farelerindeki Alzheimer belirtilerini ya yavaşlattı ya da tersine çevirdi. İlaçlardan birinin normalde meme kanseri için, diğer ilacın ise kolon ve akciğer kanseri için kullanıldığı ifade edildi.
Araştırma kapsamında mercek altına alınan ilaçlardan sadece 90’dan azının insanların beyin hücrelerindeki Alzheimer ile bağlantılı genlerin ifadesini tersine çevirdiği görüldü. Elektronik tıp kayıtlarına göre, özellikle beş ilacın da gerçek hastalardaki Alzheimer riskini azalttığı görüldü. Araştırmacılar, bu ilaçlar arasından FDA tarafından onaylanmış iki kanser ilacını seçerek fareler üzerinde denedi.
BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜLER
Araştırmanın yazarlarından UCSF Bakar Bilgisayarlı Sağlık Bilimleri Enstitüsü Geçici Direktörü Marina Sirota, yaptıkları araştırmadan kanser ilaçlarının çıkmasını beklemediklerini anlattı.
Araştırmada paylaşılan bilgilere göre, meme kanseri ilacı letrozole sinir hücrelerindeki gen ifadesini değiştirirken, kolon ve akciğer kanseri ilacı irinotecan sinir sistemini destekleyen gliyal hücrelerdeki gen ifadesini değiştirdi. Alzheimer, sinir hücrelerini yok edebiliyor ve gliyal hücrelerin artmasına yol açabiliyor, bu da beyinde inflamasyona sebep oluyor.
Araştırmacılar, iki ilacı birlikte kullanıldıklarında, yaşlandıkça Alzheimer semptomları gösteren farelerdeki beyin dejenerasyonunun tersine döndüğünü ve hafızalarının iyileştiğini gördü.
Farelerde elde edilen sonuçlar her zaman insanlarda aynı sonuçları vermediğinden araştırmacılar şimdi ilacı Alzheimer hastaları üzerinde denemeyi umuyor.
Sağlık
Kadınlarda astım riski: Bu ürünler sıklıkla kullanılıyor

Araştırmalar, ruj, göz farı ve maskara gibi kozmetik ürünleri kullanan kişilerde, İngiltere’de 5,4 milyon kişiyi etkileyen kronik solunum yolu hastalığının geç başlangıçlı vakalarında belirgin bir artış olduğunu gösteriyor.
Araştırma, yaklaşık 40 bin kişi üzerinde yapılan kapsamlı bir çalışma sonucunda elde edilen verilerle destekleniyor. Çalışmaya göre, takma tırnak, allık ve ruj gibi ürünleri düzenli kullanan kadınların astım riski yüzde 47 oranında daha yüksek. Haftada beş veya daha fazla kez allık ve ruj kullanan kişilerin astım riski ise yüzde 18 oranında artıyor.
Sağlık
Yol kenarında çok sayıda kullanılmamış ilaç kutusu bulundu

Kentte ikaz lambasının yanan otomobilini Konya-Antalya kara yolunda yol kenarına park eden Ebru İncel, boş arazide kullanılmamış ilaç kutularının bulunduğunu ve aralarında tansiyon, vitamin, insülin, ağrı kesici, diyabet hastalarının kullandığı ilaçlar ve şırıngalar olduğunu fark etti.
İlaçları bulan Ebru İncel, “Aracımızın seyir halindeyken ikaz lambası yandı. Güvenli bir şekilde sağ tarafa durdum. Durduğumda yerde tablet olarak ilaçları fark ettim. Daha sonra meraklanarak ne olduğuna baktım. Anlam veremedim. Kızımla birlikte birkaç adım attıktan sonra bir sürü ilaç bulduk. Aralarında gerçekten kıymetli ilaçlar var.” dedi.
-
Gündem1 hafta önce
Ankara’da Kahreden Konteyner İnfazı: Anne Hayatını Kaybetti, 12 Yaşındaki Oğlu Ölü Numarasıyla Kurtuldu
-
Gündem1 hafta önce
Ankara’da Çatıya Çıkma Umuduyla Çıktılar: Yangın Faciasında Anne, Bebek ve Güvenlik Görevlisi Dumandan Zehirlendi
-
Gündem1 hafta önce
“Alarm Çalmadı, 3 Can Gitti”: Ankara Yaşamkent Valero Sitesi Yangın Faciasında Alarm Sistemi İhmal Mi Edildi?
-
Ekonomi1 hafta önce
10+1 Kuralı Resmi Gazete’de: Turizm Çalışanları 10 Gün Çalışıp 1 Gün Tatil Yapacak
-
Magazin1 hafta önce
Ünlü DJ Ozan Doğulu 12 Milyon TL Dolandırıldı: Sahte Forex Reklamının Şok Detayları!
-
Gündem1 hafta önce
20 Yaşındaki Mahkum Bavulda Kaçtı: Corbas Cezaevi’nden Akıllara Ziyan Firar
-
Gündem7 gün önce
Türkiye’de Orman Yangınlarında Son Durum: Mudurnu ve Nilüfer Kontrol Altına Alındı, Tekirdağ, Konya, Çanakkale ve Manisa’da Müdahale Sürüyor
-
Gündem1 hafta önce
Dicle Nehri’nde Babasına Yardım İsterken Akıntıya Kapılan 17 Yaşındaki Ömer’in Cansız Bedeni Bulundu