Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Ekonomi

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi’nin araç başına maliyeti belli oldu

Yayımlandı

üzerinde

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi'nin araç başına maliyeti belli oldu

Darphane, Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi’nin araç başına maliyetini açıkladı. Kullanılan çiplerin 5 lira olduğu yönündeki iddiaları yalanlayan Darphane, üretim maliyetinin 16-18 dolar civarında olduğunu duyurdu.

Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) Projesi’ne ilişkin iddialara yönelik açıklama yaptı. Açıklamada, “Genel Müdürlüğümüz tarafından yürütülen UTTS projesine yönelik olarak gerek bazı basın yayın organlarında gerekse sosyal medyada yer alan gerçek dışı ve hayal mahsulü haber, yorum ve paylaşımlarla ilgili olarak kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirmek adına aşağıdaki hususlarda bir açıklama yapılması zarureti hasıl olmuştur.” ifadelerine yer verildi. Darphane, çiplerin maliyetinin 5 lira olduğu yönündeki ithamların kasıtlı, yanlı ve yanlış olduğunu ifade etti. “UTTS, SADECE ÇİPTEN İBARET DEĞİLDİR” Açıklamada, daha önce de müteaddit defalar ifade edildiği üzere, UTTS’nin sadece taşıtlara takılan çipten ibaret bir sistem olmadığı vurgulandı. Bugün itibarıyla utts.gov.tr üzerinden gerçekleştirilen Taşıt Tanıma Birimi siparişi sayısının 5 milyonu geçtiği, 700 bini aşkın taşıtın montaj işlemleri tamamlandığı bildirildi. ÇİPLERİN MALİYETİ NE KADAR? UTTS’de kullanılan çiplerin maliyeti ile ilgili ortaya atılan iddiaların da bütünüyle gerçeğe aykırı olduğu bildirildi. Sosyal medyada yer alan 5 liralık çiplerin otomotiv sektöründe kullanılmayan, normal devre, tekil çipler olduğu aktarıldı. Taşıt Tanıma Birimleri’nde kullanılan tekil çiplerin fiyatı 8-10 dolar seviyesinde, diğer parçaların 7-8 dolar civarında olduğu belirtildi. Sadece Taşıt Tanıma Birimi üretim maliyetlerinin toplamda 16-18 dolar civarında olduğu bilgisi verildi. Açıklamada UTTS’nin yatırım, lojistik, stok, finansman, satış, bakım, onarım, garanti ve işletme giderlerinin de bu bedele dahil olmadığı bildirildi. Darphane’nin açıklamasında “UTTS kapsamında Taşıt Tanıma Birimi (çip) satış fiyatı 1.413 lira+Montaj+KDV tutarında olduğu aktarılırken, Taşıt Tanıma Birimlerinin montaj bedeli 912 lira olup, bu bedel montaj konusunda yetkilendirilmiş 3 bin 385 firma tarafından aynı şekilde uygulanmaktadır.” denildi. Açıklamada, Türkiye’de özel sektörde satılan benzeri çiplerin bedelinin 1800 lira civarında olduğu ve bu çiplerin 25 yılı aşkın bir süredir 2,5 milyon araçta halihazırda kullanıldığı ifade edildi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

İstanbul Havalimanı’nda rekor

Yayımlandı

üzerinde

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Türk hava sahasının ve ‘nın havacılıkta üst üste tarihi başarılara imza attığını duyurdu.

Uraloğlu, 24 Temmuz’da Türk hava sahasında bin 756 transit uçuşa hizmet verildiğini belirterek, “Bu sayıyla Türk hava sahasında tüm zamanların en yüksek transit uçuş sayısına ulaşıldı.” ifadesini kullandı.

İstanbul Havalimanı’nda ise dün kaydedilen yolcu sayısıyla, havalimanı tarihinde bir ilke imza atıldığını kaydeden Uraloğlu, “25 Temmuz’da İstanbul Havalimanı’nda gerçekleşen 271 bin 836 yolcu hareketiyle, havalimanımız tüm zamanların en yüksek günlük yolcu sayısına ulaştı.” bilgisini paylaştı.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Milli muharip uçak KAAN için tarihi gün: İlk imzalar atıldı

Yayımlandı

üzerinde

Cumhuriyet tarihinin en büyük savunma sanayi ihracatı IDEF 2025’te duyuruldu.

Türkiye’nin milli muharip uçağı için Endonezya ile 48 adetlik satış anlaşması imzalandı. Anlaşma, sadece satış değil, ortak üretimi de kapsıyor.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı öncülüğünde, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından geliştirilen milli muharip KAAN’ın, 48 adetlik satış sözleşmesi kapsamında Endonezya’ya ihraç edilmesi kararlaştırıldı.

Anlaşma, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025) kapsamında imzalandı.

Anlaşma törenine Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Endonezya Savunma Bakanı Sjafrie Sjamsoeddin, TUSAŞ yöneticileri ve üst düzey isimler katıldı.

Türkiye’nin milli imkanlarla geliştirdiği 5. nesil savaş uçağı KAAN için yapılan bu anlaşma, Türk savunma sanayiinin bugüne dek gerçekleştirdiği en büyük sözleşmesi olarak kayıtlara geçti.

“DÜNYADA VAR OLANDAN DAHA İYİSİNİ YAPMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

İmza töreninin ardından açıklama yapan Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, bu gelişmenin Türkiye ile Endonezya arasında uzun vadeli bir savunma iş birliğinin başlangıcı olduğunu belirtti. Görgün, “Bu sadece bir satış değil; Endonezya’daki kardeş şirketlerle ’ın üretim sürecinde sorumluluk paylaşılacak. Hem teknolojilerimizi paylaşmak hem de yerel kapasiteyle birlikte gelişmek istiyoruz” dedi.

Türkiye’nin savunma sanayisindeki kabiliyetlerinin ve güvenilirliğinin altını çizen Görgün, “Bu güven veren yaklaşımın sonuçlarını hep birlikte alıyoruz. 5. nesil uçağımızın ilk sözleşmesi Endonezyalı kardeşlerimizle imzalanmış oldu. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

Anlaşmanın Cumhuriyet tarihinin en büyük savunma sanayii ihracatı olduğuna dikkat çeken Görgün, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bize verdiği yetkiyle, dünyada var olandan daha iyisini, daha hızlı ve maliyet etkin şekilde yapmaya çalışıyoruz. Amacımız bu gücü dost ve müttefik ülkelerle paylaşmak” dedi.

“BAŞKA ÜLKELERLE DE GÖRÜŞÜYORUZ”

Görgün ayrıca, anlaşmanın hemen öncesinde TAIS Tersanesi ile Endonezya Deniz Kuvvetleri arasında sınıfının en gelişmiş firkateyninin üretimine dair bir sözleşme daha imzalandığını açıkladı. Bu projede ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN gibi Türk savunma sanayi devlerinin yanı sıra yüzlerce alt yüklenici de yer alacak.

KAAN’a başka ülkelerin de ilgi gösterdiğini vurgulayan Görgün, “Birçok ülkeyle görüşmelerimiz sürüyor. Zamanı geldiğinde bu gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacağız” dedi. 

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Kuru meyve ihracatında artış: Kuru üzüm zirvede

Yayımlandı

üzerinde

Türkiye’den yılın ilk 6 ayında 138 ülke ve serbest bölgeye 851 milyon 866 bin dolarlık kuru meyve ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi.

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) verilerinden derlediği bilgiye göre, Türkiye yılın ilk yarısında 138 ülke ve serbest bölgeye 171 bin 849 ton ürün satarak 851 milyon 866 bin dolar gelir elde etti.

Geçen yılın ocak-haziranda 826 milyon 18 bin dolar olan kuru meyve ve mamulleri ihracatı, bu senenin aynı döneminde yüzde 3,1’lik artış gösterdi.

KURUM ÜZÜM ZİRVEDE 

En çok gelir 237 milyon 464 bin dolarla kuru üzümden sağlanırken, bunu sırasıyla 166 milyon 197 bin dolarla kuru incir ve 151 milyon 109 bin dolarla kuru kayısı takip etti.

Türkiye’den en çok kuru meyve alan ülke grubu yüzde 43,1’lik pazar payı ve 366 milyon 890 bin dolarla Avrupa Birliği ülkeleri oldu.

Ülke bazında ise en çok dış satım yüzde 5,9 artış ve 111 milyon 449 bin dolarla Almanya’ya gerçekleştirildi. Bu ülkeyi 108 milyon 762 bin dolarla ABD ve 97 milyon 121 bin dolarla İngiltere izledi.

“TÜRK ÜRÜNLERİ HER ZAMAN TALEP GÖRÜYOR” 

Güneydoğu Anadolu Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Çıkmaz, AA muhabirine, Anadolu’nun bereketli topraklarında yetişen ürünlere dünya pazarında talebin her zaman yüksek olduğunu söyledi.

rakamlarını yukarı taşımak için farklı pazarlarda tanıtım çalışmaları ve görüşmeler yaptıklarını belirten Çıkmaz, şunları kaydetti:

“En çok ihracat yaptığımız ilk 10 ülke arasında yer alan Hollanda, Avustralya ve Kanada’ya yönelik rakamlarda kısmen düşüş olsa da bu açığı farklı ülkelere yaptığımız satışlarla kapatıyoruz. Polonya’ya yüzde 44,5, İtalya’ya yüzde 41, ABD’ye yüzde 24, İngiltere’ye ise yüzde 14 oranında artışımız var. 2025’in ikinci yarısında da uluslararası fuar ve tanıtım çalışmalarına devam edeceğiz. Hem aroması hem de lezzetiyle Türk ürünleri her zaman talep görüyor. 2024’te 1 milyar 800 milyon doları aşmıştık, bu yıl sonuna kadar inşallah 2 milyar dolar seviyesine ulaşmak istiyoruz.”

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar