Ekonomi
Türkiye, Nadir Element Rezerviyle Gücüne Güç Katıyor: “Bu Ay İçinde Yeni Bir Müjde Paylaşabiliriz”
Açıklaması
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, katıldığı televizyon programında Türkiye’nin yeni nadir toprak elementleri rezervini müjdeledi. Keşfin stratejik önemi, Ar‑Ge ve iş birliği projeleriyle birlikte bu ay beklenen gelişmeler ve Türkiye’nin küresel pazardaki gücü, detaylı analizle ele alınıyor.
Özeti
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 2 Mayıs 2025 tarihinde katıldığı bir televizyon programında “Nadir element rezervi keşfettik, bu ay içinde yeni bir müjde paylaşabiliriz” açıklamasını yaparak Türkiye’nin kritik mineraller alanındaki atılımını duyurdu . Bu açıklama, ülkenin 2022 yılında Eskişehir’de keşfettiği ikinci büyük nadir toprak elementi rezervi ve 2023’te pilot işletmeye alınan sanayi tesisi projesi birleşerek Türkiye’yi stratejik bir tedarikçi konumuna taşıma vizyonunu güçlendiriyor. Önümüzdeki günlerde gelecek müjde, hem yerli Ar‑Ge hem de uluslararası iş birlikleri odaklı yeni adımları işaret ediyor.
1. Keşfin Duyurusu ve Kapsamı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ekran karşısında yaptığı açıklamada, bakanlığın yürüttüğü maden arama faaliyetleri doğrultusunda yeni bir nadir element rezervi keşfettiklerini ve bu ay içinde kamuoyuna somut bir müjde sunmayı planladıklarını belirtti Bu açıklama, Türkiye’nin kritik minerallere erişim stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Milliyet Gazetesi’nin haberine göre Bayraktar, İstanbul Doğal Kaynaklar Zirvesi’nde “Türkiye, nadir toprak elementlerinin işlenmesinde küresel bir aktör olma yolunda hızla ilerliyor” vurgusunu yapmıştı . Bu kapsamda yatırım, Ar‑Ge ve tesisleşme adımlarının hızlandırıldığı ifade edildi.
2. Nadir Toprak Elementlerinin Stratejik Önemi
Nadir toprak elementleri, temiz enerji teknolojilerinden batarya sistemlerine, elektrikli araçlardan dijital altyapıya kadar pek çok alanda kritik hammadde olarak öne çıkıyor . Uluslararası Enerji Ajansı, Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için kritik minerallere olan talebin 2040’a kadar dört kat artacağını öngörüyo
Türkiye, sahip olduğu bor rezervlerinin yanı sıra nadir toprak elementlerinde de hızla büyüyen potansiyeliyle küresel pazarda söz sahibi olmayı hedefliyo. Bu hammaddeye olan talebin artışı, ekonomik güvenlik ve stratejik özerklik açısından önem kazanıyor.
3. Türkiye’nin Keşif ve Ar‑Ge Süreçleri
-
2022 Eskişehir Keşfi: Türkiye, Eskişehir Beylikova’da dünyanın tek alanda en büyük ikinci nadir toprak elementi rezervini keşfettiğini duyurmuştu .
-
2023 Pilot Tesis: Aynı bölgede kurulan ve yıllık 570 bin ton nadir element saflaştırabilecek pilot sanayi tesisi, Türkiye’yi bu alanda üretim yapabilen beş ülkeden biri konumuna taşıyacak .
-
Ar‑Ge Yatırımları: Nadir toprak elementlerinin çip, batarya ve güneş enerjisi hücreleri üretimindeki kullanımını artırmaya yönelik projeler yürütülüyor .
Bu faaliyetler, hem özel sektör yatırımını hem de kamu-üniversite iş birliklerini kapsayacak şekilde genişletiliyor.
4. Beklenen Yeni Müjde ve Gelecek Vizyonu
Bakan Bayraktar’ın “bu ay içinde yeni bir müjde paylaşabiliriz” ifadesi, yakın dönemde beklenen şu gelişmelere işaret ediyor olabilir:
-
Yeni Rezerv Sahaları: Farklı bölgelerde yapılan sondaj çalışmalarından elde edilen pozitif sonuçlar.
-
Yerli İşleme Teknolojileri: Türkiye’nin uluslararası ortaklıklarda kullanacağı ileri saflaştırma tesislerinin lisans anlaşmaları veya yatırım sözleşmeleri.
-
Yenilikçi Ürün Geliştirme: Elektrikli araç bataryaları ve rüzgâr türbini mıknatıslarında kullanılacak ham maddeye yönelik milli teknoloji ürünlerinin tanıtımı.
Bu müjde, hem yerli katma değeri hem de dış ticaret dengesini olumlu etkileyecek adımların habercisi olarak görülüyor.
5. Sonuç ve Değerlendirme
Türkiye’nin nadir toprak elementleri alanındaki atılımları, küresel temiz enerji dönüşümünde stratejik bir rol üstlenme niyetinin somut göstergesi . 2022’deki rezerv keşfi, 2023’teki pilot tesis ve 2025’teki yeni rezerv açıklaması, ülkenin bu kritik hammaddenin tedarikçisi olarak //önder// konuma yükselmesine kapı aralıyor. Yakın dönemde gelecek müjde, hem Ar‑Ge hem de sanayi yatırımlarını hızlandırarak Türkiye’yi değer zincirinin üst halkalarına taşıyabilir.
Yayın Tarihi: 2 Mayıs 2025
Ekonomi
Kayseri’den yurt dışına gidiyor: Hasat sabahın erken saatlerinde başladı

İç piyasada bu kadar rağbet görmüyor. Dış piyasa daha güzel oluyor. Günlük 80’e yakın işçi çalıştırıyoruz. Şu an tarlamızda Otolia, Marabel, Madeleine gibi çeşitlerimiz var. İhracat için Arizona çeşitlerinden ekiyoruz. İç piyasada sofralık olarak Madeleine ekiyoruz. Sanayilik olarak ‘Jelly’ gibi çeşitlerimiz var. Bu sene biraz kurak geçti. Havalarda sıcak geçti. Bu da bizim rekoltemizi biraz düşürdü. Üreten çiftçilerimiz planlı ekimler yapsın. Sözleşmeli ekimlere yönelsin. Çünkü pazar olmadan ekim, çiftçiye yük oluyor. Önce pazarını bulsun sonra eksin” ifadelerini kullandı.
Ekonomi
Süt litre fiyatı 2025: Çiğ süt fiyatı ne kadar oldu, zamlandı mı?

ÇİĞ SÜT NE KADAR OLDU?
Ulusal Süt Konseyi tarafından yapılan son açıklamaya göre %3,6 yağ ve %3,2 protein içeriğine sahip olan çiğ inek sütü litre başına 19,60 TL oldu. Güncellenen yeni fiyatlar 1 Ekim itibarıyla uygulamaya konacak.
Ayrıca dikkat edilen yağ ve protein oranlarının değişimi durumunda 29 kuruş fark uygulanacak.
Söz konusu tutar, Aralık 2025 tarihinde yeniden değerlendirilecek.
Ekonomi
Powell’dan faiz indirimi açıklaması: “Yaygın bir destek yoktu”

ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, politika faizini beklentiler dahilinde 25 baz puan düşürerek yüzde 4-4,25 aralığına indirmelerinin ardından basın toplantısı düzenledi.
İşsizlik oranının düşük kalmaya devam etse de yükseliş gösterdiğini belirten Powell, istihdam artışlarının yavaşladığını ve istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin arttığını söyledi.
Powell, istihdam artışındaki yavaşlamanın önemli bir kısmının daha düşük göç ve daha düşük iş gücüne katılım nedeniyle iş gücü artışındaki gerilemeyi yansıtıyor olabileceğini, yine de iş gücü talebinin zayıfladığını ve son dönemdeki istihdam yaratma hızının işsizlik oranını sabit tutmak için gerekli olan “başa baş” seviyesinin altında göründüğünü anlattı.
Ücret artışının da yavaşlamaya devam etse de hala enflasyonun üzerinde seyrettiğine işaret eden Powell, “Genel olarak, hem iş gücü arzında hem de talebinde belirgin bir yavaşlama yaşanması olağan dışı bir durum. Daha az dinamik ve bir miktar zayıflamış bu iş gücü piyasasında, istihdama yönelik aşağı yönlü riskler artmış görünüyor.” dedi.
TARİFE ELEŞTİRİSİ
Powell, enflasyonun ise son dönemde hızlandığını ve bir miktar yüksek seyretmeye devam ettiğini belirtti.
Fed Başkanı Powell, hizmet sektöründe ise dezenflasyonun devam ettiğinin görüldüğünü aktardı.
Kısa vadeli enflasyon beklentilerinin bu yıl boyunca tarifelerle ilgili haberler doğrultusunda hem piyasa hem de anket bazlı göstergelerde yansıtıldığı şekilde genel olarak yükseldiğini belirten Powell, uzun vadeli beklentilerin çoğunun ise hala yüzde 2’lik enflasyon hedefiyle uyumlu kalmaya devam ettiğini kaydetti.
“TÜKETİCİ HARCAMALARINDA YAVAŞLAMA VAR”
Powell, son göstergelerin ekonomik faaliyetteki büyümenin de ılımlı hale geldiğini gösterdiğini belirterek, “Büyümedeki yavaşlama büyük ölçüde tüketici harcamalarındaki yavaşlamayı yansıtıyor” diye konuştu.
Hükümet politikalarındaki değişiklikler olmaya devam ettiğini belirten Powell, bunların ekonomi üzerindeki etkilerinin belirsizliğini koruduğunu ifade etti.
Powell, “Yüksek tarifeler bazı mal kategorilerinde fiyatları yukarı çekmeye başladı, ancak bunların ekonomik faaliyet ve enflasyon üzerindeki genel etkileri henüz belli değil” dedi.
Makul bir temel senaryonun tarifelerin enflasyon üzerindeki etkilerinin nispeten kısa süreli olacağı yani tek seferlik bir fiyat artışı yaşanacağı yönünde olduğunu belirten Powell, ancak enflasyonist etkilerin daha kalıcı olma ihtimalinin de bulunduğunu, bunun değerlendirilip yönetilmesi gereken bir risk olduğunu aktardı.
“KISA VADEDE ENFLASYON RİSKLERİ YUKARI YÖNLÜ”
Powell, “Kısa vadede, enflasyon riskleri yukarı yönlü, istihdam riskleri ise aşağı yönlü, bu zorlu bir durum.” dedi.
İstihdama yönelik aşağı yönlü risklerin artmasıyla risk dengesinin değiştiğini belirten Powell, “Bu doğrultuda, bu toplantıda daha nötr bir politika duruşuna doğru bir adım daha atmanın uygun olduğuna karar verdik” diye konuştu.
Powell, Banka’nın bugünkü kararıyla olası ekonomik gelişmelere zamanında yanıt vermek için iyi bir konumda olmaya devam ettiğini ifade etti.
”POLİTİKADA HIZLI DEĞİŞİKLİK GEREKTİĞİNİ HİSSETMİYORUM”
Yıl boyunca iş gücü piyasasının sağlam durumda olması dolayısıyla para politikasını kısıtlayıcı bir seviyede tutabildiklerini işaret eden Powell, risk dengesinin enflasyondan istihdama doğru kaydığını ifade etti.
Powell, 25 baz puanın üzerinde bir faiz indiriminin hangi koşullar altında gerekeceğine yönelik soru üzerine, “Bugün 50 baz puanlık bir indirim için hiç de yaygın bir destek yoktu” dedi.
Son 5 yılda büyük faiz artışları ve büyük faiz indirimleri yaptıklarını anımsatan Powell, bunun politikanın hızlı şekilde yeni bir noktaya taşınması gerektiğinde yapıldığını, ancak şu anda böyle bir durum hissetmediğini dile getirdi.
Powell, “Bu yıl şimdiye kadarki politikamızın doğru olduğunu düşünüyorum. Gümrük vergileri, enflasyon ve iş gücü piyasasının nasıl gelişeceğini bekleyip görmekle doğru bir karar verdik. Şu anda, istihdam yaratımındaki düşüş ve iş gücü piyasasındaki diğer zayıflama belirtilerine tepki gösteriyoruz” diye konuştu.
-
Teknoloji1 hafta önce
5 Soruda iPhone 17 — En Büyük Yenilikler
-
Sanat1 hafta önce
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’ndan Romanya’da konser
-
Ekonomi1 hafta önce
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) nedir? Emeklilik yaşı ve devletten yüzde 30 katkı — Detaylı haber
-
Sağlık1 hafta önce
Yuttuğu salatalık akılalmaz gerçeği ortaya çıkardı: 5,5 saatte çıkarıldı, tam 18 santimetre!
-
Spor1 hafta önce
A Milli Takım yarı finalde: Türkiye 91–77 Polonya (EuroBasket 2025 Çeyrek Final)
-
Magazin3 gün önce
Ufuk Özkan’dan “intihar girişiminde bulundu” iddiasına yanıt geldi
-
Son Dakika1 hafta önce
SON DAKİKA — Doha’da Patlamalar: İsrail’in Katar’ı Vurduğu, Hamas Yöneticilerine Suikast Girişimi İddiası
-
Teknoloji6 gün önce
Yapay zeka şirketlerine davalar başladı