Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Safranbolu beyaza büründü

Yayımlandı

üzerinde

Karabük’ün UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ilçesi Safranbolu’da tarihi çarşı bölgesinde bulunan konaklar, kar yağışı ile birlikte beyaza büründü.

Safranbolu’nun sembolü olan tarihi konakların çatıları karla kaplandı. Osmanlı’dan kalma mimarisi ile yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken tarihi konaklar, kar yağışıyla birlikte güzel manzaralar oluşturdu.

Kış mevsiminde de ziyaretçilerini ağırlayan Safranbolu, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle her mevsim ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Milyonluk Araç İddialarına İmamoğlu’dan Sert Karşı Hamle: Cem Küçük, Abdulkadir Selvi ve Gürkan Hacır Hedefte

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Ekrem İmamoğlu, Beykoz’da görüntülenen lüks araç iddialarına karşın 200’ü aşkın suç duyurusuyla Cem Küçük, Abdulkadir Selvi ve Gürkan Hacır’ı yargıya taşıdı. İBB “Yalanlar ve Gerçekler” açıklamasıyla iddiaları çürüttü.

Özet

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanması sonrası kendisiyle ilişkilendirilen “milyonluk lüks araç” iddialarına karşı kapsamlı bir hukuki süreç başlattı. İlk hamle olarak RTÜK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 200’ün üzerinde suç duyurusunda bulunan İmamoğlu’nun avukatları; Cem Küçük, Abdulkadir Selvi, Gürkan Hacır ve Ferhat Murat başta olmak üzere A Haber, Akit TV, Sabah Gazetesi, TGRT TV, Ülke TV ve Kanal 24 gibi medya kuruluşlarını hedef aldı . İBB ise Beykoz’daki rezidansta görüntülenen araçların Murat Kapki’ye ait olduğu ve iddiaların tamamen kurgudan ibaret olduğu yönünde “Yalanlar ve Gerçekler” başlıklı bir açıklama yayımladı


Arka Plan: “Milyonluk Araç” İddiaları

Yolsuzluk Soruşturması ve Araç Görüntüleri

Mart ayında başlayan yolsuzluk ve terör soruşturması kapsamında 19 Mart’ta gözaltına alınan ve sonrasında tutuklanan İmamoğlu hakkında, Beykoz’daki bir rezidans otoparkında fotoğrafları çekilen lüks otomobillerin kendisine ait olduğu öne sürüldü . İddialar, bazı sosyal medya hesapları ve yandaş medya organlarında “masumiyet karinesine aykırı” şekilde servis edilerek kamuoyunda infiale yol açtı

İBB’nin “Yalanlar ve Gerçekler” Açıklaması

İBB Basın Danışmanlığı, soruşturmaya ilişkin yayımladığı açıklamada; “Bu araçlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ödül almış iş insanı Murat Kapki’ye aittir. Ortak kullanılan bir garajda bulundu. İmamoğlu’nun ya da eşi Dilek Kaya İmamoğlu’nun bu araçlarla en ufak bir bağı yoktur” ifadeleriyle iddiaları yalanladı . Açıklamada, “suç örgütü lideri” ve “kara para” suçlamalarının henüz iddianamesi dahi kabul edilmemiş bir soruşturma dosyasına dayandırılarak ortaya atıldığı vurgulandı .


İmamoğlu’nun Hukuki Adımları

200’ü Aşkın Suç Duyurusu

Ekrem İmamoğlu’nun avukatları, iddialara karşı RTÜK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na 200’ün üzerinde başvuru yaparak suç duyurusunda bulundu . Başvurular, iftira, yargısız infaz niteliği taşıyan yönlendirici yayın ve yorumları hedef alıyor .

Hedefte Cem Küçük, Abdulkadir Selvi, Gürkan Hacır

Suç duyurusunda adı geçen gazeteciler arasında Cem Küçük, Abdulkadir Selvi, Gürkan Hacır ve Ferhat Murat bulunuyor . Ayrıca A Haber, Akit TV, Sabah Gazetesi, TGRT TV, Ülke TV ve Kanal 24 gibi medya kuruluşlarına da hukuki süreç başlatıldı


Uzman ve Siyasi Analistlerin Görüşleri

  • Yeniçağ Gazetesi, bu iddiaların özellikle MHP kanadından destek alarak siyasi bir manipülasyon aracı hâline getirildiğini yazdı .

  • Sözcü Gazetesi’nden uzmanlar ise, masumiyet karinesinin basın etiği tarafından da korunması gerektiğini, aksi takdirde hukukun zedelenebileceğini belirtti .

  • Cumhuriyet gazetesi köşe yazarları, İBB’nin hızlı ve net açıklamasının algı operasyonlarının etkisini önemli ölçüde kırdığını vurguladı .


Sonuç ve İlerleyen Süreç

İmamoğlu’nun bu karşı hamlesiyle siyasal ve hukuki mücadele keskinleşirken, soruşturmanın seyri ve medya organlarının tavrı yakından izleniyor. RTÜK’ün vereceği kararlar ve Cumhuriyet Başsavcılığı’nın incelemeleri bir sonraki aşamanın çerçevesini çizecek. İddiaların akıbeti ve dava süreçlerinin gelişimi, Türkiye’de basın özgürlüğü, hukukun üstünlüğü ve siyaset arasındaki hassas dengeler açısından kritik önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Otostopla aracına bindikleri ‘dayı’ rektör çıktı

Yayımlandı

üzerinde

Kentte görevine geçen ay atanan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oktay Yıldız, dün akşam saatlerinde otostop yapan 4 üniversite öğrencisini otomobiline alıp, yurda götürdü. Öğrenciler, yurt yolunda araçta giderken, tanımadıkları direksiyon başındaki Rektör Prof. Dr. Yıldız ile sohbet etti. Öğrenciler, sohbet sırasında ‘Dayı’ diye hitap ettiği sürücünün Rektör Prof. Dr. Yıldız olduğunu, araçtan inerken öğrenince şaşkınlık yaşayıp, kahkaha attı.

SOSYAL MEDYA HESABINDAN PAYLAŞTI

Rektör Prof. Dr. Yıldız’ın, öğrencilerle diyaloğu, arka koltukta yer alan misafiri tarafından cep telefonu kamerasıyla kayda alındı. Prof. Dr. Yıldız, öğrencilerle yaşadığı anlara ait görüntüleri, sosyal medya hesabından paylaşarak, “Gümüşhane yurt yolunda öğrencilerimizle hoş bir sohbet. Akılda kalan 2 kelime, ‘Dayı Rektörüm” notuyla yaptığı paylaşım, sosyal medyada ilgiyle izlenip, beğeni topladı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Sultan II. Abdülhamid’in Torunları 15 Yıllık Miras Davasını Kazandı: Galatasaray Adası, Dolmabahçe ve Kabataş Meydanı Talepleri Tescillendi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Sultan II. Abdülhamid’in torunları, 15 yıllık veraset davasını kazanarak Galatasaray Adası, Dolmabahçe’deki 30 dönüm bostan ve Kabataş Meydanı gibi tarihi taşınmazlarda mirasçı olarak tescillendi. Kararın detayları ve hukuki sonuçları bu makalede.

Özet

Sultan II. Abdülhamid’in torunları, 15 yıllık hukuki sürecin sonunda İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından resmen mirasçı tescili aldı  Dava kapsamında Galatasaray Adası, Dolmabahçe’deki 30 dönüm bostan ve Kabataş Meydanı gibi Osmanlı döneminden kalma taşınmazlar talep edildi . Ancak 1924 tarihli “Hilafetin Kaldırılmasına ve Osmanlı Hanedanı’nın Türkiye dışına çıkarılmasına dair” yasa gereği mirasın devrine kısıtlamagetirildi .


Davanın Geçmişi

Sultanın soyundan geldiklerini iddia eden 71 kişi, 2010 yılında İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde veraset ilamı tespiti için dava açtı . Dosya, yıllar içinde defalarca bilirkişiye sevk edilerek Sultan II. Abdülhamid’in 1863–1918 yılları arasındaki evlilikleri ve çocuk kayıtları üzerinden soy bağı incelendi  Bilirkişi raporunda, gerçek mirasçı olarak belirlenen 11 kişiden geriye kalanların bazı belgelerinde sahtecilik şüphesi olduğu vurgulandı .


Mahkeme Kararı ve Detaylar

İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesi, davanın son duruşmasında 71 kişinin Sultan II. Abdülhamid’in yasal mirasçıları olduğuna hükmetti  Ancak mahkeme, “veraset ilamı” niteliği gereği sadece mirasçı tespiti yaptı; taşınmazların fiili devri hakkında yetki kullanamayacağına karar vererek talebi reddetti . Kararda, mirasçıların ilerde “eda davası” gibi farklı hukuki yollarla hak talebinde bulunabilecekleri belirtildi

Hak Talep Edilen Taşınmazlar

Mirasçılar, Sultan’a ait olduğu ileri sürülen çeşitli gayrimenkuller için hak talebinde bulundu:

  • Galatasaray Adası

  • Veliefendi Çayırı

  • Dolmabahçe’de 30 dönüm bostan

  • Galata’da değirmen arsası

  • Kabataş Meydanı

  • Diğer Osmanlı dönemine ait taşınmazlar


Hukuki Engeller ve Sonraki Adımlar

1924 yılında çıkarılan kanun, Osmanlı Hanedanı’na ait mallar konusunda talepte bulunulmasını yasaklıyor; bu nedenle mahkeme devri kısıtladı . Hukukçular, veraset ilamı davalarının “tespit” davaları olduğunu ve “eda” yani devri düzenleyen davalara dönüşmediğini belirtiyor . Mirasçılar, ileriki aşamalarda tazminat veya iade talepli yeni dava yollarına başvurabilecek.


Sonuç ve Değerlendirme

Sultan II. Abdülhamid’in torunlarının 15 yıllık mücadelesi, mirasçı tespiti aşamasında kazanımla sonuçlandı. Ancak 1924 yasa kısıtlamaları nedeniyle gayrimenkullerin fiili devri henüz mümkün değil. Bu karar, Osmanlı mirası ve Türkiye’de miras hukuku uygulamaları açısından önemli emsal teşkil ediyor. Gelecekteki hukuki adımlar, mirasçıların taleplerinin somut sonuçlara dönüşüp dönüşmeyeceğini belirleyecek.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar