Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Kene Isırığı Kabusu: 1,5 Yaşındaki Metehan’ın Hayatını Kaybettiği KKKA Vakası

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması :
Sivas Koyulhisar’da 1,5 yaşındaki Metehan Tütüncü, ensesine yapışan kenenin ardından gelişen Kırım‑Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) sonucu yaşamını yitirdi. Hastalık belirtileri, acil müdahale ve korunma yöntemleri hakkında detaylı bilgi edinin.

Özet

Sivas’ın Koyulhisar ilçesi Kalebaşı Köyü’nde 1,5 yaşındaki Metehan Tütüncü’nün ensesine yapışan kene, ailesi tarafından çıkarıldıktan kısa süre sonra KKKA şüphesiyle hastaneye kaldırıldı. Reşadiye Devlet Hastanesi’nde ilk müdahalenin ardından Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilen minik Metehan, tüm çabalara rağmen 20 Mayıs 2025’te yaşamını yitirdi. Bu trajik vakadan hareketle kene ısırığının belirtileri, KKKA’nın seyrine etkisi ve korunma yöntemleri hakkında kapsamlı bilgiler sunuyoruz.


Olayın Detayları

20 Mayıs 2025 sabahı, Sivas’ın Koyulhisar ilçesine bağlı Kalebaşı Köyü’nde yaşayan Süleyman ve Nilüfer Tütüncü çiftinin 1,5 yaşındaki bebekleri Metehan’ın ensesine kene yapıştı. Aile, kene ısırığını fark eder etmez keneyi çıkararak çocuğu Reşadiye Devlet Hastanesi’ne götürdü.
Yapılan tetkiklerde Kırım‑Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsü tespit edildi ve Metehan, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Yoğun bakımda tüm müdahalelere rağmen maalesef kurtarılamadı.


KKKA ve Klinik Seyri

Kırım‑Kongo Kanamalı Ateşi, Hyalomma türü keneler aracılığıyla insanlara geçen viral bir hastalıktır. Hastalık, ateş, kas ağrısı, kanama eğilimi ve organ yetmezliği gibi ağır tablolarla seyreder.
Minik Metehan’da ilk belirtiler; ensede ısırık bölgesinde ağrı, yüksek ateş ve halsizlik şeklinde ortaya çıktı. Ani klinik kötüleşme, kanama bulguları ve hipotansiyon gelişmesi üzerine yoğun bakım desteği başladı.


Kene Isırığı Belirtileri ve Erken Tanı

  • Ağrı ve Şişlik: Isırık bölgesinde kızarıklık, kaşıntı ve şişlik görülebilir.

  • Ateş ve Halsizlik: Virüs bulaşması durumunda 3–7 gün içinde yüksek ateş, baş ağrısı, kas ağrısı gelişebilir.

  • Kanama Eğilimi: İleri evrelerde deri altı ve iç organ kanamaları, burun ve diş eti kanamaları görülebilir.
    Erken tanı için ısırığın hemen ardından 5–7 gün boyunca ateş, halsizlik gibi belirtilerin yakından izlenmesi kritik öneme sahiptir.


Korunma ve Alınabilecek Önlemler

  1. Uygun Kıyafet ve Koruyucular: Açık renkli uzun kollu giysi, pantolon paçalarının çorap içine alınması ve kene kovucu sprey kullanımı önerilir.

  2. Doğru Kene Çıkarma: Keneyi tutacağı yerden mümkün olduğunca cilde yakın bir yerden penseyle çekerek, bütün halde çıkarmak gerekir.

  3. Çevresel Önlemler: Çimenlik ve ormanlık alanlarda sık sık kene kontrolü, bahçe ve dış mekanların düzenli temizliği faydalıdır.

  4. Acil Durum Planı: Isırık sonrası ısırılan bölge dezenfekte edilmeli ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. KKKA şüphesi durumunda kan testleri ve antiviraller değerlendirilebilir.


Uzman Görüşü ve Genel Durum

Türkiye’de her yıl bahar ve yaz aylarında kenelerin aktif dönemi başladığından KKKA vakalarında artış gözleniyor. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre 2024 yılında bildirilen KKKA vakalarının %60’ı mayıs–ağustos döneminde gerçekleşti.
Uzmanlar, başta çocuklar olmak üzere risk grubundaki bireylerin korunma önlemlerine titizlikle uyması gerektiğini vurguluyor.


Sonuç olarak, kene ısırığı sonrasında vakit kaybetmeden tıbbi yardım almak, KKKA gibi ölümcül hastalıklardan korunmanın en etkili yoludur. Minik Metehan’ın acı kaybı, erken tanı ve önleme stratejilerinin önemini bir kez daha gösterdi.


Kullanıcıya Hatırlatma:
Bu makale bilgilendirme amaçlıdır. Kene ısırığı durumunda mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Leman Dergisi Soruşturmasında Kritik Adım: Aslan Özdemir’e Gözaltı Kararı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Leman Dergisi’ndeki ‘dini değerleri aşağılama’ soruşturmasında firari yazı işleri müdürü Aslan Özdemir hakkında gözaltı kararı verildi. Gelişmeleri, soruşturmanın kapsamını ve olası yansımalarını bu makalede detaylıca ele alıyoruz.

1. Yeni Gelişme: Gözaltı Kararı Çıkarıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 26 Haziran 2025 tarihli Leman Dergisi sayısında yayımlanan ve Hz. Muhammed ile Hz. Musa’nın karikatürize edildiği çizim nedeniyle “dini değerleri alenen aşağılama” suçlamasıyla başlattığı soruşturmada firari yazı işleri müdürü Aslan Özdemir hakkında gözaltı kararı verdi. Özdemir’in bugün İstanbul Havalimanı’ndan ülkeye giriş yapacağı belirlendiği için bu karar uygulamaya konuldu

2. Soruşturmanın Kapsamı ve Daha Önceki Gelişmeler

Savcılığın ilk adımı, derginin karikatür sahibini ve yöneticilerini hedef almıştı; karikatürün sahibi Doğan Pehlevan, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamalarıyla tutuklanmış; yazı işleri müdürü Zafer Aknar, grafiker Cebrail Okçu ve müessese müdürü Ali Yavuz de benzer suçlamalarla cezaevine gönderilmişti .

  • 26 Haziran 2025‘te yayımlanan sayıda yer alan karikatürde, bombalanan bir şehrin üzerinde iki peygamber bir arada resmedilmişti .

  • İlgili sayı hakkında toplatma kararı da alınmış, derginin sosyal medya hesaplarına erişim kısıtlaması başlatılmıştı .

3. Aslan Özdemir Kimdir?

Aslan Özdemir, Leman Dergisi’nin uzun süredir görev yapan yazı işleri müdürlerinden biri olarak tanınıyor. Soruşturma öncesinde yurtdışında olduğu bilinen Özdemir’in, Türkiye’ye dönüş planı netleşince hakkında derhal gözaltı kararı çıkarıldı .

4. Hukuki Süreç ve Olası Yansımalar

  • Gözaltı işleminin ardından savcılık, Özdemir’i de diğer şüpheliler gibi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edebilecek.

  • Hukuk uzmanları, “dini değerleri alenen aşağılama” suçunun ağır hapis cezaları öngördüğünü ve davanın geniş yankı bulacağını belirtiyor.

  • Uluslararası insan hakları kuruluşları, ifade özgürlüğü kapsamında riskler yaşanabileceğine dikkat çekiyor.

5. Medya ve Kamuoyu Tepkileri

Bu gelişme, basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Birçok yerli ve yabancı medya kuruluşu, çizimlerin sınırları zorladığını savunurken, bir kesim de karikatürün provokatif olduğunu ve hukuki sürecin gerekliliğini destekliyor.


Sonuç: Leman Dergisi soruşturmasında kritik bir aşamaya gelindi; Aslan Özdemir’in gözaltı kararı, davanın seyrini belirleyecek dönemeçlerden biri olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki günlerde mahkeme süreci ve olası tutuklama kararı, hem basın özgürlüğü hem de dini hassasiyetler ekseninde Türkiye gündemini meşgul etmeye devam edecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

Çanakkale’de Kabinde Gizli Çekim Skandalı: Uygunsuz Fotoğrafları Çeken Meslektaşı Olarak Görev Yapan Doktor Tutuklandı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Çanakkale Eceabat’ta 26 Haziran’da soyunma kabininde izinsiz fotoğrafları çekilen pratisyen hekim B.A., şüpheli kadın hastalıkları ve doğum uzmanı M.M.’nin tutuklanmasıyla sonuçlanan skandalın detayları.

Giriş

26 Haziran 2025’te Çanakkale’nin Eceabat ilçesinde bir orman kampı soyunma kabininde yaşanan gizli fotoğraf skandalı, tıp camiasını sarstı. Mağdur pratisyen hekim B.A. (31), soyunma odasında kendisini gizlice görüntüleyen kişinin meslektaşı olduğunu öğrendiğinde durumu anında polise bildirdi.

Olayın Detayları

Eceabat’taki kamp alanında duş alan B.A., soyunma kabininde telefon kamerası ışığını fark ederek görüntülerinin çekildiğini anladı. Hemen kolluk kuvvetlerine haber veren hekim, polis ekiplerinin kısa sürede olay yerine intikal etmesini sağladı. Olayın gerçekleştiği kabin güvenlik kameralarıyla da kayıt altına alındı.

Şüphelinin Kimliği ve Mesleği

Yapılan incelemeler sonucu, fotoğrafları çeken kişinin İstanbul Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak görev yapan 57 yaşındaki öğretim üyesi Dr. M.M. olduğu belirlendi. Şüpheli doktorun cep telefonunda, B.A.’ya ve başka kişilere ait çok sayıda uygunsuz fotoğraf tespit edildi.

Savcılık ve Polis Soruşturması

Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Dr. M.M. hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Polis, şüphelinin telefonundaki dijital kanıtları inceleyerek birden fazla uygunsuz görüntüyü delil zaptına aldı. El konulan cihaz ve inceleme raporları, soruşturmanın temelini oluşturuyor.

Hukuki Süreç ve Sonuç

Gözaltına alınan şüpheli çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Türk Ceza Kanunu’nun “kişilerin özel yaşamının gizliliğini ihlal” başlıklı 132. maddesi kapsamında “gizlice fotoğraf çekme” suçu isnat edilen doktor hakkında hapis cezası talep edilecek.

Mesleki Etkiler ve Klinik Güvenlik Önlemleri

Bu tip vakalar, sağlık kuruluşlarında hasta ve personel mahremiyetine dair güvenlik protokollerinin ne kadar hayati olduğunu gösteriyor. Hastanelerde ve kamp alanı gibi geçici klinik sahalarda;

  • Soyunma odalarında güvenlik kamerası uygulamaları,

  • Personel ve ziyaretçi cep telefonu kontrolleri,

  • Mahremiyet ihlallerine dair farkındalık eğitimleri,
    önleyici tedbirler arasında yer almalı.

Sonuç ve Öneriler

Tıp camiası içinde güven sarsıldığında hem hasta-hekim ilişkileri hem de kurum itibarı zedelenir. Bu tür ihlallerin önüne geçmek için kurum içi denetimlerin sıklaştırılması, dijital cihaz kullanımı konusunda net kuralların konması ve ihbar hatlarının güçlendirilmesi önerilmektedir. Mağdur hekimin psikolojik desteğe yönlendirilmesi de atılması gereken adımlar arasında bulunuyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Türkiye için Kritik Hafta: Silah Bırakma Planı Son Dakikada Değişti, Canlı Yayın ve Basın Katılımı İptal

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
PKK’nın silah bırakma töreni ‘güvenlik’ gerekçesiyle son anda revize edildi; canlı yayın ve basın mensuplarının alımına izin verilmeyecek. Süreç ve detaylar burada.

Giriş

Türkiye, PKK’nın fesih kararının ardından kritik bir haftaya girdi. Sembolik bir törenle yapılması planlanan silah bırakma etkinliğinin canlı yayın ve basın mensupları için düzenlenen katılımı, son dakika aldığı “güvenlik gerekçesi” gerekçesiyle iptal edildi .

Plan Değişikliğinin Arka Planı

DEM Parti koordinasyonunda, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Süleymaniye kırsalında düzenlenecek törende;

  • Gazeteci, STK ve parti temsilcileri önceden davet edilmiş

  • Bir ekran aracılığıyla canlı yayının yapılması öngörülmüştü

Ancak, güvenlik tehditlerinin artmasıyla “tören alanına izleyici alınmayacağı” ve “canlı yayın yapılmayacağı” kararı alındı .

Canlı Yayın ve Basın Katılımının İptali

KCK açıklamasına göre:

“Değişen güvenlik durumu nedeniyle, Süleymaniye’de yapılması planlanan tören planlandığı gibi gerçekleşecektir ancak canlı yayınlanmayacak ve basın mensuplarının katılımı mümkün olmayacaktır.

Bunun yerine, tören alanı yakınlarına kurulacak ekranda kayıtlı görüntüler izlettirilecek ve MİT denetiminden geçen videolar, törenin hemen ardından basına ulaştırılacak .

Süreç ve Beklentiler

  1. Tören Tarihi ve Yeri:

    • Süleymaniye kırsal bölgesi, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi

    • Tarih: Bu hafta sonu (9–12 Temmuz 2025)

  2. Güvenlik Önlemleri:

    • Basın ve izleyici alınmayacak; yalnızca yetkili güvenlik güçleri ve DEM Parti yetkilileri alanda bulunacak

    • Görüntü kayıtlarına MİT kontrolü uygulanacak

  3. Hukuki ve Siyasi Adımlar:

    • PKK’nın fesih kararı sonrası “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” süreci hız kazandı

    • İktidarın “Terörsüz Türkiye” vizyonu ile DEM Parti arasındaki iş birliği yakın takipte

Sonuç

Silah bırakma töreninin son anda değişen formatı, Türkiye’nin çözüm sürecine dair belirsizlikleri artırırken, güvenlik önceliklerinin derinleştiğine işaret ediyor. Kayıtlı görüntülerin basına hızlı servis edilmesi, sürecin şeffaflığını koruma iddiası taşısa da; canlı yayın ve yerinde basın katılımının iptali, kamuoyunun doğrudan izleme hakkını kısıtlamış durumda. Türkiye, bu kritik haftada atılacak adımların neticesini beklerken, güvenlik ve şeffaflık arasındaki dengeyi nasıl kuracağına odaklanacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar