Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

“Hüsnü Kuruntu” karakteriyle ün kazandı | Gazanfer Özcan’ın vefatının üzerinden 16 yıl geçti

Yayımlandı

üzerinde

“Kuruntu Ailesi” ve “Avrupa Yakası” adlı dizilerde canlandırdığı Hüsnü Kuruntu ve Tahsin Sütçüoğlu karakterleriyle özdeşleşen usta oyuncu Gazanfer Özcan’ın vefatının üzerinden 16 yıl geçti.

Semiha Hanım ile Celalettin Bey’in üçüncü çocuğu olarak 27 Ocak 1931’de İstanbul Cihangir’de dünyaya gelen Özcan, Cihangir Firuzağa İlkokulunun ardından Beyoğlu Ortaokulunda okudu.

Vefa Lisesinde öğrenciyken “Hisse-i Şayia” adlı oyunda “Bican Efendi” rolünü üstlenen Özcan, daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarında çocuk bölümüne girdi. Komedi Tiyatrosunda 1955’te sahnelenen “Mahallenin Romanı” oyununda rahatsızlanan Reşit Gürzap’ın yerine sahneye çıkan sanatçı, başarılı olunca kadroya alındı.

Oynadığı “baba” karakterleriyle hatırlanan Özcan, 1950 ve 1960’lı yıllarda çok sayıda sinema filminde rol aldı. Sanatçı, 1962’ye kadar çocuk ve yetişkin oyunlarında tiyatro izleyicisiyle buluştu.

Bir televizyon programında yaptığı açıklamada, oyunculuk serüveninin çocuklukta başladığını aktaran sanatçı, “4-5 yaşındayken mahallelinin, eşin, dostun taklidini yaparak başladım. Çocukça bir başarı elde etmişim ki, komşular özel günlerde benim bir şeyler yapmamı isterdi. Ben de becerebildiğim kadar yapardım. Bir komşumuz ileride ‘İnşallah benim talebem olursun.’ dedi. Allah da onun duasını kabul etti. Lisede o hanım benim İngilizce hocam oldu. O hocamın tiyatroya atılmamda çok büyük rolü oldu.” ifadelerini kullanmıştı.

“HÜSNÜ KURUNTU” KARAKTERİYLE ÜN KAZANDI Usta oyuncu, 12 yıllık arkadaşlıklarından sonra Gönül Ülkü Özcan ile 1962’de dünya evine girdi ve eşiyle Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Tiyatrosunu kurdu. Adile Naşit’in 1962’den 1975’e kadar kadrosunda olduğu Gazanfer Özcan-Gönül Ülkü Tiyatrosu, “tiyatronun altın çağı” olarak adlandırılan bir dönemde kurulup, uzun yıllar ayakta kalan ve meddahlık ile tuluat geleneğinden yararlanan, popüler halk tiyatrosu örneklerini sahneleyen bir topluluk oldu. Topluluğun sahneye koyduğu Türkiye’de türünün öncülerinden biri sayılan Louis Verneuil’in yazdığı ve “L’amant de Madame Vidal” isimli oyundan uyarlanan “Hüsnü Kuruntu” oyununda Özcan, “Hüsnü Kuruntu” karakterini canlandırdı. Gazanfer Özcan’ın yönettiği 1984 yapımı eserde, sanatçıya eşi Gönül Ülkü, Orhan Aydınbaş, Aliye Tölak, Toygun Ateş, Yıldırım Ataç, Atilla Yiğit, Fulya Özcan Ündüz, Gazanfer Ündüz, Nurten Atakmen ve Aynur Aksoy eşlik etti.

İzleyicilerin beğenisini kazanan oyun, 10 Ekim 1985’te Uğur Erkır’ın yönetmenliğinde TRT’de dizi olarak yayınlanmaya başladı. Beş yılda 121 bölüm yayınlanan dizinin ardından, 155 bölüm devam eden “Hüsnü Bey Amca” ve 47 bölüm süren “Bizim Kuruntu Ailesi” dizisi de seyircilerin beğenisini kazandı. Gazanfer Özcan, 1999’da verdiği bir röportajda Hüsnü Kuruntu karakterinin aslında kendisi olduğundan bahsederek, şunları anlatmıştı: “Babamla benim karışımım Hüsnü Kuruntu’dur. Oradan varın yola çıkın. Nasıl bir insan olduğumu, oradan ölçüp anlarsınız. Ben özel hayatta bir Hüsnü Kuruntu’yum. Ben hakikaten kural insanıyımdır. Tiyatroda, özel hayatta, her işte son derece kurallara bağlı insanımdır. Kural dışı hiçbir şey yapmam. Araba kullanmamdan başlayıp, her şey kural içinde yapılmalıdır diye düşünüyorum.” 1998’DE “DEVLET SANATÇISI” UNVANI VERİLDİ

Çizgi dizi “Taş Devri”nde “Fred Çakmaktaş” karakterinin yanı sıra pek çok sinema filmi, televizyon dizisi ve reklam filminde seslendirme yapan Özcan, 1978’de “Avni Dilligil Tiyatro Ödülü” ile 1981’de “İsmail Dümbüllü Ödülü”ne layık görüldü. Özcan’a 1998’de “Devlet sanatçısı” unvanı verildi. Uzun süre ara verdiği sinemaya 2000’de “Komser Şekspir” filmiyle dönen tecrübeli oyuncu, eşi Gönül Ülkü ile 2002’de 50. yıl jübilesini yaptı.

Senaryosunu Gülse Birsel’in kaleme aldığı, 2004’te başlayan “Avrupa Yakası” dizisinde “Tahsin Sütçüoğlu” karakterini oynayan usta sanatçı, son olarak 2007’de vizyona giren “Beyaz Melek” filminin oyuncuları arasında yer aldı.

Usta oyuncu, kronik akciğer rahatsızlığı ve damar tıkanıklığı nedeniyle 1 buçuk ay tedavi gördüğü hastanede 17 Şubat 2009’da vefat etti. Haldun Taner Sahnesi’nde düzenlenen törenin ardından, Özcan’ın cenazesi Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.

“Bu Nasıl İş?”, “Başımıza Gelenler” ve “Baba” adlı dizilerde de rol alan Özcan’ın oynadığı filmlerin arasında ayrıca “İngiliz Kemal Lawrence’e Karşı”, “Çeto Salak Milyoner”, “Fındıkçı Gelin”, “Aramızda Yaşayamazsın”, “Şimal Yıldızı”, “Allı Yemeni”, “Garipler Sokağı”, “Biz İnsan Değil miyiz”, “İki Damla Gözyaşı”, “Külkedisi”, “Damat Beyefendi”, “Şaka Yapma”, “Avare Şoför”, “Çılgın Yenge”, “Televizyon Çocuğu”, “Tokmak Nuri”, “Ah Nerede Vah Nerede”, “Dam Üstüne Çul Serelim”, “Burnumu Keser misiniz?”, “Komser Şekspir” ve “Keloğlan Kara Prens’e Karşı” yer alıyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncuları kimler? Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu

Yayımlandı

üzerinde

Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu:

Merhum sanatçı Murat Göğebakan’ın hayatını ele alan “Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filmi beyaz perde ardından televizyon izleyicileriyle buluşuyor. Peki, Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncuları kimler? Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı oyuncu kadrosu ve karakterleri haberimizde…

Müzikleriyle milyonların kalbine dokunan Murat Göğebakan’ın hikayesini beyaz perdeye taşıyan Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı filmi, hem duygusal yönüyle hem de güçlü oyuncu kadrosuyla dikkat çekiyor. İşte “Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filminin oyuncuları ve canlandırdıkları karakterler…
“Murat Göğebakan: Kalbim Yaralı” filmi, ünlü sanatçının Adana’da başlayan hayat serüveninden, İstanbul’daki müzik yolculuğuna ve hastalık sürecine kadar birçok dönüm noktasını gözler önüne seriyor. Murat Göğebakan’ın hayat mücadelesi, aşkları, hayal kırıklıkları ve sahne arkasındaki gerçekler, seyirciye duygusal bir deneyim sunmayı hedefliyor.
Burak Sevinç – Murat Göğebakan: Filmin başrolünde yer alan Burak Sevinç, ünlü sanatçı Murat Göğebakan’a hayat veriyor. Sanatçının inişli çıkışlı yaşamı, müzik serüveni ve özel hayatı başarılı oyunculuğuyla izleyiciye aktarılacak.Tuvana Türkay – Sema: Murat Göğebakan’ın hayatındaki önemli kadın figürlerinden birini canlandıran Tuvana Türkay, performansıyla dikkat çekecek.
Hakan Meriçliler – Basın Danışmanı / Menajer: Murat Göğebakan’ın kariyer yolculuğunda ona eşlik eden isimlerden biri olarak filmde yer alıyor.Necip Memili – Yapımcı: Müzik sektöründeki çatışmaları ve ilişkileri temsil eden karakterlerden biri.Bahtiyar Engin, Bülent Alkış, Feride Çetin, Furkan Kalabalık gibi başarılı oyuncular da filmde rol alarak güçlü bir ekip oluşturuyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

American Love Story dizisi geliyor: İlk görüntüler yayınlandı

Yayımlandı

üzerinde

Ryan Murphy'den American Love Story dizisi

American Horror Story, Canavar: Jeffrey Dahmer’ın Hikayesi, Feud gibi projelerle tanınan Ryan Murphy’den American Love Story dizisi geliyor.

Ryan Murphy yeni projesi için kolları sıvadı. John F. Kennedy Jr. ile Carolyn Bessette’ini ilişkisini konu alan American Love Story‘den ilk görüntüler paylaşıldı. Dizide başrolleri Paul Kelly ve Sarah Pidgeon paylaşacak. Murphy dizinin Şubat 2026’da izleyiciyle buluşacağını duyurdu.

Dizi, Amerikan kraliyet ailesi olarak kabul edilen JFK Jr. ve Carolyn Bessette’in aşk hikayesini anlatacak. Ünlü çift, 1999 yılında özel uçağın Massachusetts kıyılarında okyanusa düşmesiyle trajik bir şekilde hayatını kaybetti.

Dizide Naomi Watts, JFK Jr.’ın annesi Jackie Kennedy’ye hayat verecek. Grace Gummer, Sydney Lemmon, Noah Fearnley ve Alessandro Nivola gibi isimler de dizi kadrosunda yer alıyor.

Okumaya Devam Et

Magazin

Karaciğer ve böbreklerdeki toksinleri temizliyor: 8 muhteşem meyve

Yayımlandı

üzerinde

Karaciğer ve böbreklerdeki toksinleri temizliyor: 8 muhteşem meyve

Karaciğer ve böbrekler, vücudun zararlı toksinlerden arınmasını sağlayan hayati organlar arasında yer alıyor. Ancak bu organlar zamanla yıpranabiliyor ve desteklenmeye ihtiyaç duyabiliyor. Bilimsel araştırmalar, bazı meyvelerin bu iç temizlik sürecine katkı sağladığını ortaya koyuyor.

İşte karaciğer ve böbrek sağlığını desteklediği bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış 8 meyve:
Antioksidan zengini yaban mersini, içeriğindeki antosiyaninler sayesinde karaciğeri oksidatif strese karşı koruyor. Yapılan araştırmalarda, bu meyvenin karaciğer fibrozunu azaltmaya yardımcı olduğu tespit edildi. Aynı zamanda böbreklerdeki yaşa bağlı işlev kaybını yavaşlattığı da belirtiliyor.
Papaya, sadece sindirimi kolaylaştırmakla kalmıyor; flavonoid içeriği sayesinde karaciğerin zararlı maddeleri atmasına da destek oluyor. Yüksek su içeriği ve doğal diüretik etkisi sayesinde böbrek fonksiyonlarını da teşvik ediyor.
Resveratrol içeren kırmızı üzüm, karaciğerdeki iltihabı azaltma ve hücre yenilenmesini destekleme özelliğiyle dikkat çekiyor. Ayrıca içerdiği potasyum sayesinde böbrek taşı riskini düşürmeye yardımcı oluyor.
Nar, antioksidan içeriğiyle böbreklerdeki oksidatif stresi azaltıyor. Diyaliz hastalarında yapılan çalışmalarda, nar suyunun böbrek hasarını azalttığı gözlemlendi. Polifenolleri ise karaciğerde yağ birikimini önlemeye katkı sunuyor.
Karaciğerin detoks görevini yerine getirmesine yardımcı olan glutatyon açısından zengin olan avokado, ayrıca detoks enzimlerinin üretimini de artırıyor. Potasyum yönünden zengin olması, böbreklerin sağlıklı kan basıncını korumasını destekliyor.
C vitamini deposu limon, içeriğindeki sitrik asit sayesinde karaciğerin safra üretimini destekliyor. Bu, sindirime ve toksinlerin parçalanmasına yardımcı oluyor. Limon, aynı zamanda idrar sitratını artırarak böbrek taşlarının önlenmesinde de rol oynuyor.
Yüksek su içeriğiyle bilinen karpuz, sitrülin adlı amino asit sayesinde karaciğerin amonyak filtreleme kapasitesini artırıyor. Ayrıca idrar akışını destekleyerek böbrekler üzerindeki yükü hafifletiyor.
Elmalar, karaciğerin yükünü hafifleten pektin lifi ile sindirim sistemindeki toksinleri bağlamaya yardımcı oluyor. Potasyum içeriğinin düşük olması da, böbrek fonksiyonları azalmış bireyler için bu meyveyi uygun bir seçenek haline getiriyor.Beslenme uzmanları, bu meyvelerin düzenli ve dengeli tüketiminin karaciğer ve böbrek sağlığı üzerinde olumlu etkiler sağlayabileceğini belirtiyor. Ancak her bireyin sağlık durumu farklı olduğu için, özellikle kronik rahatsızlıkları bulunanların bu tür destekleri kullanmadan önce hekim görüşü alması önem taşıyor.
Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar