Açıklaması:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “yolsuzluk” soruşturması kapsamında İBB Ağaç ve Peyzaj A.Ş. personeline yönelik düzenlenen yeni operasyonda 7 şüpheli, “ihaleye fesat karıştırma” ve “rüşvet” suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sürecin detayları, iddialar ve olası yansımalar makalemizde.

Giriş

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen kapsamlı “yolsuzluk” soruşturması son olarak İBB Ağaç ve Peyzaj A.Ş. personeline yapılan operasyona evrildi. 22 Mayıs 2025 tarihinde 7 kişi, “ihaleye fesat karıştırma” ve “rüşvet” suçlamalarıyla gözaltına alınarak tutuklama talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi ve tutuklanarak cezaevine gönderildi .

Operasyonun Kapsamı ve Gerekçesi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmanın 2024/228233 sayılı dosyası, Ekrem İmamoğlu liderliğinde kurulduğu iddia edilen suç örgütüne odaklanıyor. Soruşturma kapsamında, İBB Ağaç ve Peyzaj A.Ş.’de gerçekleştirilen ihalelerde usulsüzlük yapıldığı ve bu yolla rüşvet alındığı iddiaları üzerine 7 şüpheliye 22 Mayıs’ta gözaltı kararı çıkarıldı. Şüphelilerin İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde alınan ifadelerinin ardından mahkemeye sevk edilmesiyle birlikte tutuklama kararına hükmedildi .

Tutuklanan Şüphelilerin Suçlamaları

Mahkeme kararına göre, tutuklu yargılanacak şüpheliler hakkında şu suçlamalar yöneltiliyor:

• İhaleye fesat karıştırma: Kamu ihalelerinde taraflı düzenleme ve usulsüz avantaj sağlama.

• Rüşvet: İhale sürecinde menfaat karşılığı para ya da mal alınması/vaadi.

Bu suçlamalar, hem Türk Ceza Kanunu’nda hem de Kamu İhale Kanunu’nda ağır yaptırımlara tabi. Rüşvet ve ihale yolsuzluğu suçlarından mahkûmiyet halinde uzun süreli hapis cezaları öngörülüyor

Önceki Dalgalı Operasyonlar ve Bağlam

Bu operasyon, İBB’ye yönelik soruşturmada üçüncü dalgayı oluşturuyor. Daha önceki dalgalarda toplam 20 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 13’ü tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, kalanlar ise adli kontrol hükümleriyle serbest bırakılmıştı . Özellikle Medya A.Ş. ve Kültür A.Ş. ihalelerinde rüşvet ve usulsüzlük iddiaları gündeme gelmiş, İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin de önceki operasyonlarda yargılanan isimler arasında yer almıştı .

Siyasi ve Hukuki Yansımalar

Operasyonun siyasi boyutu da yoğun tartışmalara neden oldu. İBB yönetimi ve muhalefet partileri, operasyonların “siyasi ayağı” bulunduğu argümanını öne sürerken, iktidar kanadı “hukukun üstünlüğü” vurgusu yapıyor. Hukuki süreç devam ederken, yargılamanın şeffaf ve adil yürütülmesi talebi hem yerel hem ulusal basında geniş yer buluyor.

İBB ve İmamoğlu’dan Açıklama

İBB cephesinden konuyla ilgili resmi bir açıklama gelmemiş olsa da, daha önceki operasyonlarda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, hukuki işlemlere saygı duyduklarını ve soruşturmanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirtmişti. Bu operasyonun İBB’nin günlük işleyişini engellememesi ve hizmetlerin aksamaması da özellikle kamuoyuna duyurulan hedefler arasında yer aldı

Sonuç ve Beklentiler

Yargı sürecinin seyri, hem İBB’nin itibarını hem de Türkiye’deki kamu ihale sisteminin güvenilirliğini test edecek. Önümüzdeki günlerde mahkemede verilecek ara kararlar, tutukluluk sürelerinin uzatılıp uzatılmayacağı veya adli kontrol şartlarıyla tahliyelerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği yönünde belirleyici olacak. Hukuki zeminde şeffaflığın korunması, soruşturmanın siyasi arenadan bağımsız yürütülmesi yönündeki beklentiler ise kamuoyunda yüksek.

Yükselen yolsuzluk iddiaları ve art arda gelen operasyonlarla İBB’nin gündemden düşmeyen “ihale soruşturmaları”, uzun süre daha hukuki ve siyasi tartışmaların merkezinde kalacağa benziyor.

623’Ü YABANCI 3 BİN PERSONEL GÖREV ALDI

Tatbikata; Türk Hava Kuvvetleri’nden 12 adet F-16 uçağı, HİK (Havadan Erken İhbar) uçağı, 1 adet ANKA-S İHA, 1 adet AKINCI İHA (İnsansız Hava Aracı), 3 adet AS-532 (Cougar tipi helikopter), 3 adet T 70 helikopter, 1 adet CN 235 kargo uçağı 11 personel kurtarma timi, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na ait 1 adet AS-532 ve 2 adet T-129 ATAK helikopterleri ve 1 tim, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 1 SAT görev timi, Jandarma Genel Komutanlığı’ndan 1 adet S-70 helikopteri ve 1 tim, Özel Kuvvet Komutanlığı’ndan 1 adet S-70 helikopteri ve 1 tim, Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan 1 adet AB-412 helikopter ile 1 tim, ABD Hava Kuvvetlerinden 2 adet UH-60 helikopter, 1 adet B-52 (bombardıman uçağı) 1 tim, Almanya Hava Kuvvetleri 1 tim, Azerbaycan Hava Kuvvetleri’nden 2 adet SU-25 ve 1 tim, İtalya Hava Kuvvetleri’nden 2 adet HH-101 helikopter, 1 tim, Katar Hava Kuvvetleri’nden 2 adet AH-64 helikopter, 2 adet AV-139 helikopter, 2 adet NH-90 helikopter, 2 adet TB-2 İHA (İnsansız Hava Aracı), 1 adet C-17 kargo uçağı, 1 adet C-130 kargo uçağı, 2 tim, Polonya Hava Kuvvetleri’nden 1 tim, Romanya Hava Kuvvetleri’nden 2 adet IAR-330 helikopter ile 2 tim, Slovakya Hava Kuvvetleri’nden 2 tim, Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri’nden 2 adet AS-532 helikopter, 2 tim katıldı. Tatbikatta 623’ü yabancı 3 bin personel görev aldı.

Açıklaması
TBMM önünde yetkiliyle görüşme talebi reddedilen şahıs, havaya üç el ateş açtı. Olay, Meclis polislerinin hızlı müdahalesiyle kontrol altına alındı ve şüpheli gözaltına alındı.

Olayın Özeti

22 Mayıs 2025 akşam saatlerinde Ankara’nın Çankaya ilçesinde bulunan TBMM Milli Egemenlik Parkı’nda gergin anlar yaşandı. İddiaya göre, Meclis’e taksiyle gelen bir kişi, TBMM’de görevli bir yetkiliyle görüşme talebinde bulundu. Talebi reddedilen şahıs, bunalıma girdiğini iddia ederek üzerindeki silahla havaya üç el ateş etti. Bölgedeki polis ekipleri, silah seslerini duyar duymaz müdahale ederek şüpheliyi kısa süre içinde gözaltına aldı

Şahsın Motivasyonu ve Psikolojik Durumu

Olay yerine ilişkin ilk bilgilere göre, gözaltına alınan şüphelinin “ailevi sorunlar” yaşadığı ve Meclis’e girişine izin verilmemesinin ardından psikolojik bunalıma girdiği belirtildi. Zanlının, polis gözaltısına alınırken “hastayım” şeklinde bağırdığı ve olayın tamamen stres kaynaklı bir tepki olduğu değerlendiriliyor

Polis Müdahalesi ve Güvenlik Önlemleri

Silah seslerinin yankılanmasıyla birlikte TBMM çevresindeki nöbet noktalarında bulunan Meclis polisleri hızla olay yerine intikal etti. Zanlıyı etkisiz hale getiren ekipler, güvenlik çemberini genişleterek Meclis’e giriş çıkışları geçici süreyle durdurdu. Olay sonrası TBMM çevresindeki güvenlik önlemleri en üst düzeye çıkarılarak, zırhlı araç ve takviye personel konuşlandırıldı

Soruşturmanın Seyrine Dair Detaylar

Olayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resmî soruşturma başlatıldı. Savcılık, zanlının getirdiği silahın ruhsatsız olup olmadığını, kullanılan mermilerin niteliğini ve failin geçmişine ilişkin dosya taramasını sürdürüyor. Ayrıca, TBMM güvenlik kameraları görüntüleri ve görgü tanıklarının ifadeleri titizlikle incelenerek tam olay akışı belgelenecek.

Uzman Görüşü ve Önleyici Tedbirler

Güvenlik uzmanları, TBMM gibi kritik yapılar önünde izinsiz silah bulundurmanın önlenmesi için denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle ziyaretçi girişlerinde daha kapsamlı X-ray taramaları ve kimlik doğrulama süreçlerinin sıkılaştırılması, benzer olayların önüne geçilmesinde kilit rol oynayabilir.

Sonuç ve Değerlendirme

TBMM önünde yaşanan bu olay, kamu güvenliği ve demokratik kurumlara yönelik tehdit algısını artıran ciddi bir gösterge olarak değerlendiriliyor. Hızlı polis müdahalesi ve etkin güvenlik uygulamaları sayesinde olay büyümeden kontrol altına alınsa da, yetkililer benzer vakaları önlemek adına kapsamlı tedbirlerin hayata geçirilmesi gerekliliğine dikkat çekiyor.