Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Gündem Yaratan Çıkış: “İstanbul’da Escobar Düzeni Kuran Onlar”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TBMM grup toplantısındaki çarpıcı açıklamaları gündeme damgasını vurdu. “Oyunu yazan onlar, çalıp çırpan onlar, İstanbul’da Escobar düzeni kuran onlar…” ifadeleriyle muhalefeti eleştiren Erdoğan’ın sözleri, İstanbul ve siyaset gündeminde nasıl yankı buldu? İşte detaylı analiz ve yorumlar.


Giriş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM’de gerçekleştirdiği grup toplantısında yaptığı konuşmada, İstanbul’da yaşanan yolsuzluk soruşturması çerçevesinde dikkat çekici ifadeler kullandı. Konuşması sırasında “oyunu yazan onlar, çalıp çırpan onlar, İstanbul’da Escobar düzeni kuran onlar; şikayeti yapan onlar…” şeklinde söylemleri, hem muhalefeti hem de İBB’ye yönelik eleştirileri içeriyor. Bu makalede, Erdoğan’ın çıkışını detaylandırıyor; siyaset, ekonomi ve kamuoyu üzerindeki etkilerini analiz ediyoruz.


Konuşmanın Detayları ve Ana İfadeler

1. Çarpıcı Sloganlar ve Eleştiriler

  • “Oyunu Yazıp Sahneleyenler”:
    Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında İstanbul’daki yolsuzluk soruşturması kapsamında İBB’de yaşanan olaylara dikkat çekmek amacıyla, muhalefetin rolüne vurgu yaptı. Erdoğan’ın “oyunu yazan onlar, çalıp çırpan onlar” ifadeleri, siyasi arenada düzen kurma iddialarına dair sert bir eleştiri olarak öne çıkıyor.

  • “Escobar Düzeni”:
    İfadede yer alan “İstanbul’da Escobar düzeni kuran onlar” benzetmesi, şehirdeki suç ve yolsuzluk olaylarını, ünlü kolombiyalı uyuşturucu baronu Pablo Escobar’ın yöntemleriyle kıyaslayarak, sistematik bir düzensizliğin varlığına işaret ediyor. Bu benzetme, hem muhalefet eleştirisini hem de mevcut siyasi atmosferi sert bir dille yansıtıyor.

  • “Şikayeti Yapanlar ve İhbar Sırası”:
    Erdoğan, aynı zamanda şikayette bulunan, savcı kapısına ihbar sırasına girenleri de eleştirerek, bu durumun mevcut iç hesaplaşmanın bir parçası olduğunu vurguladı.

2. Siyasi ve Ekonomik Bağlam

  • Siyaset Sahnesinde Yeni Oyun:
    Erdoğan, 19 Mart’tan bu yana siyaset sahnesinde “çok farklı bir oyun” oynandığını belirterek, muhalefetin stratejilerini sert ifadelerle eleştirdi. Açıklamalarında, muhalefetin hem kendi içinde yaşanan tartışmalardan hem de oy alan kapışmalarından sorumlu tutulduğunu ifade etti.

  • Ekonomik İstikrar ve Küresel Rekabet:
    Toplantısında küresel ticaret savaşlarının ve gümrük tarifelerinin etkilerine de değinen Erdoğan, Türkiye’nin güçlü altyapısı, üretim çeşitliliği ve ekonomik reform programlarıyla bu krizi atlatacağını anlattı. Bu bağlamda, “Terörsüz Türkiye” hedefini de vurgulayarak, ekonomik disiplini ve dış dengedeki iyileşmeleri öne çıkardı.

3. Muhtemel Siyasi Yansımalar ve Tepkiler

  • CHP’ye Yönelik Sert Eleştiriler:
    Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefet partisinin (özellikle CHP) iç hesaplaşmalarını ve siyaset sahnesindeki rollerini sert bir dille hedef aldı. “CHP demek cunta demektir” ifadesi, CHP’nin geçmişteki darbe girişimleri ve yolsuzluk vakalarını hatırlatarak, parti içindeki sorunların dışarı yansıtıldığını öne sürüyor.

  • Reaksiyonlar ve Kamuoyu:
    Açıklamaların ardından sosyal medyada ve basında geniş yankı uyandırdığı gözlemlendi. Muhalefet, bu ifadeleri sert ve saldırgan bulurken, destekleyenler ise Erdoğan’ın açıklamalarını ülkenin iç hesaplaşmalarının bir yansıması olarak değerlendiriyor. Bu durum, ilerleyen günlerde siyasi tartışmaların odak noktası haline gelebilir.


Konuşmanın Siyasi Strateji ve İletişim Analizi

1. Dil ve Üslup:

  • Açık ve Net Eleştiri:
    Erdoğan’ın kullandığı doğrudan ve sert dil, muhalefetin iç hesaplaşmalarını ve siyasi stratejilerini göz önüne seriyor. Bu üslup, halk arasında kendine güveni olan bir lider imajı yaratma çabası olarak yorumlanabilir.

  • Benzetmeler ve Yansıtıcı İfadeler:
    “Escobar düzeni” gibi benzetmeler, suç ve yolsuzluk olaylarının sistematik yapısını vurgularken, karşı tarafın daha önceki eylemlerine yönelik göndermelerle de tarihi bağlamı kullanıyor.

2. Medya ve Sosyal Medya Etkisi:

  • Yüksek Düzeyde İlgililik:
    Açıklamaların medya ve sosyal medyada geniş yankı bulması, konunun gündemden düşmeyeceğini işaret ediyor. Bu tür ifadeler, haber siteleri, sosyal medya platformları ve televizyon tartışmalarında tekrar tekrar ele alınacak.

  • Sonuç ve Değerlendirme

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TBMM grup toplantısında yaptığı bu çarpıcı çıkış, siyaset dünyasında büyük yankı uyandırdı. İstanbul’da yaşanan yolsuzluk soruşturması, muhalefetin siyaset sahnesindeki oyunları ve geçmişe dayalı eleştirilerle birlikte, ülke gündeminde tartışma konusu haline geldi. Erdoğan’ın kullandığı sert dil ve benzetmeler, hem siyasi stratejisinin hem de halkla iletişiminde güç gösterisi olarak yorumlanabilir.

    Gündem yaratan bu çıkış, ilerleyen günlerde siyasi tartışmaların odağında yer alırken, ekonomi, dış politika ve iç siyasi hesaplaşmalar gibi konularda da yeni tartışmalara zemin hazırlayacak. Yarın DEM Parti heyetini kabul edeceğini belirten Erdoğan, ülke içinde “Terörsüz Türkiye” hedefini irade olarak teyit edecek. Böylece, siyasi çekişmelerin ve ekonomik reformların yansımaları kamuoyunda tartışılmaya devam edecek.

Gündem

ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı

Yayımlandı

üzerinde

ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı

Tarih: 14 Aralık 2025 | Okuma Süresi: 3 DAKİKA SAAT: 03:00

ABD’nin gözde eğitim kurumlarından Brown Üniversitesi, silahlı şiddetin pençesine düştü. Saldırganın kampüste terör estirdiği olayda 2 kişi hayatını kaybetti, 8 kişi ağır yaralandı. Tamamen siyah giyinmiş şüpheli, polise ve FBI’a rağmen hâlâ bulunamadı.

ABD’nin Rhode Island eyaletinin Providence şehrinde bulunan seçkin Brown Üniversitesi’nde silahlı bir saldırı meydana geldi. Saldırıda en az 2 kişi öldü, 8 kişi ağır yaralandı. Saldırganın kampüsten kaçtığı ve polisin geniş çaplı bir arama başlattığı bildirildi. Olay, ABD’deki silahlı şiddet salgınına bir yenisi daha eklerken, ülkedeki güvenlik ve silah kontrol tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

 Son Dakika Gelişmeleri ve Olay Yerinden Görüntüler

Providence Polis Teşkilatı Müdür Yardımcısı Tim O’Hara, şüpheliyi tamamen siyah giyinmiş bir erkek olarak tanımladı. Üniversite yetkilileri, öğrencilere ve personelde acil durum uyarısı göndererek, bulundukları yerlerde kalmalarını ve güvenli alanlara sığınmalarını istedi. Bazı öğrenciler kampüsten tahliye edildi.

Olayın ardından bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, FBI’ın olay yerine gönderildiğini duyurdu. Saldırının nedeni ve hedefi henüz netlik kazanmadı. Polis, şüphelinin yakalanması için kampüs ve çevresinde yoğun çalışma yürütüyor.

Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırı sonrası polis ekipleri kampüs çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Öğrenciler güvenli bölgelere yönlendirildi.

 ABD’de Silahlı Şiddet: Bitmeyen Bir Kâbus

Bu saldırı, ABD’de giderek kronikleşen bir halk sağlığı krizi haline gelen silahlı şiddetin en son örneği. Independent Türkçe’de yer alan bir analize göre, Amerikalıların silahlı şiddeti azaltmaya yönelik çaresizlik duyguları artıyor ve toplumda bir “teslimiyet” havası hâkim. Sadece geçtiğimiz 4 Temmuz hafta sonunda ülke genelinde en az 22 kitlesel silahlı saldırı meydana geldi ve 20 kişi hayatını kaybetti.

Silahlı şiddet, beyzbol ve elmalı turta kadar “Amerikan” bir olgu haline gelmiş durumda. Uzmanlar, bu durumun arkasında güçlü silah lobilerinin ve siyasi sistemdeki düğümlenmenin yattığını belirtiyor. Bir aktivistin ifadesiyle, “Amerikalıların çoğunluğu silah güvenliği ve silah reformuna inanırken, Cumhuriyetçi Parti onların ölümünde, hayatlarının kurtulmasındakinden daha fazla kâr görüyor”.

Tarihten Yansımalar: Columbine ve Diğerleri

Brown Üniversitesi’ndeki bu saldırı, akıllara ABD’nin en karanlık okul saldırılarını getirdi. Bunların en sembolik olanı, 1999’da Colorado’daki Columbine Lisesi’nde yaşandı. Eric Harris ve Dylan Klebold isimli iki öğrenci, 12 öğrenci ve 1 öğretmeni öldürdü, 24 kişiyi yaraladı. Bu saldırı, ABD’de okul güvenliği konusunda büyük değişikliklere yol açtı ve “aktif saldırgan” durumlarında polis müdahale taktiklerini kökten değiştirdi.

 Brown Üniversitesi: Seçkin Bir Kurumda Travma

Brown Üniversitesi, Ivy League olarak bilinen seçkin üniversiteler liginin bir üyesi. Dünyanın dört bir yanından gelen parlak öğrencilere ev sahipliği yapan üniversite, şimdi derin bir travma yaşıyor. Olayın, akademik takvimi ve öğrencilerin psikolojik sağlığını nasıl etkileyeceği merak konusu.

Üniversite yönetiminin, kriz danışmanlığı ve psikolojik destek hizmetlerini devreye aldığı bildiriliyor. Saldırının, üniversitelerdeki güvenlik protokolleri üzerine ulusal düzeyde bir tartışma başlatması bekleniyor.

 Soruşturma ve Politika Etkileri

FBI ve yerel kolluk kuvvetlerinin ortak soruşturması devam ederken, saldırının siyasi yankıları da büyüyor. Başkan Trump’ın müdahalesi, olayın ulusal güvenlik boyutunu gösteriyor. Her büyük silahlı saldırıdan sonra olduğu gibi, bu olay da silah kontrol yasaları ve ruh sağlığı hizmetlerine erişim konusundaki tartışmaları alevlendirecek.

Ancak numaralı analizde belirtildiği gibi, geçmişte Sandy Hook ve Parkland gibi büyük trajediler bile kalıcı ve etkili federal yasaların çıkmasını sağlayamadı. Ulusal Tüfek Birliği (NRA) gibi lobi gruplarının etkisi ve politik kutuplaşma, her seferinde reform çabalarını baltaladı.

Brown Üniversitesi’ndeki bu trajik olay, ABD’nin silahlı şiddet epidemisiyle mücadelede ne kadar yol kat etmesi gerektiğinin acı bir göstergesi. Öğrenciler, aileler ve tüm toplum, bir kez daha güvenlik ve özgürlükler arasındaki dengeyi düşünmeye zorlanırken, soruşturmanın sonuçları ve şüphelinin yakalanması tüm dünyanın merakla beklediği bir gelişme olmaya devam ediyor.

Brown Üniversitesi’nde Silahlı Saldırı Paniği:  Öğrenciler Kilit Altında

Okumaya Devam Et

Gündem

Dilovası Yangınında İddianame Hazır: istenen cezalar belli oldu

Yayımlandı

üzerinde

Dilovası Yangınında İddianame Hazır: istenen cezalar belli oldu

Dilovası’ndaki kozmetik fabrikası yangını faciasında hayatını kaybeden 7 işçi için adalet yolunda önemli bir adım atıldı. Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı, 16 sanık hakkında hazırladığı iddianameyi mahkemeye sundu. Şirket yetkilisi 4 sanık için en ağır suçlama olan “olası kastla öldürme” talebinde bulunuldu.

📍 Tarih: 13 Aralık 2025 | ⏳ Okuma Süresi: 4 dakika |Saat: 19:30

İddianamede Yer Alan Suçlamalar ve Talepler

Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, sanıkları üç farklı suç kategorisinde sorumlu tutuyor.

1. “Olası Kastla Öldürme” Suçlaması (En Ağır Cezayı Gerektiren Suç)

· Sanıklar: İsmail Oransal, Altay Ali Oransal, Aleyna Oransal, Gökberk Güngör.
· Kimdir: Yangının çıktığı Ravive Kozmetik San. ve Dış Tic. A.Ş. ile LYKKE Kozmetik firmalarının yetkili ortakları.
· Talep: 7 kişinin ölümünden dolayı “olası kastla öldürme” suçundan cezalandırılmaları.

2. “Bilinçli Taksirle Ölüme Neden Olma” Suçlaması

· Sanıklar: 8 sanık.
· Talep: “Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan yargılanmaları.

3. “Suçluyu Kayırma” Suçlaması

· Sanıklar: 4 sanık.
· Talep: Delil karartma veya soruşturmayı engelleme şüphesiyle “suçluyu kayırma” suçundan dava açılması.

Dava: Gebze Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan davanın, işçi sağlığı ve güvenliği alanında emsal teşkil etmesi bekleniyor.

🔥 Facianın Başlangıcı: Ne Olmuştu?

Tarihe bir iş cinayeti olarak geçen facia, 8 Kasım 2025 Cumartesi sabahı Kocaeli’nin Dilovası ilçesi Mimar Sinan Mahallesi’nde bulunan bir kozmetik fabrikasında yaşandı.

· Yangın, sabah saat 09.00 sıralarında, üretim sırasında alkolün kazana aktarımı sırasında statik elektrik boşalması veya elektriksel kontak kaynaklı tutuşma neticesinde çıktı.
· İlk belirlemelere göre 6 kişi hayatını kaybetti. Ancak ağır yaralı olarak kaldırılan Tuncay Yıldız’ın daha sonra vefat etmesiyle can kaybı 7’ye yükseldi. Olayda 7 kişi de yaralandı.
· Hayatını Kaybedenler: Esma Dikan (3 çocuk annesi), Hanım Gülek (65), Şengül Yılmaz (55), Nisa Taşdemir (17), Tuğba Taşdemir (18) ve Cansu Esatoğlu (16). Mağdurların arasında iki çocuk işçinin bulunması toplumda büyük üzüntü ve tepkiye neden oldu.

⚖️ Soruşturma Süreci ve Gözaltılar

Facia sonrası başlatılan soruşturma hızla genişledi.

· Gözaltılar: Yangından sonraki günlerde, aralarında fabrika sahibi ve vardiya amirlerinin de bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı.
· Tutuklamalar: Gözaltına alınanlardan 7’si tutuklanırken, 4’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklananlar arasında fabrika sahibi Kurtuluş Oransal ve ailesi de yer aldı.
· Kaçma Girişimi: Fabrika sahibi Kurtuluş Oransal’ın, yangından hemen sonra içi para dolu bir çantayla Yalova’da kaçmaya hazırlanırken yakalandığı belirlendi. Ayrıca oğlu ve yeğeninin de yurt dışına kaçma hazırlığı yaptıkları sırada yakalandığı ifade edildi.

 Kurumsal Sorumluluk ve Görevden Almalar

Facia, denetim mekanizmalarına dair ciddi soru işaretlerini de beraberinde getirdi. İlgili kurumlarda geniş çaplı görevden almalar yaşandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda 7 kişi açığa alındı:

· SGK Kocaeli İl Müdürü ve Yardımcısı
· Gebze Sosyal Güvenlik Merkez Müdürü
· İŞKUR Kocaeli İl Müdürü
· İŞKUR Dilovası Hizmet Merkezi Müdürü
· İŞKUR CİMER’den Sorumlu Şube Müdürü
· Bir personel

Dilovası Belediyesi’nde 5 kişi görevden uzaklaştırıldı:

· Belediye Başkan Yardımcısı Necati Temiz
· Zabıta Müdürü Nizamettin Balcı
· 3 zabıta memuru

Bakanlık, olayla ilgili iki başmüfettiş ve bir müfettiş görevlendirdiğini açıkladı.

 Tepkiler ve Siyasi Sorumluluk Çağrıları

CHP Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, yangının nedeni olarak “açgözlülük, denetimsizlik ve beceriksizlik” olduğunu belirtti. Avşar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Dilovası Belediye Başkanı’na seslenerek, “biraz onurunuz varsa derhal istifa edin” ifadelerini kullandı.

 Sosyal Medyadan İlginç ve Üzücü Gelişme

Olayla ilgili bir başka gelişme de sosyal medyadan geldi. Yangında hayatını kaybedenlere yönelik Telegram platformunda hakaret içerikli paylaşımlar yapıldığı tespit edildi. Paylaşım yapan iki şüpheli, Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanarak tutuklandı.

İddianamenin kabul edilerek davanın başlamasıyla birlikte, Türkiye’nin kanayan yarası haline gelen iş cinayetlerinde hukuki sorumluluğun sınırları da netleşmeye başlayacak. Süreç, hem mağdur aileler hem de tüm kamuoyu tarafından titizlikle takip ediliyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

4 ildeki yasa dışı bahis operasyonunda 10 tutuklama

Yayımlandı

üzerinde

Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 9 Aralık’ta yasa dışı bahis oynattığı ve suç gelirlerini akladığı belirlenen bir gruba yönelik Elazığ, İstanbul, Kocaeli ve Sivas’ta belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi.

Operasyonda, 13 şüpheli yakalandı, adreslerde bulunan dijital materyallere el konuldu.

Şebekenin, yasadışı bahiste kullanılmak üzere “set” olarak tabir edilen 3. kişilere ait kimlik bilgilerini topladıkları ve bunlara banka hesapları açıp, adlarına GSM hattı çıkardıkları, çıkarılan banka kartlarını ve GSM hatlarını şifreleri ile birlikte yasa dışı bahis sitesi sahiplerine göndererek her hesap için maddi menfaat elde ettikleri, ayrıca banka hesaplarına bloke konulanlardan tehdit ve şantaj yoluyla tahsis ettirdikleri kazançları, yasa dışı bahis sitesi sahiplerine ilettikleri veya zimmetlerine geçirdikleri belirlendi.

Banka hesap hareketleri incelendiğinde 45 milyon lira işlem hacmi olduğu tespit edildi.

Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan 10’u çıkarıldıkları nöbetçi hakimlikçe tutuklandı, 1’i hakkında adli kontrol kararı uygulanarak diğerleri serbest bırakıldı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar