Ekonomi
Bakan Şimşek: Ekonomi olumlu döngüye girdi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, karşı karşıya kalınan şoklar sonrasında enflasyon beklentilerinin iyileştiğine, enflasyonun düşmeye devam ettiğine işaret ederek, “Dolayısıyla büyük resme baktığınız zaman, şokların iyi yönetildiği kanısındayım. Şoklar öncesi seviyelere döndük.” dedi.
Şimşek, Kanal 7 yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Son birkaç ayda hem iç hem de dış şoklar anlamında oldukça yoğun bir dönem geçirdiklerine işaret eden Şimşek, ekonominin tekrar olumlu döngüye girdiğini söyledi.
Şimşek, sürecin iyi yönetildiğini aktararak, “Finansal göstergelerin çoğu şok öncesi döneme döndü. Brüt rezervlerimiz mart ortasında 170 milyar doların biraz üzerindeydi. Şu anda tekrar 170 milyar dolara geldik. Günlük Merkez Bankasının bilançosuna baktığınızda şu anda brüt rezervler 172 milyar dolar civarı. Dolayısıyla brüt rezervde, şoklar başlamadan önceki seviyelere geri döndük. Swap hariç net rezervde üçte ikiden fazla toparlanma söz konusu.” diye konuştu.
Bu dönemde ülke risk priminin (CDS) 256’lardan 380’leri bulduğunu bildiren Şimşek, “Şu anda 280 civarına geri geldi. Rakamlara baktığınız finansal göstergelerin çoğu mart ortasına dönmüş durumda. Reel ekonomiye bakınca, finansal koşullarda bir sıkılaşma oldu. Bu sıkılaşmanın etkileri oldu. Ama şimdi tekrar finansal koşullar gevşemeye başladı. Geçen ay finansman maliyetlerinde önce yüzde 49’lardan 46’lara düşüş oldu. Şimdi de 43 civarına. Finansman maliyetlerinde, daha doğrusu faizlerde bir gevşeme söz konusu. ” değerlendirmelerinde bulundu.
“HARCAMA DİSİPLİNİNİ DEVAM ETTİRİYORUZ”
Şimşek, büyümenin ılımlı şekilde devam ettiğini ve cari açıkta önemli bir bozulma yaşamadıklarını bildirerek, “Harcama disiplinini devam ettiriyoruz. Bütçe hedeflerini, harcama ayağında tabiri caizse sektirmeyeceğiz. Bir sapma olmayacak. Ama takdir edersiniz ki ekonomideki büyüme ılımlı. Bizim öngörülerimizin bir miktar altında seyrediyor. O da bizim gelir performansımızı olumsuz etkiliyor.” ifadesini kullandı.
“ULUSLARARASI NORMLARA UYGUN DAVRANDIK”
Şimşek, ticaret savaşlarının başlı başına risk iştahını düşüren, ülkelerden fon çıkışını tetikleyen bir husus olduğuna işaret ederek, buna ek olarak bölgede de savaş yaşandığını anımsattı.
O dönemde petrol fiyatlarının 70 dolarların üzerine çıktığını sonradan yeniden düştüğünü aktaran Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bunların hepsi bizi doğrudan veya dolaylı etkileyen gelişmeler. Biz ne yaptık? Kural bazlı davrandık. Uluslararası normlara uygun davrandık. Paniklemedik. Gerekli tedbirleri, gereken dozda ve gerektiği zaman aldık. Program rüştünü ispatladı. Birden fazla şokla karşı karşıya kaldık. Ancak buna rağmen enflasyon beklentileri iyileşiyor, enflasyon düşmeye devam ediyor, cari açık kontrol altında, reel ekonomide ılımlı büyüme devam ediyor. Dolayısıyla büyük resme baktığınız zaman, şokların iyi yönetildiği kanısındayım. Şoklar öncesi seviyelere döndük.”
“KONKORDATO İLAN EDEN FİRMA SAYISI 3 BİN 100’ÜN ALTINDA”
Şimşek, finansal koşullar sıkılaşınca reel sektörden, ekonomik aktörlerden şikayetlerin arttığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz bunun farkındayız. Ama reel sektörün bilançosundaki bozulma dönem dönem ifade edildiği boyutlarda değil. Konkordato ilan eden firma sayısı 3 bin 100’ün altında. En son rakam, ocak-haziran dönemi için 3 bin 72 civarındaydı. Bu firmaların toplam özel sektör cirosundaki payı yüzde 0,69, toplam ihracattaki payı yüzde 0,59, istihdamdaki payı yüzde 0,78, toplam nakdi kredilerdeki payı ise yüzde 0,88. Bütün göstergelere baktığınız zaman konkordato ilan eden bütün firmaların reel sektör içerisindeki payı yüzde 1’in altında.”
Karşılıksız çeklerin toplam çeklere oranının haziran itibarıyla yüzde 2,6 olduğu bilgisini paylaşan Şimşek, bu rasyonun 12 yıllık ortalamasının yüzde 2,5 olduğunu, dolayısıyla uzun vadeli ortalamalardan büyük bir sapma olmadığını bildirdi.
Şimşek, haziran itibarıyla ticari kredilerin yalnızca yüzde 1,6’sında tahsilat sorunu yaşandığını, uzun vadeli oranın ise yüzde 3,1 olduğunu belirterek, mevcut seviyenin tarihsel ortalamanın altında kaldığını söyledi.
“İHTİYACA GÖRE YENİ KARARLAR ALIYORUZ”
Finansal İstikrar Komitesinde risk unsurlarını değerlendirdiklerini, ona göre adım attıklarını anlatan Şimşek, ihtiyaca göre müdahale edip yeni kararlar aldıklarını söyledi.
Şimşek, Merkez Bankasının enflasyon için bir tahmin aralığı açıkladığına işaret ederek, “Yüzde 24 orta nokta, yüzde 29 o tahmin aralığının üst noktası. Yıl sonunda enflasyonda orta nokta ile üst tahmin aralığında bir yerde olacağımıza samimi şekilde inanıyoruz. Yüzde 29’un altında bir rakamı öngörüyoruz. Bu sene enflasyonda sapma öngörmüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Vatandaşın gündeminin hayat pahalılığı olduğunu belirten Şimşek, “Bizim programın özü hayat pahalılığıyla mücadeledir. Enflasyonu kalıcı bir şekilde indirmek ve milletimizin, vatandaşımızın alım gücünü kalıcı şekilde arttırmanın peşindeyiz.” dedi.
Şimşek, şu an yüzde 35 olan yıllık enflasyonu yıl sonunda 20’li rakamlarla bitirmeyi hedeflediklerine işaret ederek, “Yani yüzde 30’un altında. Zirai don ve kuraklık olmasa büyük ihtimal gıda enflasyonu haziranda yüzde 30’un altında olacaktı. Şu anda yüzde 30,2.” diye konuştu.
Manşet enflasyonun yüzde 35 seviyelerinde olduğunu hatırlatan Şimşek, bu kalemde geçen seneye göre önemli, 2022-2023’e göre yarı yarıya bir düşüş olduğuna dikkati çekti.
Şimşek, kira enflasyonunun şu anda yüzde 83’e düştüğünü ve manşet enflasyonu yukarıda tutanın kira olduğunu aktararak, kiralarda geriye doğru bir endeksleme olduğunu söyledi.
Enflasyonu kalıcı şekilde düşürerek ve konut arzını artırarak konut sahipliğini artırmayı hedeflediklerini belirten Şimşek, şu ifadeleri kullandı:
“Özetle şunu anlatmaya çalışıyorum, enflasyon düşüyor, aslında vatandaşımızın hissettiği enflasyonun ateşinde düşme var, enflasyon şu anda geriliyor, yavaşlıyor. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değil. Fiyat, tüm dünyada artmaya devam ediyor, fiyat düşüşü çok istisnai bir durum. Enflasyonda düşüş demek, fiyatların artış hızının yavaşlaması demek. Dolayısıyla biz bu sene enflasyonu yüzde 30’un altına çekeceğiz. Gelecek sene de çok rahatlıkla yüzde 20’nin altına çekeceğiz. Gelecek sene üst bandımız yüzde 18, bu sene yüzde 29. Dolayısıyla biz enflasyonu tahmin aralığında tutturacağız, herkes hesabını ona göre yapsın.”
Şimşek, kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında bazı meslek gruplarının aylık gelir beyanlarına işaret ederek, “Geçen sene, aktör, aktris, dublörün ortalama aylık brüt gelir beyanı 157 bin 265 lira. Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucunun ortalama aylık brüt gelir beyanı 136 bin 900 lira.” dedi.
Para politikasının sınırları olduğuna dikkati çeken Şimşek, arz yönlü politikalarla çözüm için çalışıldığını söyledi.
Şimşek, deprem bölgesinde yapılan konutlara kaynak ayrıldığını hatırlatarak, deprem için yapılan toplam harcamaların tahakkuk bazlı olarak bugünkü fiyatlarla 3 trilyon liraya ulaştığını bildirdi.
Konut arzını artırmak için bir seferberlik içerisinde olduklarını aktaran Şimşek, kira sorununu para politikasıyla değil konut arzıyla çözmeye çalıştıklarını ifade etti.
Şimşek, şokların etkilerini sınırlayıp süreci iyi yönettiklerini vurgulayarak, “Tekrar olumlu döngüye döndük. Finansal koşulların iyileştiği, ekonomik faaliyetlerin tekrar güçleneceği, dengelerin tekrar olumlu şekilde seyrettiği bir döneme girdik.” diye konuştu.
VERGİDE ADALETİ SAĞLAMAK İÇİN YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR
Türkiye’de toplanan bütün vergi ve primlerin milli gelire oranının 2023 itibarıyla yüzde 23,5 olduğu bilgisini paylaşan Şimşek, aynı oranın Avrupa Birliği’nde yüzde 40, OECD ülkelerinde yüzde 33,9 olduğuna dikkati çekti.
Şimşek, vergi yükünün düşüklüğünde kayıt dışılığın önemli bir faktör olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“En çok eleştiri nereden geliyor? ‘Dolaylı vergiler yüksek, bu vergiler adaletsiz’ diye. 2023 rakamları üzerinden konuşalım, 2024 OECD rakamları hala çıkmadı. Dolaylı vergilerin milli gelire oranı bizde yüzde 10,7. AB’de bu oran yüzde 13. OECD ülkeleriyle benzeriz. ‘Bütün vergi yükünü ücretliler çekiyor’ argümanlarını da duyarsınız. Türkiye’de gelir vergisinin milli gelire oranı yüzde 2,6, AB’de yüzde 9,3, OECD’de 8,2. ‘Mehmet Şimşek bütün yükü ücretlilere yükledi, şirketlerden vergi almıyor’ diyorlar. Kurumlar vergisinin milli gelire oranı Türkiye’de yüzde 3, AB’de yüzde 3,2. Yani çok yakınız.”
Göreve gelmelerinden bugüne kadar kurumlar vergisini artırdıklarına ancak gelir vergisini artırmadıklarına işaret eden Şimşek, bu vergilerin tahsilatında sorun olmadığını da söyledi.
Şimşek, daha önce Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) büyük ölçüde vergi alınmadığını ancak zamanla bu alana vergi getirildiğini belirterek, vergide adaleti sağlamak adına önemli adımlar atıldığını vurguladı.
Vergi denetimini mükellefleri zora sokmak için değil, gönüllü uyumu artırmak için yaptıklarını bildiren Şimşek, kayıt dışılıkla her alanda mücadeleye devam edileceğini belirtti.
Şimşek, kesinleşmiş bir vergiyi hiç kimsenin affedemeyeceğine dikkati çekerek, “Kesinleşmemiş, tartışmalı dosyalarda 1963’ten beri uzlaşma müessesesi var. Diyelim ki müfettiş bir rapor yazdı. Mükellef geldi, idareye dedi ki ‘bu rapor yanlış.’ Zaman zaman bizim raporlar yanlış olabiliyor. İdare bir komisyon kuruyor, o raporu tekrar inceletiyor. Eğer o raporda yanlışlıklar varsa ona göre düzeltmelere gidiliyor. ‘Vergi borcu silindi’ dedikleri, iddia ettikleri alan tam olarak bu idi. Ama geçen sene çok büyük bir adım attık. Dedik ki ‘vergi müfettişinin yazdığı rapor yüzde 100 yanlış olsa kanuna, genelgelere, tebliğlere aykırı olsa, yine ana parayı idare silemez.’ Kanun çıkarttık. Hala bu iddialar varsa cehaletten kaynaklanıyor.” ifadesini kullandı.
“DOKTORUN AYLIK BEYANI 61 BİN 31 LİRA”
Kayıt dışıyla mücadele kapsamında mesleklere ilişkin aylık gelir beyanlarından örnekler veren Şimşek, şunları söyledi:
“Geçen sene, aktör, aktris ve dublörün ortalama aylık brüt gelir beyanı 157 bin 265 lira. Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucunun geçen seneki ortalama aylık brüt gelir beyanı 136 bin 900 lira. Eczacının ortalama aylık gelir beyanı 66 bin 236 lira. Aynı eczacı, devlette çalışsaydı geçen sene brüt maaşı 107 bin 64 lirayken, özel sektörde çalışınca 66 bin lira beyan etmiş. Bu bahsettiğim rakamlar, 2024 kazançlarına ilişkin 2025’te verilen beyanlar. Mesela özel sektörde çalışan doktorlar, geçen sene -ki bunlar uzmandır, profesördür, bu ülkenin yetiştirdiği en değerli insanlardır- ortalama aylık 61 bin 31 lira beyan etmiş. Peki bu doktor devlette çalışsaydı brüt ne kadar kazanırdı? 226 bin 942 lira. Kuyumcular geçen sene aylık ortalama 42 bin 360 lira brüt gelir beyan etmişler. Üstelik bu rakamlar, yaptığımız denetimlerle yükselmiş olmasına rağmen tablo halen bu şekilde. 2023’te bu rakamlar çok daha sembolikti. Avukatın geçen sene ortalama aylık beyanı 33 bin 641 lira. Aynı avukat devlette çalışsa, en düşük aylık brüt ücreti 100 bin 326 lira olacaktı. Geçen sene restoranların ortalama aylık brüt kazançları 20 bin 329 lira, taksicilerin 12 bin 961 lira. Aylık kazanç bu, günlük değil. Mesela büfeler aylık ortalama 11 bin 529 lira, bakkal ve marketler 10 bin 149 lira, minibüsçü 8 bin 954 lira, kadın kuaförü aylık ortalama 4 bin 729 lira, erkek kuaförü ise aylık ortalama 3 bin 633 lira beyan etmiş.”
Şimşek, tamamen vergi muafiyeti olan 850 bin esnaf oluğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
“Bu bahsettiğim rakamları özellikle büyük şehirlerde, turistik bölgelerde düşünün. Bir restoran bir ay boyunca çalışacak ve brüt gelir beyanı aylık ortalama 20 bin 329 lira olacak. Dolayısıyla biz kayıt dışılıkla mücadelede dozu daha da artıracağız. Teknolojiyi devreye aldık. Yapay zeka algoritmaları üzerinden şu anda Gelir İdaresinde bir yeniden yapılanmaya gideceğiz. Risk Analizi Genel Müdürlüğümüz var. Bu birimi Gelir İdaresinin bünyesine çok daha güçlü şekilde konumlandırmayı planlıyoruz. Teknolojinin tüm imkanlarını kullanıp tüm kayıt dışılık alanlarını ve uyum süreçlerini güçlendireceğiz. Kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz.”
Ekonomi
Bakan Şimşek’ten 6 trilyon dolarlık detay: Türkiye pay alacak

Bakan Şimşek’in açıklamaları şöyle:
2026’da büyüme yüzde 3 civarı, ticarette korumacılık yapısal bir sorun, geçici bir durum değil. Gelecek sene küresel ticaretteki büyüme yüzde 2’nin altına düşecek ve bu olumsuz bir gelişme. Küresel enflasyondaki düşüş devam ediyor. Fed’in faiz konusu finansal elverişli koşullar sunacak. Dengeli bir resim ortaya çıkıyor.
“İHRACATIMIZIN YÜZDE 62’Sİ KORUNAKLI”
Yapısal sorunlar var dünyanın karşısında, bizim için de fırsatlar içeriyor. Ticarette korumacılık herkesi etkiliyor. Türkiye’nin ihracatının yüzde 62’si serbest ticaret anlaşmalarının olduğu 54 ülkeye gidiyor, ihracatın yüzde 62’si korunaklı. Bölgesel olarak baktığımızda korumacılık parçalanmaya yol açıyorsa, bölgesel entegrasyon ön plana çıkıyor. Yakın coğrafyayla daha yüksek entegrasyon oranımız yüksek.
Dünyada nüfus yaşlanıyor, Türkiye’de de yaşlanma var. Çalışma çağındaki nüfusumuz hızlı artıyor, kadınların işgücüne katılması için fırsat penceremiz var. Büyüme öngörümüz daha iyi. Makrofinansal istikrarla pekişince Türkiye cazip hale geliyor.
“DÜNYA NÜFUSU YAŞLANIYOR”
Yaşlı nüfusa yönelik ekonomi var. Dünyada yaşlı nüfus 1950’de 65 yaş yüzde 5’i, bunun yüzde 10’a çıkması 73 yıl aldı. Yaşlı nüfusa Türkiye olarak fırsatlar sunuyor. Yaşlı bakımı, sağlık turizmi imkanları ortaya çıkıyor.
“YAPAY ZEKADA İYİ KONUMDAYIZ”
Yapay zekada gelişmekte olan ülkelerin önündeyiz. 5G ihalesi yapılacak. Türkiye’nin hazırlığı çok güçlü, beşeri sermayemiz çok iyi.
“TÜRKİYE SAVUNMA SANAYİNDE BÜYÜK PAY ALACAK”
NATO’nun aldığı kararla birlikte 2030’lu yılların ortasında yıllık savunma sanayi harcamaları 6 trilyon dolara ulaşacak, şu anda 2.7 trilyon dolar. Savunma sanayi ihracatında çok büyük fırsata sahibiz. Devam eden 1400’e yakın proje var. Türkiye bu sene küresel savunma sanayi ihracatında ilk 10’a girecek. 6 trilyon dolarlık savunma sanayi harcaması olacak, en hazır ülkelerin başında Türkiye geliyor.
“PROGRAMI UYGULAMAYA DEVAM ETTİK”
Nisan başında ticaret savaşları şokunu yaşadık, bölgemizde savaşlar oldu. Bunlar programımızı geçici olumsuz etkiledi, buna rağmen Türkiye programı rayında tuttu. Programı uygulamayı önceliklendirdik.
“MAKROFİNANSAL İSTİKRARI İLK YILDA BAŞARDIK”
Bu program 3 yıllık bir program. Programın ilk evresini Eylül 2023’te açıkladık. Makro finansal istikrarı elde etmek için yaptık. Depremin yaralarını sararken enflasyonun kontrolden çıkmasını engellek için yapıldı. Makrofinansal istikrarı ilk yılda başardık. Enflasyonu düşürüyoruz, mali disiplini tesis ediyoruz, cari açıkta yapısal iyileşme ve rezerv yeterliliği sağlandı. Yıl sonu enflasyonunun yüzde 30’un altına düşmesini bekliyoruz. Bir taraftan dezenflasyon bir taraftan da ekonomide yeniden dengelenmesinin başarılması var.
Fiyat istikrarına geçiş için üçüncü evredeyiz. Reformlar üzerinden yapısal dönüşüm, yeşil dönüşüm, sanayide dönüşüm… Bunların başarılarak yeni döneme girilecek. Bu sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil gelir dağılımının başarıldığı dönem.
Ekonomi
Reeskont ve avans işlemlerindeki faiz oranları yeniden belirlendi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), reeskont ve avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranlarını yeniden belirledi.
Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğe göre; TCMB, vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı yıllık yüzde 41,25, avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı ise yıllık yüzde 42,25 olarak belirledi.
Ekonomi
Araç kilometreleri ile oynayan galerinin yetki belgesi iptal edildi

Ticaret Bakanlığı ekipleri, İstanbul Başakşehir’de faaliyet gösteren bir otomobil galerisi hakkında yapılan şikayet üzerine harekete geçti. Galeride satışta olan araçları inceleyen ekipler, kilometre sayaçlarında oynama yapıldığını belirledi.
Bunun üzerine otomobil galerisinin yetki belgesi iptal edildi.
Ticaret Bakanlığı tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada, “08.08.2025 tarihinde gelen şikâyet üzerine; İstanbul Başakşehir’de faaliyet gösteren ilgili otomotiv satış firmasına ivedilikle denetim yapılmıştır. İncelemede, söz konusu aracın 153.000 km olmasına rağmen 123.000 km olarak ilana girildiği ve firmanın faaliyet adresinin ikamet amacıyla kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle kurumun Yetki Belgesi iptal edilmiş, ayrıca firma hakkında hazırlanan rapor İç Ticaret Genel Müdürlüğü’ne sunulmuştur. Bakanlığımız, vatandaşımızın hakkını, hukukunu gözetmeye devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.
-
Gündem1 hafta önce
“Kafa kesme videoları” detayı kan dondurdu: Türkiye’nin konuştuğu Eren Bigül olayı — Ailenin sözleri şok etti
-
Teknoloji1 hafta önce
Sosyal medya uygulamalarına bant daraltması sürüyor — EngelliWeb: X, Instagram, YouTube ve TikTok etkileniyor
-
Spor1 hafta önce
İspanya deplasmanda Türkiye’yi 6-0 mağlup etti — Detaylı maç haberi
-
Teknoloji1 hafta önce
5 Soruda iPhone 17 — En Büyük Yenilikler
-
Sağlık1 hafta önce
Bangladeş’te dang humması son 24 saatte 3 can aldı
-
Ekonomi1 hafta önce
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) nedir? Emeklilik yaşı ve devletten yüzde 30 katkı — Detaylı haber
-
Sağlık1 hafta önce
Uzmanlar uyarıyor: Uçuş sonrası sıcak duş tehlikesi
-
Spor1 hafta önce
A Milli Takım yarı finalde: Türkiye 91–77 Polonya (EuroBasket 2025 Çeyrek Final)