Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Ekonomi

Asgari ücret zammı için kritik tahmin: 2026 Asgari ücret ne kadar olacak, yüzde kaç zamlanacak?

Yayımlandı

üzerinde

Asgari ücret zammı belirlenirken işveren, işçi ve hükümetten beş temsilci komisyonda bir araya geliyor. İşçi tarafı ve işveren tarafı beklentilerini sıralıyor. Ekonomik veriler değerlendirilirken asgari ücret zammına karar veriliyor.

Asgari ücrete 2024 yılında yüzde 49 zam yapılırken 2025 yılında ise yüzde 30 zam artışı yapıldı. Son 2 yılda asgari ücrette ara zam formülü uygulanmadı.

Merkez Bankası enflasyonun 2025 yılı sonunda yüzde 24 seviyesinde gerçekleşeceğini tahmin ediyor. Asgari ücret belirlenirken memur ve emekli maaşında olduğu gibi doğrudan enflasyon belirleyici olmuyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

DEĞER ARTINCA DEVLET PAY ALIYOR: ‘DEĞER ARTIŞ PAYI’ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ

Yayımlandı

üzerinde

DEĞER ARTINCA DEVLET PAY ALIYOR: İMAR DEĞİŞİKLİĞİNDE %90 ‘DEĞER ARTIŞ PAYI’ YÜRÜRLÜĞE GİRDİ

Tarih: 22 Kasım 2025 • Saat: 19:10 • Okuma süresi: 4 dk

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yayımladığı yeni “Değer Artış Payı Uygulama Yönetmeliği” ile uygulama imar planı değişiklikleri sonucu arsa değerinde oluşan artışın yüzde 90’ı kamuya aktarılacak. Haberde kapsam, muafiyetler, ödeme seçenekleri ve arsa sahiplerinin bilmesi gereken adımlar derlenmişti


Ne oldu? Kısa ve net

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan “İmar Planı Değişikliğine Dair Değer Artış Payı Uygulama Yönetmeliği” 22 Kasım 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelik, uygulama imar planı değişikliği sonucu taşınmazların (arsaların) değerinde oluşan artışların hesaplanması, kesinleşmesi ve kamuya aktarılmasına ilişkin usul ve esasları düzenliyor.

Kritik noktalar — arsa sahipleri neden dikkat etmeli?

  • Yönetmelik uyarınca, imar planı değişikliği nedeniyle bir arsanın değeri arttığında ortaya çıkan artışın %90’ı “değer artış payı” olarak kamuya aktarılacak.
  • Değer artış payı sadece arsa değerindeki artışa uygulanacak; bina ya da inşaat kazancına dair ayrı düzenlemeler farklı esaslara tabidir.
  • Yönetmelik, peşin ödemeye teşvik için indirim ve taksitlendirme imkânları da öngörüyor — peşin ödeyene %10 indirim uygulanabiliyor, isteyenler ise taksitle ödeyebilecek.

Kimler kapsama giriyor, kimler muaf?

  • Yönetmelik, özellikle arsa sahiplerinin tamamının talebiyle yapılan uygulama imar planı değişikliklerini hedefliyor.
  • Riskli yapı şerhi olan taşınmazlar, kamu yatırımları, vakıf taşınmazları ve emsale etkisi olmayan yükseklik düzenlemeleri gibi haller yönetmelikte belirlenen istisnalar arasında sayılıyor. Ayrıca bazı geçici düzenlemeler (ör. riskli yapıların yeniden geliştirilmesine ilişkin sınırlamalar) bulunuyor.

Değer tespiti nasıl yapılacak?

  • Artışın saptanması için en az iki lisanslı gayrimenkul değerleme kuruluşu tarafından hazırlanan raporlar kullanılacak. Ardından yerel “kıymet takdir komisyonu” nihai artış tutarını belirleyecek.
  • Değerleme raporu masrafları maliklere aittir; rapor sunulmaz ya da ücret ödenmezse plan değişikliği süreci etkilenebilir.

Örnek hesap (kolay anlaşılması için)

Diyelim ki plan öncesi arsanın piyasa değeri 1.000.000 TL, plan sonrası piyasa değeri 3.000.000 TL olsun. Değer artışı = 2.000.000 TL.

  • Yönetmelik uyarınca kamuya aktarılacak “değer artış payı” = %90 × 2.000.000 = 1.800.000 TL.
  • Peşin ödenirse uygulanabilecek indirim (%10 örneği) sonrasında ödenecek tutar: 1.800.000 × 0.90 = 1.620.000 TL.

Süreç — arsa sahibi ne yapmalı?

  1. İmar değişikliği talebi ve başvuru aşamasında gerekli belgeleri eksiksiz hazırlayın.
  2. En az iki lisanslı değerleme şirketinden rapor alın; raporların içerik ve tarihleri birbirine yakın olmalı.
  3. Kıymet takdir komisyonu kararını takip edin; itiraz süreçleri için yasal süreleri kaçırmayın.
  4. Ödeme planı, indirim ve taksit seçeneklerini ilgili idare ile netleştirin.

Uzman görüşü (özet): Hukuk ve şehircilik uzmanları, düzenlemenin amaç olarak “keyfi imar değişikliklerini” sınırlamayı hedeflediğini; ancak uygulamada mülkiyet haklarıyla kamu yararı arasındaki hassas dengenin iyi yönetilmesi gerektiğini vurguluyor.

Tartışma ve eleştiriler

  • Düzenlemenin savunucuları, şehir planlamasında adalet sağlayacağını, rantın kamuyla paylaşılması gerektiğini belirtiyor.
  • Eleştiriler ise özellikle %90 gibi yüksek bir oranın arsa sahiplerini zorlayacağı, küçük yatırımcıların ve mirasçıların yük altına gireceği, değerleme süreçlerinde belirsizlik ve masraf artışı doğacağı yönünde yoğunlaşıyor.

Hukuki dayanak ve kaynaklar

Yönetmelik metni Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir; uygulama usul ve esasları hükme bağlanmıştır. (Haber metni, Resmî Gazete’de yayımlanan yönetmelik esas alınarak hazırlanmıştır.)


Ne öneriyoruz? Arsa sahibiyseniz, plan değişikliği süreçlerine başvurmadan önce bir şehir plancısı ve gayrimenkul hukukçusundan destek alın. Değerleme raporları ve kıymet takdir komisyonu sürecinde profesyonel destek hem hataları önler hem de ödeme yükümlülüklerinin doğru hesaplanmasını sağlar.

Haber : FatihDoganMedya – Ekonomi / Emlak

Yazar: Editör – FatihDoganMedya

İletişim: haber@fatihdoganmedya.com.tr

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Tarlada kilosu 2 TL’ye düştü — Hataylı üreticiler tonlarca mandalinayı halka ücretsiz dağıttı

Yayımlandı

üzerinde

Tarlada kilosu 2 TL’ye düştü — Hataylı üreticiler tonlarca mandalinayı halka ücretsiz dağıttı

Tarih: 23 Kasım 2025
Saat: 12:30 (Europe/Istanbul)
Okuma süresi: 2 dk
Yazar: FatihDoganMedya Haber Merkezi

Hatay’da rekoltenin yüksek olduğu mandalina üretiminde tarlada kilogram fiyatı 2 TL’ye kadar gerileyince, ürününü satamayan üreticiler Samandağ ilçe merkezinde ellerinde kalan tonlarca mandalinayı vatandaşlara ücretsiz dağıttı.

Hatay — Bu yıl verimin yüksek olduğu mandalina bahçelerinde üreticilerin yüzü gülse de pazar alıcı bulmayınca tarlada satış fiyatları sert düştü. Üreticiler, dalında kalan ve satılamayan tonlarca mandalinayı kasalarla ilçe merkezine getirip ihtiyaç sahibi ve mahalle sakinlerine ücretsiz dağıttı. Dağıtım, çok sayıda ailenin talebi karşılamasına rağmen üreticilerin zararını telafi etmedi.

Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı yaptığı açıklamada, bölgedeki don olaylarının bu yıl üretimi çok etkilemediğini, ancak rekoltenin yüksek oluşunun fiyatları olumsuz etkilediğini belirtti: “Samandağ’da birkaç defa yaşadık ama bu yıl don bizi teğet geçti. Ancak hasat edilmesi gereken mandalina çok fazla, talep o kadar yok.” dedi. Kamacı, bahçede 2-4 TL arasında alıcı bulabilen ürünün market rafında 30 TL’lere kadar çıktığına dikkat çekti.

Üreticilerden gelen ortak şikâyet ise nakliye, soğuk zincir ve aracılar nedeniyle üreticideki düşük fiyatla market fiyatı arasındaki makasın büyümesi. Bazı çiftçiler “tarlada kilosu 2 TL’ye kadar düştü; bu rakama bile alıcı çıkmayınca ürün elimizde kalıyor, çürüyordu — daha iyi değerlendirmek için halka dağıttık” ifadelerini kullandı. Yetkililer ise üreticilerin mazot, gübre ve ambalaj maliyetleri için destek beklediklerini vurguladı.

Pazar tablosu Haberlerde yer alan bilgilere göre; tarlada kilogram fiyatı 2 TL civarına kadar gerilerken, bazı ilçelerde hal/market fiyatları arasındaki fark 5–15 kat aralığına kadar çıkabiliyor. Bu durum hem üretici gelirini baskılıyor hem de tüketicinin raf fiyatındaki dalgalanmayı gündeme getiriyor. Uzmanlar; lojistik, aracı zinciri ve soğuk depolama altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Vatandaş tepkisi ve sosyal dayanışma: Ücretsiz dağıtım etkinlikleri sırasında uzun kuyruklar oluştu; birçok aile taze meyveye erişmekten memnun olduğunu belirtirken, üreticiler sosyal medya üzerinden destek çağrısı yaptı. Yerel sivil toplum kuruluşları ve bazı belediye yetkilileri de, artan rekoltenin değerlendirilmesi için toplu alım ve işleme projeleri talep etti.


Neden oldu? Kısa analiz

  • Rekolte artışı: Hasat döneminde verim beklenenden yüksek olunca arz talebi aştı.

  • Aracı zinciri ve lojistik: Üreticide düşük kalan fiyatlar; markete ulaşana kadar maliyetlerin katlanması.

  • İşleme yetersizliği: Fazla ürünü işleyip katma değerli ürüne dönüştürecek tesis eksikliği fiyat baskısını artırıyor.


Çiftçilerin talepleri

  1. Hızlı paketleme, soğuk depolama ve toplu alım desteği.

  2. Araç maliyetlerine yönelik nakliye desteği ve pazarlama kolaylıkları.

  3. Kısa vadede halka dağıtım yerine ürünün işlenip depolanmasını sağlayacak tesis yatırımları.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

İstanbul Boğazı’nda 130 yıllık Zeki Paşa Yalısı satışa çıktı

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul Boğazı’nda 130 yıllık Zeki Paşa Yalısı satışa çıktı

Tarih: 22 Kasım 2025 • Saat: 13:00 (TSİ) • Okuma süresi: ~3 dakika

İstanbul Boğazı’nın en göz alıcı tarihi yapılarından biri olan Zeki Paşa Yalısı —Tophane Müşiri Zeki Paşa için II. Abdülhamid döneminde inşa edilen, şato benzeri taş mimarili yalı— sahibinin kararıyla satışa çıkarıldı. Haberin ardından lüks gayrimenkul piyasası ve koleksiyoner çevrelerde yoğun ilgi oluştu.

Öne çıkan teknik özellikler

  • Kapalı kullanım alanı: 2.489 m².

  • Oda / Salon / Banyo: 23 oda, 5 salon, 8 banyo.

  • Kat yüksekliği: 3 – 4,5 metre; her katta mutfak ve tuvalet bulunuyor.

  • Mimari: Şato benzeri taş dış cephe; dönem mimarisinin izlerini taşıyor. Bazı kaynaklarda yapı, Alexandre Vallaury’ye atfediliyor

Nerede, kim için yapıldı?

Yalı, Rumelihisarı (Sarıyer) sahilinde yer alıyor ve II. Abdülhamid’in bakanlarından Zeki Paşa için yaptırıldığı kayıtlarda geçiyor. Yapının tarihi kökeni ve konumu, Boğaz’daki diğer nadir ve değerli sahil konakları arasında öne çıkmasını sağlıyor.

Fiyat ve pazarlama

Sahip aile, satış sürecini yetkili bir emlak şirketine devretti; ilan ve pazarlama görüşmeleri emlak ofisi aracılığıyla yürütülüyor. Türkiye’deki benzer kıyı yalılarının piyasa değerleri dikkate alındığında (milyar TL seviyeleriyle anılan listeler), uzmanlar bu tür nadide bir yapının “paha biçilemez” olarak değerlendirilebileceğini belirtiyor.

Tarihî ve kültürel değer

130 yılı aşkın geçmişiyle Zeki Paşa Yalısı, hem mimari açıdan hem de Boğaz siluetine kattığı estetik nedeniyle korunmaya değer varlık olarak görülüyor. Böyle yapılar, koruma, restorasyon ve kullanım izinleri açısından özel prosedürlere tabi olabiliyor; alıcı adaylarının bu hususları değerlendirmesi gerekiyor. (Restorasyon ve koruma detayları ilan/pafta incelemesi ile belirlenir.)


Kısa yorum

Boğaz sahilindeki tarihi bir yalıyı piyasaya çıkarmak her zaman gündem yaratır — özellikle de yapının hem büyüklüğü (2.489 m²) hem de “şato” benzeri görkemi bir arada sunduğu düşünüldüğünde. Koleksiyonerler, yatırımcılar ve kültürel mirasla ilgilenen kurumların dikkatine uygun bir ilan olarak kaydedildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar