Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

2. yüzyıldan kalma vergi kaçakçılığı davası: Bin 900 yıl sonra çözüldü!

Yayımlandı

üzerinde

2. yüzyıldan kalma vergi kaçakçılığı davası: Bin 900 yıl sonra çözüldü!

Bilim insanları tarafından yapılan yeni bir keşif, Roma İmparatorluğu’ndan kalma bir mahkeme belgesini gün yüzüne çıkardı. Araştırmacılar tarafından incelenen 2. yüzyıla tarihlenen belgenin, Yahudiye çölünde yaşanan büyük bir vergi dolandırıcılığı davasının detaylarını ortaya koyduğu belirtildi.

Yahudiye çölünde bulunan eski bir papirüs, 1900 yıl sonra, Roma İmparatorluğu’ndan kalma önemli bir vergi dolandırıcılığı davasını gün yüzüne çıkardı. Metin, 133 satırdan oluşuyor ve iki Yahudi adamın işlediği suçları konu alıyor. Sanıklardan birinin geçmişinde şiddet, isyan ve haydutluk olduğu belirtiliyor. Ayrıca, diğer suç ortağının sahte para ürettiği ifade ediliyor. Ancak papirüsün büyük bölümleri eksik veya parçalanmış durumda. 10 YILDAN FAZLA SÜREN ÇALIŞMALAR Avusturya Bilimler Akademisi tarihçisi Dr. Anna Dolganov, metnin “çok hasarlı” olduğunu belirtti. Aynı zamanda, bu vergi kaçakçılığı olayının, İsa’nın yargılanmasından sonra kaydedilen en önemli Roma hukuk davası olduğu vurgulandı. 2014 yılında keşfedilen A4 boyutundaki kızıl kahverengi papirüs, İbrani Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından 2015 yılında incelenmeye başlandı. Bu araştırmalar on yıldan fazla bir süreyi kapsadı. SUÇLULARIN YARGILANMASINDAKİ İLGİNÇ DETAYLAR Söz konusu dava, Gedalya ve Saul adlı iki sanığın, köleleri sahte yollarla sattıkları ve serbest bıraktıkları bir olayla ilgilidir. Roma İmparatorluğu’nda sahte belge düzenlemek ve vergi kaçırmak, ciddi suçlar olarak kabul ediliyordu ve suçlulara ağır cezalar veriliyordu. Sanıkların, Roma hukuku ve yönetimi konusunda derin bir bilgiye sahip oldukları ve bunu kendi çıkarları için kullandıkları belirtiliyor. İlgili dava, Yahudiye’deki büyük isyanlardan önce yaşandı. Araştırmacılar, bu dönemde Roma yetkililerinin özellikle dikkatli olduklarını, çünkü Mısır, Libya ve Kıbrıs’ta şiddetli Diaspora İsyanı ve ardından Bar Kokhba İsyanı yaşandığını belirtiyor. Bu isyanlar, Roma İmparatorluğu’nu ciddi şekilde etkiledi ve yüzbinlerce ölümle sonuçlandı. Yargılama, Bar Kokhba isyanının patlak vermesiyle yarıda kesilmiş olabilir.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

Telefonlara deprem bildirimi: Sistem nasıl çalışıyor?

Yayımlandı

üzerinde

25.04.2025 – 09:46

Son Güncelleme : 25.04.2025 – 09:51

NTV

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Bakan Uraloğlu’ndan GSM Operatörlerine Kırmızı Alarm: Depremde Çöken Hatlar Masada!”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, Silivri depremi sonrası İstanbul’da yaşanan GSM iletişim aksamalarını Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom yetkilileriyle masaya yatırdı. Toplantı notları, artış oranları ve geleceğe dönük yol haritası bu yazıda!

Giriş Özeti

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, 23 Nisan 2025’te Silivri merkezli 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından yaşanan GSM iletişim problemlerini mercek altına aldı. İstanbul’da Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom yetkilileriyle bir araya gelen Uraloğlu; yaşanan aksamaların boyutunu, altyapı kapasitelerini, yaşanan artış oranlarını ve geleceğe dönük önlemleri masaya yatırdı. Bu makalede toplantının detayları, deprem kaynaklı iletişim sorunlarının sebepleri ve Ulaştırma Bakanlığı’nın yol haritası ele alınacaktır.


Olayın Arka Planı

23 Nisan’da Silivri’de meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem sonrası kent genelinde GSM hatlarında ciddi aksamalar yaşandı. Sosyal medyada binlerce kullanıcı, yakınlarına ulaşamamanın yarattığı paniği ve operatörlere yönelik cezai yaptırım çağrılarını dile getirdi . Kamuoyundaki baskının ardından Bakan Uraloğlu, iletişim altyapısını denetlemek ve eksik kalan noktaları tespit etmek için operatör yetkililerini toplantıya davet etti .


Toplantının Detayları

Katılımcılar ve Zamanlama

  • Tarih & Saat: 24 Nisan 2025, saat 14:00

  • Yer: İstanbul, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı konferans salonu

  • Katılımcılar: Turkcell, Vodafone ve Türk Telekom’un teknik ve altyapı yöneticileri .

Görüşülen Başlıklar

  1. Mevcut Altyapı Kapasitesi

    • İstanbul’da 3 operatörün toplam 20.000 baz istasyonunun deprem anında işlevsel olduğu tespit edildi .

  2. Deprem Anı Trafik Artışları

    • Ses görüşmelerinde 7–10 kat, internet aramalarında ise 2 kat trafik artışı gözlendi .

  3. Karşılanamayan Talep Oranı

    • Ses trafiğinin %25’i aşırı yük nedeniyle karşılanamazken, internet trafiğinin tamamı sorunsuz idare edildi .


Depremde Yaşanan İletişim Arızalarının Sebepleri

  1. Aşırı Trafik Yükü

    • Normal kapasitenin 2,5 katı talep karşısında bazı baz istasyonları kritik eşiklere ulaştı .

  2. Kule Dayanıklılığı ve Konumlandırma

    • İstanbul’daki kulelerin çelik konstrüksiyonla inşa edilmesine rağmen bazı noktalarda sinyal erişimi zayıf kaldı .

  3. Acil Durum Protokolleri

    • Operatörlerin “kriz anı trafik yönetimi” prosedürlerinin bazı aşamaları beklenen performansı göstermedi .


Kritik Veriler ve Analiz

Ölçüt Artış Oranı Karşılanan Oran
Ses Görüşmesi Trafiği 7–10 kat %75
İnternet Üzeri Arama Trafiği 2 kat %100
Toplam Baz İstasyonu 20.000 %100 (ayakta)

Altyapı Güçlendirme ve Alınacak Önlemler

1. Kapasite Artırımı ve Yedeklilik

  • Yüksek riskli bölgelerde ek baz istasyonu kurulumu

  • Trafik dengeleme algoritmalarının optimize edilmesi

  • Yılda iki kez kapsamlı stres testleri

2. Dayanıklılık ve Konumlandırma

  • Kule temellerinin güçlendirilmesi

  • Kentsel alanda mikro hücre (small-cell) yaygınlaştırılması

  • Kamu arazilerinde yedek istasyon alanlarının belirlenmesi

3. Kriz Yönetimi ve Eğitim

  • Operatör personeline “kırmızı alarm” senaryolarında düzenli tatbikat

  • Acil çağrı hatlarındaki önceliklendirme protokollerinin güncellenmesi

  • Halkın bilinçlendirilmesi için toplu SMS bilgilendirme sistemi oluşturulması


Sonuç ve Beklentiler

Bakan Uraloğlu’nun toplantısı, GSM operatörlerinin sorumluluk alanlarını netleştirmesi ve alınacak önlemler konusunda yol haritası çizmesi açısından kritik önem taşıyor. Operatörlerin yeni altyapı yatırımlarıyla ceza yerine teşvik mekanizmalarıyla desteklenmesi, uzun vadede iletişim güvenliğini artıracak bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor. 2025 içindeki yeni baz istasyonu projeleri ve güncellenmiş kriz protokolleriyle, benzer bir iletişim krizinin yaşanma ihtimalinin en aza indirilmesi hedefleniyor.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

DeepSeek krizi büyüyor: Kullanıcı komutlarını da sızdırmış

Yayımlandı

üzerinde

Kişisel Bilgileri Koruma Komisyonu (PIPC), merkezli firmanın geliştirdiği yapay zeka modeli DeepSeek’in “üçüncü kişilere” sızdırdığı kişisel veriler arasında, kullanıcıların uygulamaya girdiği komutların da olduğunu açıkladı.

Yonhap’ın haberine göre, PIPC, Güney Koreli kullanıcılara ait bilgilerin DeepSeek tarafından “üçüncü kişilere” gönderilmesine ilişkin açıklama yaptı.

DeepSeek’in Güney Koreli kullanıcıların verilerini, rızaları olmadan Çin ve ABD’deki şirketlere aktardığı belirtilen açıklamada, bu veriler arasında kullanıcıların uygulamaya girdiği komutların da yer aldığı ifade edildi.

Açıklamada, buna ek olarak, kullanıcıların cihazları ve uygulamaları konusundaki bilgilerin de sızdırıldığı vurgulandı.

PIPC, 17 Şubat’ta, “veri toplama metotlarına” yönelik endişeler nedeniyle DeepSeek’in ülke çapında indirilmesini “geçici olarak” durdurmuş, bu yasağın Güney Kore’nin kişisel veri koruma kanunlarına uygun düzenlemeler yapılmasının ardından kaldırılacağını bildirmişti.

Daha sonra 18 Şubat’ta PIPC, DeepSeek’in, Güney Koreli kullanıcıların verilerini TikTok’un çatı şirketi Çinli ByteDance’e sızdırdığını duyurmuştu.

DEEPSEEK NEDİR? 

Çin’de High-Flyer Capital Management fonunun desteklediği DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği açık kaynaklı yeni modeli DeepSeek-R1’i, 20 Ocak’ta piyasaya sürmüştü.

Dünya çapında kısa sürede yoğun şekilde kullanılmaya başlanan yapay zeka modeli, uygulama mağazalarında ABD merkezli ChatGPT’yi de geride bırakarak en fazla indirilen yapay zeka uygulaması olmuştu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar