Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Avukat Rezan Epözdemir tutuklandı

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın yürüttüğü iki ayrı soruşturma kapsamında; “Rüşvet vermek”, “Siyasi-askeri casusluk” ve “FETÖ/PDY’ye yardım” suçlamasıyla gözaltına alınan avukat Rezan Epözdemir, sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta “Rüşvet” soruşturması kapsamında ifadesi alınan Epözdemir, 6 sayfa ifade verdi.

“RÜŞVETE ARACILIK” TAN TUTUKLAMA

4 gündür gözaltında bulunan Epözdemir, savcılık tarafından “Rüşvet” soruşturması kapsamında tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.

Aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınan, soruşturma konusu olayların yaşandığı yıllarda savcı C.Ç’nin katibi olarak görev yapan, Bakırköy Adliyesi İcra Müdürü K.Y. ise etkin pişmanlık ve ikrar yönündeki ifadesi kapsamında serbest bırakıldı. 

Nöbetçi sulh ceza hakimliği, Epözdemir’in “rüşvete aracılık etmek” suçundan tutuklanmasına karar verdi.

“TERÖR” VE “CASUSULUK”TAN ADLİ KONTROL TALEBİ

Başsavcılık, “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım etme” ile “siyasal ve askeri casusluk” soruşturması kapsamında da sorgusu tamamlanan avukat Epözdemir’i hakimliğe sevk etti.

Epözdemir için “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme” ile “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım etme” suçlarından hakkında “yurt dışına çıkış yasağı”nı içeren adli kontrol tedbiri uygulanması talep edildi.

Nöbetçi sulh ceza hakimliği, başsavcılığın adli kontrol talebini ise reddetti. 

SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Rezan Epözdemir’in “rüşvet” soruşturması kapsamında verdiği ifade de ortaya çıktı.

Epözdemir ifadesinde, “Dosya HSK’ya gönderilmeli ve kıymetli evrak olanlar tarafımıza iade edilmelidir. Özel hayata ilişkin dosya kapsamına giren evraklar ise imha edilmelidir. Soruşturma yetkisi olmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının delil toplama yetkisi de bu sebeple yoktur. Bu sebeple İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma işlemleri kapsamında elde edilen delillerin tamamı, ‘Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir’ ilkesi gereği hukuka aykırıdır. Delil olarak kullanılamaz” dedi.

“BİR KUMPAS İLE İFTİRA ATACAĞINDAN BAHİSLE PARA TALEP ETTİ”

A.D. isimli kişiyi tanıyıp tanımadığı, hangi yıllardan itibaren ne sıklıkla görüştüklerinin sorulması üzerine ise Epözdemir, “A.D. ile şu an tam tarihini hatırlamadığım bir dönemde ortak bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştım. 2018 yılında A.D. bana dosyalarını takip etmem için vekalet verdi. Adamın dolandırıcı olduğunu öğrendikten sonra avukatlığından istifa ettim. A.D.’nin adli sicil kaydına bakıldığında da görüleceği üzere kendisi bir dolandırıcıdır. Rüşvet suçundan yargılanmaktadır. Ayrıca A.D, yabancı numaralar üzerinden yaklaşık 5 yıldır benden para vermediğim takdirde bir kumpas ile iftira atacağından bahisle para talep etmektedir” dedi.

“ARAMIZDA HUKUKEN HUSUMET BULUNMAKTADIR”

Z.Y., A.M.Y., K.Y. ve N.E. isimli kişiler sorulduğunda ise Epözdemir, “Z.Y., A.M.Y. ve N.E’yi tanımam. Hayatım boyunca hiç görmedim. Aramızda ne yüz yüze ne de GSM veya sair yollarla bir iletişim olmamıştır. K.Y., C.Ç.’nin katibiydi. Kendisiyle herhangi bir temasımız olmamıştır. C.Ç.’yi makamında ziyaret ettikçe odasında görürdüm” dedi.

K.Y.’nin dijital materyallerinde Epözdemir’le mesaj kayıtları olduğu ve K.Y.’ye forma hediye edildiği, A.D. ve ihbar eden Z.Ç.’nin C.Ç.’nin rüşvet eylemlerinde K.Y.’yi de Epözdemir ile irtibat kurmak için kullandığına dair iddialar sorulduğunda, “K.Y. ile bir irtibat kurduğumu hatırlamıyorum. Z.Ç., FETÖ kumpas dosyalarında lehine tanıklık yapmıştır. Z.Ç. ile aramızda 3 adet tazminat, 1 adet ceza davası bulunmaktadır. Bu sebeple aramızda hukuken husumet bulunmaktadır. Kendisi, talimat aldığı kişilerin emriyle bana kumpas kurmaktadır” diye konuştu.

“RÜŞVET İDDİASIYLA WHATSAPP KAYIT TARİHLERİ UYUŞMAMAKTADIR”

Tanık A.D’nin savcı C.Ç. ile Rezan Epözdemir’in 150 bin dolar karşılığında tutuklu şüphelilerin tahliyesini sağlayacağı yönündeki iddiaları hakkındaki soruyu cevaplayan Epözdemir, “Bahsettiğiniz dosyadaki şüpheliler 15.06.2021 tarihinde tahliye olmuşlardır. A.D. ise beyanında bu dosya kapsamında 150 bin dolar rüşvet karşılığında anlaşıldığını iddia etmiştir. Göstermiş olduğunuz kayıttaki mesajlaşma ise 07.07.2021 tarihindedir. Atalay’ın beyanını kesinlikle kabul etmemekle birlikte, beyana göre, benim bu parayı en geç 14.06.2021 tarihinde almam gerekiyordu. Göstermiş olduğunuz mesaj kayıtlarının olduğu 07.07.2021 tarihinde bu şahıslar zaten tutuksuz yargılanmaktadır. Bu şahıslar tekrardan aynı dosya kapsamında Yargıtay 5 Ceza Dairesi’nin de yargılama konusu olan suçüstü halinin yapıldığı 29.09.2021 tarihinde gözaltına alınmışlardır. Daha sonra Adli Kontrol şartıyla serbest bırakılmışlardır. Ben 07.07.2021 tarihinde veya bu tarihe yakın tarihlerde savcı C.Ç. ile buluşup buluşmadığımı, şayet buluşmuş isem C.Ç.’nin bana kendisine daha önce vermiş olduğum borca ilişkin bir ödeme yapıp yapmadığını hatırlamıyorum. Zaten aradan yaklaşık 5 sene geçmiştir. Hatırlamam hayatın olağan akışına da aykırıdır” ifadelerini kullandı.

“BU DELİLLERİN TAMAMI NUNUKA AYKIRIDIR”

Epözdemir’in ofisinde yapılan aramada borçlusu savcı C.Ç. alacaklısı ise Rezan Epözdemir olan toplam 2 milyon 490 bin lira bedelli 2 adet bono ele geçirildi. Savcı C.Ç. ile Rezan Epözdemir’in telefonlarının 08.07.2021 günü gece saatlerinde ortak baz istasyonundan sinyal verdiğinin tespit edilmesiyle birlikte değerlendirildiğinde, bonolardan birinin rüşvet alınan paranın C.Ç’de kalması karşılığında düzenlendiği yönünde kanaat oluşturuldu. Bu hususla ilgili soruyu cevaplayan Epözdemir, “İfademin başında da soruşturmanın 2802 sayılı kanunun 86. Maddesi uyarınca HSK müfettişleri tarafından yürütülmesi gerektiğini düşündüğümü söylemiştim. Buna ilişkin Yargıtay Genel Ceza Kurulunun ve Anayasa Mahkemesinin emsal kararlarını sunmuştum. Bu sebeple dosya HSK’ya gönderilmeli ve kıymetli evrak olanlar tarafımıza iade edilmelidir. Özel hayata ilişkin dosya kapsamına giren evraklar ise imha edilmelidir. Soruşturma yetkisi olmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının delil toplama yetkisi de bu sebeple yoktur. Bu sebeple İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma işlemleri kapsamında elde edilen delillerin tamamı, ‘Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir’ ilkesi gereği hukuka aykırıdır. Delil olarak kullanılamaz. Dolayısıyla hukuksuz delil niteliğindeki bu bonolar soruşturmaya konu olmamalıdır. Hukuka aykırı arama ile elde edilen bonolara ilişkin sorulara cevap vermek istemiyorum. Hükme esas alınamazlar. Bu belgeler alacak iddiamı tevsik eder mahiyettedir. Bu konuda HSK nezdinde hukuki başvurularda bulunacağımı da beyan etmek isterim” dedi.

“BİR AVUKAT ZATEN İSTEDİĞİ DOSYAYI İNCELEYEBİLİR”

Savcı C.Ç.’nin UYAP şifresi ile işlem yaptığı yönündeki iddiaları içeren soruyu cevaplayan Epözdemir, “Kesinlikle K.Y. ve dolandırıcı A.D.’nin beyanlarını kabul etmiyorum. Benim C.Ç.’nin savcılık rolü üzerinden herhangi bir kişisel veri niteliğindeki bilgiyi sorgulamam söz konusu olamaz. Bunlar aynı elden çıkan, menfaat karşılığı verilen, gizli bir elce organize edilen, kumpas amacıyla yönlendirilmiş beyanlardır. Hangi şahıs hakkında sorgulama yaptığıma dair net bir beyanda bulunulmamıştır. Bir avukat zaten vekalet sunmadan da istediği dosyayı inceleyebilir. Bunlar soyut beyanlardır” diye konuştu.

“C.Ç.’NİN ARACINDA SORUN OLDUĞU İÇİN VERMİŞTİM”

Savcı C.Ç. adına verilen koruma kararı kapsamındaki 2 araçtan birinin kendisi tarafından kullanıldığı ve bu durumun kendisine ait bir aracın 12.06.2019 ile 05.10.2021 tarihleri arasında C.Ç.’ye verilen koruma kararı kapsamında şerh edildiği şeklindeki tespit ile ilgili soruyu cevaplayan Epözdemir, “Üzerinden zaman geçtiği için tam olarak hatırlamamakla birlikte ya C.Ç.’nin eşinin kullanımı için ya da C.Ç.’nin aracında bir problem olduğu için ivazlı tahsis şeklinde kendisine vermiştim. Bu zaman diliminin önemli bir kısımda aracı kendisi kullanmıştır” dedi.

“TAZMİNAT HAKKIMI SAKLI TUTUYORUM”

İfadesinin ardından son sözleri sorulan Epözdemir, “Birinci olarak dosyanın yukarıda sebebini izah ettiğim üzere ivedilikle HSK’ya gönderilmesi gerekmektedir. İkinci olarak hukuksuz delil kısmına tekrar dikkat çekmek istiyorum. Elde edilen delillerin tamamı hukuksuzdur. Bu deliller ile başlatılan soruşturmalar da hukuksuzdur. Meskur delillerin tarafımıza iade edilmesini talep ediyorum. Ayrıca varsa hukuksuz deliller ile başlatılan diğer soruşturmaların da sona erdirilmesi gerekmektedir. CMK 141 uyarınca bu soruşturmaları yürüten makamların da rucuen tazminat sorumluluğu olduğunu hatırlatmak isterim. Benim olay tarihi itibariyle delil karartma ve mevcut pozisyonum itibariyle kaçma şüphem yoktur. Aynı madde uyarınca açıkça yetkisiz adli kontrol ve arama işlemi sebebiyle tazminat hakkımı saklı tutuyorum. Oğlumun Londra’da dil eğitimi vardır. Soruşturma tarihinden çok önce olan 23 Temmuz tarihinde Londra biletleri gidiş dönüş şeklinde alınmıştır. Mevcut adli kontrolün daha fazla hak kaybı olmaması adına evveliyetle kaldırılması ve açıkladığım sebeplerle herhangi bir adli kontrol tedbiri uygulanmaksızın serbest bırakılmayı talep ediyorum. Uçak rezervasyonlarına ilişkin belgeleri de dosyaya sunuyorum. Aleyhimde beyanda bulunan şahıslar hakkında TCK’nın 267. Maddesi uyarınca iftira suçundan resen soruşturma başlatılmasını talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

PASAPORTUNA EL KONULDU, İŞ YERİNDE ARAMA YAPILDI

‘nin konuştuğu kritik davaların avukatı Rezan Epözdemir, pazar günü gözaltına alınmıştı.

Soruşturma kapsamında, Epözdemir’in pasaportuna da el konulmuştu.

Rezan Epözdemir’in Levent’teki iş yerinde emniyet güçleri arama yapmıştı.

Epözdemir’in o günden bu yana emniyetteki işlemleri sürüyordu.

150 BİN DOLAR RÜŞVET İDDİASI

Epözdemir hakkında yürütülen soruşturma kapsamında gizlilik kararı verildiği, daha sonra ise A.D. isimli bir tanığın ifadesinin alındığı öğrenilmişti.

Tanık A.D. ifadesinde, Epözdemir’inm rüşvet aldığını iddia edip, üç farklı eyleme işaret etmişti.

Savcılık, bu eylmelerden ikisinde vekalet ilişkisi olduğu için soruşturma izni alınması için dosyayı ayırmıştı.

Vekalet ilişkisi bulunmayan 2021 yılındaki olayda ise Epözdemir ile C.Ç.’nin, bir tahliye işlemi karşılığında 150 bin dolar rüşvet aldıkları öne sürülmüştü.

MİCHAEL RUBİN’LE YEMEK 

Epözdemir’in “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım etme” ile “siyasal ve askeri casusluk” suçlamalarıyla adli kontrol talep edilen hakimliğe sevk yazısına da ulaşıldı.

Yazıda, 2024 yılı sonlarında ulusal basında yer alan bir fotoğrafta, aralarında şüphelinin ve bazı yabancı istihbarat servisleriyle bağlantılı kişilerin bir yemekte buluştukları değerlendirilen olayla ilgili soruşturma başlatıldığı anımsatıldı.

Sevk yazısında “Söz konusu yemekte yer alan yabancı uyruklu şahıslardan Michael Rubin isimli şahsın Amerika’da Cumhuriyeti Devleti aleyhine faaliyet yürüttüğü, yine Amerikan Dış İstihbarat Servisi ile bağlantılı olduğu ve çalışmalarının bu servis tarafından yönlendirildiğinin değerlendirildiği” ifade edildi.

“HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRI”

Fotoğraftaki Dan Arbell’in İsrail Devleti Dışişleri ve dolaylı olarak MOSSAD ile bağlantılı olduğu belirtilen yazıda, “Epözdemir’in söz konusu kişilerle görüşmesinin hayatın olağan akışına uygun olarak değerlendirilemeyeceği ifade edilen yazıda, Epözdemir’in savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olarak değerlendirileceği belirtildi.

Yazıda ayrıca Epözdemir gözaltına alındıktan sonra Michael Rubin’in paylaşım yapması da “suçlamalar aleyhine delil olarak değerlendirilmesi gerektiği” ifade edildi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Mersin’de Emanet Silah Dehşeti: “Seni işe götüreceğim” Diyerek 60 Yaşındaki Kadını Öldürdüler — Sebep: Altın İçin Gasp!

Yayımlandı

üzerinde

Giriş — Olayın Özeti
Mersin’de meydana gelen olayda 60 yaşındaki Cevahir İnan, evinden çıkarıldıktan kısa süre sonra ormanlık alanda ölü bulundu. İlk bulgulara göre şüpheli, mağdura “Seni işe götüreceğim” diyerek güven sağladı; cinayet sırasında kullanılan silahın ise şüphelinin arkadaşından emanet alındığı belirtildi. Olayın ardından altınlarının gasp edildiği yönünde bulgular tespit edildi.

Olayın Detayları ve Sorgu Süreci
Jandarma ekipleri, olay yerine intikal ederek geniş çaplı soruşturma başlattı. Güvenlik kamerası kayıtları ve saha çalışmalarıyla şüphelinin kimliği tespit edildi. İfadesinde cinayeti planlayıp tek başına gerçekleştirdiğini itiraf eden zanlı H.A. ile olaya yardım/ilişki olduğu değerlendirilen B.Ö. olmak üzere iki kişi tutuklandı. Soruşturma kapsamında emanet silahın sahibine ve olay yerindeki delillere yönelik incelemeler sürüyor.

Motive ve Suçun Niteliği
Soruşturmada, zanlının mağdurun altınlarını gasp ettiği, bunun cinayetin temel motivasyonlarından biri olduğu değerlendirildi. Zanlının “emanet silah” beyanı, suçun önceden planlandığı iddiasını güçlendirirken, adli tıp ve olay yeri incelemesi süreci delillerin toplanmasını sağlayacak.

Yetkililerin Açıklamaları ve Hukuki Süreç
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı ve jandarma birimleri tarafından yürütülen soruşturmada, şüpheliler adli makamlara sevk edildi; tutuklama kararı verildi. Olayla ilgili yürütülen soruşturmanın detayları ve delil raporları kamuoyuyla paylaşılmaya devam edecek. Soruşturma tamamlandıkça iddianame ve duruşma süreçleri takip edilecek.

Yerel Toplum Tepkisi ve Güvenlik Mesajları
Bölgede yaşayanlar arasında derin bir üzüntü ve infiale neden olan olay, yaşlı güvenliği ve hırsızlık/cinayet olaylarına karşı toplumsal farkındalığı yeniden gündeme getirdi. Yetkililer, şüpheli hareketlere karşı dikkatli olunması ve yaşlıların yalnız hareket etmemesi konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca, emanet edilen silahların sorumluluğu ve kayıt dışı silah devri konuları tekrar sorgulanıyor.

Ne Bekleniyor? — Soruşturmanın Bir Sonraki Adımları
Adli tıp raporlarının tamamlanması, silahın balistik incelemesi ve telefon/kamera görüntülerinin ayrıntılı analizi soruşturmanın kilit parçaları olacak. Savcılık tarafından iddianame hazırlanıp dava süreci başlatıldığında, olayın hukuki sonucu ve olası cezalar daha netleşecek.

Okumaya Devam Et

Gündem

Kocaeli, Bursa ve Karaman’da Orman Yangınları: Karamürsel’de Alevler Köye İndi — Son Durum, Müdahale ve Alınacak Tedbirler

Yayımlandı

üzerinde

Özet

Bugün öğle saatlerinde başlayan orman yangınları Kocaeli’nin Karamürsel ilçesi başta olmak üzere Bursa ve Karaman’da da etkili oldu. Karamürsel Suludere/Akçat çevresindeki yangın rüzgârın etkisiyle hızla yayılarak bazı yerleşim birimlerine ulaştı; Akçat Mahallesi tedbir amaçlı tahliye edildi. Bölgeye havadan ve karadan çok sayıda araç, helikopter ve personel sevk edildi


Detaylı Haber (2–3 paragraflık ana metin)

Kocaeli — Suludere mevkiinde çıkan orman yangını kısa sürede yayıldı; alevlerin yerleşim alanlarına sıçraması üzerine Akçat Mahallesi’nden vatandaşlar tedbir amaçlı tahliye edildi. Kocaeli Valiliği ve Orman Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda yangına havadan ve karadan güçlü müdahale gerçekleştiriliyor; bölgeye çok sayıda uçak, helikopter ve arazöz yönlendirildi. Yetkililer can kaybı bildirmediklerini fakat yangının rüzgâr nedeniyle yayılma riskinin yüksek olduğunu aktardı.

Bursa — Yangının duman bulutu rüzgârla birlikte Bursa semalarına ulaştı; kent merkezinde ve bazı ilçelerde hava rengi ile görüş mesafesinde etkilenmeler görüldü. Bursa itfaiye ve Orman ekipleri ile çevre birimlerden takviye ekipler seferber oldu.

Karaman — Ermenek ve Sarıveliler ilçelerinde ayrı noktalarda çıkan yangınlara havadan ve karadan müdahale sürüyor; ekipler alevlerin kontrol altına alınması için yoğun çaba harcıyor. Yetkililer, bölgede soğutma ve sınır hattı oluşturma çalışmaları yürütüyor.


Kritik Bilgiler / Önemli Noktalar (madde halinde)

  • Tahliye: Akçat Mahallesi tedbir amaçlı boşaltıldı; güvenli bölgelere yönlendirme yapıldı.

  • Müdahale: Havadan ve karadan yoğun müdahale (uçak, helikopter, arazöz, itfaiye ekipleri).

  • Duman etkisi: Duman Bursa’ya ulaştı; görsel kirlilik ve nefes alma zorluğu riski var — hassas gruplar dikkatli olmalı

  • Karaman durumu: Ermenek ve Sarıveliler’de yangın kontrol altına alma çalışmaları devam ediyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Kırtasiye yardımı başvurusu nasıl yapılır?

Yayımlandı

üzerinde

Kırtasiye yardımı olarak bilinen eğitim öğretim yardımı, geçtiğimiz günlerde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından başlatıldı. Kırtasiye desteği, ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarının eğitim-öğretim sürecinde kullanacağı araç-gereçlein (defter, kalem, çanta, silgi, boya seti vb.) temin edilmesi amacıyla verilen maddi yardımdır.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar