Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Yargıtay’dan Emsal “Şezlong” Kararı: “Kıyılar Halkındır” Diyen Yüksek Mahkeme Onadı

Yayımlandı

üzerinde

 Açıklaması:
Yargıtay’ın İzmir Çeşme’deki “şezlong” davasında verdiği “kıyılar halkındır” kararı emsal oluşturdu. Kararın dayanağı, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve anayasal düzenlemeler. Plaj işletmelerine şezlong ya da şemsiye dayatılmasının hukuka aykırı olduğuna dair detaylı analiz.

Giriş

Yüksek Mahkeme, yaz sezonlarının tartışmalı konularından biri haline gelen plajlarda “şezlong” dayatmasını hukuka aykırı bularak emsal niteliğinde bir karar verdi. Bu gelişme, herkesin kamuya açık kıyı alanlarından serbestçe yararlanabileceği haklı durumu kesinleştirdi.

Olayın Özeti

İzmir’in Çeşme ilçesinde, Eşref Kaya adlı bir vatandaş, yanına havlusunu alarak denize girmek isteyince özel bir plaj işletmesinin çalışanları tarafından engellendi ve eşyalarının denize atılmakla tehdit edildi. Olay, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan üç sanığın yerel mahkemede 1 yıl 8 ay hapis cezası almasıyla sonuçlandı.

Yerel Mahkeme Kararı ve İtiraz Süreci

Yerel mahkemenin, özel işletmenin azmettirmesiyle gerçekleştiğini belirttiği ceza kararına yapılan itiraz sonrasında dosya Yargıtay’a taşındı. İstinaf talebi, plaj işletmelerinin kıyı hattı üzerindeki uygulamalarının hukuka uygun olup olmadığını tartışmaya açtı.

Yargıtay’ın “Kıyılar Halkındır” Kararı

Yargıtay, kıyıların mülkiyetinin devlete ait olduğunu ve kullanma hakkının anayasal düzenlemeler gereği tüm vatandaşlara eşit ve serbestçe tanındığını vurguladı. Kararda şu hususlar öne çıktı:

  • Hiçbir özel işletme, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı alanlarını kendi özel mülkü gibi kullanamaz.

  • Şezlong ya da şemsiye kiralama zorunluluğu koymak, Kıyı Kanunu ve ilgili yönetmeliklere aykırıdır.

  • Vatandaşlar yanlarında getirdikleri havlu, minderi veya benzeri eşyalarla plaj alanlarını ücretsiz ve serbestçe kullanabilir.

Hukuki Dayanak: 3621 Sayılı Kıyı Kanunu

3621 sayılı Kıyı Kanunu’nun 4. maddesinde “…kıyıların mülkiyeti Devlet’e aittir; yararlanma bakımından herkesin eşit ve serbest” olduğu açıkça düzenlenmiştir. Yönetmelik hükümleri de bu serbest kullanım hakkını korumaktadır.

Kararın Önemi ve Uygulamadaki Beklentiler

Bu emsal karar, Türkiye genelindeki plaj işletmeleri için bağlayıcı nitelikte olup, yerel yönetimler ve denetleyici kurumların uygulamayı sıkılaştırması bekleniyor. Özellikle turistik bölgelerde vatandaş haklarının korunması ve işletmelerin keyfi uygulamalarına son verilmesi amaçlanıyor.

Toplumsal ve Sektörel Tepkiler

  • Hukukçuların Görüşü: Kararı, anayasal haklar açısından güçlü bir içtihat olarak nitelendiriyorlar.

  • BELEDİYELER: Denetim ve bilgilendirme faaliyetlerinin artırılması çağrısında bulunuldu.

  • Plaj İşletmecileri: Bazı işletmeciler uyum sürecinde rehavete kapılmamak için alternatif iş modelleri araştırıyor.

Sonuç

Yargıtay’ın “Kıyılar Halkındır” vurgulu şezlong kararı, kamuya açık kıyı alanlarından ücretsiz ve serbestçe yararlanma hakkını pekiştirdi. Bu karar, plaj işletmelerine hukuka aykırı dayatmalara son vermesi açısından emsal teşkil edecek ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesine zemin hazırlayacaktır.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

“1949’dan Bu Yana Görülen En Büyük Yangın: Fransa’da 16.000 Hektar Kül Oldu, Binlerce Kişi Tahliye Edildi”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Fransa’nın güneyindeki Aude bölgesinde üç gündür devam eden ve 16.000 hektar ormanı yok eden bu yılki yangın, 1949’dan bu yana kayıtlardaki en büyüğü. Bir ölü, üç kayıp, binlerce tahliye: Sıcak hava dalgası riskiyle mücadele sürüyor.

Giriş

Güney Fransa’nın Aude bölgesinde 5 Ağustos 2025 tarihinde başlayan orman yangını, tarihî bir rekord kırdı. Sıcak ve kuru rüzgârların beslediği alevler, 16.000 hektardan fazla alanı küle çevirdi ve 1949’dan bu yana kayıtlardaki en büyük yangın olarak tarihe geçti

Yangının Yayılımı ve Etkileri

  • Başlangıç Tarihi: 5 Ağustos 2025, sabah saatleri

  • Yanan Alan: 16.000 hektar (Paris’in yüzölçümünden %150 fazla)

  • Can Kayıpları: 1 ölü, 3 kayıp, 2’si itfaiyeci olmak üzere 13 ağır yaralı

  • Tahliye Edilenler: Yaklaşık 2.000 ev ve tatil sitesinden binlerce kişi güvenli bölgelere taşındı

Müdahale ve Zorluklar

  1. Personel ve Ekipman:

    • 1.900’den fazla itfaiyeci ve 70 yangın söndürme uçağı

    • Havadan ve karadan yoğun müdahale

  2. Hava Koşulları:

    • Kuraklık ve güçlü rüzgârlar yangını hızla yayıyor

    • Hafta sonu başlayacak yeni bir sıcak hava dalgası, kontrolü zorlaştırabilir

İklim Değişikliğinin Rolü

Akdeniz bölgesinde son yıllarda artan sıcak ve kuru yazlar, yangın riskini belirgin şekilde yükseltiyor. Uzmanlar, iklim değişikliğine bağlı olarak benzer tarihte görülmemiş yangınların önümüzdeki yıllarda da artabileceği uyarısında bulunuyor .

Gelecek Riskler ve Önlemler

  • Yakın Gözetim: Soğuyan havanın geçici rahatlatıcı etkisine rağmen rüzgâr yönündeki ani değişimlere karşı sürekli nöbet

  • Erken Uyarı Sistemleri: Bölgedeki tüm yerleşim birimlerine SMS ve radyo üzerinden anlık bilgilendirme

  • Yerel İş Birliği: Tarım ve yerleşim alanlarının orman sınırlarından uzaklaştırılması, yangın şeritlerinin genişletilmesi

Okumaya Devam Et

Gündem

Başkentte halk sağlığını tehdit eden 12 milyon TL’lik ürün ele geçirildi

Yayımlandı

üzerinde

Valiliği, Kahramankazan’da bir firmaya yapılan denetimde piyasa değeri 12 milyon lira olan ve halk sağlığını ciddi şekilde tehdit eden, niteliği değiştirilmiş, güvenilir olmayan ürünlerinin ele geçirildiğini açıkladı. 2 şüphelinin ise gözaltına alındığı bildirildi.

Ankara Valiliği tarafından yapılan açıklamada, “İl Jandarma Komutanlığımız Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü koordinesinde yürütülen takipli, KOM faaliyeti kapsamında, İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz ile Kahramankazan İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin katılımıyla, 07 Ağustos 2025 tarihinde Kahramankazan ilçemiz Saray Mahallesi’nde faaliyet gösteren bir firmaya yönelik denetim gerçekleştirilmiştir. Söz konusu işletme hakkında alınan adli arama kararı doğrultusunda yapılan kontroller neticesinde; işletmede, yaklaşık piyasa değeri 12 milyon lira olan ve halk sağlığını ciddi şekilde tehdit eden, niteliği değiştirilmiş ve güvenilir olmayan gıda ürünleri ele geçirilmiştir” denildi.

2 şüphelinin gözaltına alındığı belirtilen açıklamada, “Yapılan aramada; 17 bin 330 kilogram peynir, bin 700 kilogram tereyağı, 150 litre süt, 14 bin 430 adet Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tağşiş listesinde yer alan ve ruhsatı iptal edilmiş firmalara ait etiket, bin gram gıda boyası ve toz formda antibiyotik ele geçirilmiş olup, ürünler imha edilmiştir. Konu ile ilgili olarak 2 şüpheli şahıs gözaltına alınmış, olayla ilgili adli tahkikata başlanmıştır. Halkımızın sağlığını korumaya yönelik çalışmalarımız kararlılıkla sürdürülecektir” ifadelerine yer verildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Tekirdağ’da Deniz Eğlencesi Faciaya Dönüştü: 14 Yaşındaki Aleyna Yıldız’ın 7 Günlük Yaşam Mücadelesi Sonuç Vermedi

Yayımlandı

üzerinde

SÜLEYMANPAŞA’DA 31 TEMMUZ’DA DENİZE GİRDİKTEN SONRA AKINTIYA KAPILAN VE BAYGIN HALDE SUDAN ÇIKARILARAK HASTANEYE KALDIRILAN 14 YAŞINDAKİ ALEYNA YILDIZ, 7 GÜN SÜREN YAŞAM MÜCADELESİNİ KAYBETTİ. (HALİL DAĞ/TEKİRDAĞ-İHA)
Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde 31 Temmuz’da denize girdikten sonra akıntıya kapılan ve baygın halde sudan çıkarılarak hastaneye kaldırılan 14 yaşındaki Aleyna Yıldız, 7 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti.

Açıklaması
Tekirdağ Süleymanpaşa’da okul arkadaşlarıyla denize giren 14 yaşındaki Aleyna Yıldız, akıntıya kapılarak hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakımdaki 7 günlük mücadelenin ardından genç öğrenci hayatını kaybetti. Olayın detayları, kurtarma çalışmaları ve uzman uyarıları bu kapsamlı makalede…

Giriş

31 Temmuz 2025’te Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesi Yat Limanı sahilinde başlayan sıradan bir deniz eğlencesi, kısa sürede büyük bir faciaya dönüştü. 14 yaşındaki Sarbak Metal Cumhuriyet Anadolu Lisesi 9. sınıf öğrencisi Aleyna Yıldız ve iki arkadaşı, akıntıya kapılarak hayat mücadelesi verirken, geride hem yürek burkan anlar hem de uyarılması gereken çok önemli dersler kaldı.


Olayın Detayları

  • Tarih ve Yer: 31 Temmuz 2025, Süleymanpaşa Yat Limanı sahili

  • Mağdurlar: 14 yaşındaki O.A., Samet İstanbul ve Aleyna Yıldız

  • Gelişme: Üç arkadaş kısa süre sonra güçlü bir akıntıya kapıldı; O.A. kendi imkânlarıyla kıyıya ulaşıp kurtulurken, Samet ve Aleyna gözden kayboldu.


Arama-Kurtarma Çalışmaları

  • Müdahale: İhbar üzerine Sahil Güvenlik Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü Deniz Limanı Şubesi’ne bağlı dalgıç ekipleri bölgeye sevk edildi.

  • İlk Kurtarma: Baygın halde denizden çıkarılan Aleyna, olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı.

  • Diğer Kayıp: Samet İstanbul’un cansız bedenine, yaklaşık 16,5 saat sonra kıyıdan 50 metre açıkta ulaşıldı.


Aleyna Yıldız’ın Yaşam Mücadelesi

14 yaşındaki genç öğrenci Aleyna Yıldız, yoğun bakımda sürdürülen 7 günlük tedavi sürecine rağmen tüm müdahalelere yanıt veremedi. 7 Ağustos 2025’te hayatını kaybeden Aleyna için Kızılpınar Merkez Camii’nde cenaze töreni düzenlendi; ikindi namazı sonrası son yolculuğuna uğurlandı.


Okul ve Toplum Tepkisi

Çerkezköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, “Öğrencimiz Aleyna Yıldız vefat etmiştir. Ailesine, yakınlarına ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz” açıklamasını yaptı. Sosyal medyada ve yerel basında olay, deniz güvenliği konusunda farkındalığı artırmak adına önemli bir uyarı olarak paylaşıldı.


Uzmanlardan Deniz Güvenliği Uyarıları

  1. Akıntı Bilinci: Sahil şeridinde özellikle Yat Limanı gibi akıntılı bölgelerde can kurtarma timlerinin uyarıları dikkate alınmalı.

  2. Güvenlik Ekipmanları: Yüzme bilmeyen veya acemi kişiler can yeleği kullanmalı.

  3. Gözetimsiz Girişim: Çocuk ve gençlerin, cankurtaran veya yetişkin gözetimi olmadan denize girmemesi hayati önem taşıyor.


Sonuç ve Öneriler

Tekirdağ’daki bu trajik olay, özellikle gençler arasındaki deniz keyfinin risklerini gözler önüne serdi. Denize giriş noktalarında güvenlik bilgilendirme tabelaları, periyodik cankurtaran nöbetleri ve halkın bilinçlendirilmesi, benzer vakaların önüne geçebilir.

 

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar