Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Sahte Diploma Çetesi Lideri Ziya Kadiroğlu’nun Kirli Geçmişi: 13 Yargılama, 354 Yıl Hapis İstemi ve “Cemaatin Komplosu”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Sahte diploma ağı “Ziya Hoca” lakaplı Ziya Kadiroğlu’nun 1999’dan bu yana 13 kez yargılanma sürecini, 354 yıl hapis isteminden beraatini ve “Cemaatin komplosu” diyerek savunmasını detaylarıyla inceleyin.

Giriş

Türkiye’nin gündemini uzun süredir meşgul eden sahte diploma çetesi davasının lideri “Ziya Hoca” kod adlı Ziya Kadiroğlu, 1999’dan bu yana bir dizi davayla karşı karşıya kaldı. 13 farklı dosyada yargılanırken sadece iki davadan mahkûmiyet alıp beş yıl cezaevinde kaldı, geriye kalan 10 davadan beraat etti . 2016’daki örgüt lideri davasında ise tam 354 yıl hapis istemine rağmen beraat etti .


Ziya Kadiroğlu Kimdir?

  • Kod Adı: Ziya Hoca

  • İlk Yargılama: 1999 yılında resmi belgede sahtecilik ve bilişim sistemine müdahale suçlamalarıyla adliyeye taşındı.

  • Toplam Yargılanma Sayısı: 13 dava

  • Mahkûmiyet: 2002 ve 2005 yıllarında; yaklaşık 5 yıl cezaevinde kaldı.

  • Beraat: Diğer 10 davadan beraat etti .


2016 Davası: 354 Yıl Hapis İstemi

2016’da Ankara merkezli operasyonda tutuklanan Kadiroğlu hakkında;

  • Suç Örgütü Kurmak

  • Resmi Belgede Sahtecilik

  • Nitelikli Dolandırıcılık
    suçlamalarıyla 354 yıl hapis cezası talep edildi. Ancak Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamadan beraat kararı çıktı .


“Cemaatin Komplosu” Savunması

Adliyeye sevk edilmeden önce adli tıp birimindeki sağlık kontrolü sırasında basın mensuplarına şu sözleri sarf etti:

“Devletimiz var olsun. Buradaki insanlar sıradan, gariban insanlar. Bu olayı cemaat yapıyor. Cemaatin komplosuyla karşı karşıyayız.”

Kadiroğlu, beraat gerekçesini “Cemaatin komplosu” olarak nitelendirip, haksız tutuklanma gerekçesiyle tazminat kazandığını açıkladı.


Sahte E-İmza ve Belge Operasyonları

Sahte diploma kadar kapsamlı olan bir diğer alan ise e-imza üretimiydi. Soruşturmada tespit edilen ana bulgular:

  • 57 sahte diploma, 108 sahte sürücü belgesi, 4 sahte lise mezuniyet belgesi düzenlendi.

  • TÜRKTRUST ve E-İMZATR gibi elektronik sertifika sağlayıcı ofislerinden e-imza üretilerek kamu kurumlarına yasa dışı erişim sağlandı.

  • 7 Ocak ve 23 Mayıs operasyonlarında 189 şüpheli yakalandı, 37 kişi tutuklandı .


Hukuki ve Toplumsal Etkiler

Bu dava, kamu sistemlerine yönelik sahtecilik ve bilişim suçları üzerinden yürütülen en büyük soruşturmalardan biri oldu.

  • Güven Sarsıntısı: Kamu diploması ve e-imza altyapısına olan güven zedelendi.

  • Yasal Düzenleme İhtiyacı: Sahtecilik vakaları, e-imza ve belge denetim mekanizmalarının güçlendirilmesini zorunlu kıldı.

  • Toplumsal Tepki: “Sahte diploma” iftirası üniversite diploması sahiplerini de öfkelendirdi, daha sıkı düzenleme talepleri yükseldi.


Sonuç

Ziya Kadiroğlu’nun 13 yargılama, 2 mahkûmiyet, 10 beraat ve 354 yıl hapis istemi gibi tablolardan oluşan geçmişi, hem hukuki hem de toplumsal düzeyde derin yankılar uyandırdı. “Cemaatin komplosu” savunması ise davanın siyasetin ve cemaat tartışmalarının kesişim noktasında nasıl araçsallaştırıldığını ortaya koyuyor.


Hukuki süreçler devam ederken, sahtecilik ve bilişim suçlarına karşı bilinçlenme ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi elzem.

Gündem

Özgürlük Filosu’ndaki milletvekili Necmettin Çalışkan son durumu NTV’ye anlattı

Yayımlandı

üzerinde

02.10.2025 – 19:03

Son Güncelleme : 02.10.2025 – 19:19

NTV Haber

Okumaya Devam Et

Gündem

ASKİ su kesintisi programı 2 Ekim: Ankara’da sular ne zaman gelecek?

Yayımlandı

üzerinde

Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, kentte 6 Ekim’e kadar dönüşümlü su kesintileri yapılacağını bildirdi.ASKİ’den yapılan açıklamada, Ankara’ya Çamlıdere, Kurtboğazı ve Kesikköprü hatlarından paçallama ile günde ortalama 1530 bin metreküp su sağladığı, verilen suyun üçte birinin Kesikköprü’den gelen 3 hattan tedarik edildiği belirtildi.

Defalarca arızalanan CTP hatların çelik hatlarla değiştirilmesi için imalata başlandığı ve yaklaşık 1 hafta süreceği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Kuraklık nedeniyle barajlardaki su seviyesi de kritik seviyelere düştüğü için 6 Ekim tarihine kadar Ankara genelinde dönüşümlü olarak su kesintisi yapılacaktır. Su kesintilerinin hayatın olağan akışını asgari düzeyde etkilemesi için her türlü çaba gösterilmektedir. Bu çerçevede, bugün saat 09.00 itibarıyla Eryaman bölgesi, Susuz ile Kazan Saray bölgesinde kesinti yapılmıştır. Hatta yarın saat 09.00 itibarıyla yeniden su verilecektir. Halkımızın kuraklıkla mücadele kapsamında gösterdiği hassasiyet ve anlayış için teşekkür ederiz. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz.”

Okumaya Devam Et

Gündem

3 Ekim Cuma hutbesinin konusu: Diyanet cuma hutbesinde Gazze’ye yer verdi

Yayımlandı

üzerinde

İşleri Başkanlığınca hazırlanan 3 Ekim 2025 tarihli ve “HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR ” konulu Cuma hutbesi yayınlandı. Vatandaşlar, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü resmi internet adresinden bu haftaki hutbe metnine ve diğer haftalara ait hutbelere ulaşabiliyor.

HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR

Muhterem Müslümanlar!

Hicretin beşinci yılıydı. Bedir’de bozguna uğrayan, Uhud’da istediklerine tam olarak ulaşamayan Mekkeli müşrikler, İslam’ı ortadan kaldırmak, Müslümanları yok etmek için Medine’ye büyük bir saldırı hazırlığı yapmışlardı. Durumu öğrenen Peygamber Efendimiz (s.a.s), ashabıyla istişare etti ve Medine çevresine hendek kazılmasına karar verildi. Müminler el birliğiyle hendeği kazarken büyük bir kayaya denk geldiler. Resûl-i Ekrem (s.a.s), bir yandan bu kayayı kırdı, diğer yandan da Kisrâ’nın, Rum diyarının ve San’a’nın fethedileceğini müjdeledi.1 Zorlu bir mücadelenin ardından, Cenâb-ı Hakk’ın lütuf ve inayeti, inananların azim ve gayretiyle düşman bozguna uğradı.

Aziz Müminler!

Günümüzde Hendek Savaşına benzer bir mücadele Gazze’de yaşanmaktadır. Dün, Allah Resûlü (s.a.s) ve ashabına zulmeden zalimler vardı. Bugün de dünyanın gözü önünde hiçbir hukuk tanımadan Gazze’de masum ve mazlumlara karşı soykırım uygulayan katiller var. Gazze’de camiler, mabetler, okullar ve hastaneler bombalanmakta; sadece bir şehir değil, bir medeniyet yok edilmeye çalışılmaktadır. Basın mensupları, yardım görevlileri ve sağlık çalışanları zalimce öldürülmektedir.

Kıymetli Müslümanlar!

Yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen Gazze’de bir avuç mücahit Müslüman, tıpkı Medine’de olduğu gibi kazdıkları hendeklerde dünyada eşine az rastlanır bir kahramanlık mücadelesi vermektedir. Kur’an-ı Kerim’de, “Birtakım insanlar onlara, “İnsanlar size karşı asker toplamışlar, onlardan korkun” dediler de bu, onların imanlarını arttırdı ve ‘Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!’ diye cevap verdiler.”

buyrulduğu üzere; düşmanın çokluğu ve teknik imkânlarının güçlü olması, onların Allah’a olan teslimiyetlerini arttırmaktadır. Sanki onlar; “Müminler içinde Allah’a verdikleri söze bağlı kalan nice yiğitler vardır. Onlardan kimi, sözünü yerine getirip şehit olmuştur; kimi de şehitliği beklemektedir. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.”3 ayetinin vücut bulmuş halidir. Cenâb-ı Hak, sırât-ı müstakimden ayrılmayan, zorluklar karşısında sabır gösteren müminleri asla sahipsiz ve yardımsız bırakmaz. “Şüphesiz Allah, kendi dinine yardım edenlere mutlaka yardım eder.”

Değerli Kardeşlerim!

Müslümanlar, ne zaman Allah ve Resûlü’nün çağrısına uydular, gönüllerini birbirlerine açtılar, birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler işte o zaman bütün zorlukların üstesinden geldiler. Ne zaman da ayrılığa düştüler, birbirlerinin dertleriyle ilgilenmediler, ilimde ve teknikte geri kaldılar o zaman güçleri zayıfladı, zalimler pervasızca kötülük yapar hale geldi. Yüce Rabbimiz, bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.

Öyleyse Aziz Müslümanlar!

Dün olduğu gibi bugün de haklının yanında yer almaya devam edelim. Mezhep ve meşrep ayrılıklarını bir tarafa bırakıp birlik ve beraberliğimizi güçlendirelim. Ümmet bilincini, din kardeşliğini pekiştirelim. Birliğimizi bozmak isteyenlere karşı uyanık olalım. Masumların yanında olduğumuzun nişanesi olan etkinliklere destek verelim. Unutmayalım ki, Gazze bütün insanlık için bir ahlak ve vicdan sınavıdır. İnsanlık ailesi olarak ya el ele, gönül gönüle verip bu sınavı kazanacağız ya da hepimiz kaybedeceğiz. Hutbemi, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in Hendek Gazvesi esnasında yaptığı şu dua ile bitirmek istiyorum: “Ey Kur’an-ı Kerim’i indiren, hesabı çabuk gören Allah’ım! Zalim grupları bozguna uğrat ve perişan eyle!”

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar