Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

TÜSİAD başkanları hakim karşısına çıkıyor

Yayımlandı

üzerinde

başkanları bugün hakim karşısına çıkacak.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Arif Aras hakkında, 13 Şubat’ta gerçekleşen TÜSİAD Genel Kurulu’nda söyledikleri sözler nedeniyle soruşturma başlatılmıştı.

İki TÜSİAD yöneticisi yanıltıcı bilgiyi alenen yayma ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsle suçlanmıştı.

Turan ve Aras, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na geldi.

İki ismin yargılandıkları davanın duruşması İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Turan ve Aras’ın 5 yıl 6 ay 15’er güne kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.

TÜSİAD başkanları hakim karşısına çıkıyor - 1 TÜSİAD Başkanı Orhan Turan

YÖNETİCİLERİ HAKKINDA NEDEN SORUŞTURMA BAŞLATILDI?

Soruşturma, TÜSİAD’ın 13 Şubat’ta yapılan genel kurulundaki konuşmalardan sonra başlatıldı.

Toplantıda TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras son dönemde yaşanan gelişmelerin toplumda derin endişe yarattığını belirtmişti.

TÜSİAD Başkanı Turan, genel kuruldaki konuşmasında, “Hukukun üstünlüğü tesis edilmeden ne iç ne de dış sorunları çözebiliriz.” ifadelerini kullanmıştı.

TÜSİAD başkanları hakim karşısına çıkıyor - 2 TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Arif Aras

ADLİ KONTROLLE SEREST BIRAKILMIŞLARDI

Başsavcılık, Başkanı Orhan Turan’ın konuşmasında, bazı soruşturma ve kovuşturmalarla ilgili yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandığı, bu ifadelerin, gerçeğe aykırı ve kamu barışını bozmaya elverişli nitelikte olduğunu belirtti.

İfade sonrası savcılık iki ismi de yurtdışı çıkış yasağı talebi ile hakimliğe sevk etti.

TÜSİAD Başkanı Turan ve YİK Başkanı Aras yurt dışı çıkış yasağı getirilerek adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

NTV uygulamasını indirin, gelişmelerden haberdar olun

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İstanbul Pendik’te Öğretmenin Şiddet Anları Kamerada: Öğrencisine ‘Pisliksin’ Diyerek Hakaret Etti

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

İstanbul Pendik’te bir öğretmenin öğrencisini hem dövdüğü hem de ‘pisliksin’ diyerek hakaret ettiği anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Olay sosyal medyada büyük tepki toplarken, Milli Eğitim Müdürlüğü idari soruşturma başlattı. Detaylar ve uzman görüşleriyle öğrenin.

Özet

20 Mayıs 2025 tarihinde İstanbul’un Pendik ilçesinde çekilen ve sosyal medyada yayılan bir güvenlik kamerası görüntüsünde, ismi açıklanmayan bir öğretmenin sınıf içinde öğrencisini hem fiziksel hem de sözlü şiddete maruz bıraktığı görüldü. Görüntülerde öğretmenin, öğrencisine “Seni var ya gebertirim, saçını dolarım,” diyerek hakaret ettiği ve “pisliksin” ifadesini kullandığı anlar yer alıyor  Olayın ardından Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından idari soruşturma başlatılırken, eğitim camiası ve veliler de tepkilerini dile getiriyor.

Olayın Detayları

  • Tarih ve Yer: Görüntüler, 20 Mayıs 2025’te Pendik’te bir ortaokulda kaydedildi .

  • Olayın Seyri: Öğretmen, öğrencisini tahtaya kaldırdıktan sonra önce hakaretler yağdırdı; “Bu sınıfta bazı pislikler var, sen de onlardan birisin” sözleri kamera kayıtlarına yansıdı.

  • Fiziksel Müdahale: Aynı esnada öğrenciye tokat ve hafif itmeler uygulayan öğretmenin davranışı, ders anını izleyen diğer öğrencilerce de kaydedildi

Sosyal Medya ve Kamuoyunun Tepkisi

Görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasıyla birlikte, birçok kullanıcı öğretmeni kınayan paylaşımlarda bulundu. Eğitim sendikaları ve öğrenci velileri, “eğitimci şiddeti” başlığı altında olaya sert tepki gösterdi. Sosyal medya platformlarında yayılan “#EğitimdeŞiddeteHayır” etiketi, öğretmenin cezalandırılmasını talep eden binlerce mesajla trend oldu.

Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Soruşturması

Ekol TV muhabiri Çağdaş Evren Şenlik’in haberi sonrasında, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olaya dair idari soruşturma başlattığını açıkladı  Açığa alma, disiplin süreci ve adli işlemler için hazırlıklar sürerken okul yönetimi de velilere yönelik bilgilendirme toplantıları düzenlemeyi planlıyor.

Uzman Görüşleri ve Eğitimde Şiddetin Önlenmesi

  • Psikolojik Etkiler: Eğitim psikolojisi uzmanları, öğrencinin özgüveninin ciddi biçimde zedelendiğine ve uzun vadede eğitim hayatını olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekiyor.

  • Önleyici Adımlar: Okullarda düzenli şiddet önleme ve öfke kontrolü eğitimleri verilmesi, öğretmen ve öğrenciler arasında sağlıklı iletişim kanallarının oluşturulması öneriliyor.

  • MEB Politikaları: Milli Eğitim Bakanlığı’nın “Şiddetsiz Okul” projesi çerçevesinde, öğretmenlere yönelik zorbalık ve şiddet karşıtı eğitim seminerlerinin yaygınlaştırılması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

MSB’den Suriye’ye ziyaret: Askeri heyet Suriye Savunma Bakanı ile görüştü

Yayımlandı

üzerinde

Milli Savunma Bakanlığı Savunma ve Güvenlik Genel Müdürü Tümgeneral İlkay Altındağ ve beraberindeki askeri heyet ’nin başkenti Şam’a ziyaret gerçekleştirdi.

Tümgeneral İlkay Altındağ ve askeri heyet Suriye Savunma Bakanı Murhef Ebu Kasra tarafından kabul edildi.

Görüşmede askeri iş birliği ve koordinasyon konuları ele alındı. 

Okumaya Devam Et

Gündem

Gazze’de “14 Bin Bebek 48 Saatte Ölebilir” Uyarısı: BM’den Acil Yardım Çağrısı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, Gazze’de yardımların gecikmesi halinde 48 saat içinde 14 bin bebeğin yaşamını yitirebileceği uyarısında bulundu. Kriz detayları, saha verileri ve acil yardım ihtiyaçları bu makalede.

Gazze’de insani yardım ablukası derinleşirken, Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, yardım sevkiyatlarının gecikmesi halinde Gazze Şeridi’nde önümüzdeki 48 saat içinde 14 bin bebeğin hayatını kaybedebileceği uyarısında bulundu . Bu makalede mevcut kriz, uluslararası tepki, saha verileri ve acil yapılması gerekenler detaylandırılarak, konuyla ilgili farkındalığın artırılması amaçlanmaktadır.

Gazze’de İnsani Krizin Niteliği

Ablukanın Derinleştirdiği Tehdit

İsrail’in Gazze Şeridi’ni 11 haftadır süren abluka altında tutması, temel ihtiyaç malzemelerinin bölgeye girişini olağanüstü derecede kısıtladı . Sadece son adım olarak sınırdan 9–100 kamyon insani yardımın geçişine izin verildiği bildirilse de, bu miktar “okyanusta bir damla” olarak nitelendiriliyor .

Hastaneler ve Sağlık Tesislerindeki Durum

Gazze’deki hastaneler, kritik ilaç ve tıbbi malzeme eksikliğiyle mücadele ediyor. Tıbbi merkezler, özellikle yenidoğan bakım ünitelerinde artan vaka yükü, personel ve malzeme yetersizliği nedeniyle alarm veriyor

BM’den Kritik Uyarı

“14 Bin Bebek 48 Saatte Ölebilir”

Tom Fletcher, BBC Radio 4’te katıldığı Today’s programında, bölgedeki saha ekiplerinin verilerine dayanarak 14 bin bebeğin önümüzdeki 48 saatte yaşamını yitirebileceğini vurguladı. “Önümüzdeki 48 saat içinde mümkün olduğunca çok bebeği kurtarmak istiyoruz,” şeklinde konuştu .

Hesaplama Yöntemi

Fletcher’e göre bu ölümler; bebek maması, temiz su ve temel tıbbi malzeme eksikliğine bağlı yetersiz beslenme ve enfeksiyon riskinin birleşik sonuçlarıyla tahmin edildi . BM sahada halen aktif olan ekipler, okullar ve geçici barınma merkezlerinde ihtiyaç tespit çalışması yürütüyor .

Uluslararası Tepki ve Hareket Planı

Diplomatik Baskı ve Yardım Koridorları

ABD, Kanada, Fransa ve Birleşik Krallık başta olmak üzere birçok müttefik ülke, İsrail’e insani yardımı genişletme ve ablukanın hafifletilmesi için baskı uyguladı . OCHA Sözcüsü Jens Laerke de Gazze’ye günlük 100 kamyon girişine izin verileceğini duyurdu .

Acil Yardım İhtiyaç Listesi

  1. Bebek Maması ve Formül Beslenme: Yüksek kalori ve hijyen standartlarına sahip hazır mamalar

  2. Temiz Su ve Dezenfeksiyon Malzemeleri: Su kaynaklarının kirlenmesi riski altında olan yerleşimlerde acil su şişeleri ve su arıtma tabletleri .

  3. Temel İlaç ve Tıbbi Sarf Malzeme: Antibiyotikler, sıvı elektrolit solüsyonları ve yara bakım kitleri .

Sonuç ve Farkındalık Çağrısı

Gazze Şeridi’nde bebeklerin hayatı, uluslararası toplumun acil müdahalesine bağlı. Bu sürecin sorumluluğu yalnızca hükümetler ve uluslararası örgütlerde değil; sivil toplum kuruluşları ve bireysel bağışçılar da kritik rol oynuyor. Yardımların hızlı ve etkin ulaşması için lojistik, güvenlik ve diplomatik kanalların derhal genişletilmesi hayati önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar